Diplomat -Dünya

DÜNYA

“Haziran ayını tam manasıyla bir aşı seferberliği ayına dönüştürmek için imkânları sonuna kadar zorlayacağız”

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı ardından yaptığı açıklamada, “Aşı çalışmalarında dünyada ilk on ülke arasındayız. Üstelik bunu kendisi henüz aşı üretmediği hâlde başarmış bir ülkeyiz. İnşallah kendi aşımıza da yıl bitmeden kavuşmuş olacağız. Haziran ayını tam manasıyla bir aşı seferberliği ayına dönüştürmek için imkânları sonuna kadar zorlayacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından basın açıklaması yaptı.
“GENÇLERİMİZE GÜÇLÜ BİR 2053 VİZYONU EMANET ETMEK İÇİN VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”

Toplantıda ele alınan konulara dair açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Aziz milletim, değerli basın mensupları; sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Son Kabine Toplantımızdan bu yana hamdolsun milletimizle pek çok güzel hizmetin, eserin, müjdenin sevincini paylaştık.

19 Mayıs vesilesiyle gençlerimizle birlikte basketboldan voleybola, güreşten karateye kadar pek çok branşta spor müsabakalarını izleyicisiyle buluşturacak olan yeni spor kanalımız TRT Yıldız’ın resmî açılışını gerçekleştirdik. Milletimizin esaret zincirlerini parçalama kararlılığının ilk adımı olan 19 Mayıs’ın ruhuna nüfuz edebilen, mesajını çözebilen gençlerimize güçlü bir 2053 vizyonu emanet etmek için var gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz.

Süper Ligi Şampiyon olarak tamamlayan Beşiktaş Futbol Kulübümüzün oyuncu, teknik heyeti ve yöneticileriyle bir araya gelerek kendilerini tebrik ettik. Salgın tedbirleri sebebiyle bu yıl seyircisiz oynanan Süper Ligi inşallah önümüzdeki sezonda tribünleri coşkuyla dolduracak olan taraftarlarımızla birlikte gerçekleştirebilmeyi ümit ediyoruz.

Basketbolda EuroLeague Şampiyonluğu’nu kazanan Anadolu Efes Takımı’nın hem Başantrenörü Ergin Ataman’ı hem de Kulüp Başkanı Tuncay Özilhan’ı arayarak sevinçlerine ortak olduk. Şampiyonluğun kazanılmasında büyük emeği ve katkısı olan Ergin Ataman’ın bu başarıyı şehitlerimize armağan etmesini de şahsım, milletim adına ayrıca çok ama çok önemli görüyorum.

Aerobik Jimnastik Dünya Şampiyonluğu’nu ilk defa ülkemize kazandıran Ayşe Begüm Onbaşı kızımızı da arayarak tebrik ettik ve başarılarının devamını diledik. Bu vesileyle son dönemde güreşten boksa, karateden pentatlona, judodan okçuluğa, yüzmeden voleybola pek çok farklı branşta ülkemizin bayrağını göndere çektiren tüm sporcularımızı bir kez daha şahsım, milletim adına tebrik ediyorum.

“KALKINMANIN TEMEL ALTYAPISI OLAN ULAŞIM MESELESİNİ KÖKTEN ÇÖZMÜŞ BULUNUYORUZ”

Önceki haftanın son Cuma’sında ülkemizin en önemli ulaştırma projelerinden olan Kuzey Marmara Otoyolu’nun sonradan eklenen kısım haricindeki son bölümünün açılış törenini gerçekleştirdik. Habipler-Hasdal kavşakları arasındaki kısımla birlikte 400 kilometrelik otoyolumuzu hizmete almış oluyoruz. İnşallah projeye sonradan eklenen Nakkaş-Başakşehir bölümünü de en kısa sürede tamamlayacağız. Bu otoyol, İstanbul ve Marmara Bölgesiyle birlikte tüm Türkiye’nin projesidir. Artık Edirne’den otoyola giren bir vatandaşımız bin 200 kilometre boyunca hiçbir engele, hiçbir ışığa, hiçbir yerleşim yerine girmeden Şanlıurfa’ya kadar kesintisiz seyahat edebilecektir. İnsan ve yük taşımacılığının böylesine hızlı, konforlu ve güvenli şekilde yürütülmesinin ülkemize sağladığı katkıları her alanda görüyoruz, bundan sonra da görmeye devam edeceğiz.

Pek çok yerde hâlen inşaatları süren hızlı tren hatlarımız da birer birer devreye girdiğinde Türkiye ulaşımda yeni bir devrim yaşayacaktır. Ülkemizin her köşesinde 56 adede ulaşan havalimanlarımızla zaten hava taşımacılığı sorunumuzu neredeyse tamamen hâllettik. Denizyolu taşımacılığında da dev projeleri ülkemize kazandırmaya devam ediyoruz. İnşallah bu hafta sonu Filyos Limanı’nı hizmete açarak bu alanda da büyük bir atılımı hayata geçirmiş olacağız. Kara, demir, hava ve denizyolu hatlarımızı birbirleriyle entegre şekilde, birbirlerine tamamlayacak şekilde planladığımız için kalkınmanın temel altyapısı olan ulaşım meselesini kökten çözmüş bulunuyoruz. Büyük ve güçlü Türkiye yolunda attığımız tüm bu adımların ülkemize hayırlı olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.

“TÜRKİYE’Yİ HEDEFLERİNE ULAŞTIRMAKTA KARARLIYIZ”

Kuzey Marmara Otoyolu’nun son kısmının açılışında da tekrar ettiğim gibi, bizim ülkemiz için yapacak daha çok hizmetimiz var. Bizim inşa edecek daha çok eserimiz var. Gençlerimize bırakacağımız en önemli mirasımız olan 2053 vizyonumuz için kat etmemiz gereken daha çok mesafe var. Sultan Alparslan’ın bin yıl önce açtığı yolda, Osman Gazi’nin 722 yıl önce diktiği çınarın izinde, Fatih Sultan Mehmet’in 568 yıl önce İstanbul surlarına diktiği sancağın gölgesinde, Gazi Mustafa Kemal’in 98 yıl önce emanet ettiği Cumhuriyetin kollarında maziden atiye kurduğumuz köprüyü aşkla, şevkle, heyecanla geçerek Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmakta kararlıyız.

Milletimizin bize gösterdiği istikamet, tarihin bizi sevk ettiği hedef, dünyanın ve insanlığın yöneldiği ufukta gözüken ihtiyaç işte budur. Ülkemizi ve milletimizi kısır çekişmelerin, sahte gündemlerin, karanlık senaryoların kıskacına hapsetmek isteyenlere eyvallah etmedik, etmeyeceğiz.

“TÜRKİYE, ÜYESİ BULUNDUĞU ULUSLARARASI GÜVENLİK KURUMLARINA OLAN SORUMLULUKLARINI HAKKIYLA YERİNE GETİRMİŞTİR”

Geçtiğimiz hafta başında ülkemizde misafir ettiğimiz Polonya Cumhurbaşkanı ile verimli görüşmeler gerçekleştirmenin yanında Avrupa Birliği ve NATO üyesi bir ülkeye yapılan ilk insansız hava aracı satışımızla ilgili anlaşmayı da imzaladık. Türkiye, NATO başta olmak üzere üyesi bulunduğu uluslararası güvenlik kurumlarına olan sorumluluklarını hakkıyla yerine getirmiştir. Bu kurumlardan da aynı karşılığı gördüğümüz müddetçe ilişkilerimizi ve iş birliğimizi geliştirerek sürdürmekte kararlıyız. Çarşamba günü Meclis’te gerçekleştirdiğimiz grup toplantısında ülke gündemindeki önemli başlıklarla ilgili kapsamlı bir değerlendirme yaptık. Aynı gün akşam saatlerinde de Amerika merkezli şirketlerin üst düzey yöneticileriyle uzun ve verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Toplantımıza katılan şirketlerin temsilcilerine ülkemizin ekonomik durumunu ve uluslararası yatırımcılara olan bakışını bir kez daha ifade ettik. Ayrıca şirket temsilcilerinin tüm sorularını da bizzat cevaplayarak ülkemizin uluslararası yatırımcıları destekleme hususundaki kararlılığını ortaya koyduk.

“2053 VİZYONUMUZU ŞEKİLLENDİRMEK İÇİN ŞİMDİDEN HEP BİRLİKTE HAZIRLIKLARA BAŞLAMALIYIZ”

Yakın tarihimizin kara günlerinden biri olan 27 Mayıs 1960 darbesinin yıl dönümü vesilesiyle partimizin il başkanlarıyla eski adıyla Yassı Ada, milletimizin verdiği isimle yaslı ada, bizim dönüştürdüğümüz hâliyle Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda bir araya geldik. Bu toplantıda Şehit Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşlarını rahmetle yâd etmenin yanında ülkemizin demokrasi, özgürlükler, kalkınma yolculuğunu zafere taşıma irademizi milletimizle tekrar paylaştık.

Cuma günü ise milletimizin 150 yıllık hayali olan, nesiller boyunca hayata geçmesi için mücadele verilen Taksim Camii’nin açılış törenindeydik. Şimdiden İstanbul’un en önemli sembollerinden biri hâline gelen Taksim Camii milletimizin İstanbul’un Fethi’nin 568. yıl dönümüne bir hediyesi olarak şehrin siluetindeki yerini almıştır. Tabii birileri özellikle bu eseri kalkıp da İstanbul’umuz için böyle farklı veyahut da bir sembol olarak görmeyebilir. Sultanahmet’i görebilir, Süleymaniye’yi görebilir, Fatih Camii’ni görebilir, Eyüp Sultan’ı görebilir bunlar bizim için tabii ki sembol eserlerdir. Ama bilesiniz ki onlar o asrın veya o asırların sembol eserleriyse, işte şu anda bizim de Çamlıca’nın tepesindeki Büyük Çamlıca Camii bu asrın sembol eserlerinden bir tanesidir. Ve bu kule oradaki bütün o çevre pisliğini temizlemek suretiyle buraya bu kulenin dikilmesi 100 civarında radyonun ortak yayın yapabilecek kapasitede olması ve oradan tüm İstanbul’u bütün güzellikleriyle seyredebilme imkânını vermesi o da bu devrin, bu asrın inşallah sembol eserlerinden bir tanesidir.

Taksim Camii’nde yankılanan sese karşı dile getirilen rahatsızlıkların gerisinde güçlü ve büyük Türkiye’nin ayak seslerinden milletimizin istiklaline ve istikbaline sahip çıkma iradesinden duyulan korku vardır. Demokraside ve ekonomide Türkiye’yi dünyanın en önde gelen ülkeleri arasındaki seçkin yerine çıkartarak milletimize verdiğimiz sözü yerine getirmek için canla, başka çalışmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle Taksim Camii’nin milletimize armağan edilmesinde emeği geçen herkese, özellikle de hayır sahibi aile Elmas Ailesi’ne tekrar, şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum.

Cumartesi günü ise İstanbul’a kazandırılan ve yeni bir sembol olan Çamlıca Kulesi’nin açılışını yaptık. Çamlıca’nın eski hâlini bilenler kulesi ve çevre düzenlemesiyle yeni hâlinin şehrimize kattığı güzelliği çok daha iyi takdir edecektir. Büyük Çamlıca Camii’nin ardından kulenin de hizmete girmesiyle İstanbul Boğazı’nın silueti bu bölgede yepyeni bir çehreye kavuşmuştur. Bu kulenin de ülkemize ve şehrimize hayırlı olmasını diliyor, Bakanlığımıza, yüklenici firmalara, mimarından işçisine kadar herkese teşekkür ediyorum.

Aynı akşam fethin 568. yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen Uluslararası Okçuluk Müsabakası’na katılan sporcularımızın heyecanını video konferans mesajı yoluyla paylaştık. Bu vesileyle ülkemizdeki tüm kurumlara, üniversitelere, sivil toplum kuruluşlarına, bilhassa da gençlerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum. İstanbul’un Fethi’nin 600. yıl dönümüne atfettiğimiz 2053 vizyonumuzu şekillendirmek için şimdiden hep birlikte hazırlıklara başlamalıyız. İnsan ömrü üçün uzun sayılabilecek 32 yıl toplum hayatlarında göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir süre hükmündedir.

Bizim 2023 hedeflerimizi ilk ifade etmemizin üzerinden on yıl geçtiğini göz önüne aldığımızda 2053 vizyonu için hemen kolları sıvamamızın şart olduğu ortaya çıkıyor. Fikir talimleriyle dar ve geniş kapsamlı toplantılarla, orta ve uzun vadeli analizlerle, siyasi, sosyal ve ekonomik yol haritalarıyla vizyonumuzu şekillendirecek gayretler içine girmeliyiz.

Darbe ve kriz dönemlerinin mirası üzerinde siyaset yapmış, ülke yönetmiş, eser ve hizmet üretmeye çalışmış bir nesil olarak böyle bir vizyonun ne kadar kıymetli olduğunu gayet iyi biliyoruz. Gençlerimize bırakacağımız en büyük mirasın işte bu vizyon olacağına yürekten inanıyoruz. Temennimiz 2023 seçimlerinin Türkiye’nin bu vizyonunun merkezinde olduğu bir tartışma iklimi içinde geçmesidir. Biz bunun için üzerimize düşen her sorumluluğu yerine getirmekte kararlıyız. İnşallah bir asır sonra Cumhuriyetimizi gerçek gündemine, asıl rayına oturtmuş olarak ülkeyi gençlerimize emanet edeceğiz.

“TÜRKİYE, DÜNYADA MİLLÎ GELİRİNE ORANLA HALKINA EN ETKİN, YAYGIN VE YÜKSEK TUTARLI DESTEKLERİ SAĞLAYAN ÜLKELERİN BAŞINDA GELMEKTEDİR”

Aziz milletim, yaklaşık 1,5 yıldır dünya ile beraber ülkemizi de esir alan bu mevcut salgınla mücadelemizi her cephede kararlılıkla sürdürüyoruz. Son Kabine Toplantımızın ardından yeni müjdeleri de içeren salgınla mücadelede milletimizin her kesimine verdiğimiz desteklerin ayrıntılı bir icmalini sizlerle paylaşmıştık. Toplamda 661 milyar lirayı bulan bu hibe ve desteklerin ülkemizin salgın sürecini çok ciddi ekonomik kayıplara, sosyal sıkıntılara, güvenlik tehditlerine maruz kalmadan geçirmesinde çok büyük katkısı olmuştur.

Bugün Türkiye, dünyada millî gelirine oranla halkına en etkin, yaygın ve yüksek tutarlı destekleri sağlayan ülkelerin başında gelmektedir. Dünyada her şey güllük gülistanlıkta, sadece Türkiye’de sıkıntı yaşanıyor gibi bir hava oluşturmaya çalışanlara verilecek en güzel cevap uluslararası kuruluşların işte bu tespitidir. Bu hususta nüfusu bizimle mukayese edilemeyecek ülkeler üzerinden yöneltilen tenkitlerin gerçekçi de, iyi niyetli de olmadığı açıktır. İşte bugün 2021 yılı ilk çeyreği büyüme rakamları açıklandı. Sizler medyanın içindesiniz, bunu sizler de takip ediyorsunuz. Ekonomimizin yılın ilk çeyreğinde yüzde 7 büyüyerek G-20 ülkeleri arasında Çin’in ardından ikinci sırada yer alması herhâlde ekranları başı bizi izleyen milletime ve siz değerli basın mensuplarına bir şeyler ifade ediyor.

Büyümede en dikkat çekici kalem makine ve teçhizat yatırımlarının yüzde 30,5 gibi gerçekten güçlü bir şekilde artmış olmasıdır. Bu durum yatırımların devam ettiğinin, dolayısıyla önümüzdeki dönemde üretimin ve istihdamın daha da artacağının işaretidir.

Bir diğer önemli gelişme, kırsal kalkınma yatırımlarında yaşanmaktadır. Kırsal kalkınmada bu yıl 925 ekonomik yatırım projesine 888 milyon lira, 2 bin 531 altyapı yatırım projesine 196 milyon lira hibe desteği verdik. Böylece ülkemiz yaklaşık 10 bin ilave istihdama karşılık buna karşılık gelen 3 bin 456 projeyle 1,1 milyar lirası hibe olmak üzere 2,3 milyar liralık kırsal kalkınma yatırımına kavuşmuştur. Ayrıca, kuraklık sıkıntının tehdidi altında olan bölgelerimizdeki çiftçilerimize sulama sistemlerini modernleştirmeleri için 150 milyon lira hibe vereceğiz.

Geçtiğimiz hafta Karadeniz’deki doğal gaz sevincimizin ardından karada da üç kuyuda petrol bulduğumuzun müjdesini milletimizle paylaşmıştık. İnşallah önümüzdeki günlerde enerji konusunda yeni sevindirici haberleri kamuoyuyla paylaşmayı sürdüreceğiz.

“AŞI ÇALIŞMALARINDA DÜNYADA İLK ON ÜLKE ARASINDAYIZ”

Diğer yandan, aşı çalışmalarında da dünyada ilk on ülke arasındayız. Üstelik bunu kendisi henüz aşı üretmediği hâlde başarmış bir ülkeyiz. İnşallah kendi aşımıza da yıl bitmeden kavuşmuş olacağız. Haziran ayını tam manasıyla bir aşı seferberliği ayına dönüştürmek için imkânları sonuna kadar zorlayacağız. BioNTech, Sinovac ve Sputnik gibi sözleşmesi yapılan farklı aşılardan Haziran ayında mümkün olan en yüksek sayıda miktarın ülkemize getirilmesi ve süratle uygulanması için yoğun hazırlık içindeyiz. Türkiye’nin salgınla mücadelesinin Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin gerisinde değil çoğu alanda onların ilerisinde olduğunu akıl ve vicdan sahibi herkes kabul edecektir.

“KARARLARIMIZI ÜLKEMİZ VE MİLLETİMİZ İÇİN EN HAYIRLISINI GÖZETEREK VERİYORUZ”

Salgın tedbirlerini sıkılaştırma ve normalleştirme takvimlerimiz de vaka sayılarımızın seyri birbirlerini takip ettiği için Avrupa ülkeleriyle benzer şekilde yürümektedir. Bütün bunları söylerken elbette gerçeklere gözlerimizi kapatmıyoruz. Son altı ayda işyerleri ancak 1,5 ay açık kalan esnaflarımız olduğunu biliyoruz. Sadece paket servis hizmeti gibi ciddi sınırlamalarla hizmet vermeye çalışan esnaflarımız olduğunu da biliyoruz. Sokağa çıkmak sınırlamalarının pek çok kişi ve kurumun faaliyetleri üzerinde yol açtığı olumsuz etkileri biliyoruz. Okula gidemeyen evlatlarımızın eğitim-öğretimdeki kayıpları yanında pek çok fiziki ve psikolojik sıkıntının eşiğine geldiğini biliyoruz.

Düğünden genel kurula, bütün bunlara kadar pek çok toplu etkinliğin uzun süre ertelenesinin yol açtığı sıkıntılar gayet iyi biliyoruz. Milletimizin bu süreçte fevkalade bunaldığını, tahammül sınırlarının zorlandığını görüyoruz. Yaz mevsiminin de gelmesiyle insanlarımızı evlerde uzun süre tutmanın hem zor hem anlamsız olduğunu, yurt içi ve yurt dışı ziyaretlerin yoğunlaşacağını da dikkate alıyoruz.

Yine bu süreçte sıfatları ne olursa olsun kafa karıştırıcı açıklamalarıyla milletimizi yanlış yönlendirmeye çalışanlar bulunduğunun da idrakindeyiz. Değerlendirmelerimizi tüm bu gerçekleri hesaba katarak yapıyor, kararlarımızı ülkemiz ve milletimiz için en hayırlısını gözeterek veriyoruz. Tek gayemiz, insanlarımızın sağlığını, milletimizin esenliğini, ülkemizin huzur ve güvenliğini korumak, telafisi mümkün olmayan hasarların oluşmasına engel olmaktır. Bunun için bulduğumuz her fırsatı, her kapı aralığını, her ışığı kullanıyoruz.

Salgının başladığı günden beri açılma kapanma kararlarının ardı ardına gelmesinin tek sebebi, şartları zorlama pahasına da olsa bu musibetin ülkemiz ve milletimiz üzerindeki etkilerini azaltmaktır. Nitekim Ramazan ayındaki kısmi ve tam kapanma şeklinde uyguladığımız sıkılaştırma tedbirlerinin bir kısmının yerini 17 Mayıs itibarıyla kademeli normalleşme adımları almıştır. Aradan geçen iki haftalık sürede vaka ve ölüm sayılarındaki nispi azalmanın hedeflediğimiz oranda değilse bile önemli ölçüde sürüyor olması tedbirlerin amacına ulaştığının aslında en güzel ifadesidir.

Bugün Kabine Toplantımızda yarından itibaren devreye girecek kademeli normalleşmenin yeni adımlarıyla ilgili istişarelerimizi gerçekleştirdik. Bu doğrultuda verdiğimiz ve biraz sonra açıklayacağım her kararı ülkemizi yeniden salgının pençesine düşürmeme anlayışıyla buna dayalı bir ihtiyatla alıyoruz.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yürütülen mücadelenin önündeki en büyük tehdit, virüsün farklı mutasyonlarının yol açtığı öngörülemeyen sonuçlardır. Nitekim kimi Avrupa ülkelerinde aşılama başta olmak üzere oldukça sert tedbirlerle binli rakamlara düşürülen vaka sayılarının mutasyonlu virüslerin yaygınlaşmasıyla yeniden yükselişe geçtiği anlaşılmaktadır. Sınırlarımızı kapatarak, vatandaşlarımızı evlerine hapsederek, kendimizi bölgemizden ve dünyadan tamamen soyutlama imkânımız olmadığına göre, ülkemizin de bu tehditlerle yüzleşmesi kaçınılmazdır. Salgınla mücadelede eldeki mevcut bütün bu imkânlar sonuna kadar kullanılarak sürecin mümkün olan en az maliyetle atlatılması için var gücümüzle mücadele etmeyi sürdüreceğiz.

HAZİRAN AYINA İLİŞKİN KADEMELİ NORMALLEŞME TAKVİMİ

Değerli basın mensupları, ekranları başında bizi izleyen aziz milletim; şimdi Haziran ayına ilişkin kademeli normalleşme takvimini sizlerle paylaşmak istiyorum: Haziran ayı boyunca sokağa çıkma sınırlamaları hafta içi ve cumartesi günü akşam 22.00 ile 05.00 saatleri arasında uygulanmaya devam edecektir. Bu sınırlama hafta sonu ise Cumartesi 22.00 ile Pazartesi sabahı 05.00 arasında, yani pazar gününün tamamını da kapsayacak şekilde uygulanacaktır. Temmuz ayında bu kısıtlama süreleri ve günleri vaka ve vefat sayılarındaki değişime, aşılamada katedilen mesafeye göre yeniden belirlenecektir.

Restoran, lokanta, kafeterya, pastane gibi yeme içme yerleri sabah 07.00 ile akşam 21.00 saatleri arasında belirlenen kurallara göre masaya servis yapılabilecek, saat 24.00’e kadar da paket servisini sürdürebilecektir. Bu mekânlarda sokağa çıkma kısıtlaması olan pazar günü ise sadece paket servis hizmeti verilmeye devam edilecektir.

Yaklaşık 1,5 aydır faaliyetlerine ara vermiş olan kahvehane, kafe, çay bahçesi, halı saha, spor salonu, lunapark gibi işletmeler belirlenen kurallar çerçevesinde pazar günü hariç sabah 07.00 ile akşam 21.00 saatleri arasında yarından itibaren çalışabilecektir. Diğer iş yerlerinin pazar günü haricinde belirlenen saatlerde ve belirlenen şartlarda faaliyetlerini yürütebilmeleriyle ilgili uygulama sürecektir. Açık ve kapalı alanlardaki nikâhlar ve nikâh şeklindeki düğün törenleri belirlenen şartlara uygun şekilde 1 Haziran’dan itibaren başlayabilecektir.

Üniversiteler 2021-2022 eğitim-öğretim yılı akademik takvimi 13 Eylül itibariyle başlayacak şekilde yürütülecektir. Spor kulüpleri genel kurullarının Haziran’ın ilk gününden itibaren, diğer kuruluşlar da Haziran’ın ikinci yarısından itibaren gerçekleştirilebilecektir.

Kamu kurumlarındaki esnek mesai uygulaması yeni bir düzenlemeye kadar devam edecektir. Detayları İçişleri Bakanlığımızca yayınlanacak genelgede yer alan bu yeni kademeli normalleşme adımlarının ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.

Rabbimden insanlığın tamamıyla birlikte milletimizi de bir an önce bu musibetten kurtarmasını niyaz ediyorum. Bu duygularla bir kez daha hepinize sevgilerimi saygılarımı sunuyorum. Kalın sağlıcakla.”

DİPLOMAT

“Ekonomimizi enflasyon belasından kurtaracak programları uyguluyoruz”

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Ekonomide dengeleri tekrar kurmanın vakit aldığı bir gerçektir. Bunun için, sabırla ve kararlılıkla, istihdam ve yatırım odağını kaybetmeden, ekonomimizi enflasyon belasından kurtaracak programları uyguluyoruz. Türkiye’nin kazanımlarını korumak, kayıplarını telafi etmek, hedeflerinden kopmamasını sağlamak, önceliklerimizin en başında yer almaktadır” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Sözlerine, “Üstad’ın, ‘Bu dava hor, bu dava öksüz, bu dava büyük’ dediği kutlu davamıza omuz veren, gönül veren, sahip çıkan tüm yol arkadaşlarımızı yürekten selamlıyorum” diyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, son Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısını 24 Ağustos’ta büyük kongreden önce gerçekleştirdiklerini anımsattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aradan geçen süre zarfında ülke, millet, demokrasi ve partileri açısından önemi haiz pek çok kritik gelişmeyi geride bıraktıklarını söyledi.

AK Parti’nin 4. Olağanüstü Büyük Kongresi’ni, 7 Ekim’de partiye ve temsil ettiği değerlere yakışır şekilde alınlarının akıyla icra ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kongremiz bir AK Parti klasiği olan süreklilik içinde değişim yönümüzün ne kadar güçlü, hâlen ne kadar diri olduğunu tekrar göstermiştir. Ak saçlılarımızın tecrübesiyle, gençlerimizin heyecanını birleştirdiğimiz kongremizde partimizin yönetim organlarını da belirledik. Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyelerimizden 49 arkadaşımız bayrağı yeni yol arkadaşlarımıza teslim etti. Görevi devreden arkadaşlarımıza, partimize ve davamıza yaptıkları üstün hizmetler dolayısıyla bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Parti kurullarımıza asil ve yedek olarak seçilen tüm arkadaşlarımızı da gönülden tebrik ediyorum. Kongre sürecimizin öncesinde üç kademe il başkanlıklarımızın bazılarında çeşitli değişiklikler yaşandı. Bu arkadaşlarımıza da emekleri için teşekkür ediyorum. Yeni görevleriyle, toplantılarımıza ilk defa katılan arkadaşlarımıza Rabbimden başarılar niyaz ediyorum.”

“KAMPANYA EKİBİMİZLE ÇALIŞMALARA BAŞLADIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kongrenin ardından 31 Mart seçimleriyle ilgili hazırlıkları çok daha yoğun bir şekilde başlattıklarını ifade etti.

Partinin öncelikleri çerçevesinde seçim takviminin ilerlediğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Temayül yoklamalarımızı, Türk siyasetine örnek olacak bir demokrasi ikliminde sizlerin de desteğiyle tamamladık. Yarın kamu görevlilerinin istifa süreci doluyor. Meclis üyeliği için başvuruları 3 Aralık’a kadar alacağız. Süreç kendi mecrasında ilerlerken biz de gündemimizi işletiyoruz. Milletimizin huzuruna en doğru, en isabetli, en gayretli isimlerle çıkmanın çabasındayız. Temayül yoklamalarıyla, saha araştırmalarıyla, istişarelerle, görüşmelerle, partimize mahsus diğer yöntemlerle adaylarımızı belirleyeceğiz. Kampanya ekibimizle çalışmalara başladık. Cumhur İttifakı ortağımız MHP ile görüşmelerimiz olumlu bir mecrada karşılıklı anlayış ve saygı ekseninde devam ediyor. Görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız muhataplarıyla sürekli temas hâlinde. Biz de dün MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’yi Külliyemizde ağırladık. Kendisiyle oldukça verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Millî irade düşmanlarına karşı 15 Temmuz gecesi meydanlarda kurulan ittifakımızı daha da güçlendirerek geleceğe taşıma azmindeyiz. Gayemiz, İstanbul ve Ankara başta olmak üzere 5 yıldır hizmetsizlik girdabında boğulan şehirlerimizi gerçek belediyecilikle tekrar buluşturmaktır.”

“İSTANBUL ESKİ GÜNLERİNİ MUMLA ARAR HÂLE GELDİ”

Grup toplantısında ilan ettikleri “Yeniden İstanbul”un bu mücadelenin parolalarından biri olacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “İşte sizler de görüyorsunuz. Dünyanın göz bebeği olan İstanbul, CHP zihniyetinin elinde eski günlerini mumla arar hâle geldi. Ortaya bir eser koyamadıkları gibi bizim başlattığımız ve belli bir aşamaya getirdiğimiz projeleri bile devam ettiremediler. Eskiyen reklam panolarını yenilemekten başka bir icraatları yok. AK Parti döneminde, sakinlerinin yaşamaktan huzur duyduğu aziz İstanbul, ne yazık ki CHP’li iş bilmezlerin yönetimi altında İstanbulluları yoran bir şehir hâline dönüştü. Hepimizin bildiği Kara Tren türküsünü şimdi İstanbul halkı her gün söylüyor. Ne diyordu o meşhur türküde… ‘Kara tren gecikir belki hiç gelmez, dağlarda salınır da derdimi bilmez, dumanın savurur, hâlimi görmez, kan dolar yüreğim gözyaşım dinmez’ Bugün de İstanbullu kardeşlerimiz gözü yolda otobüs, metrobüs, metro bekliyor. Ama bunların hiçbiri vaktinde gelmiyor. Hadi geç de olsa geldi diyelim, bu sefer de bakımsızlıktan dolayı yolda kalıyor. Aynı vahim tablo diğer tüm CHP’li belediyeler için de geçerlidir.”

“ŞEHİRLERİNE HİZMET ETME GEREĞİ BİLE DUYMUYORLAR”

“Büyükşehri, ili, ilçesi ve beldesiyle CHP’li belediyelerin alametifarikasının, vatandaşa nasıl hizmet edilir bilmemek olduğunu” söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Niye? Çünkü umurlarında değil. Bunların gündeminde emanetini taşıdıkları insanlara hizmet etmek, eser kazandırmak, milletin sıkıntılarına çözüm üretmek gibi bir dertleri yok. Çok daha kötüsü, bunu öğrenmek gibi bir niyetleri de yok. Alışmışlar, istismar ve korku siyasetine. Alışmışlar ‘Tıpış tıpış bize oy vereceksiniz” demeye, şehirlerine hizmet etme gereği bile duymuyorlar. Bir de bunu utanmadan, sıkılmadan kameralar önünde söylüyorlar. CHP’li belediye başkanlarının olduğu yerlerde vatandaşımız öyle bir hâle gelmiş ki en küçük bir hizmet görse halay çekiyor, davul zurna çalıyor. Ne hâle düştük. Yani, vatandaş neredeyse asfalt döküldü, çöpü toplandı, parkı yapıldı, yoldaki çukur kapatıldı diye kurban kesecek. Hâle bakın. Hatta kimi yerlerde oy verip seçtikleri belediye başkanlarının şehirlerine geldiğini duyunca 40 yıldır görmediği dostunu görmüş kadar seviniyor. Milletimizi inşallah bu cendereden Mart ayının sonunda hep birlikte kurtaracağız. Şehirlerimizin bir beş sene daha kaybetmesine müsaade etmeyeceğiz. AK Parti ve Cumhur İttifakı yönetiminde olan tüm belediyelerimizi korumakla kalmayacak, Allah’ın izniyle çok daha yüksek oy oranlarıyla tekrar kazanacağız.”

“AFETİN YIKTIĞI ŞEHİRLERİMİZİ AYAĞA KALDIRANA KADAR DURMAYACAĞIZ”

“Kazanmak, hem de ezici bir oranla kazanmak dışında hiçbir seçeneğimizin olmadığı bir seçime daha hazırlanıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, genel merkez ve Meclis grubuyla gelecek dört aylık zamanın hazırlıklarını tüm boyutlarıyla en ince ayrıntılarıyla yürüttüklerini söyledi.

Kabinenin, eser ve hizmet siyasetini kesintisiz şekilde sürdürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Partili belediyelerin birçok yerde çeyrek asrı aşan tecrübeleriyle yerel yönetimler alanında bir destan yazdığını ifade etti.

Her bir belediyenin saymaya kalkılsa saatler sürecek eserleri ve doğrudan vatandaşın hayatına dokunan hizmetleri bulunduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, çevrenin korunmasından dezavantajlı grupların desteklenmesine kadar Birleşmiş Milletlerin sürdürülebilir kalkınma hedeflerini titizlikle gerçekleştiren yerel yönetimlerin kendi belediyeleri olduğunu kaydetti.

AK Partili belediyelerin iyi uygulama örnekleriyle uluslararası alanda diğer yerel yönetimlere de emsal teşkil ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Deprem bölgesinden elimizi zaten hiç çekmedik. Kardeş belediyeler uygulamamız başarılı bir şekilde yürüyor. Afetin yıktığı şehirlerimizi ayağa kaldırana kadar durmayacağız. Kurumlarımızın tamamıyla olduğu gibi belediyelerimizle de deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın yanında olmayı sürdüreceğiz. Aralık ayı boyunca bölge genelinde 46 bin konutun ve köy evinin hak sahiplerine teslimini yapacağız. Böylece ahde vefamızı, verdiğimiz sözlerin arkasında olduğumuzu bir kez daha göstereceğiz.”

“BU ÜLKENİN HER KARIŞ TOPRAĞINI AYNI STANDARTTA ESER VE HİZMETLERLE DONATAN BİZİZ”

Muhalefet cenahının hizmet yarışında kendileriyle boy ölçüşemeyeceğini bildiği için her zamanki gibi yalan ve iftira silahına sarıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Sadece bu kadarla kalsalar, hem söylemimizle hem hukuk önünde ağızlarının payını verir, Allah’ın izniyle yerlerine oturturuz. Ancak siyasi ihtirasları uğruna ülkemizin 1970 ve 1990’lı yıllarda yaşadığı sıkıntıların sebebi olan sosyal fay hatlarını kaşımaktan da çekinmemeleri, bizi milletimizin geleceği adına endişelendiriyor. İnsanımızı sınıflara bölmeye ve bunların arasında astlık üstlük ilişkisi kurmaya kalkan zihniyet ancak tek parti faşizmi özentisi olabilir. Çünkü bu ülkenin insanları, sadece o dönemde böyle bir zillete maruz kalmıştır. Milletimiz, Demokrat Partiyi ve Menderes’i, işte bu faşist zihniyeti yerle yeksan eden devrimi başlattığı için hâlâ kalbinin en mutena köşesinde yaşatıyor. Aynı şekilde Özal’ı da bu yolu takip ettiği için adı her geçtiğinde hayırla yâd ediyor.”

AK Parti’nin belediyelerde 30 yıla yaklaşan, hükûmette 21 yılı geride bırakan iktidarının gerisindeki sırrı arayanların ilk bakacağı yerin de burası olması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ülkenin, bırakın aynı şehirde yaşayan insanları arasında ayrımcılık yapmayı, doğusuyla batısıyla kuzeyiyle güneyiyle her karış toprağını aynı standartta eser ve hizmetlerle donatan biziz” dedi.

Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaştırmadan enerjiye, tarımdan şehirciliğe kadar her alanda yaptıkları tüm eser ve hizmetleri sundukları insanların hiçbirinin kimliğine bakmadıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaş, bölge ve şehirler arasında asla ve asla ayrımcılık yapmadıklarını vurguladı.

“HER BİR İNSANIMIZI BU ÜLKENİN BİRİNCİ SINIF VATANDAŞI OLARAK GÖRDÜK”

Her bir insanı bu devletin ve ülkenin birinci sınıf vatandaşı olarak gördüklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aksini söyleyen sadece bize değil, bu ülkeye de bühtan ediyor ve yalan söylüyor demektir” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20-30 yıl öncesiyle mukayese edildiğinde, vatandaşların artık hükûmetten de belediyelerden de beklenti seviyelerinin çok değiştiğine dikkati çekti ve şunları kaydetti: “Sadece iş, sadece aş, sadece eğitim, sadece sağlık, sadece altyapı hizmeti sunmak kimseye yeterli gelmiyor. İstihdamı 32 milyonun üzerine çıkarmış, eğitimi ana sınıfından üniversitesine, her aşamasına, herkes için erişilebilir kılmış, sağlıkta, dünya çapında bir sistem kurmuş, ulaşım başta olmak üzere altyapısını baştan sona yenilemiş bir ülkede insanların böyle bir hissiyata kapılmasını elbette tabii karşılamamız lazım. Bunlar hükûmetin zaten yapması gereken asgari hizmetler olarak görülüyor. Sorduğunuz zaman ‘Göreviniz, tabii ki yapacaksınız?’ Bunu söylüyorlar. Peki, bundan önce gelenler, bizden önce gelenler bunları niye yapmadı? Gençler başta olmak üzere vatandaşımızın hükûmetimizden beklentisi daha yüksek standartlarda bir hayat seviyesini kendisine sağlamasıdır.”

Türkiye Yüzyılı’nın bu hedefin adı, aynı durumun belediye hizmetleri için de geçerli olduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her ne kadar CHP’li belediyeler henüz klasik belediyecilik hizmetlerini vermeyi beceremese de AK Parti olarak bizim vizyonumuz çok ama çok farklıdır. Hem partimizin genel merkez birimlerinin hem ilgili bakanlıklarımızın bu doğrultuda çok önemli hazırlıkları var. İnşallah 31 Mart seçimleri kampanyası sürecinde bu hazırlıkları milletimizle paylaşarak, AK Parti’nin farkını bir kez daha göstereceğiz” şeklinde konuştu.

“İNSANIMIZIN GÜNLÜK HAYATINDA YAŞADIĞI SIKINTILARI GÖRMEZDEN GELİYOR DEĞİLİZ”

“Tüm bunları söylerken insanımızın günlük hayatında yaşadığı sıkıntıları görmezden geliyor veya inkâr ediyor değiliz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları aktardı: “Türkiye’nin yaklaşık on yıldır siyasetten güvenliğe ve ekonomiye kadar her alanda sinsi ve kasıtlı bir saldırı altında olduğunu kimse reddedemez. Sokakları karıştırmaktan darbe girişimine, ekonomik tuzaklardan siyaset mühendisliklerine kadar yaşamadığımız hadise kalmadı. Hamdolsun, milletimizle birlikte bu badirelerin hepsini de göğüslemeyi ve yıkılmadan ayakta kalmayı başardık. Küresel düzeyde Kovid-19 salgınıyla başlayan ve Rusya-Ukrayna savaşıyla derinleşen bir krizin olumsuz etkileriyle boğuşuyoruz. Biliyorsunuz bu süreçte yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı bir yaklaşımla hareket ettik. Her kesimden insanımızın bu küresel tsunamiden en az düzeyde etkilenmesini teminen tüm kaynaklarımızı harekete geçirdik. Hayat pahalılığının bilhassa dar gelirli insanımızın refah seviyesinde yol açtığı gerilemeyi telafi etmek için pek çok mekanizma kurduk. Yeri geldiğinde kendimizi sollama pahasına, ne yapılması gerekiyorsa onu yerine getirmekten çekinmedik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünkü grup toplantısında enerjiden emekli maaşlarına, aile ve gençlik fonundan ihracatçılara yönelik teşviklere kadar geniş bir yelpazede verdikleri desteklerin icmalini çıkardıklarını belirterek, “Ancak, ekonomide dengeleri tekrar kurmanın vakit aldığı bir gerçektir. Bunun için sabırla ve kararlılıkla istihdam ve yatırım odağını kaybetmeden, ekonomimizi enflasyon belasından kurtaracak programları uyguluyoruz” dedi.

Türkiye’nin kazanımlarını korumak, kayıplarını telafi etmek ve bu hedeflerden kopmamasını sağlamanın önceliklerinin en başında yer aldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgenin ve dünyanın güvenlikten ekonomiye her alanda adeta kaynadığı bir dönemde Türkiye’nin en büyük gücünün, güven ve istikrar iklimini muhafaza etmesi olduğunu vurguladı.

“İSTİSNASIZ HER BİR ARKADAŞIMIZ ÜLKEMİZE VERDİĞİ HİZMET ÖLÇÜSÜNDE DEĞER SAHİBİDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, mayıs ayındaki Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri’nde bu hakikati millete anlattıklarını, milleti ikna ettiklerini ve desteğini aldıklarını kaydederek, 28 Mayıs’tan beri yaşananların hem kendilerinin ne kadar haklı olduğunu hem de milletin ne kadar büyük bir badire atlattığını defalarca ispat ettiğini söyledi.

“Önümüzdeki belediye başkanlığı seçiminde de yapacağımız işte budur” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Hükûmette sağladığımız istikrarı, muhalefetin elinde bizar olan belediyelere de teşmil ederek, şehirlerimizin kalkınmasını hızlandırmak istediğimizi herkese anlatacağız. Yolunu, kaldırımını, asfaltını, çöpünü, kanalizasyonunu, arıtmasını çözememiş muhalefet belediyelerinin karşısına Türkiye Yüzyılı belediyeciliği ile hep birlikte çıkacağız. Kendi belediyelerimizde de bu vizyona ayak uyduramayan arkadaşlarımız varsa bayrak yarışı yaklaşımıyla yeni isimlerle çıtayı yükselteceğiz. Hep söylediğimiz gibi bu partide şahsım dâhil hiç kimse layüsel değildir. İstisnasız her bir arkadaşımız ülkemize, milletimize, şehrine ve partimize verdiği hizmet ölçüsünde değer sahibidir. Belediye başkan adaylarımızı bu anlayışla belirlemek boynumuzun borcudur. Bireysel siyasi hesaplardan hatır ve gönül ilişkilerine kadar bu yaklaşıma aykırı hiçbir unsurun aday belirleme ve seçim kampanyası çalışmalarını zehirlemesine izin veremeyiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, genel merkezden, Meclis grubundan ve teşkilatlardan beklentisinin 31 Mart seçimleri sürecine bu ilkeler çerçevesinde yaklaşmaları olduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Aksi takdirde milletimizin karşısında hep birlikte boynumuz eğik kalır. İnanın eğik kalır ve ‘Nasıl oldu da biz bu duruma düştük?’ deriz. Onun için kararlı olacağız. Böyle bir vebalin altından hiçbirimiz kalkamayız. Diğer partilerde kimi maddi kimi ahlaki kimi şahsi dalaverelerle ortaya çıkan rezillikler AK Parti’nin kapısından içeri giremez. Bunun için hep birlikte partimize ve partinin kuruluş ilkelerine dört elle sarılmamız gerekiyor. Belediyelerde ve hükûmette geçen uzun iktidar yıllarının bizi bozmadığını, tam tersine tecrübeyle olgunlaştırdığını milletimize göstereceğiz.”

“EN KÜÇÜK REHAVETE, FİTNEYE İZİN VERMEDEN NETİCEYE ULAŞACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, amaçlarının 31 Mart’ta 30’u büyükşehir, 51’i il, 922’si ilçe ve 390’ı belde olmak üzere Türkiye’deki 1393 belediyenin tamamına yakınını AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak kazanmak olduğunu belirterek, “Bu hedef doğrultusunda ‘sen, ben’ yok, ‘biz’ varız” dedi.

Salondaki partililere, “Seçim sonuçları belli olana kadar gece gündüz demeden çalışmaya var mıyız?” sorusunu yönelten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Evet” karşılığının ardından, “Eğer buna inanıyorsanız bu ses böyle çıkmaz” ifadesini kullandı.

Partililerin güçlü bir şekilde alkışlamasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her zaman, her an böyle bir duruş sergilemeliyiz. En küçük bir rehavete, aksaklığa, eksikliğe, dağınıklığa, zaafa, fitneye izin vermeden neticeye ulaşacağız. Men sabera zafera, hedef bu. Kim sabrederse zafere erişir” diye konuştu.

Sorumluluk alanları içinde hiçbir boşluk bırakmayacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaş neredeyse orada olmak bizim boynumuzun borcudur. Sizlere güveniyorum, sizlere inanıyorum. Sizlerden şehirlerinize döndüğünüzde tüm vatandaşlarıma en kalbi muhabbetlerimi iletmenizi istiyorum” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, COP 28 Zirvesi’ne katılmak üzere Dubai’ye gideceğini, yarın Türkiye’ye döneceğini ve pazartesi günü de Katar’daki yüksek düzeyli zirveye katılacağını bildirerek, “Bu süreç içerisinde de çalışmalarımızı hep beraber takip edeceğiz. Durmak yok yola devam. Efkan Bey ile beraber çalışmaya devam ediyorsunuz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, program öncesinde, parti genel merkezinde Avrupa şampiyonu olan Down Sendromlu Futsal Millî Takımı oyuncuları ile bir araya geldi.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Emine Erdoğan, Vietnam Başbakanı’nın eşi Le Thi Bich Tran ile görüştü

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Vietnam Başbakanı Pham Minh Chinh’in eşi Le Thi Bich Tran ile bir araya geldi.

Emine Erdoğan, Le Thi Bich Tran ile Devlet Konukevi’nde görüştü. Görüşmede, Vietnam Başbakanı Pham Minh Chinh’in eşi Le Thi Bich Tran, nazik misafirperveliğinden dolayı Emine Erdoğan’a teşekkürlerini iletti.

Cumhuriyet’in 100. yılı kutlamaları kapsamında bugün Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde düzenlenen “Sofu Okumak Sofu Dokumak” etkinliğine katıldığını, buradaki sergi ve defileyi çok beğendiğini belirten Le Thi Bich Tran, Emine Erdoğan himayesinde sürdürülen “Türk İğnesinin Mucizesi” ve “Türkiye’nin Dokuma Atlası” projeleri hakkında da bilgi aldı.

Görüşmede, iki ülkenin özellikle dokuma kumaşlar ve geleneksel motifler konusunda kültürel zenginliğinin bulunduğu vurgulandı ve bu konuda yapılabilecek iş birliği çalışmaları ele alındı.

Bu sene iki ülke ilişkilerinin tesisinin 45. yılını doldurduğuna dikkati çekilen ve ilişkilerin artarak devam etmesi temennisi dile getirilen görüşmede, Vietnam Başbakanı Pham Minh Chinh’in Türkiye’yi ziyaretinin yeni bir dönemi başlattığı konusunda hemfikir olundu.

Görüşmede, Emine Erdoğan ve Le Thi Bich Tran coğrafi uzaklığa rağmen, ikili ilişkilerin giderek yakınlaşması temennisinde bulundu.

Türk ve Vietnam mutfağına özgü tarifler ve kültürel lezzetler üzerine sohbet edilen görüşmede, Sıfır Atık Projesi ve çevrenin korunmasına ilişkin adımlar da değerlendirildi. Görüşmenin ardından Le Thi Bich Tran, Küresel Sıfır Atık Beyanı’nı imzaladı.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Tiny House Türkiye Tekerlekli Küçük Ev Üreticisi | Setencioğlu

Doğayla İç İçe, Evinizin Konforunda, Özgürlüğün Keyfini Yaşayın. | Setencioğlu Tiny House

Avatar

Published

on

Doğayla İç İçe, Evinizin Konforunda, Özgürlüğün Keyfini Yaşayın. | Setencioğlu Tiny House

İletişim | +90 0 532 4026422

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vietnam Başbakanı Chinh’i kabul etti

Vietnam Başbakanı Pham Minh Chinh

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vietnam Başbakanı Pham Minh Chinh’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Maldivler Cumhurbaşkanı Muizzu ile görüştü

Maldivler Cumhurbaşkanı Muhammed Muizzu

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye ziyarette bulunan Maldivler Cumhurbaşkanı Muhammed Muizzu ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi.

Görüşmenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Maldivler Cumhurbaşkanı Muizzu huzurunda iki ülke arasında anlaşmalar imzalandı. Türkiye adına anlaşmaya Ticaret Bakanı Ömer Bolat imza attı.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Emine Erdoğan, Maldivler Cumhurbaşkanı Muizzu’nun eşi Sajidha Mohamed ile bir araya geldi

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Türkiye’ye ziyarette bulunan Maldivler Cumhurbaşkanı Muhammed Muizzu’nun eşi Sajidha Mohamed ile Devlet Konukevi’nde görüştü.

Görüşmede Emine Erdoğan, Sajidha Mohamed’e, Maldivler Cumhurbaşkanı Muizzu’nun 17 Kasım’da göreve başlamasından dolayı tebriklerini iletti.

Sajidha Mohamed de Emine Erdoğan’a sıcak misafirperverliği için teşekkür etti. Emine Erdoğan’ın kadınların güçlendirilmesi konusunda ilham verici çalışmalarının olduğunu belirten Sajidha Mohamed, bu konuda birlikte çalışılabileceklerini ifade etti.

Emine Erdoğan ve Sajidha Mohamed, Filistin’e yönelik insanlık dışı saldırılar konusunda ortak üzüntülerini dile getirdi. Görüşmede, bu çerçevede gerek rehinelerin serbest bırakılması ve saldırıların sona ermesi gerek Gazze’deki yaralıların transferi konusunda Türkiye’nin çabalarının çok kıymetli olduğu vurgulandı.

Emine Erdoğan ve Sajidha Mohamed ayrıca, iklim değişikliği sorununun bilhassa ada ülkelerini orantısız biçimde etkilediğini, bu konuda ortak çalışma yapılması gerektiğini kaydetti.

Görüşme sonunda Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı imzalandı.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lübnan Başbakanı Mikati ile görüştü

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lübnan Başbakanı Necip Mikati’yi Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde kabul etti.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

“Kadına yönelik şiddetle mücadeleyi temel politikamız hâline getirdik”

Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü Programı’nda yaptığı konuşmada, “Devlet olarak kadına yönelik şiddetle mücadeleyi temel politikamız hâline getirdik. Bu amaçla, 2011 yılında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızı kurduk. Bakanlığımızın her çalışmasını yakından takip ederek, destekleyerek, samimiyetle sahiplenerek hatta gerektiğinde mücadeleye bilfiil katılarak kadınların yanında yer aldığımızı gösterdik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile Haliç Üniversitesi’nde düzenlenen Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Birleşmiş Milletler tarafından 24 yıl önce kabul edilen, ‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde gerçekleştirdikleri programın hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de de her 25 Kasım gününün bu çerçevede düzenlenen çok sayıda etkinlikle idrak edildiğini kaydetti.

“Amacımız, erkeği ve kadınıyla milletimizin her bir ferdinin, kendi hayatında ve toplumda kadına yönelik şiddet konusunda bilinç sahibi olmasıdır” açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hamdolsun, Türkiye bu hususta eskisiyle mukayese edilemeyecek derecede ileri bir seviyeye ulaşmıştır. Her ne kadar, yaygınlaşan medya ve sosyal medya üzerinden yürütülen kasıtlı kampanyalarla bu başarıyı gölgelemek isteyenler varsa da bilhassa hanım kardeşlerimiz hakikati gayet iyi biliyor” diye ekledi.

“KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEYİ, AİLEYİ GÜÇLENDİRME MÜCADELEMİZİN AYRILMAZ BİR PARÇASI OLARAK GÖRÜYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her ne kadar medya ve sosyal medya üzerinden yürütülen kasıtlı kampanyalarla bu başarıyı gölgelemek isteyenler varsa da bilhassa kadınların hakikati gayet iyi bildiğini belirterek, şöyle devam etti: “Devlet olarak kadına yönelik şiddetle mücadeleyi temel politikamız hâline getirdik. Bu amaçla 2011 yılında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızı kurduk. Bakanlığımızın her çalışmasını yakından takip ederek, destekleyerek, samimiyetle sahiplenerek, hatta gerektiğinde mücadeleye bilfiil katılarak kadınların yanında yer aldığımızı gösterdik. Bazıları bakanlığımızın adındaki aile kavramını öne sürerek, kadınlar için yaptığımız hizmetleri unutturmaya ve gölgelemeye çalışıyor.”

Ailenin kadınıyla, erkeğiyle, çocuğuyla, yaşlısıyla, toplumu oluşturan o devasa yapının kilit taşı olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aile olmadan sadece birey olarak insanın varlığı eksik kalır. Ülkemizde aile kurumumuza yönelik saldırıların, kadınların haklarını savunmakla hiçbir ilgisinin olmadığının hepimiz farkındayız. Bu tür saldırıların gerisinde aileden başlayarak millî bünyemizi çökerterek, milletimizi var eden hasletleri ortadan kaldırma gayesi vardır. Huzurlu, güvenli, üyelerinin birbirine saygı duyduğu bir aile aynı zamanda kadına yönelik şiddete karşı en muhkem kalemizdir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadına veya çocuğa yönelik şiddetin olduğu bir birlikteliğin her şeyden önce aile kavramının ruhuna ve özüne ters olduğunun ortada olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Soruyorum sizlere; kadının şiddet gördüğü bir beraberliği temelinde karşılıklı şefkatin, merhametin ve hürmetin olduğu aile kavramıyla tanımlayabilir miyiz? Çocuğun fiziki veya psikolojik şiddete maruz kaldığı bir yapının sağlıklı bir aile olduğunu kim iddia edebilir? Bunu kim söyleyebilir? Biz kadına yönelik şiddetle mücadeleyi aileyi yüceltme ve güçlendirme mücadelemizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Yani aileye sahip çıkarak şiddet meselesi başta olmak üzere kadınların tüm haklarının da korunmasını sağlamayı amaçlıyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımızdan başlayarak, Başbakanlığımız ve Cumhurbaşkanlığımız dönemindeki icraatlarımızla bu doğrultuda önemli bir dönüşümü gerçekleştirdiğimize inanıyorum.”

Bugünkü toplantının konusu olan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 2024 Yılı Faaliyet Planı’nın bu dönüşümlerin sadece bir örneği olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 21 yıl içinde sayması saatler alacak nice reformu ve düzenlemeyi kararlılıkla hayata geçirdiklerini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkede kadına yönelik şiddetle mücadelede en büyük devrimi 2012 yılında çıkarılan 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Kanunu’yla yaptıklarını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, marjinal grupların ve sapkın akımların istismar malzemesi hâline gelen İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin, kadınların hakları ve onlara yönelik şiddetle mücadeleye en küçük bir olumsuz etkisinin olmadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuda belli çevreler tarafından yürütülen tezviratın hiçbir temelinin ve dayanağının olmadığını vurgulayarak, “Çünkü mücadelenin asıl somut araçları, 6284 sayılı Kanun başta olmak üzere hukukumuza derç ettiğimiz mevzuat ile zihinlerde gerçekleştirdiğimiz dönüşümdür. Bu kanun, kadın hakları ve ailenin korunması açısından spekülasyonlara kurban edilemeyecek kadar mühim bir kazanımdır. Bu kazanımların örselenmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz” ifadesini kullandı.

Kanunun mahiyetinde ve uygulanmasında sorunlar varsa çözecek, eksikler varsa giderecek, daha da güçlendirilmesi gereken unsurlar varsa gereğini mutlaka yapacaklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu amaçla mevzuatı sürekli geliştirip yenilediklerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çerçevede 2006 yılında yayımladığımız çocuk ve kadınlara yönelik şiddete ve cinayetlere karşı alınacak tedbirlerle ilgili genelgeyi, bugün yayımladığımız yeni bir genelgeyle güncelledik. Yeni genelgemizle kurduğumuz Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu’nun, Türkiye Yüzyılı’na yakışır faaliyetler yürüteceğine inanıyoruz” diye konuştu.

“2024 YILI FAALİYET PLANI, KADINA YÖNELİK ŞİDDET KONUSUNDAKİ GÜÇLÜ İRADEMİZİN SOMUT BİR İFADESİDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün kamuoyuyla paylaştıkları 2024 Yılı Faaliyet Planı’nın, ilgili bakanlıkların ve kurumların katkılarıyla hazırlandığını aktardı.

Son faaliyet planının, adalete erişim ve mevzuat, politika ve koordinasyon, koruyucu ve önleyici hizmetler, toplumsal farkındalık, veri ve istatistik başlıklarında beş ana hedef üzerine inşa edildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu plan, 66 alt hedefi ve 218 faaliyet başlığıyla kadına yönelik şiddet konusundaki güçlü irademizin somut bir ifadesidir” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, planın detayları ve yapılacak faaliyetler hakkında salonda izlenen videoyu anımsatarak, “İnşallah planda belirlenen hususların etkin ve kuşatıcı bir şekilde hayata geçirilmesini sağlayacağız. Ülkemizin 81 vilayetinin tamamında faaliyet gösteren kadın konukevleri, ŞÖNİM’ler ve Sosyal Hizmet Merkezleriyle, şiddete maruz kalan kadınları devlet güvencesi altına alıyoruz” bilgisini paylaştı.

Kamu görevlileri ve vatandaşlardan oluşan 4 milyonun üzerinde kişiye verilen eğitimler ve seminerlerle “kadına yönelik şiddete karşı sıfır tolerans” ilkesinin altyapısını oluşturduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şiddetsiz bir Türkiye Yüzyılı için yürüttükleri çalışmaları kesintisiz bir şekilde sürdürdüklerini kaydetti.

“ÜLKEMİZİN HAYRINA HANGİ MÜCADELEYE GİRDİYSEK KADINLARIN DESTEĞİNİ DAİMA YANIMIZDA BULDUK”

Siyaset yolculuğunun her safhasını kadınlarla birlikte yürüyen bir kardeşleri olarak bugünlere siyaset mühendislikleriyle değil, onların hayır dualarıyla geldiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizin ve milletimizin hayrına hangi mücadeleye girdiysek kadınların desteğini daima yanımızda bulduk. Hayatımıza kastetmeye varan hain saldırıları siz kadınların desteğiyle püskürttük. Biliyorsunuz, 15 Temmuz menfur darbe girişiminde hayatları pahasına darbecilere direnen, tanklara, uçaklara, ölüm kusan silahlara meydan okuyan milyonların en ön safında kadınlar vardı” sözlerini sarf etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk demokrasisini 28 Şubat karanlığından çıkartıp, önce 2023 hedefleri, şimdi de Türkiye Yüzyılı aydınlığına çıkartanlar yine kadınlardır, Aybüke öğretmenlerdir” dedi.

“DİYARBAKIR ANNELERİ’Nİ YÜREKTEN SELAMLIYORUM”

Kıyafetleri yüzünden okul kapılarından, üniversite amfilerinden, iş hayatından, kamudan dışlanmaya çalışılan kadınların mücadelesinin, Türk demokrasi tarihinin en önemli sayfalarından biri olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diyarbakır’da tuttukları evlat nöbetiyle terör örgütüne kâbuslar yaşatan kadınların hakkını asla ödeyemeyiz. Buradan bir kez daha bölücü terör örgütünün kanlı, kirli ve kalleş yüzünü direnişleriyle deşifre eden Diyarbakır Anneleri’ni yürekten selamlıyorum” diye konuştu.

Evinde, fabrikada, tarlada, kendi işinin başında, alın teriyle, emeğiyle fedakârca destan yazan kadınların başarılarıyla gurur duyduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Maruz kaldıkları tüm ayrımcılıkların üstesinden gelerek hayatın her alanında isimlerini tarihe altın harflerle yazdıran kadınların her birini huzurlarınızda tebrik ediyorum” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadınların bireysel özgürlüklerinden siyasi ve sosyal alandaki varlıklarına kadar her konuda gösterdikleri gayreti, bir lütuf veya imtiyaz değil, “hak mücadelesi” olarak gördüklerinin altını çizerek, şöyle devam etti: “Bizim gönül ve fikir dünyamızda kadın ve erkek, Allah’ın kulu olmakla da vatandaş olmakla da eşittir, biri diğerinden üstün değildir. Üstünlük gayrettedir, üretkenliktedir, ilimdedir, ahlaktadır, takvadadır, merhamettedir, erdemli olmaktadır. Bu anlayışla cinsiyetinin ötesinde insan sıfatıyla sahip olduğu hakları için çile çeken, mücadele veren, adeta canını dişine takan kadınların hep yanında yer aldık, almayı da sürdürüyoruz.”

Her konuda olduğu gibi bu hususta da eksiklikler ve aksaklıklar olabileceğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunların hepsi zaman içinde çözülebilir, düzeltilebilir, telafi edilebilir meselelerdir. Önemli olan hak mücadelesindeki samimiyettir. Kadınların hak taleplerinde onlara verdiğimiz destekte samimi olduğumuz için bugünlere geldik” düşüncesini dile getirdi.

“ANADOLU İHTİLALİNİ KADINLARLA BİRLİKTE BAŞLATTIK”

3 Kasım seçimleriyle “Anadolu ihtilalini” kadınlarla birlikte başlattıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadınlara hitaben sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk demokrasisini vesayetin karanlığından sizlerle birlikte çıkardık. Milletimizin iradesine vurulan prangaları sizlerle birlikte parçaladık. Terör örgütlerinin hain emellerini birlikte hüsrana uğrattık. Önümüze konan irili ufaklı bütün engelleri sizlerle birlikte aştık. Ne kadar çetin olursa olsun tüm zorlukların üstesinden sizlerle birlikte geldik. Hak ve hürriyetlerimize yönelik saldırıları birlikte savuşturduk. Türkiye’nin hedefleri doğrultusunda yürümesini sizlerle birlikte sağladık. Türkiye’nin son 21 yılda her alanda yazdığı başarı hikâyesinin kahramanı, toplumumuzun diğer kesimleriyle birlikte hiç şüphesiz kadınlardır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin başarılarının üzerini örtmek, insanların umutlarını söndürmek, gençlerin hayallerine ket vurmak isteyen ve siyasetteki tek gayesi bu olan kötümser bir zihniyet olduğunu söyledi.

“Bu kafanın her konu gibi kadınların kazanımları hususunda da gerçeği ters yüz etmenin, pireyi deve yapmanın” peşinde olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin 21 yılda nereden nereye geldiğini kabul etmek istemeyenlerin iflahının mümkün olmadığını, pek çok hadisede yakinen tecrübe ettik. Eski Türkiye özlemiyle yanıp tutuşan bu kesimin amacı, demokratik yarışla ülke yönetimine gelmek değil, darbe ve vesayet yoluyla sorumsuz yetkili olarak keyiflerince hareket etmektir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu uğurda şimdiye kadar her şeyi yaptılar, her yolu denediler, her türlü omurgasızlığı, ilkesizliği sergilediler. Hatta ellerinde, yine söylüyorum, şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın’ın, merhum Ayşenur Kalkan’ın, evlatlarını korumak için bombaların üzerine atlayan Hatice Belgin’in ve daha nice kadın kahramanımızın kanı onların ellerinde, ciğerlerinde kalmıştır. Oysa bu ülkede eli öpülecek kadın aranıyorsa, böyle bir saygıya layık olanlar herkesten önce vatanımız için canlarını ortaya koyan şehitlerimizin yiğit analarıdır, eşleridir, başımızın tacı öğretmenlerimizdir. 15 Temmuz gecesi ellerinde bayraklarıyla darbecilere direnen demokrasi neferleridir.”

“KADINLAR DA HAKİKATLERİN FARKINDA OLDUĞU İÇİN YÜRÜTÜLEN İSTİSMAR FAALİYETLERİ ARTIK TABAN TUTAMIYOR”

“Bizim insanımız, basiret ve ferasetiyle temayüz etmiş bir millettir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin kimin samimi olduğunu, kimin de meseleleri istismar ettiğini çok iyi gördüğünü söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin vicdan ve fikir terazisinde bunun değerlendirmesini çok iyi yaptığını belirterek, “Hamdolsun, milletimizin her bir ferdi gibi kadınlar da hakikatlerin farkında olduğu için yürütülen istismar faaliyetleri artık taban tutamıyor. Tüm hayatları kendileri gibi düşünmeyenleri ve davranmayanları yaşam biçimleri üzerinden tahkir etmekle geçenlerin yaşam tarzı yaygaraları komiktir. Hatta daha ötesi trajikomiktir” dedi.

Hiç uzağa gitmeden, Gazze’deki insani dramın bunun en çarpıcı örneği olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Farklı siyasi görüşten, inançtan, kökenden vatandaşlarımızın neredeyse tamamının ortaklaştığı bir meselede dahi bunlar sınıfta kaldılar. İstisnaları bir tarafa bırakırsak, bu çevrelerin haftalardır Gazze’de alçakça katledilen binlerce çocuk ve kadın için tek kelime ettikleri vaki değildir. Buna karşılık doğruluğu şüpheli kimi örnekler üzerinden zalimleri ve onların aparatlarını desteklemeyi maharet sayıyorlar” ifadelerini kullandı.

“HER ALANDA ÜLKEMİZİ HAK ETTİĞİ YERE GETİRMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin demokrasisine, hukukuna, kalkınmasına, istiklal ve istikbal mücadelesine bu kadar büyük darbeler vuran bu zihniyetin yol açtığı ağır maliyeti senelerce geri kalmışlık, faşist baskılar, zulüm olarak ödediklerini ifade ederek, şöyle konuştu: “Kalkınma ve demokrasi yolculuğuna beraber başladığımız ülkeler ilerlerken, sırf birilerinin ideolojik bağnazlıklarından dolayı Türkiye on yıllar boyunca kılık kıyafetle, okumak isteyen kadınların başörtüsüyle uğraştı. Lafa gelince kültürden, sanattan, ilerlemeden, bilimden bahsedenler, kızlarımızı kazandıkları üniversitelerin kapısından içeriye dahi sokmadılar. Kılık kıyafet özgürlüğünün iptali için Anayasa Mahkemesine koşanlar, başörtüsüne ‘bir metrekarelik bez parçası’ diyerek hareket edenler yine bu faşist zihniyetin mensuplarıydı.”

“KADINLARI EZEN, ONLARI HOR HAKİR GÖREN TAASSUPLA KARARLI BİR MÜCADELE YÜRÜTTÜK”

İleri demokrasiyi, insan hak ve hürriyetlerini, her alanda güçlü ekonomiyi millete ve Türkiye’ye çok gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Üreten, ihracat yapan, her alanda tam bağımsızlık yolunda emin adımlarla ilerleyen bir Türkiye gerçeğinden rahatsız oldular. Ülkemizin bir daha böyle felaketlerle karşılaşmaması için yönetim sistemi değişikliği dâhil demokratik bir sistem içinde yapılabilecek her şeyi yaptık. Aynı şekilde gelenek göreneklerimizin arkasına saklanarak kadınları ezen, onları hor hakir gören taassupla da kararlı bir mücadele yürüttük. Önümüzdeki dönemde de reformlarımızı sürdürerek, ihtiyaç duyulan her alanda ülkemizi hak ettiği yere getirmeye devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu çerçevede kadınların taleplerine de önceliklerinin en başında yer verdiklerini dile getirerek, şöyle devam etti: “Kadını dışlayan bir ülke de bir siyaset de bir program da sahip olduğu insan zenginliğinin yarısından vazgeçmiş demektir. Ne tarihimiz, ne medeniyetimiz, ne kültürümüz, ne gelenek göreneklerimiz böyle bir savrukluğa ve adaletsizliğe cevap verir. Biz bu anlayışla ne diyoruz Türkiye Yüzyılı, kadınların yüzyılı olacaktır. İnşallah 21 yılda verdiğimiz her imtihan gibi ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonumuzu da hayata geçirecek, bu zaferin sevincini kadınlarla birlikte kutlayacağız. Kadını, erkeği, genci ve yaşlısıyla tam bir dayanışma içinde mücadele ederek, Allah’ın izniyle şiddetsiz bir Türkiye’yi sizlerle birlikte inşa edeceğiz.”

“Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 2024 Yılı Faaliyet Planı”nı, bu doğrultuda atılmış çok kıymetli bir adım olarak gördüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Planın titizlikle uygulanması noktasında, devletimizin tüm kurumlarıyla birlikte sivil toplum kuruluşlarımızın ve milletimizin her bir ferdinin gerekli hassasiyeti göstereceğine yürekten inanıyorum. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak biz de planın başarısı için her türlü desteği vermekten geri durmayacağız. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kadınların hak ve hukuk mücadelesinde yanlarında yer alacağız” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin kalkınmasında, güçlenmesinde, aydınlık yarınların müjdecisi olan Türkiye Yüzyılı’nın inşasına yaptıkları katkılar için kadınlara teşekkür ederek, faaliyet planının hayırlı olmasını diledi.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

“Türkiye’nin ekonomik ve siyasi şartları ne olursa olsun, eğitim-öğretimin ikinci plana itilmesine müsaade etmedik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Kasım Öğretmenler Günü

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla düzenlenen programda yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin ekonomik ve siyasi şartları ne olursa olsun, eğitim-öğretimin ikinci plana itilmesine müsaade etmedik. Hükûmetlerimiz döneminde hazırlanan tüm bütçelerde aslan payını daima eğitim-öğretimine ayırdık. 2002 yılında toplam eğitim-öğretim bütçemiz 10,3 milyar lirayken, bugün bu miktar 652 milyar liraya çıkmıştır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen “100 Yılı İnşa Edenler, 100 Yılı İnşa Edecekler” başlıklı 24 Kasım Öğretmenler Günü Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün tüm öğretmenlere hayırlı olması temennisini dile getirerek, “Yurt içinde ve yurt dışında görev yapan öğretmenlerimize şahsım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyor, minnet duygularımı ifade ediyorum. Görevi esnasında şehit edilenler başta olmak üzere, ebedi âleme irtihal etmiş tüm öğretmenlerimize Cenab-ı Mevla’dan rahmet niyaz ediyor, bu güzel buluşma münasebetiyle her birini şükranla yâd ediyorum” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PKK tarafından altı yıl önce Batman’da şehit edilen öğretmen Şenay Aybüke Yalçın’a ithafen hazırlanan sinema filminin gala gösterimini şehit öğretmenin ailesiyle gözyaşları içerisinde seyrettiklerini kaydederek, “TRT’nin emeği ve gayretiyle hayat bulan ‘Aybüke; Öğretmen Oldum Ben’ filmi, şehidimizin aziz hatırasına hürmeten bugün ülkemiz genelinde gösterime girdi. Henüz 22 yaşındayken öğrencilerinden alçakça kopartılan şehit Aybüke öğretmenin hayatını, umutlarını, mücadelesini sinemaya taşıyan bu özel filmi öğretmenlerimizle birlikte tüm gençlerimizin izlemesini tavsiye ediyorum. Uzun yıllar ülkeye hizmet edip milletimize karşı vazifelerini başarıyla yerine getirdikten sonra bugün emekliliğini yaşayan öğretmenlerimize de sağlıklı, hayırlı ve uzun ömürler temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

“4 MİLYON 689 BİN EMEKLİMİZ DE 5 BİN TL İMKÂNINDAN FAYDALANACAK”

Emeklilerin yükünün hafifletilmesine yönelik geçen ay bir defaya mahsus beş bin lira ödeme kararı aldıklarını ve bu kapsamda Meclis’ten geçen kanun teklifiyle 10 milyon 430 bin çalışmayan emeklinin hesabına ödemelerinin yapıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Açıkçası emeklilerimizin bir kısmının dışarıda bırakılması şahsen bizim de içimize sinmeyen, bizim de hakkaniyetli bulmadığımız bir durumdu. Dahası bunun çiftçi ve esnaf emeklilerimizin içinde yer aldığı diğer emeklilerimizde bir gönül kırgınlığına sebep olduğunu üzüntüyle müşahede ettik. Pazartesi günkü kabine toplantımızda Çalışma ve Maliye Bakanlarımıza gerekli düzenleme ve düzeltmelerin süratle yapılması talimatını verdim. Bakanlarımız hazırlıklarını bugün itibarıyla tamamladılar. İnşallah önümüzdeki hafta ilgili kanun teklifini Meclisimize sunacağız. İlk düzenlemeden yararlanamayan çiftçi ve Bağkur’lu esnaf emeklilerimiz başta olmak üzere 4 milyon 689 bin emeklimizin de tek seferlik beş bin lira ödeme imkânından faydalanmalarını sağlayacağız. Böylece 15 milyon 120 bin emeklimizin tamamına bir defaya mahsus beş bin liralık ödeme gerçekleştirmiş olacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, alınan kararın tüm emekliler için hayırlı olması temennisini dile getirerek, emeklilerin yanında olmayı sürdüreceklerini söyledi.

“CUMHURİYETİN 100. YIL DÖNÜMÜNÜ MUHTEŞEM BİR COŞKU VE GURURLA KUTLADIK”

Bu sene millet olarak tarihlerinin en önemli eşiklerinden birini daha aşmanın bahtiyarlığını yaşadıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin ilanının 100. yıl dönümünü hep birlikte muhteşem bir coşku, gurur ve heyecanla kutladıklarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün de “100 Yılı İnşa Edenler, 100 Yılı İnşa Edecekler” teması altında 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü idrak ettiklerini anımsatarak, ülke genelinde bu tema çerçevesinde gerçekleştirilen çeşitli etkinlikleri maziyi hatırlama, istikbale yön verme açısından çok anlamlı bulduklarını belirtti.

“Nasıl bir ağaç toprağın derinliklerine uzanan kökleriyle yaşarsa, unutmayalım ki bir toplum da geçmişiyle kurduğu köprülerle ayakta kalır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cemil Meriç’in bu gerçeği “Ağaç kökleriyle yaşar. İnsanlar da” ifadesiyle dile getirdiğini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çağın getirdiği sıkıntıları, problemleri, meydan okumaları ve yozlaşma tehditlerini milletlerin ancak kökleriyle bağlarını sağlam tutarak aşabileceklerini, diğer türlü rüzgârın önündeki kuru yaprak misali sağa sola savrulmaktan kurtulamayacaklarını ifade etti.

“Bir toplumu köklerine bağlayan ana damar, hiç şüphesiz eğitim öğretimdir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Maarif davamızın öncülerinden rahmetli Nurettin Topçu, milletimizin beka mücadelesinde eğitimin oynadığı rolü bakınız nasıl anlatıyor; Millet ruhunu yapan maariftir. Maarifin düşmesi millet ruhunu yerlere serer. Maarife değer vermeyiş, millet ruhunun yıkılışını hazırlar. Maarif hangi yönde yürürse millet ruhu da onun arkasından gider. Şu hâlde millet, maarif demektir.”

“BÜTÇEDE ASLAN PAYINI DAİMA EĞİTİM ÖĞRETİME AYIRDIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu anlayışla 21 sene önce aziz milletin takdiriyle ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiklerinde önceliklerinin en başına eğitim öğretimi koyduklarını aktardı.

Türkiye’nin ekonomik ve siyasi şartları ne olursa olsun, eğitim öğretimin ikinci plana itilmesine müsaade etmediklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu bilgileri verdi: “Hükûmetlerimiz döneminde hazırlanan tüm bütçelerde aslan payını daima eğitim öğretime ayırdık. 2002 yılında toplam eğitim öğretim bütçemiz 10,3 milyar lirayken, bugün ne oldu biliyor musunuz? Bugün bu miktar, 652 milyar liraya çıkmıştır. Şu an Meclis’te görüşmeleri devam eden 2024 yılı bütçemizde, eğitim öğretime tahsis edilen tutar ise 1 trilyon 620 milyar liradır. Derslik sayımız, 343 binden aldık, 619 bine, okul sayımızı 50 binden 95 bine yükselttik. Öğretmen kadromuzu, yaptığımız 800 bin yeni atamayla tahkim ettik. 2023-2024 eğitim öğretim yılında, resmî-özel toplam 1 milyon 203 bin öğretmenimizle 19 milyon öğrencimize şu anda eğitim öğretim hizmeti sağlıyoruz.”

“OKULLAŞMA ORANLARIMIZ, TÜM KADEMELERDE CUMHURİYET TARİHİNİN ZİRVESİNE ULAŞTI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitimin altyapısına yaptıkları devasa yatırımların olumlu sonuçlarını çok geniş bir yelpazede gördüklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002’de derslik başına ilköğretimde 36, ortaöğretimde ise 30 öğrencinin düştüğüne dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Benim öğrencilik yıllarımda bizim sınıflardaki öğrenci sayısı 75’ti. Hele hele Anadolu’da bu rakam 100’lere ulaşıyordu. 80, 90,100, böyleydi. Ama şimdi biz bunu ne yaptık, işte görüldüğü gibi 30, 25, hele hele bazı yerlerde 15’e düşürdük. Çünkü kaliteli bir eğitim öğretimi başarmak kararındayız. Hamdolsun şu anda bunu da başardık, başarıyoruz. Bunu ilköğretimde 23’e, ortaöğretimde 22’ye indirdik. Öğretmen başına düşen öğrenci sayımız da aynı şekilde ilköğretimde 28’den 18’e, ortaöğretimde 28’den 12’ye geriledi. Bu oranlarla derslik ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısında OECD ortalamasına yaklaştık. Bu Türkiye’nin geldiği konumu göstermesi bakımından çok önemli.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, okullaşma oranlarıyla ilgili verdiği bilgide, “Yine bu dönemde okullaşma oranlarımız eğitimin tüm kademelerinde Cumhuriyet tarihinin zirvesine ulaşmıştır. Farklı sebeplerle okula gidemeyen kız çocuklarımızın önündeki engelleri kaldıran biz olduk. Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak için şartlı eğitim yardımından pansiyon kapasitesinin ve bursların artırılmasına kadar birçok adım attık” diye konuştu.

“EĞİTİMDE DEMOKRATİK DÖNÜŞÜME İMZA ATTIK”

“Gençlerimiz hatırlamaz, öğretmenlerimizin ciddi bir kısmı biliyorum ki hatırlar. Yaşı 35 ve üstü olan kardeşlerimiz çok iyi hatırlayacaktır” diyerek, 20 sene önce okullar açılınca ailelerin en büyük sıkıntı kaynağının ders kitaplarını temin etmek olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Kırtasiye kırtasiye dolaşır, okul kitaplarını tedarik etmeye çalışırdık. Bazı kırtasiyeciler de bir hafta 10 gün sonraya bize randevu verirlerdi. Bunları yaşadık. Göreve geldiğimizin ilk senesinde biz dedik ki ‘Bu eziyete son vereceğiz’ Ders kitaplarını ücretsiz bir şekilde dağıtmaya başladık. Bugüne kadar yaklaşık 4 milyar ders kitabının dağıtımını gerçekleştirdik. 2023-24 eğitim öğretim yılında 171 milyon ders kitabını öğrencilerimize ücretsiz olarak ulaştırdık. Bitmedi, okullarımızda 560 bin etkileşimli tahta kurduk. 2023 yılı sonuna kadar bu sayı inşallah 620 bine ulaşacak.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlarla birlikte katsayı adaletsizliğini kaldırarak, kesintisiz eğitim dayatmasını sonlandırarak, meslek liselerinin önünü açarak, imam hatip okullarının kapısına vurulan zincirleri kırarak, kılık kıyafetle ilgili yasaklara son vererek, Kur’an-ı Kerim ve Siyer-i Nebi derslerini yaygınlaştırarak, yaşayan diller ve lehçeler dersleriyle beşeri zenginliğimizin farkına vararak eğitimde çok kapsamlı bir demokratik dönüşüme imza attık.”

“HER YIL ORTALAMA 40 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI GERÇEKLEŞTİRDİK”

Bilhassa 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde muhalefet tarafından sürekli istismar edilen bir hususu açıklığa kavuşturmak istediğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükûmet olarak sadece bütçede değil, atamalarda da önceliği hep eğitim öğretime verdiklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu an kamuda görev yapan öğretmenlerin yüzde 80’i bizim iktidarlarımız döneminde atanmıştır. Her yıl ortalama 40 bin öğretmen ataması gerçekleştirdik. Mayıs ayında 45 bin öğretmenimizi daha öğrencileriyle buluşturduk. Bundan sonra da ihtiyaçlar ve imkânlar dâhilinde gerekeni yapacağız” diye konuştu.

Çocukların eğitiminden hiçbir şekilde taviz vermeyeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz eğitim öğretim konusunu doğrudan bekamızı ilgilendiren millî bir mesele olarak görüyor, her türlü siyasi hesabın üstünde tutuyoruz” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuda her türlü ufuk açıcı tenkide ve yol gösterici teklife de açık olduklarının altını çizerek, atamalar yanında üzerinde hassasiyetle durdukları bir diğer hususun öğretmenlerin maaşları ve özlük haklarıyla ilgili iyileştirmeler olduğunu belirtti.

Bu konuda da zaman zaman gerçek olmayan çeşitli iddialara ve ithamlara rastladıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Oysaki hükûmetlerimizin üstün niyeti ve karnesi apaçık ortadadır. 2002 yılında en düşük öğretmen maaşı ek dersler hariç 470 lirayken, bugün bu rakam 23 bin 900 liraya çıktı. Nereden nereye… Dolar bazında 2002 yılında kasım ayı itibarıyla bir öğretmen ek ders hariç 290 dolar kazanırken, bugün dolar bazında bunun yaklaşık üç katı maaş alıyor. Yani hem Türk Lirası hem de dolar olarak reel artış söz konusu” diye konuştu.

“HAYAT PAHALILIĞININ FARKINDAYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunları söylerken her şeyin mükemmel olduğu iddiasında olmadığını ifade ederek, “Tüm dünyada enflasyonun son 70 yılın zirvelerini zorladığı bir ekonomik atmosferden bizim etkilenmememiz düşünülemez. Hayat pahalılığı ve büyük şehirlerimizdeki fahiş kira artışlarının ücretli çalışanlarımız üzerinde oluşturduğu baskının farkındayız” dedi.

Ev sahiplerinin insaf dışı uygulamalarını bir kenara koyamayacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün bir vatandaşla olan diyaloğunu “Dedi ki ‘Kiracıyım’ ‘Ne ödüyorsun?’ dedim ‘Başkanım’ dedi, ‘Şu anda ev sahibi beni ciddi manada sıkıştırıyor. 2 bin 500 lira veriyordum. Şimdi kiramı 7 bin 500 liraya çıkardı. Ya verirsin ya evden çıkarsın’ diyor” sözleriyle anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, evin kirasını 2 bin 500’den 7 bin 500’e çıkarmanın insafa sığmadığını belirterek, şöyle devam etti: “Mecburen o ilçedeki belediye başkanımızı aradım. Ondan ricada bulunduk. Dedim ki ‘Ya uygun bir kiralık yer bul. Veyahut da bizim TOKİ’nin evleri varsa oradan kendisine bir imkân sağla’ Bu vicdan… Her şeyi devletten beklemek herhalde olacak bir şey değil. El ele vereceğiz, dayanışma hâlinde olacağız. Ama ben o ev sahibine, herhalde o da şimdi dinliyordur beni, ‘Sende vicdan var mı?’ diye sormak durumundayım. Bu kadar biz konut yapıyoruz. Bu yaptığımız konutlarla çözüm geliştirmeye çalışıyoruz. Ama insaf ya 2 bin 500’den 7 bin 500’e. Bu ne vicdandır?”

Fahiş fiyat balonunu söndürecek tedbirleri artık hayata geçireceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Otomobil piyasasında alınan önlemlerin sonuçlarını gördük. Konut fiyatları ve kiralarda da dengelenme başladı. Yakında her ikisinin de piyasa gerçekleriyle uyumlu rakamlara geleceğine inanıyorum” diye konuştu.

“ÖĞRETMENLERİMİZE NE YAPSAK YETERSİZ KALACAKTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öte yandan evlatlarımızı, dolayısıyla parlak yarınlarımızı emanet ettiğimiz öğretmenlerimize ne yapsak yetersiz kalacaktır. Bunu laf olsun diye değil, tüm kalbimle ifade ediyorum” dedi.

Öğretmenlere haklarının verilmesi noktasında hassasiyetlerinin en üst seviyede olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar öğretmenlerimizle aramıza kimseyi sokmadık. İnşallah bundan sonra da muhabbetimizin sarsılmasına müsaade etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

60 yıllık bir hayalin ürünü olan Öğretmenlik Meslek Kanunu’yla ilgili, Anayasa Mahkemesinin verdiği kararı da göz önünde bulundurarak gerekli düzenlemeleri yapacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesleğin niteliğini ve toplumsal statüsünü güçlendirecek şekilde kanun tekliflerini yakında tüm paydaşların dikkatine sunacaklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlerin daha mutlu, huzurlu ve başarılı olmaları için mesleki gelişimlerinde ve özlük haklarında gerekli destekleri sağlayacaklarını kaydederek, şöyle devam etti: “Lisans programlarından mesleki gelişime kadar tüm aşamaları Türkiye Yüzyılı’na uygun şekilde gözden geçirip yeni istihdam sistemini hayata geçireceğiz. Bu doğrultuda yükseköğretim programlarında öğrencilerin yetiştirilmesi, mesleğe kabul, adaylık, kariyer gelişimi ve mesleki gelişim ile öğretmenlik mesleği genel yeterlilikleri ilişkisini tesis edeceğiz.”

“ÖĞRETMENLERİMİZE YÖNELİK ŞİDDETİ ASLA MAZUR GÖREMEYİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, en hassas oldukları konunun şiddet meselesi olduğunu vurgulayarak, “Bizim kültürümüzde öğretmene el kalkmaz. Öğretmenin eli öpülür” dedi.

Öğretmenlere yönelik şiddet eylemlerini asla mazur göremeyeceklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şayet bu konuda mevzuatla ilgili sıkıntı varsa çözecek, eğitimle ilgili bir sorun varsa üzerine kararlılıkla gideceğiz. Hükûmet olarak yapılması gereken her şeyi yapmak suretiyle zaman zaman medyaya da yansıyan üzüntü verici görüntülerin önüne geçeceğiz.”

6 Şubat’taki depremlere değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kaybettiklerimizin acısı kor bir ateş gibi içimizde yanmaya devam ediyor. Daha 8 ay önce 50 bini aşkın canını toprağa vermiş bir millet olarak depremzede kardeşlerimiz bizimle aynı standarda kavuşmadan hiçbirimiz kendimizi huzurlu hissedemeyiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesinin yeniden ayağa kaldırılmasının hükûmetlerinin birinci önceliği olduğunu vurguladı. Dün Malatya’da meydana gelen 5,2 ve 4,7 büyüklüğündeki depremlerin herkese deprem gerçeğini tekrar hatırlattığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan tüm Malatyalı kardeşlerimize ‘geçmiş olsun’ dileklerimi iletiyorum. Rabbim ülkemizi her türlü afetten muhafaza buyursun diyorum” dedi.

“2024-2025 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞINDA 19 BİN 468 DERSLİĞİ DAHA HİZMETE AÇACAĞIZ”

Depremin şehirlerde açtığı yaraları sarmak amacıyla ilk günden beri yoğun çaba harcadıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem öncesi 10 bin 977 okul, 119 bin 200 derslikle eğitim hizmetlerimizi sürdürdüğümüz bölgede depremde 969 okul, 12 bin 120 dersliğimiz hasar alarak kullanılamaz hâle geldi” bilgisini paylaştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitim kurumlarının fiziki altyapısını iyileştirmek için planladıkları okul ve derslik sayısına ilaveten deprem sonrası acil ihtiyaç duyulan yeni 2 bin 571 derslik açtıklarını kaydederek, “6 Şubat’tan bugüne bölgedeki 45 bin dersliğimizin bakım, onarım çalışmalarını tamamlayarak yavrularımızın hizmetine sunduk. 2024-2025 eğitim öğretim yılı başında inşallah 19 bin 468 dersliği daha hizmete açacağız” dedi.

Deprem konutları ve köy evlerinin yapımına devam ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, inşası tamamlanan toplam 46 bin konut ve köy evini yılbaşından önce hak sahiplerine teslim edeceklerini duyurdu.

Deprem bölgesinde öğrencilerin eğitimleri eksik kalmasın diye fedakârca çalışan öğretmenlere teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah omuz omuza, gönül gönüle vererek bu zor günlerin üstesinden hep birlikte geleceğimize inanıyorum. Sizlerden, istikbalimizin teminatı olan evlatlarımıza en güzel şekilde sahip çıkmanızı özellikle istirham ediyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlere çağrısını şu sözlerle sürdürdü: “Anaokulundan itibaren her bir öğrencimizin tarihiyle, medeniyetiyle, ecdadıyla, ezanı, vatanı, bayrağıyla barışık olarak yetişmesi, ebeveynlerle birlikte sizlerin de sorumluluğudur. Öğrencilerimize öz güven aşılayan, kendi kültürlerinin, kimliklerinin, kadim değerlerinin farkına varmalarını sağlayacak olan siz saygıdeğer hocalarımızsınız. Siz kıymetli öğretmenlerimizden, gençlerimize tarihiyle, vicdanıyla, mazlum ve mağdurlara kucak açmasıyla, mücadelesi ve zaferleriyle gerçekten büyük bir milletin mensupları olduklarını anlatmanızı bekliyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gittiği okullarda öğrencilere hep “Oku, düşün, uygula, neticelendir” tavsiyesinde bulunduğunu ifade ederek, “Bununla geleceği kucaklayacaksınız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmenlere, “Bu düşüncelerle, nesillerimizi bugünlere taşıyan rehberliğiniz, müreffeh bir gelecek için gösterdiğiniz gayretiniz, milletimizi büyüten ve geliştiren o yılmaz azminiz, yurdumuzu sevgiyle sarıp sarmalayan şefkat dolu kalbiniz için her birinize şahsım, evlatlarım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum” sözleriyle tekrar teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Üzerimde emeği olan kendi öğretmenlerimi de ebediyete irtihal etmiş olanları rahmetle, hayatta olanları saygıyla anıyor, ellerinden öpüyor ve şükranla yâd ediyorum. Sizlerin aracılığıyla yurt dışında gerek Millî Eğitim Bakanlığımızda gerek özel okullarımızda gerekse Türkiye Maarif Vakfımıza bağlı okullarda görev yapan öğretmenlerimize selamlarımı gönderiyorum. Millî Eğitim Bakanımıza ve ekibine bu güzel buluşmaya vesile oldukları için ayrıca şahsım, ailem, milletim adına teşekkür ediyorum. Bu duygularla bir kez daha 24 Kasım Öğretmenler Günü’nüzü tebrik ediyorum. ‘Türkiye Yüzyılı’nın inşasında görev alan siz kıymetli öğretmenlerimizi sevgiyle, saygıyla selamlıyor, Allah’a emanet ediyorum.”

PROGRAMA 81 İLDEN ÖĞRETMENLER KATILDI

Programa, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile 81 ilden gelen öğretmenler katıldı.

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Yücel Arzen Hacıoğulları yönetiminde 100 öğretmenden oluşan koro müzik dinletisi sunuldu.

Babasıyla koroyu yöneten 2. sınıf öğrencisi Ocak Hacıoğulları’nı Cumhurbaşkanı Erdoğan tebrik etti.

Programda “Türkiye’de Millî Eğitim’in dünü, bugünü ve yarını” konulu belgesel de izletildi.

Okumaya Devam edin
REKLAMLAR
Haziran 2021
P S Ç P C C P
 123456
78910111213
14151617181920
21222324252627
282930  

Genç Diplomat

REKLAMLAR
DİPLOMAT5 saat önce

“Ekonomimizi enflasyon belasından kurtaracak programları uyguluyoruz”

DİPLOMAT5 saat önce

Emine Erdoğan, Vietnam Başbakanı’nın eşi Le Thi Bich Tran ile görüştü

DİPLOMAT5 saat önce

“Yıl bitmeden, 46 bin deprem konutu ve köy evini hak sahibi depremzedelerimize teslim etmeyi planlıyoruz”

DİPLOMAT1 gün önce

Tiny House Türkiye Tekerlekli Küçük Ev Üreticisi | Setencioğlu

DİPLOMAT1 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vietnam Başbakanı Chinh’i kabul etti

DİPLOMAT2 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Maldivler Cumhurbaşkanı Muizzu ile görüştü

DİPLOMAT2 gün önce

Emine Erdoğan, Maldivler Cumhurbaşkanı Muizzu’nun eşi Sajidha Mohamed ile bir araya geldi

DİPLOMAT5 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lübnan Başbakanı Mikati ile görüştü

DİPLOMAT5 gün önce

“Kadına yönelik şiddetle mücadeleyi temel politikamız hâline getirdik”

DİPLOMAT5 gün önce

“Türkiye’nin ekonomik ve siyasi şartları ne olursa olsun, eğitim-öğretimin ikinci plana itilmesine müsaade etmedik”

DİPLOMAT5 gün önce

“Ekim ayı itibarıyla son 12 aylık ihracatımız 254,8 milyar doları buldu”

DİPLOMAT5 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aybüke; Öğretmen Oldum Ben!” filminin galasına katıldı

DİPLOMAT6 gün önce

Birleşik Arap Emirlikleri Milli Günü Ankara’da Kutlandı

DİPLOMAT1 hafta önce

Tanzanya büyükelçisinden güven mektubu

DİPLOMAT1 hafta önce

Kamboçya büyükelçisinden güven mektubu

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi toplantısında konuştu

DİPLOMAT1 hafta önce

“Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz”

DİPLOMAT1 hafta önce

“Türkiye ve Cezayir asırlara sâri dostluk ve kardeşlik bağlarına sahiptir”

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun ile bir araya geldi

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Cezayir’de

DİPLOMAT1 hafta önce

Tiny House, Türkiye Tekerlekli Ev Üreticisi

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultan II. Abdülhamid Han’ın türbesini ziyaret etti.

DİPLOMAT2 hafta önce

“Millî Türk Talebe Birliği, ülkemiz gençliğinin önünde maziden atiye kurulan bir köprü olmayı sürdürmektedir”

GÜNDEM2 hafta önce

“Orta Doğu’da adil ve kalıcı barışın temini için herkesin elini taşın altına koyması gerekir”

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile görüştü

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Almanya’da

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’den getirilen hastaları ziyaret etti

DİPLOMAT2 hafta önce

“İsrail’in işlediği insanlık suçlarına ses çıkarmayanlar, en az failler kadar, bu suçlara ortaktır”

DİPLOMAT2 hafta önce

Emine Erdoğan ile “first lady”lerden Filistin için dünyaya ortak çağrı

DİPLOMAT2 hafta önce

Emine Erdoğan, Filistin İçin Tek Yürek Zirvesi’ne katıldı

DÜNYA2 hafta önce

Setencioğlu Tiny House, Türkiye Tekerlekli Ev Üreticisi

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’nin Açılış Töreni’nde konuştu

DİPLOMAT3 hafta önce

“Batılı ülkelerin Filistin’de süregelen katliamlar karşısında sessizliğe bürünmeleri utanç vericidir”

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi’ne katıldı

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Suudi Arabistan’da

DİPLOMAT6 gün önce

Birleşik Arap Emirlikleri Milli Günü Ankara’da Kutlandı

DİPLOMAT4 hafta önce

Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan Ford Otosan Yeniköy Fabrikası‘nın açılış töreninde konuştu

DÜNYA3 hafta önce

Dünden bugüne Yarından Geleceğe Serhat KABAN

DİPLOMAT4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan Başbakanı Orban ile görüştü

DÜNYA2 hafta önce

Setencioğlu Tiny House, Türkiye Tekerlekli Ev Üreticisi

DİPLOMAT4 hafta önce

Emine Erdoğan, lider eşleri ve BM Habitat İcra Direktörü Sharif ile görüştü

GENÇ4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı 10. Zirvesi’ne katıldı

DİPLOMAT3 hafta önce

Emine Erdoğan, Yüzyıllık Emanet Kızılay Esir Mektupları Sergisi açılışına katıldı

GÜNDEM4 hafta önce

Avusturya Milli Günü Ankara’da Kutlandı

DİPLOMAT4 hafta önce

“Artık Türkiye Cumhuriyeti devleti, bir avuç siyasi ve ekonomik seçkinin değil, bizatihi milletin devletidir”

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’nin Açılış Töreni’nde konuştu

DİPLOMAT4 hafta önce

Panama Milli Günü Ankara’da kutlandı

DİPLOMAT4 hafta önce

Lüksemburg büyükelçisinden güven mektubu

DİPLOMAT2 hafta önce

Emine Erdoğan, Filistin İçin Tek Yürek Zirvesi’ne katıldı

DİPLOMAT4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Kazakistan’da

DİPLOMAT2 hafta önce

Emine Erdoğan ile “first lady”lerden Filistin için dünyaya ortak çağrı

DİPLOMAT4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Caparov ile bir araya geldi

DİPLOMAT4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile bir araya geldi

DİPLOMAT4 hafta önce

Finlandiya büyükelçisinden güven mektubu

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Almanya’da

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi’ne katıldı

DİPLOMAT3 hafta önce

Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 85. yıl dönümü

DİPLOMAT4 hafta önce

“Türk dünyasının barışı, refahı ve güvenliği yönünde adımlar atmayı sürdüreceğiz”

DİPLOMAT4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev ile görüştü

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultan II. Abdülhamid Han’ın türbesini ziyaret etti.

DİPLOMAT1 hafta önce

Kamboçya büyükelçisinden güven mektubu

DİPLOMAT4 hafta önce

Slovenya büyükelçisinden güven mektubu

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Suudi Arabistan’da

DİPLOMAT4 hafta önce

“Türkiye’yi çok daha farklı bir yere taşıyacağız”

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile görüştü

DİPLOMAT5 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aybüke; Öğretmen Oldum Ben!” filminin galasına katıldı

GÜNDEM2 hafta önce

“Orta Doğu’da adil ve kalıcı barışın temini için herkesin elini taşın altına koyması gerekir”

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun ile bir araya geldi

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev ile görüştü

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 16. Liderler Zirvesi’ne katıldı

REKLAMLAR
REKLAMLAR

Genç Diplomat

seers cmp badge