DÜNYA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, A Haber-ATV özel yayınına katıldı

Published
2 sene önceon



A Haber-ATV-A Para-ANews ortak yayınına konuk olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen canlı yayında Türkiye ve dünya gündemine dair gelişmeleri değerlendirdi.
Türkiye’de yaşanan sel ve orman yangınlarına ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yakınlarına da başsağlığı diledi.
Selin ardından Rize’ye ve Artvin’in Arhavi ilçesine gittiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada vatandaşlarla bir araya geldiklerini ifade etti.
Bölgedeki durumu yerinde gördüklerini ve valilere zarar tespiti noktasında gerekli talimatları verdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Süratle zarar tespitlerini yapalım ki hem ayni hem nakdi ne yapacağımızı bilelim. Bunun için de kendilerinden şöyle birkaç gün içinde neticeyi almayı istedik. Valilerimizin çok daha seri hareket etmelerini, gerek Rize’de gerek Artvin’de bunu istedik” diye konuştu.
“DÜNYANIN BİRÇOK YERİNDE OLDUĞU GİBİ ÜLKEMİZDE DE ORMAN YANGINLARINDA BÜYÜK ARTIŞ YAŞANDI”
Bölgedeki incelemeleri sırasında Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun da yanında bulunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tespitler yapıldı, yapılıyor ama bir taraftan da hemen ödemelere başlanması talimatını verdik. Ödemelere de bir diğer taraftan başlanmış oldu. Tabii anında konut yapım işine de başlayalım istedik, bir yıl içerisinde de TOKİ olarak bu konutları bitirip Rize ve Artvin’de, Artvin’den kastım Arhavi, buradaki konutların sahiplerine inşallah konutlarını da teslim edeceğiz. Burada da yoğun bir çalışma var” değerlendirmesinde bulundu.
Orman yangınlarının sekizinci gününde bulunulduğunu ve bütün şiddetiyle devam ettiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu vilayetlerdeki yangının bu şekilde devam edişi ve yangından birçok otellerde kalanlar var, bu otellerde kalanların tahliye edilmesi çalışmalarımız oldu, bu çalışmaları gerçekleştirdik ve burada Silahlı Kuvvetlerimiz, Kıyı Emniyeti hepsi devreye girdiler. Denizden olsun, karadan olsun bu boşaltma çalışmalarını yaptık, gerçekleştirdik. Tabii dünyanın birçok yerinde olduğu gibi ülkemizde de bu yıl orman yangınlarında gerçekten büyük artış yaşandı ve burada siyasete yer olmamalı. Yani düşünün ki sekiz gün içinde 187 yangın çıktı. Bu 187 yangından şu anda 15 yangın devam ediyor ve bunların bir kısmı kontrol altında. Bütün bunlarla beraber 15 noktada devam eden yangınları kontrol altına alma çalışmaları da sürüyor.”
Bölgedeki bir termik santralin de yanma tehdidi ile karşı karşıya olduğunu, gün boyu uçak ve helikopterlerin söndürme çalışması yaptığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siz bu mücadeleyi sürdürürken bir taraftan da tabii rüzgâr tehdidiyle karşı karşıyasınız” dedi.
Rüzgârın kozalaklarla beraber tehdidini genişleterek, yayarak devam ettirdiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama biz sadece bunlarla savaşmıyoruz, sadece bunlarla mücadele etmiyoruz. Ama bakıyorsunuz ki bu ülkede muhalefet ayrı türlü bir sizinle beraber mücadelenin içerisinde. İşte ‘burada niye uçak yok, niye helikopterler yok’ filan gibi böyle bir yalan terörü estiriliyor. Şu anda burada 16 uçak var, bugün gelenlerle bu 20’ye çıktı. Bunun yanında 51 helikopter var, hep bunlar devrede, çalışıyor. Dokuz insansız hava aracı var, bunlar devrede, çalışıyor. Bir diğer tarafta yine 850 arazöz var, bunlar da çalışıyor” bilgisini paylaştı.
“Burada bir şeyi açıklamak istiyorum. Devlet olarak bizim görevimiz nedir?” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devlet olarak bizim görevimiz, birinci derecede tarım, orman, hayvancılık, yani bütün bu ormanların bakımı, ormanların bu noktadaki ıslahı ve Allah göstermesin işte bu tür yangınlar olduğu zaman ormanların bu noktada söndürülmesi vesaire bunlar birinci derecede bizim sorumluluğumuz. Ama yerleşim bölgelerine geldiğimiz zaman yerleşim bölgelerindeki bu tür yangın vesairelerin sorumluluğu kimin? O da oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğundadır” görüşünü dile getirdi.
Kendisinin de belediye başkanlığı yaptığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Yangın vesaire olduğu zaman bunun sorumluluğu benim başkanlığımda olan itfaiye müdürlüğünde. En geniş çapta itfaiye teşkilatımız vardı. Şimdi burada da bakıyorsunuz bir tarafta Antalya, Antalya Büyükşehir Belediyesi Antalya’daki birinci derecede şehir merkezinde bu işin sorumlusudur. Muğla, Muğla Büyükşehir Belediyesi birinci derecede, Muğla şehri, büyükşehir olarak söylüyorum, onun sorumluluğundadır, yani ‘ben buradan sorumlu değilim’ diyemez. İzmir, aynı şekilde sorumluluğundadır. Aydın, aynı şekilde Aydın Belediyesi’nin sorumluluğundadır. Denizli, Denizli Belediyesi’nin sorumluluğundadır. Bunlar ‘hayır, bizim burada sorumluluğumuz yok’ diyemezler. Açsınlar yerel yönetimlerle ilgili yasayı iyice incelesinler ve onlar burada acaba ne tür bir imkân seferber ettiler, ne yaptılar, şu an itibarıyla ne yapıyorlar?”
Devlet olarak ormanda mücadelelerini sürdürdüklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sekiz şehidimiz var ve bu sekiz şehidimiz bu orman teşkilatımızda olan şehitlerimizdir. Ama hiçbir yerden biz kaçma noktasına gitmedik, gerçek neyse bu gerçeği söyledik. Bakın ‘arazöz’ diyoruz, arazöz noktasında devletin elindeki arazöz sayısı 2002 yılında 637 adetti, 2021’de biz bu sayıyı 1078’e çıkardık. Geliyoruz, devam ediyoruz, yine aynı şekilde su ikmal aracı 2002’de hiç yoktu, 2021’e geliyoruz 2 bin 81 adet aynı şekilde su ikmal aracı var” açıklamasında bulundu.
Yangına müdahalede kullanılan diğer araçlarla ilgili rakamlardaki değişimi de paylaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bütün bunlarla beraber bu yangınla mücadeleyi sürdürüyoruz, kaçamak yapmak yok ve üzerine üzerine de gidiyoruz” ifadesini kullandı.
“DÜNYA YANGIN TEHDİDİ ALTINDA”
Dünyanın yangın tehdidi altında olduğunu ve bazı ülkelerde yangınların devam ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Amerika’nın Kaliforniya’sı yanıyor, Los Angeles’i yanıyor, her taraf yanıyor, Kanada yanıyor, Rusya hakeza öyle, yanıyor… Yani kimse kalkıp da ‘Rusya niye yanıyor’ demiyor, diyemez. Mesela Rusya yanarken ben Sayın Putin’le görüştüm, sağ olsun üç tane uçak bize o hâldeyken gönderdi ve dört tane de helikopter bu noktada yine gönderdi ve onlar da bizim şu andaki bu çalışmaların içerisinde yer alıyor. Bu bir dayanışmadır ve bu dayanışmayı en güzel şekilde ortaya koyuyor” dedi.
Dünyadaki orman yangınlarına ilişkin bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Afrika’nın yarısı yanıyor, böyle bir durum var dünyada. Yani iklim koşullarının tahrik ettiği, ortaya koyduğu böyle bir durum söz konusu. Temenni ederim ki bundan tüm insanlık bir an önce kurtulmuş olsun. Bakın Kanada’da 4 bin 579 adet yangın çıkmış, böyle bir durum var. Tabii yanan ormanlara baktığımız zaman özellikle Kanada’da 750 bin hektar alan yanmış. Çok çok ilginç bir şey. İspanya’da 448 orman yangını çıkmış ve orada da yine 57 bin 600 hektar alan zarar görmüş, İtalya’da 1085 yangın çıkmış, 42 bin hektar alan bundan etkilenmiş vaziyette. Bunların hepsini görüp ona göre de Türk siyasetinin bunu değerlendirmesi lazım.”
Van, Elazığ ve Malatya depremlerinin ardından yapılan çalışmalar ve Manavgat ile Marmaris’teki yangınlar sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bölgedeki ziyaretine ilişkin video gösterildi.
Afet bölgesindeki vatandaşların ihtiyaçlarının acilen giderilmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan, “(Manavgat’taki afetzedeler) Oturanlardan biri bana dedi ki ‘Benim varım yoğum bir traktör, bana onu verin yeter. Benim ekmeğim o’ dedi. Başka bir vatandaş daha gelerek ‘Başkanım benim varım yoğum da o traktör’ dedi. ‘Tamam’ dedim. Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Bey’e talimatı verdim. ‘Bunu hiç uzatmayacaksın. Çarşamba-perşembe bu traktörleri kendilerine ulaştıracaksın çünkü o traktörle tarlayı sürüyor ama onun hem ineği hem danası hem koyunu her şeyi o. Çok mutlu oldum, mesele bu. Lafla iş yürümüyor, icraat” diye konuştu.
“SON 19 YILDA AFETLERLE MÜCADELEDE PROFESYONEL BİR YAKLAŞIM SERGİLEDİK”
Afetzedeler için neler yapıldığı ve nelerin yapılacağı sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan; Van, Elazığ, Bingöl ve yıkılan yerleri adeta sıfırladıklarını ve onların yerine TOKİ ile yepyeni konutlar yaparak hak sahiplerine sahiplerini hatırlattı.
Hiçbir zaman afetzedeleri kimsesiz bırakmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii bu bir güven getiriyor. ‘Benim devletim var ve devletim beni asla açıkta bırakmaz’ diyor. Son 19 yılda afetlerle mücadelede profesyonel bir yaklaşım sergiledik. Bu güven, yangın ortamında bile bakıyorum, ‘Biz başkanımıza güveniyoruz’ diyorlar. Yalanlara inanmıyorlar, başkaları da oralara gidiyor, bir şeyler söylüyorlar. Depremden sele, yangından maden kazalarına kadar pek çok hadisede olanları tecrübe ettik. Bu tecrübenin sonucu olarak da afet bölgelerimizde çok yönlü çalışmaları hızlı şekilde yürütüyoruz ve bundan sonra da bunu yürüteceğiz” ifadelerini kullandı.
Sahada yangın söndürme faaliyetleri devam ederken bir taraftan da ilgili birimlerin hasar tespit çalışmalarını sürdürdüğünü anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Çünkü zaman kaybına tahammülümüz yok. Vatandaş bunu görecek ki rahatlayacak. Çünkü bu arada bir şey daha yapıyoruz. Ne bu? Hemen evini bul, o eve yerleş, kiranı da biz ödeyeceğiz. Bunu yaparken de 50 bin liralık evin içinin donanımı için destek vereceğiz. Muhalefet konuşuyor da muhalefetin acaba belediyeleri buralarda böyle bir derdi var mı, böyle bir şey yapıyor mu? Hemen anında bu hafta içinde gerek talimatları verdim, evin içini bir defa donatacaksınız, bu ayni de olur nakdi de olur. Vatandaş, evinin içinin donandığını gördüğü zaman ‘Evim yandı gitti ama devlet benim yanımda yerin aldı ve bana hiç eskiyi aratmayacak ev donattı.’ ‘Ve 50 bin liraya kadar bu konuda her türlü desteği vereceğiz’ dedik. Şu anda valilerimiz, kaymakamlarımızı çalışmalarını yapıyorlar ve yapmaya da devam edecekler.”
Dünyanın değişik bölgelerindeki yangınların, siyasette yer verilmeyen bir şekilde ele alındığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim bir talihsizliğimiz var. Türk siyaseti maalesef muhalefetsiz bir siyasettir. Yani Türkiye’de muhalefetin terörü esiyor. Bunu bir kenara koymak mümkün değil. Amerika’da bu kadar yer yanar, Kanada’da bu kadar yer yanar, Rusya’da yanar. Onlarda inanın böyle bir şey olmaz tam aksine, ‘bize de ne düşer’ diye iktidarın yanında yer alır, böyle bir durumları var. Bizde ise maalesef bu yok, bizde tam aksine. Biz şu anda iktidar mıyız? İktidarız. Elimizden geleni ardına komadan yapmaya devam edeceğiz.”
Bugün gerçekleştirilen Yüksek Askerî Şûra Toplantısı’nda üye olan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yangın bölgesinde bulundukları için toplantıya katılmamalarını istediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dedim, ‘Siz gelmeyin Yüksek Askerî Şûra’ya diğer arkadaşlar devam ederiz. Yarın Millî Güvenlik var, gelmeyin, Bölgede kalın, oradaki çalışmalara devam edin.’ Bu arkadaşlarım sekiz gündür tamamen bölgedeler. Orada yattılar, orada kalktılar” diye konuştu.
“ORMAN YANGINLARI KONUSUNDA ELİMİZDEN NE GELİYORSA SONUNA KADAR YAPACAĞIZ”
Milletvekillerinin de bölgede olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunlar kalkıp da ‘eğlenelim, şunu yapalım, bunu yapalım’ derdinde değiller. Çünkü biz dertliyiz, bizim bir derdimiz var. Bu yerler yanıyorsa, ciğerimiz de yanıyor” dedi.
Orman yangınları konusunda ellerinden ne geliyorsa bunu sonuna kadar yapacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu yerler yanıyorsa bizim ciğerimiz de yanıyor. Elimizden ne geliyorsa bunu sonuna kadar yapacağız. Amerika ne yapmış, Yunanistan ne yapmış, orada nasıl tedbirler almışlar, İspanya’da nasıl tedbirler almış. Bunu bir iktidar olarak ben bilmeyeceksem kim bilecek? 19 yılda belli bir tecrübe edindik. Bizden öncekilerden edindiğimiz tecrübeler de var. Onların neler yaptığını da gördük. Bunların hepsini biliyoruz. Dolayısıyla yani kalkıp dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok. Bilim bizim kılavuzumuzdur ve bu konu ile ilgili dünyada neler oluyor neler bitiyor bunları da yakından takip ediyoruz.
Siyasetin içinde sadece benim 40 yıl tecrübelerim var, arkadaşlarımın içerisinde bunula yoğrulan nice yetişmiş kişiler var. Hep birlikte bu çalışmayı yürüttük, yürütüyoruz. İşte orman yangınları da şu an tüm dünyanın mücadele ettiği adeta Kovid-19 salgını gibi uluslararası bir tehdittir. Hatta bir de terör tehdididir. Bir şey daha söyledim, ‘yalan terörü’ dedim. Şimdi Türkiye’de yalan terörü var mı? Var. Kim yapıyor bu işi? Muhalefet yapıyor, acayip bir şekilde. Adına bir de ‘algı operasyonu’ diyorlar. Bunun adı aslında yalan tehdididir ve yalan terördür. Dürüst ol, samimi ol. Bir tespitin varsa bunu dürüst yap, dürüst yap da adam sansınlar. Biz de oradan bir şeyler kapalım ama böyle bir şey maalesef yok.”
“Diğer ülkelerde çıkan yangınların siyasete yer verilmeyen bir şekilde tartışıldığı ancak Türkiye’de siyasete malzeme edildiği”ne ilişkin değerlendirmeleri sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim de ciğerimiz yanıyor. Şimdi televizyonlarda konuşuyorlar, dinliyorum. ‘Canlılar şöyle yandı böyle yandı.’ Eyvallah, ormanda yangın olur da canlılar yanmaz mı? Tamam da ondan sonra ne yapacağız? Hemen tedbirlerimizi aldık, dedik, ‘Bütün bu canlıların hemen defnini yapın ardından da bütün bu canlıların sahiplerine bu canlılar kadar hemen ödemelerini yapacağız” dedi.
Telef olan canlılar konusunda valilere talimat verildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Hepsinin ödemelerini yapacağız. Bunun çalışmaları konusunda talimatını valilerimize verdik, anında bu işi de bitireceğiz. Çünkü Yörük kardeşlerimizin o yaylalarda geçim kaynağı ne? O olmadığı zaman peynirini, çökeleğini nereden yapacak? O olacak ki bu yapsın. İşte bunun için de onlara dedim ki hiç üzülmeyeceksiniz. Manavgat’ın Kalemli köyüne gittik, orada vatandaşlarla konuşurken dedik ki ‘Hiç üzülmeyin, kısa zaman içerisinde bu hayvanlarınıza, nasıl ki traktörler sahiplerine gelecekse sizin hayvanlarınız da size gelecek. Bakan arkadaşlarım da milletvekili arkadaşlarım da hepsi şu anda bunun çalışması içerisindeler. Süratle de kendilerini bu hayvanların, traktörlerine ve diğer araçlarına inşallah kavuşturacağız.”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun sosyal medya hesabından, yanan alanların imara açılması konusunda Kültür ve Turizm Bakanı’na yetki verildiğine ilişkin iddialarının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öncelikli Bay Kemal’e benim vereceğim bir cümlelik cevap var. O da şu, benim Kültür ve Turizm Bakanıma vermiş olduğum böyle bir yetki yok. Bu bir. Kesinlikle yok. Eğer bunda kendisi müddei olarak dürüstse bunu ispat etmesi lazım” dedi.
Hukuktaki “müddei iddiasını ispatla mükelleftir” kaidesini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne Başbakanlığım döneminde böyle bir yetkiyi o dönem Kültür Bakanlığıma verdim ne de Cumhurbaşkanlığım döneminde böyle bir yetkiyi şimdiki Kültür Turizm Bakanıma verdim. Böyle bir şey yok. Bir diğer konu ‘Ormanlar yansın, buralarda biz beton yığını binalar inşa edelim’… Haşa. Benim her zaman belediye başkanlığımdan bu yana biliyorsunuz ben dikey mimariye karşı olduğunu söyleyen, bunu savunan bir insanım. Betona nasıl olur da ben sahip çıkarım? Böyle bir şey kesinlikle bir defa söz konusu değil. Yine bunlar ispatı gerektiren bir şey, ispat etsin, söylesin. Nerede, nasıl?” diye konuştu.
İddia konusu yerlerde CHP’li belediyeler olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “CHP’li belediyeler olarak, eğer buralarda imar planlamalarını yaparken bunlar, buraları ormandan, maki gruplarından yerler vermek suretiyle eğer buralarda inşaatlar yapılmışsa, bunun sorumlusu zaten sensin, senin belediyelerin. Bu konuyla ilgili olarak da biz AK Parti olarak her türlü müdahaleye varız” ifadelerini kullandı.
Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın, CHP’li belediyelerin bulunduğu Marmaris ve Bodrum gibi birçok yerde orman alanlarındaki kaçak yapıları yıktığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bay Kemal, bu yıkılan yerlerden senin haberin yok mu?” diye sordu. “Bunlar maki” denilerek bahane uydurulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, buraların “yeşil” olduğunu ve buralarda yapılaşmaya müsaade etmediklerini anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 yıl içerisinde beş milyar ağaç diktiklerini, hâlâ dikmeye devam ettiklerini kaydetti. “Şimdi bu yanan yerler böyle kel mi kalacak?” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ” Şimdi bu noktada tabii belli bir süre var. Yani o süre dolmadan bu dikimi yapamıyorsunuz” diye konuştu.
Birçok yerde fidan ve ağaç dikildiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben birçok yerde de daha çok ağaç dikimini teşvik ediyorum. Niye? Bir an önce oralar yetişmiş ağaçlarla şöyle hakikaten görülmeye değer hâle gelsin” ifadelerini kullandı.
Bazen de öğrencilerle seferberlik ilan edip fidan dikimi yapıldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşimiz gücümüz bizim bu ve bundan sonra bunu yapmaya devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yangınla mücadele konusunda yeni bir organizasyon düşünüyor musunuz?” şeklindeki soruyu da “Arkadaşlarımızla, tüm heyetimizle bütün ziraat mühendisi arkadaşlarımızla vesaire yeni bir değerlendirme yapmak suretiyle ‘daha ne gibi bir çalışmaya gireriz, ne gibi bir çalışma yapabiliriz de bu tür şeylerde mücadelede daha başarılı oluruz’, bunları da tabii konuşmanın faydasına inanıyorum. İnşallah şu belayı defettikten sonra tabii atacağımız adımlar daha çok bunun üzerine olacaktır. Gerek Tarım Komisyonu olsun gerek Orman bu konularda çalışmamızı yapıp inşallah bunun adımlarını da atacağız” şeklinde yanıtladı.
“SÜRMEKTE OLAN SORUŞTURMALARIN NETİCELERİNİ KAMUOYUYLA DA PAYLAŞACAĞIZ”
Yangınlarla ilgili “sabotaj ihtimali ve terör saldırısı”ndan söz edildiği belirtilerek bu konuda yeni bir bilginin olup olmadığına ilişkin soruya ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu yanıtı verdi: “Burada böyle bir endişe, başından itibaren hep taşıdık ve bu endişenin arkasından da tabii bir şeyler çıktı. Şu anda önce gözaltına alınanlar vardı, sonra tutuklananlar oldu ve bu tutuklananların da ailesinde PKK’ya iltisaklı olanların olduğunu da tespit ettik. Bunlar da önümüze geldi. Biliyorsunuz geçen yıl Hatay’daki orman yangınlarında bu işi çok açık, net yaşadık. Şimdi bunları geçen yıl böyle yaşadıktan sonra, ‘bu yıl yaşamadık’ dememizin anlamı yok. Yani Müslüman bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. Yani bu gerçekleri de bileceğiz. Dolayısıyla da yani böyle bir şey var mı, yok mu bütün polis teşkilatımız, istihbarat örgütümüz bunun incelemesini yapıyor. Varsa tabii ki üzerine üzerine gideceğiz. Ciğerlerimiz yanıyor, ciğerimizi yakanın tabii ki ciğerini yakacağız. Böyle bedavaya bakış yok. Çünkü bütün buralarda bu kadar canlı yandı. Bu canlı telefatı biz, bir yere mi atacağız, onu hiç değerlendirmeyecek miyiz?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, arıların ve arı kovanlarının da yandığına işaret ederek “Bunları görmeyecek miyiz? ‘Arıdır bırak gitsin’, öyle mi diyeceğiz. O birçok insanın, vatandaşlarımızın ekmek teknesiydi, bunlar gitti. Şimdi biz bunlara yönelik de çalışmalarımızı yapacağız. Biz bütün o vatandaşlarımızın arı kovanlarını, her şeylerini alıp kendilerine teslim edeceğiz, onları biz yolda bırakmayız. Bunların hepsini yapacağız ama ortada bir cinayet var. Bir taraftan telefat var, bir taraftan işte arılarımızdaki o olan olaylar var” ifadelerini kullandı.
Ormanların arılar için önemine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Marmaris, oradaki çamlar bu konularıyla meşhurdur. Bunları bir kenara koymamız mümkün değil. Onun için de tabii bu yılki yangınlarla ilgili her türlü ihbar, belge, bilgi, bunlar savcılıklarımız, emniyet ve jandarma teşkilatlarımız, istihbaratımız tarafından çok etraflıca takip ediliyor. Bunları kovalıyoruz. Terör örgütünün, ülkemizin ve milletimizin tüm değerleri gibi özellikle ormanlarımıza yönelik alçakça saldırı planlarını, eskiden olduğu gibi şu anda da yakından takip ediyoruz. Tabii geçtiğimiz yıl PKK yöneticilerinin talimatı üzerine artan hadiseler, orman yangınlarında ortalamanın neredeyse üç katı üzerinde zarar görmemize maalesef yol açmıştır, bunları da bilmemiz lazım. Yani Marmaris’te de ifade ettiğim gibi ciğerlerimizi yakanlarını ciğerlerini de sökmek boynumuzun borcudur. Hâlen sürmekte olan soruşturmaların neticelerini kamuoyuyla da paylaşacağız.”
Muhalefetin söylemlerine ilişkin videonun gösterilmesinin ardından, sosyal medyada yangınlara ilişkin FETÖ, PKK’ya müzahir ve sahte hesaplar üzerinden yürütülen kampanya olduğuna ve muhalefet partilerinin söylemleri üzerinden kamuoyunda algı oluşturulduğuna dair soruya ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan, “En sağlamını ekranda gördük, değil mi? Ne diyor ‘Bir helikopter gördüysem, bir uçak gördüysem namerdim’ diyor. Hiç şüphen olmasın, öylesin zaten. Niye? Sen bunları konuşurken arkandan uçak geçiyor, helikopter geçiyor” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20’ye yakın uçak ve 50’ye yakın helikopterin bölgede çalıştığını anlatarak uçak ve helikopterin sadece gece saatlerinde, hava karardığında çalışamadığını dile getirdi.
Uçakların özelliklerine ilişkin bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Azami 10 saniyede depoyu dolduruyor, ondan sonra nereye dökecekse suyunu oraya geçiyor, hemen suyunu oraya döküyor ve tekrar gidip depoyu doldurup geliyor. Bunlar amfibik uçaklardır. Hakikaten çok çok da tesirli” dedi.
Bir de tanker uçaklar bulunduğunu, bunların da depolarının çok daha büyük olduğunu, ancak havalimanında depoyu doldurup ondan sonra yangına müdahale ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bunların hepsi ayrı ayrı bir çalışmanın içerisinde. Helikopterlerin içerisinde yine farklı helikopterlerimiz var. Mesela bu farklı helikopterler de özellikle bizim yangın göletleri diye hazırladığımız göller var, oradan rahatlıkla o suyu alabiliyor. Uçağın mesela oradan böyle bir suyu alması mümkün değil. Bunları durup dururken bu hâle getirmedik. Bu iş bir CHP zihniyetinin işi değildir. Bunlar bizim şu 19-20 yıllık sürecin içerisinde inşa ettiğimiz bir süreçtir. Bu inşa süreci içerisinde de bunlar başarıldı ve buralara, bugünlere gelindi.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl yaşanan yangının tarihte yaşanmadığını ve en büyük olduğunun bilinmesi gerektiğini dile getirerek şunları söyledi: “Hatay geçen yıl böyle olmadı, çok daha kısa zamanda bu işi bitirdik ama biz şu anda sekizinci gündeyiz. Amerika’da iki ay sürüyor. Kanada’da, Rusya’da hakeza böyle. Bu kadar uzun süre süren yangınlar var ve biz şu anda sekizinci günde bu çalışmaları sürdürürken bugün işte mesela bir termik santral yangınıyla karşı karşıyayız. İnşallah oraya tam manasıyla sirayet etmeden bu işi de atlatırız. Şu anda bu toplantıya girerken dediler ki ‘neredeyse santrale girmek üzere’. Bizi bunlar ciddi manada… Bir Yatağan Termik Santrali sıradan bir yer değil, Kemerköy öyle. Burada bunların birisi bakıyorsun yani 400 megavat birisi 600 megavat. Bunlar bütün o bölgenin enerji ihtiyacını karşılıyor, rastgele değil ama burada bizler ‘Bırakın muhalefet ne yapacaksa yapsın.’ veyahut da muhalefet ‘iktidar söyle başını bir duvara vursun.’ bunun arayışı içerisindeler. Böyle bir şey olabilir mi?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünya genelinde çıkan yangınları tabloda gösterip, Kanada’da 2 milyon 750 bin hektarın, ABD’de neredeyse 1,5 milyon hektarın yandığına işaret ederek, “Bütün bunlar bu denli ortadayken bunların bu kadar böyle neşelenmesini anlamak mümkün değil ama biz bu işi başaracağız inşallah” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “yangın söndürme uçağı olmadığı ama devletin envanterinde resmî kullanıma tahsis edilen uçaklar olduğu” yönünde bir algı yönetildiğinin belirtilmesi üzerine, Türk Hava Kurumu’nun, 1985’ten itibaren orman idaresine bedeli karşılığında uçakla havadan yangın söndürme hizmeti verdiğini söyledi.
Yine orman idaresi ile yapılan sözleşmelere göre bedeli karşılığında bu uçakların kullanıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Peki, bu uçakların şu anda durumu nedir? Kurum, 2014-2018 yılından itibaren değerlendirmesini yaparsak, bu arada yapılan sözleşmeyle altı uçakla oradan hizmet alımı yapıyor. Mesela üç tane uçak daha var ki tamamen adeta pert olmuş vaziyette. 2019 yılında orman idaresiyle bu anlaşma artık sağlanamıyor. Zira uçakların durumu iş görür olmaktan çıkmış vaziyette ve teknik şartnameye uymadığından kurum tarafından da teklif verilmiyor. Böyle bir durum söz konusu. Bu yıl THK helikopterle yangın söndürme ihalesine katılır inşallah. Ancak ihaleyi daha uygun fiyat teklif eden özel bir şirket almış vaziyette. 2021 yılı orman yangın söndürme ihalesinde 13 adet helikopterlik kısmı THK tarafından o zaman kazanılmış. Böyle bir durum da söz konusu.”
Bu sene daha farklı bir adım atarak, Rusya’dan üç tane BE-200 tipi uçak kiralandığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda o uçaklarla bu hizmeti sürdürüyoruz ve bu sayıyı tabii belki daha da artırma durumumuz olacak” diye konuştu.
Çok amaçlı uçaklardan alma durumunun da söz konusu olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elimizde Sikorsky, Cougar var. Bunların tabii gece görüşü olanları yoksa onlara da gece görüşü imkânını getirme çalışmalarımız var. Onlara da sepet takmak suretiyle Sikorsky ve Cougarları bu söndürme işleminde kullanma düşüncemiz de var” ifadesini kullandı.
Sosyal medya kanalıyla Türkiye’nin artan özgüvenini yıpratacak birtakım dezenformasyon girişimlerinin ve “Help Turkey” gibi kampanyaların yapıldığı anımsatılarak, “Bunu neye bağlıyorsunuz?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güçlü olduğumuza bağlıyorum. Demek ki bu kadar rahatsız oluyorlar. O zaman güçlüyüz. Onun karşılığında da ne yaptılar? ‘Güçlü Türkiye’ olarak hesap açtılar. Yalancının mumu yatsıya kadar yanıyor. Bu yatsıya kadar bile yanmadı, hemen sönüverdi. Öbürü ‘güçlü Türkiye’ çok daha fazlasıyla karşılık buldu. Şimdi biz bunlardan öte bir adım atalım diyoruz” yanıtını verdi.
“DİMDİK AYAKTA DURUYORUZ, YOLUMUZA DA DEVAM EDİYORUZ”
Türkiye’nin özellikle savunma sanayisinde çok farklı bir yere geldiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Daha Başbakan olmamıştım, seçim kazanmıştık. Oğul Bush, Amerika’da işbaşındaydı. Amerika ziyaretinde kendisine ‘Biz ortağız ama bize terörle mücadelede bir İHA bile vermiyorsunuz’ dedim. Dışişleri Bakanını çağırdı, ’48 saat içerisinde İHA’lardan Türkiye’ye vereceksiniz’ dedi. Bize geçici bir süre de olsa İHA’lardan verdiler. Bu bize daha sonra Baykar’ın Türkiye’de İHA’yı yapmasını getirdi. Onunla da kalmadılar, Baykar ardından SİHA’yı yaptı. Onunla da kalmadılar üçüncü bir hamle. Bu hamleyle de şu anda dünyada en üst segmentte olanlarla yarışır hâle geldiler. Yakında onu göreceğiz.
Şimdi kötü komşular bizi ev sahibi yaptı. Bu böyle gidiyor, gidecek. Bunlara da kafayı pek takmanıza gerek yok. Biz bu sahtekârlarla savaşa savaşa buraya geldik. Ne olacak? Hashtag atacakmış, bilmem ne yapacakmış. Ne yaparsanız yapın. Biz dimdik ayakta duruyoruz. Yolumuza da devam ediyoruz. Yani bu konuda yalanla bizi yıkacaklarını mı zannediyorlar. Türkiye şu anda imkânsız Türkiye değil, artık güçlü bir Türkiye var. Nitekim o güvendikleri dağlara da kar yağdı. Çünkü birçok sanatçı bakıyorum ‘Ben katılmıyorum’ diyor. Hakikati görenler de hemen elinin tersiyle atıyor. Niye? Ortada güçlü bir Türkiye var.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın döneminde üç ayda İstanbul’da biri Avrupa diğeri Anadolu yakasında olmak üzere 18’er ameliyathanesi olan iki hastane yaptıklarını hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunların planlamasını, projelendirmesini öyle yaptık ki Atatürk Havalimanı’na dışarıdan bir hasta geldiği zaman hemen beş dakikada hastaneye ulaşabilsin. Anadolu yakasında yine aynı şekilde 5-10 dakikada hemen hastaneye ulaşabilsin. Şimdi bütün bunlar bir kabiliyettir ve bir azmin, enerjinin neticesidir. Bunları gerçekleştirdiğimize göre onlar ne derse desin biz yolumuza emin adımlarla yürüyeceğiz. Türkiye artık öyle sıradan, rastgele değil. Güçlü bir Türkiye var” değerlendirmesinde bulundu.
ORMAN YANGINLARINA MÜDAHALEDE YARDIMLAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, orman yangınlarıyla mücadelede hangi ülkelerden ve organizasyonlardan ne kadar yardım geldiğine yönelik soruyu ise şöyle yanıtladı: “50’nin üzerinde. Birçok yerden 73’ü filan zaten buldu. Gerek devlet gerek kuruluş hepsi bu desteklerini bize bildirdiler. Hepsine bir kez daha şahsım, milletim adına çok teşekkür ediyorum. Burada en önemlisi Azerbaycan. Azerbaycan şu anda 200’e yakın itfaiyecisini bize gönderdi. Onlar da yangın söndürme faaliyetlerinde bulunuyorlar. Bir yangın söndürme helikopteri ve çok sayıda askeriyle burada mücadele ediyorlar.”
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in, bakımdan çıkacak bir amfibi uçağı göndereceğini söylediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Onun da gelmesiyle beraber uçak noktasındaki durumumuz çok daha farklı konuma gelmiş olacak. Rusya’dan beş uçak ve üç helikopterle yangın söndürme çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İran’ın bir uçak ve iki helikopter, Ukrayna’nın üç, İspanya’nın iki, Hırvatistan’ın da bir uçak gönderdiğini ifade ederek, bu şekilde çalışmaların devam ettiğini bildirdi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ziyaretine ilişkin bir soru üzerine, KKTC’yi ziyaretinde sinyali verdiklerini ve ondan sonra da malum ülkelerin, kuruluşların tehditlere başladığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu arada da bir Cenevre buluşması oldu. Bu buluşmada da sağ olsun Ersin Bey dik durdu, sağlam durdu ve orada mesajımızı aynen oradaki ilgililere iletti. Nedir? İki eşit egemen devlet. Buradan taviz artık yok, bitti. Biz bir 50 yıl daha bekleyemeyiz, o da bitti. Ne yapılacaksa artık yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.
Burgenstock sürecini ve ardından KKTC ve Güney Kıbrıs’ta yapılan referandumu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “O günden bugüne kuzeyi Avrupa Birliği hep maalesef yalanla oyalamıştır, yalanla… Taahhütlerini yerine getirmemiştir. Ne oldu? İdari ve mali birçok destekler vermesi gerekiyordu. Hiçbirini vermedi. Bakın şu anda hâlâ Kıbrıs’ı oyalıyorlar. Kıbrıs’ı şu anda tanıyan kim var? Sadece biz varız. Niye tanımıyorsunuz? Avrupa Birliği’nden ilgililer güneye geldiğiniz zaman niye kuzeye de çıkmıyorsunuz? Çıksanıza. Kimler korkutuyor sizi? Ama biz rahatlıkla, huzur içinde gittik. Bundan sonraki süreçte ne olur? Onu da zaman içerisinde göstereceğiz ama şu anda Kapalı Maraş açıldı mı? Açıldı. Şimdi orayla ilgili de ne gibi adımlar atılacağını, uluslararası hukuk neyi gerektiriyorsa biz o hukuka göre o adımlarımızı da atarız. Buradan da herhangi bir çekincemiz yoktur. Bu konuda da yetişmiş çok güçlü insanlarımız var. Sonbahar gibi bir uluslararası toplantıyı düşünüyoruz. Bunu da bir üniversitemiz vasıtasıyla, bu uluslararası toplantıyı yapacağız, orayı da kapsayacak şekilde. Bu uluslararası toplantıyla beraber inşallah işin performansını daha da artırmayı düşünüyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantının kapsamının Doğu Akdeniz, Kıbrıs ve ağırlıklı olarak Kapalı Maraş’la ilgili olacağını aktardı.
“AŞILAMA, SALGINA KARŞI EN ETKİLİ VE YAYGIN KORUMA YÖNTEMİ”
Artan Kovid-19 vakalarına karşı izlenecek yol, aşı olmayanlara karşı kısıtlama getirilmesi ve yerli aşıda son duruma ilişkin soruları da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kontrollü normalleşme sürecinde vaka sayılarında bir artış olduğunu, virüsün yeni varyantlarının tüm dünya için bir tehdit oluşturduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tehdide karşı, bazı ülkelerin zorlaştırma yoluna giderek tedbirler aldığını, bazı ülkelerin ise akışına bıraktığını belirtti.
Türkiye’nin sağlık sisteminin gücü ve aşılamada iyi bir noktaya geldiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Toplam yapılan aşı sayımız şu an itibariyle 75 milyonu bulmuş vaziyette. Aşılama, salgına karşı en etkili ve yaygın koruma yöntemi. Elimizdeki bu imkânı çok daha etkin kullanmamız gerekiyor. Buradan tüm vatandaşlarıma kendilerinin ve sevdiklerinin sağlığı için aşı olmaları çağrımı tekrar ediyorum. Tedbirlere aynı hassasiyet ve dikkatle devam edelim. Bunun yanında temizlik, maske ve mesafe kuralına tavizsiz şekilde uyalım” diye konuştu.
“TURKOVAC’IN FAZ 1 VE FAZ 2 AŞAMALARI BAŞARIYLA TAMAMLANDI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BioNTech aşısıyla ilgili bir sıkıntının olmadığını da bildirdi.
Yerli aşı çalışmalarına ilişkin ise Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yerli aşımız TURKOVAC’ın faz 1 ve faz 2 aşamaları başarıyla tamamlandı. Şimdi haziranda da son aşama olan klinik, araştırma aşamasına geçildi. Bu da hızla devam ediyor. Bu safha da dünyada ve ülkemizde aşı çalışmaları için belirlenmiş evrensel standartlarda yürütülüyor” dedi.
Vatandaşların, TURKOVAC faz 3 çalışmasına e-Nabız uygulaması aracılığıyla gönüllü olarak katılım sağlamaya devam ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aşımızın seri üretime yönelik hazırlıkları da eş zamanlı olarak sürüyor. En kısa sürede TURKOVAC aşımız için acil kullanım onayı almayı ve yurt çapında bununla yaygın aşılamaya geçmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aşı olmak istemeyenlere karşı bir kısıtlama getirilip getirilmeyeceği sorusu üzerine, “Zorlamadan yana değilim. Burada Bilim Kurulu herhâlde bunlarla ilgili onlar da bir çalışma yapacaktır. Gönüllülük esasına dayalı olarak bu süreci işletmek en isabetli olanıdır. Gönüllülük esasına göre bunu yaparsak inanıyorum ki neticesi de hayır olacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomiye ilişkin sorulara karşılık da zamanında aldıkları tedbirlerle Türkiye ekonomisinin geçen yıl yüzde 1,8 oranında büyüdüğünü söyledi.
“AĞUSTOS AYI İLE BERABER DÜŞÜK ENFLASYONA GEÇECEĞİZ”
Bu büyüme ile Türkiye’nin G-20 ülkeleri arasında Çin ile birlikte pozitif büyüme kaydeden iki ülkeden biri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “2021 yılının ilk çeyreğinde güçlü yatırımlar, özel tüketim ve dış talebin desteğiyle büyüme yıllık yüzde 7 seviyesine ulaştı. Böyle bir şeyi de yakaladık. Salgın döneminde imalat sanayimizi ayakta tutmak için verdiğimiz destekler şu anda neticelerini veriyor. Sanayimiz, ihracatta bizi rekorlarla özellikle koşarak daha da büyümeye teşvik ediyor. Beklenenin çok daha üstünde bir büyümeyi yakalayacağımızı görüyoruz.”
Türkiye’nin ihracatının 200 milyar doların üzerine çıktığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu senenin ilk çeyreğinde yüzde 7 büyüyen ekonomimize net dış talebin katkısı 2019 yılı üçüncü çeyreğinden bu yana ilk defa pozitif döndü ve bu katkı 1,1 puan olarak gerçekleşti. Ekonomideki öncü göstergelere baktığımızda büyüme eğiliminin sürdüğünü görüyoruz ve ben şu anda çok açık ve net söylüyorum, yüzde 7’nin üzerinde bir büyümeyi yakalayacağız, şu anda bu kendini gösteriyor.
Enflasyon noktasında da Ağustos ayını geride bıraktığımızda, biz Ağustos ile birlikte enflasyonda da düşüşü göreceğiz ama bunun oranı ne olur? Şu anda bulunduğumuzun bir defa çok çok altında olur. Bunun sinyalini ben de belli yerlere herhâlde vermiş oluyorum. Çünkü bundan böyle enflasyonun daha yukarı çıkması mümkün değil. Zira faiz oranlarında da bir defa düşüşe geçiyoruz ve yüksek faiz yok. Çünkü yüksek faiz bize yüksek enflasyonu getirecektir ama düşük faiz de düşük enflasyonu getirecektir. Ağustos ayı kırılma noktasıdır ve Ağustos ayı ile beraber de artık düşük enflasyona inşallah geçeceğiz.”
Doğal gaz alanındaki keşiflere ilişkin bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl ağustos ayında Sakarya sahasındaki doğal gaz keşfinin ilk müjdesinin verildiğini hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih Sondaj Gemisi’nin 320 milyar metreküplük keşfinin, ülkede ve dünyada büyük yankı uyandırdığını, bunu geçen yıl ekim ayındaki 85 milyar metreküplük keşfin izlediğini söyledi.
Bu yıl Haziranda 135 milyar metreküplük üçüncü keşfin duyurulduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplamda 540 milyar metreküplük doğalgaz rezervi keşfine ulaşılmış olunduğunu kaydetti.
Son bir yılda Karadeniz’de 6 kuyu açıldığını, bunların Tuna-1, Türkali-1, Türkali-2, Türkali-3, Türkali-4 ve Amasra-1 olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Yeni doğal gaz keşifleri için arama çalışmalarımız devam edecek. Bu arama faaliyetlerini kendi gemilerimiz ve kendi insan kaynağımızı kullanarak yapıyor olmamız bizim için en büyük avantaj.
Keşfedilen doğal gaz karaya inşallah üç aşamada çıkarılacak. Bir, deniz tabanı doğal gaz üretim sistemleri kurulacak. İki, karadaki doğal gaz işleme tesisi inşa edilecek. Üç, iki üniteyi birbirine bağlayacak boru hattının inşası yapılacak. Deniz tabanı, üretim sistemleri ve kara gaz işleme tesislerinin süreçleri şu anda eş zamanlı olarak yürütülüyor. Haziran ayında karadaki doğal gaz işleme tesisinin temelini attık. Deniz tabanı doğal gaz üretim sistemlerinin tasarımı da tamamlandı. İlk etapta, 10 kuyu için hazırlıklara başlandı. 2022 yılında 169 kilometre boru deniz yüzeyine serilecek. Bu dünyanın en uzun derin deniz bağlantısı olacak. Deniz tabanında kullanılacak boruların imalatına da başlandı. 2023 yılına gazın ilk faz üretimi gerçekleştirilecek. Yerli sanayi sürecin önemli bir parçası olacak. Amasra-1 kuyusundaki keşif, Batı Sakarya sahasında yeni keşiflerin olabileceğinin de habercisi olmuş vaziyette.”
Burada edinilen tecrübelerle ilerleyen dönemlerde Türkiye’nin arama, sondaj ve üretim konularında yurt dışına hizmet veren bir ülke konumuna da geleceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalışmaların heyecanla ve gayretle bölgede devam ettiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu imkânı yakaladığımız andan itibaren benim vatandaşım şu andaki fiyatla doğal gazı kullanmayacak. İnşallah daha düşük fiyatlarla doğal gazını kullanır hâle gelecek” dedi.
DİYARBAKIR ANNELERİ
Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan evlatlarına kavuşmak için başlattığı oturma eylemine ilişkin bir soruya karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan, annelerin başlattığı sürecin çok anlamlı olduğunu belirtti.
Diyarbakır annelerinden Ayşegül Biçer ve Hacire Akar’ın evladıyla kavuştuğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ramazanda beraber iftar yaptık. O iftarda da duruşlarını gördüm. Beni en çok duygulandıran şuydu; bir defa bunların gözünde ümitsizlik yok. Hep ‘geldi, geliyor’ böyle bakıyorlardı. Orada, o çadırın içerisinde yaz, kış demeden durdular ve o bekleyişlerini kararlı şekilde sürdürdüler” diye konuştu.
Annelerin bekleyişleri sırasında yapılan bazı gösterilere karşı dimdik durduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim de teker teker kapıları açtı ve şimdi taşlar yerinden oynadı, söküldü ve artık evlatlarına kavuşmaya başladılar. Diğer evlatlarını bekleyen annelere de kavuşmalarını nasip etsin, sabırlarını artırsın. Onlarda sabır da ileri seviyede. Sabreden zafere ulaşır” değerlendirmesini yaptı.
“FİLENİN SULTANLARI BİZE BÜYÜK GURUR YAŞATTI”
2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda Türkiye’ye ilk altın madalyayı kazandıran millî okçu Mete Gazoz ile yaptığı telefon konuşması hatırlatılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Mete’ninki şu yönüyle bizi çok duygulandırdı. Biz bir tarihi akışın içerisinde geliyoruz, Osmanlı. Yüz yıl şöyle geriye gittiğiniz zaman, Osmanlının bütün o savaşlarında tabii yay ve ok çok anlamlı. Mete bununla dünyada 1 numara oldu. Bu, tabii bizi ciddi manada hakikaten duygulandırdı. Bu başarısının devamını özellikle temenni ediyorum. Şuraya baksana 10 çekiyor. Çok da sempatik. Öyle de özelliği var maşallah. Allah annesine babasına bağışlasın.”
Oğlu Bilal Erdoğan’ın da okçuluk alanında çok gayreti ve emeği bulunduğunu, Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendisine (Mete) ayrı muhabbeti onun da var. Ailece bu bizi çok mutlu etti. Mete’yi gözlerinden öpüyorum, tebrik ediyorum. Bir Mete değil, inşallah birçok Meteler olsun. Bu altınların sayısı daha da artsın” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, boksta Buse Naz Çakıroğlu ve Busenaz Sürmeneli’nin finale çıkmasının çok anlamlı olduğunu, altın madalyayı getirmeleri hâlinde Türkiye’nin klasmanda iyi bir yere geleceğini söyledi.
Güreşte beklentinin daha farklı olduğunu ve üzüntü yaşandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, cimnastikte de beklentinin dışında gelişme olduğunu, gelecek süreçte bunun aşılması temennisinde bulundu.
Cimnastikte istenilen ve beklenilen neticelerin alınamadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece Ferhat Arıcan’ın bronz madalya aldığını anımsattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Filenin Sultanları bize büyük gurur yaşattı. Ancak son anda bitirdik, düşürdük, öyle bir nokta oldu. Biraz da Güney Kore’yi acaba diyorum küçümsedik mi? Ne oldu? Çünkü öndeydik, başa baş oldu falan. Son anda elimizden kapıp götürdüler ama yine de Filenin Sultanları gerçekten sultanlık yaptılar. Başardılar. İnanıyorum ki bundan sonra başta hoca da olmak üzere, bu hocayı inşallah bırakmayacağız, damat da olduğu için herhâlde kızımızı bırakıp bir yerlere gitmez” diye konuştu.
Türkiye’nin spor ülkesi olma yolunda ilerlediğine yönelik yorum üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, olimpiyatların, bireysel spor dallarının öne çıktığı bir buluşma olması dolayısıyla Türkiye’nin bu alana büyük önem vermesi gerektiğini belirtti.
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu ve antrenörlerle konuyla ilgili görüşmelerin yapılacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir de bir şey dikkatimi çekti, çok devşirme var. Fransa’sında, İngiltere’sinde, Hollanda’sında var. Hepsinde bakıyorsun dünya kadar devşirme var. Onlarla hava atıyorlar. Biraz çalışmamız lazım” diye konuştu.
Gençlerle ilgili “Z” kuşağı tanımlaması yapıldığı ve yangın söndürme ekiplerine su taşırken hayatını kaybeden Şahin Akdemir’in de “Z” kuşağı olduğu hatırlatılarak, gelecek döneme ilişkin gençlere yönelik mesajları sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şahin, bizim bir diğer Eren’imiz oldu. Şahin’in geride bıraktığı bir yavrusu var, o da ayrı bir üzücü durum” dedi.
Türkiye’de seçilme yaşının kendi iktidarları döneminde 18’e indiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Yani aslında ‘Z’ kuşağını tepeden tırnağa ören AK Parti iktidarı olmuştur. 18’e kadar indirmek… Bunu hiçbir siyasi parti yapmadı, yapamadı, biz yaptık bunu. Çünkü biz gençliğimize güvendik, inandık. Dedik ki ‘bu gençlik bu işi yapar’. Örneğin benim partimden milletvekilleri içerisinde bu grubun içerisinde olanlar var. Mesela bizim bir Rümeysa’mız var. Yaşı itibarıyla filan öyle ve maşallah çok cevval, çok üretken. Aynen onun gibi Parti Grubu içerisinde kızlarda da erkeklerde de bu türleri var. Niye? Güveniyoruz, inanıyoruz. Eğer biz ‘Z’ kuşağına güvenmezsek zaten bu beklenen neticeleri alamayız. Hem onlara güveneceğiz, bir de onlara iş yükleyeceğiz. Yani sadece güvenmek yetmez. Ne yükledin ona? Ne işi verdin? Hadi şu neticeyi al gel. Bunu veriyor musun? Yok. Vermeden bu iş olmaz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl yapılan Yükseköğretim Kurumları Sınavı ile ilgili bazı sıkıntıların yaşandığını ifade ederek, “170-180 filan gibi böyle bir durum. YÖK Başkanımız ile de konuyu görüştüm. Onlar da bir çalışma yaptılar ve şimdi olayı çok daha fazla sayıda gencin mağdur olmayacağı bir duruma getirdiler. Ben de açıklamamı yaptım. Özellikle bu Koronavirüs salgını sebebiyle biz bu süreci uzatmayı karar altına aldık. Şu anda işin detaylarını YÖK hâlledecek ve bu işi inşallah gençlerimizin lehine bitirmiş olacağız. Gençlerimizi mümkün olduğunca sahiplenerek, bu kuşağı diri tutmamız lazım. Bu kuşağı çok daha istifade edilir hâle getirmemiz lazım” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, soruların ardından, ülke genelindeki orman yangınlarına yeniden değinerek, şu ifadeleri kullandı: “Ağaç işi bizim işimiz. Şu ana kadar yaklaşık beş buçuk milyar ağacı diken bir iktidarız. Şimdi beş buçuk milyar ağacı diken bir iktidar kalkıp da bu yangınlara ‘eyvallah’ der mi? Yok. Biz bundan sonra da aynı kararlılıkla buna devam edeceğiz. İnşallah yanan bütün yerleri yemyeşil hâle getireceğiz ama fidanlarla getireceğiz, ama ağaçlarla getireceğiz. Yani bu konuda bir defa kararlıyız. Nasıl ki beş buçuk milyar ağaç dikildi, vatandaşlarımız müsterih olsun, yanan ormanlarımız inşallah hani diyoruz ya ‘küllerinden yeniden doğmak’, onların da inşallah yeniden doğduğu günleri hep beraber göreceğiz. Yeter ki vatandaşlarımız da bir ağaç veya bir fidan dikmek noktasında kararlı olsunlar. Hep beraberce bu alanları inşallah ayağa kaldıralım.”




Ülkemizin kalkınmasına haber çizgimizle destek olma azmindeyiz Her Şey 'Güçlü Türkiye' İçin "Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır... Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır..."

HABER BURADA
-
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye bu büyük afetin de üstesinden gelerek, hedeflerine doğru ilerlemeye devam edecektir”
-
İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, New York’ta TASC’ın geleneksel iftarına katıldı
-
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Depremin yıktığı şehirlerimizin tamamını ayağa kaldırmadan durup dinlenmeyeceğiz”
-
Emine Erdoğan: “Çevre sorunlarında çözümün bir parçası olma kararlığımızı sürdürüyoruz”
-
İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, BM Genel Sekreteri Guterres ile görüştü
-
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATV-AHaber-APara-ANews özel yayınına katıldı
DİPLOMAT
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye bu büyük afetin de üstesinden gelerek, hedeflerine doğru ilerlemeye devam edecektir”

Published
13 saat önceon
Nisan 1, 2023

Kilis’te depremzedelerle iftar sofrasında bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftar yemeği sonrası yaptığı konuşmada, “Ümidimiz ve beklentimiz odur ki; Türkiye bu büyük felaketin de üstesinden gelerek, hedeflerine doğru ilerlemeye devam edecektir. Sadece bu topraklardaki bin yıllık mazisinde nice saldırıyı savuşturan, nice yıkımın altından kalkan milletimiz, bu sancılı günleri de geride bırakacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile Kilis Cumhuriyet Meydanı’nda şehit aileleri, gaziler ve depremzedelerle iftar yaptı.
Konuşmasına alandakileri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu gönül sofrasında bizleri buluşturan, hasret gidermemize, hasbihal etmemize, kucaklaşmamıza vesile olan herkese teşekkür ediyorum. Bir kelam-ı kibar olarak, ‘Muhabbetten Muhammed oldu hasıl, Muhammed’siz muhabbetten ne hasıl?’ der. Dolayısıyla bu iftar sofrasını, bir muhabbet sofrası olarak görüyorum. Bugün bir kez daha sizlerle beraber olmanın bahtiyarlığı içindeyiz. Cumhur İttifakı olarak, gerek Devlet Bey, gerek Fatih Bey, tüm heyetimizle birlikte sizlerle bir arada olmak bizlere ayrı bir güç, ayrı bir mutluluk veriyor” ifadelerini kullandı.
Programda, şehit ve gazi aileleri olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, hep beraber bir arada olmanın kendilerine farklı bir güç kattığını belirterek, konuşmasına şöyle devam etti: “Her birinize iftar soframızı onurlandırdığınız için şükranlarımı sunuyorum. Ramazanın en güzel yanlarından birisi, zengin, fakir ayrımı olmaksızın bir araya gelmek, işte bu ayrımların ortadan kalktığı iftar sofralarıdır. Bugün aynı masanın etrafında oturan insanlar olarak sadece iftarımızı ve iftarlıklarımızı paylaşmıyoruz. Aynı zamanda bizler ortak bir kaderi, ortak bir geleceği de paylaşıyoruz. Rabbim dayanışmamızı, yol arkadaşlığımızı daim eylesin diyorum. Diğerleri ne yaparsa yapsın, hangi sahte gündemlerin peşinde koşarsa koşsun, biz her günümüzü deprem öncelikli meselelerle geçiriyoruz. İçinde bulunduğumuz mübarek günlerin feyzinden ve bereketinden de istifade ederek, yaralı gönüllere şifa olmaya çalışıyoruz.”
“DEVLET KURUMLARIMIZ VE BELEDİYELERİMİZ SİZLERİ YALNIZ BIRAKMAYACAK”
Geçen hafta Hatay ve Kahramanmaraş’ta, bu hafta önce Adıyaman’ı, ardından da Gaziantep’i ziyaret ettiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi de bir kez daha hem acınıza hem ramazan sevincinize ortak olmak hem de sizlere yalnız olmadığınızı hissettirmek için Kilis’teyiz. 11 vilayetimizin, 11’ini de tamamlayacağız. Diğer kalan 6 vilayetimizi de dolaşarak bütün depremzede kardeşlerimizle bir arada olacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kilislilere, insanlık tarihinin en büyük tabii afetlerinden 6 Şubat depremleri dolayısıyla bir kez daha geçmiş olsun dileklerini ileterek, depremde vefat edenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralılara acil şifalar niyaz ettiğini belirtti.
Depremde, Kilis’te 5 bin 41 bağımsız bölümden oluşan 3 bin 40 binanın yıkık, ağır ve orta hasarlı olarak kullanılamaz hâle geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremden 3 gün sonra Kilis’e yaptıkları ziyarette, depremin yol açtığı tahribatı bizzat yerinde gördüklerini söyledi.
Devletin tüm kurumlarını seferber ederek, arama-kurtarmadan acil barınma ihtiyaçlarının giderilmesine her alanda Kilislilerin yanında olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bakan arkadaşlarımızı süratle ilimize görevlendirmek suretiyle ilk günden itibaren çalışmaların koordinasyonunu Kilis’te de Ticaret Bakanımla yürüttük. Belediyelerimizin imkânlarını ve personellerini bölgeye toplayarak, altyapı ve üstyapı sorunlarının çözülmesini temin ettik. AFAD ve Kızılay ile iş birliği içinde belediyelerimiz çalışmalarına kesintisiz devam ediyor. Kilis’te hayat tekrar eski düzenine kavuşuncaya kadar devlet kurumlarımız ve belediyelerimiz sizleri yalnız bırakmayacak. Vakıf ve derneklerimizin de sahada fedakârca koşturduklarını görüyor, Allah hepsinden razı olsun diyoruz.”
Devlet-millet-sivil toplum sırt sırta vererek yaraları en kısa sürede hep birlikte saracaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sadece yıkılanı yapmakla yetinmeyecek, Kilis’i eskisinden çok daha güçlü ve bayındır bir şekilde yeniden ayağa kaldıracağız. Bununla ilgili adımları atmaya zaten başladık. Kilis dahil birçok ilimizde hasar tespit faaliyetlerinden enkaz kaldırmaya tüm çalışmalar hızla yürüyor. Deprem konutlarımızın inşası noktasında, zemin etütleri biten yerlerde temelleri atıyoruz. Depremzedelerimizi bir an önce içinde huzurla yaşayacakları, kendilerini emniyette hissedecekleri kalıcı konutlara kavuşturmak istiyoruz.” dedi.
“KÖY EVLERİNİN BİR KISMINI BAYRAMA KADAR YETİŞTİRME DURUMUMUZ OLABİLİR”
Kilis’te 1643 afet konutu ve 2 bin 628 köy evi inşa edeceklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehrimizde yapılacak toplam mesken sayısı 4 bin 271’i buluyor. Bunlardan 649 konutun temelini bugün attık, 486 köy evimizin ihalesini de yaptık. Böylece afet bölgesinde toplam 67 bin 50 konut ve köy evinin yapım süreci başlamış oldu.” bilgisini verdi.
Kilis ile depremden etkilenen 11 şehirde 319 bin konut, toplamda ise 650 bin konut inşa edeceklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İnşallah bu konutların 319 binini bir sene içerisinde bitirip, hak sahiplerine teslim edeceğiz. Köy evlerinin bir kısmını belki de bayrama kadar inşallah yetiştirme durumumuz olabilir. Bu konuda Bakanımız çok kararlı, işi takip ediyor. Milletimize sözümüzü tutabilmek için deprem bölgesinde ülke tarihimizin en büyük inşa ve ihya seferberliğini başlattık. İş makinalarımız, kamyonlarımız, kepçelerimiz, beton mikserlerimizin yanı sıra mühendislerimiz, mimarlarımız, şehircilik uzmanlarımız, ustalarımız, işçilerimiz canla-başla çalışıyor.”
Her geçen gün ve saat, enkazlar kaldırılıp inşaatlar başladıkça, umutların da yeniden filizlendiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çalışmalarımızı, şehirlerin demografisini, sosyolojisini, tarihini, sanatını, kültürünü, sanayisini, mimari yapısını koruyacak bir anlayışla yürütüyoruz. Özellikle bu süreçte yatay mimari ilkemizden asla taviz vermiyoruz, vermeyeceğiz. Konutlarımız, zemin artı 3 veya 4 katı kesinlikle geçmeyecektir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce başlattıkları sosyal konutların yapımının da aynı şekilde hızla devam ettiğini söyleyerek, “Kilis’te bugüne kadar 1929 sosyal konut inşa ettik. ‘İlk Evim İlk İş Yerim’ kampanyası kapsamında Kilis’te 550 konut ve 3 bin konut amaçlı arsayı milletimizin hizmetine sunuyoruz. Her bir depremzede kardeşimizi yuva sahibi yapana kadar inşaatlarımızı hız kesmeden sürdüreceğiz.” diye konuştu.
“KİLİS’İ HER TÜRLÜ AFETE KARŞI DAHA DİRENÇLİ HÂLE GETİRECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte maruz kaldığı onca haksız eleştiriye rağmen depremden alnının akıyla çıkan TOKİ’nin, inşaat projelerinin lokomotif kurumu olacağını vurgulayarak, “TOKİ’mizin de katkısıyla Kilis’i, inşallah hep birlikte her türlü afete karşı daha dirençli hâle getireceğiz” dedi.
Kur’an-ı Kerim’de “her zorlukla beraber muhakkak bir kolaylığın olduğunun” müjdelendiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem felaketi sebebiyle yaşadığımız zor günlerin, Allah’ın takdiriyle ülkemiz ve milletimiz için hayra tebdil olacağına inanıyorum. Ümidimiz ve beklentimiz odur ki Türkiye bu büyük afetin de üstesinden gelerek, hedeflerine doğru ilerlemeye kararlılıkla devam edecektir” diye konuştu.
Hazreti Mevlana’nın veciz ifadelerinde dile getirdiği “kadim hakikatin” bir kez daha tecelli edeceğinden şüphe duymadıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ne diyordu Mevlana, ‘Ümitsizliğin ardında nice ümitler var/Karanlığın ardında nice güneşler var.’ Allah’ın izniyle karanlığın ardındaki güneşler çok yakında doğacaktır. Sadece bu topraklardaki bin yıllık mazisinde nice saldırıyı savuşturan, nice yıkımın altından kalkan milletimiz, bu sancılı günleri de geride bırakacaktır. Milletin sıkıntısını ikbal kapısı gören kifayetsizlere aldırmadan, biz tedbire sarılıp takdire teslim olarak, afetle mücadelemizi yürüteceğiz. Bu süreçte ülkemizin hızlı karar alan, bunları başarıyla uygulayan dirayetli ve güçlü bir yönetime ihtiyacı bulunuyor. Daha bir masa etrafına toplanmış 7-8 kişiyi idare edemeyenlerin, 85 milyon vatandaşıyla tüm Türkiye’yi idare etmesi beklenemez. Hele hele teröristlerle el ele, omuz omuza, kucak kucağa dolaşanların benim ülkeme, Kilisime verebileceği hiçbir şey yoktur. Bunları nasıl Cudi’de nasıl Gabar’da nasıl Tendürek’te nasıl Besler Deresi’nde gömdüysek, Allah’ın izniyle 14 Mayıs’ta da siz, biliyorum ki sandığa gömeceksiniz.”
“TERÖR YANDAŞLARIYLA MÜCADELEMİZİ SONUNA KADAR SÜRDÜRECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ne fuzuli tartışmalarla boşa harcayacak vakti ne de birilerinin keyfini bekleyecek sabrı olduğuna işaret ederek, “Bilhassa depremin yıktığı şehirlerimizin konutuyla sanayisiyle tarımıyla turizmiyle altyapısı ve üstyapısıyla yeniden ayağa kaldırılması gerekiyor. Türkiye’yi ve deprem bölgesindeki şehirlerimizi sürekli kavga eden, sürekli birbirlerinin kuyusunu kazan, ruhsuz, ufuksuz, vizyonsuz bir kumar masasının kaprislerine terk edemeyiz. Sizlerden 14 Mayıs’ta iradenize ve geleceğinize sahip çıkmanızı özellikle istirham ediyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kilis’in bugüne kadar olduğu gibi 14 Mayıs’ta da Türkiye, Türkiye’nin aydınlık yarınları, huzur, kalkınma ve refah için yine en doğru kararı vereceğine olan inancını da dile getirdi.
Bugün şehadetinin 8’inci yıl dönümü olan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ı bir kez daha rahmetle yâd ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Rabbim kahraman savcımızın mekânını cennet, makamını ali eylesin. Şehit savcımızı alçakça katleden zihniyetle bu zihniyetin destekçileriyle ve eli kanlı katilleri meşrulaştırmaya çalışan terör yandaşlarıyla mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Mevla yar ve yardımcımız olsun diyorum. Rabbim bizleri bir daha böyle musibetlerle karşı karşıya bırakmasın.”











DİPLOMAT
İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, New York’ta TASC’ın geleneksel iftarına katıldı

Published
13 saat önceon
Nisan 1, 2023

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Birleşmiş Milletler’in (BM) Uluslararası Sıfır Atık Günü Özel Oturumu’na katılmak için bulunduğu New York’ta, Türk Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi’nin (TASC) geleneksel iftar programına katıldı.
TASC, geleneksel iftarı New York’taki Türkevi’nde Türk-Amerikan toplumu, Amerikan Müslüman toplumu, üst düzey yetkililer, yabancı diplomatlar, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve öğrenciler olmak üzere çok geniş bir yelpazeden oluşan katılımcılarla gerçekleştirildi. Ezan okunmasının ardından Kuran’ı Kerim tilavetiyle devam eden programda, katılımcılara geleneksel Türk yemekleri ikram edildi.
Emine Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Türkevi çatısı altında, mübarek ramazan akşamında katılımcılarla bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Emine Erdoğan, “Amerika’daki Türk ve Müslüman toplumunun güçlenmesi ve daha iyi bir konuma gelebilmesine yönelik çalışmalarınızla, her biriniz, âdeta Türkiye’nin bu coğrafyada atan kalbisiniz” diye konuştu.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde verilen kayıpların herkesi derinden yaraladığını belirten Emine Erdoğan, “Yaklaşık 15 milyon vatandaşımızın yaşadığı 11 ilimizi doğrudan etkilese de acısının şiddeti 82 milyonun yüreğinde hissedildi. Asrın felaketi olarak nitelendirdiğimiz bu depremler, dünyanın pek çok ülkesinden daha geniş bir coğrafyayı yıkımla karşı karşıya bıraktı. Pek çok ülkenin nüfusundan daha yüksek sayıda vatandaşımız evsiz kaldı. Yaralarımızı sararken kayıplarımızın acısı yüreğimizi yakıyor. Tekrar milletimizin, ülkemizin başı sağ olsun. İnanıyoruz ki her karanlık gecenin bir sabahı, her kışın baharı vardır. Karanlıkları aydınlığa çeviren, hüzünleri ferahlığa tahvil eden bir yüce el, bir yüce kudret vardır” ifadelerini kullandı.
Emine Erdoğan, Türk devletinin gücü ve milletinin birliği ile aşamayacak sorun, sarılamayacak yaranın bulunmadığına dikkati çekerek depremin ilk anından itibaren, tüm devlet ve sivil toplum kuruluşlarının, iş birliği hâlinde seferber olduğunu anımsattı.
“BİR VEFA VE DOSTLUK ÇEMBERİ İLE KUŞATILDIK”
“Bu zorlu süreçte, geçmişte farklı ülkelere sayısız defa gösterdiğimiz destek ve dayanışma ile Türkiye’nin ne kadar fazla dost biriktirdiğini de görmüş olduk” diyen Emine Erdoğan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in de kendisine “Tüm insani krizlerde elini taşın altına koyan Türkiye’nin bu zor günlerinde yanında olmak hepimiz için bir borçtur” ifadelerini aktardığını paylaştı.
TİKA, AFAD, Kızılay, YTB, Diyanet, Yunus Emre Enstitüsü, Maarif gibi kuruluşların yıllarca Türkiye’nin “şefkat ve merhamet elini” en uzak diyarlara taşıdığını anlatan Emine Erdoğan, “Bu kez biz, en çok ihtiyacımız olan zamanda, âdeta bir vefa ve dostluk çemberi ile kuşatıldık” dedi.
Emine Erdoğan, açılan derin yaraları sarmak için dünyanın farklı yerlerindeki Türk vatandaşlarının da tek yürek olduğunu hatırlatarak, “Ana vatanınızla aranızda binlerce kilometrelik mesafeye rağmen gönüllerinizin Türkiye ile attığını, topladığınız ayni ve nakdi yardımlar ile sizler de gösterdiniz. Bu süreçte, Türk-Amerikan toplumu ve Amerikalı dostlarımız tarafından toplanan yaklaşık 2 bin ton ayni yardım, Türk Hava Yolları’nın desteğiyle deprem bölgesindeki vatandaşlarımıza ulaştı. Yardımların toplanması, tasnifi ve sevkiyatında görev alan sizlerin nezdinde, gönüllü katkı sunan tüm dünya vatandaşlarımızın, karanlık gecemizi aydınlatan umut ışığı olduğunu ifade etmek istiyorum. Her birinize şahsım ve Türk halkı adına en kalbi şükranlarımı sunuyorum” açıklamasında bulundu.
“SİZLER, MERHAMETE VE VİCDANA İHTİYACIN HER GEÇEN GÜN ARTTIĞI DÜNYAYA UMUT KAYNAĞI OLAN TÜRKİYE’NİN TEMSİLCİLERİSİNİZ”
Emine Erdoğan, dünyada bir tarafta gönüllü insanların yaraları sarmak için seferber olurken diğer taraftan nefret suçları işlendiğine dikkati çekti.
Irkçılık ve İslamofobinin zehirli bir hastalık gibi yayılırken, Türkiye’ye yönelik iftiralarla karalama kampanyalarının da gerçekleştiğini anlatan Emine Erdoğan, sosyal medya platformlarında 16 kat daha hızlı yayılan yalan ve yanlış bilgilerin, zihinleri ve kalpleri yapay bir gerçeklik zindanına hapsettiğine işaret etti.
Emine Erdoğan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Nefret, haksızlığa uğrayan kadar, sessiz kalan ve göz yumanları da içine alarak insanlığı büyük bir karanlığa sürüklüyor. Farklı milletlere ve farklı dinlere kucak açmış kadim bir medeniyetin mirasçısı olan bizlerin, ötekine yönelik bu tahammülsüzlüğü anlamamız mümkün değil. Anadolu kültüründen beslenen her kişi; Yunus Emre’nin ‘Ben gelmedim dava için, benim işim sevgi için, dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldim’ öğüdünü içinde taşımaktadır. Sizler, merhamete ve vicdana ihtiyacın her geçen gün arttığı dünyaya umut kaynağı olan Türkiye’nin temsilcilerisiniz. Demokrasi ve özgürlüklerin merkezi olarak görülen ülkelerin, içinde yükselen nefret ve ayrımcılığa karşı sessiz kaldığı bir ortamda, adalet ve hoşgörünün timsali olmanızı ümit ediyorum.”
Türkiye’nin Suriye’den Ukrayna’ya, Somali’den Myanmar’a uzanacak şekilde uluslararası toplumun karşı karşıya kaldığı insani krizlerin hiçbirinde sessiz kalan taraf olmadığını vurgulayan Emine Erdoğan, Türkiye’nin şahit olduğu her bir meselede sorumluluğu olduğu inancıyla, her zaman çözüm odaklı samimi ve gayretli bir tutum izlediğinin altını çizdi.
Emine Erdoğan, “Yaşadığımız dünyanın; sel, kuraklık, yangın gibi felaketler hâlinde duyulan yardım çığlığına karşı gösterdiğimiz duyarlılık da yine aynı toplumsal vicdanın bir ürünüdür” dedi.
30 MART ULUSLARARASI SIFIR ATIK GÜNÜ
Dünyanın temizliği, güvenliği ve geleceği için 2017’de Türkiye’de başlatılan Sıfır Atık Projesi’nin bugün gölgesinin dünyanın farklı köşelerine ulaşan büyük bir çınara dönüştüğüne şahitlik edildiğini ifade eden Emine Erdoğan, Türkiye’nin girişimleri ve 105 ülkenin eş-sunucu olarak desteğiyle BM’de kabul edilen Sıfır Atık kararının çok büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirtti.
Emine Erdoğan, “Karar neticesinde ilan edilen 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü’nün ilkini, dün BM Genel Kurul salonunda, 160’tan fazla ülkenin katılımıyla kutladık. Türkiye’den yükselen Sıfır Atık hareketinin dünyaya örnek olması temennisiyle, Sayın Genel Sekreter Guterres, BM bünyesinde, başkanlığını yürüteceğim bir Danışma Kurulu kurulacağını ilk kez dün ilan etti. Bu tarihî gelişmeler, çocuklarımıza tertemiz bir gelecek adına bırakacağımız en kıymetli miraslar arasında olacaktır” ifadelerini kullandı.
Münferit veya toplumsal olarak yapılan iyiliklerin birleşip çoğalarak karanlıkları bir bir aydınlığa kavuşturacağına inandığını söyleyen Emine Erdoğan, “Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken, yeryüzüne bir rahmet olarak gelen bu mübarek ayın barış ve kardeşliğe vesile olmasını temenni ediyorum. Duaların Arş’a yükseldiği bu mübarek günlerde; yalan bilgi ve dezenformasyonla vicdanların ve zihinlerin kirlenmediği, toplumların barış ve kardeşçe yaşadığı, insanların yalnızca iyilikte yarıştığı bir dünya diliyorum” sözleriyle konuşmasına son verdi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise Türkiye’nin liderliğinde 30 Mart’ın ilk kez Uluslararası Sıfır Atık Günü olarak idrak edildiğini hatırlatarak, “Bu girişimin öncülüğünü önce ülkemizde sonra küresel düzeyde yapan Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi’ye bir kere daha şükranlarımızı sunuyoruz” diye konuştu.
Türkiye’nin 6 Şubat’ta tarihinin en büyük felaketini yaşadığını ama en büyük dayanışmaya da şahitlik ettiğini belirten Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde millî gelire göre dünyanın en cömert ülkesi olduğunu, kalkınma yardımlarında da dünyanın ilk üç ülkesi arasında yer aldığını vurguladı.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Amerikan yönetiminin de Türkiye’yle dayanışma gösterdiğini, ülkedeki Türk, Amerikan-Müslüman ve Türk Süryani toplumunun da seferber olduğunu belirtti.
Türk milletinin birçok badireyi devlet ve milletin el ele vererek aştığını hatırlatan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Sizlere ayrıca Türkiye-ABD ilişkilerine yaptığınız katkıdan dolayı da teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye ve ABD’nin ekonomik iş birliğinin rekor kırarak geliştiğini, son üç yılda ikili ticaret hacminin iki katına çıktığını bildirdi.
Dışişleri Bakanı Bakan Çavuşoğlu, “Başta FETÖ olmak üzere, PKK olmak üzere tüm terör örgütleriyle sizlerin de desteğiyle sadece yurt içinde değil yurt dışında da mücadelemizi sürdüreceğiz. Karşımızdaki husumet cephesi geniş ama dostlarımızın sayısının da çok olduğunu bu afetten sonra gördük” ifadelerini kullandı.
TASC Eş Başkanı Melih Bektaş da depremlerin ardından Amerika’daki Türk toplumunun uzakta olmasına rağmen acıyı çok yakından ve derinden hissettiğini söyledi.
TASC Eş Başkanı Bektaş, şimdi “dayanışma, birlik ve beraberliğin zamanı” olduğunu, Türk toplumunun Amerikan siyasetinde daha aktif hâle gelmesi gerektiğini belirtti.







DÜNYA
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Depremin yıktığı şehirlerimizin tamamını ayağa kaldırmadan durup dinlenmeyeceğiz”

Published
16 saat önceon
Nisan 1, 2023



Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep-Kilis Afet Konutları Temel Atma Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Allah’ın izniyle, köyleri ve ilçeleriyle depremin yıktığı şehirlerimizin tamamını ayağa kaldırmadan durup dinlenmeyeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde “Gaziantep-Kilis Afet Konutları Temel Atma Töreni”ne katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazana 11 il ve ilçelerinde ağır hasara yol açan depremlerin üzüntüsüyle girildiğini belirtti.
Depremlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Emin olun deprem ateşi, sadece düştüğü yeri değil 81 vilayeti ve 85 milyon vatandaşıyla tüm Türkiye’yi yakmıştır” ifadelerini kullandı.
Dünyanın pek çok yerinden taziye mesajları aldıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremden üç gün sonra Gaziantep’i, iki hafta sonra da Nurdağı’nı Cumhur İttifakı olarak ziyaret ettiklerini hatırlattı.
“FABRİKALARDA ÇARKLAR DÖNMEYE BAŞLADI”
Köyleri ve ilçeleriyle depremin yıktığı şehirlerin tamamını ayağa kaldırmadan durup dinlenmeyeceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “İlk günlerdeki arama kurtarma ve acil yardım ihtiyaçlarının yerini, enkazın kaldırılması, geçici barınma alanlarının oluşturulması, kalıcı konutların inşası süreçleri takip etti. AFAD ve diğer kurumlarımızın yanı sıra Gaziantep Büyükşehir, Şahinbey, Şehitkâmil ilçe belediyelerinin de aralarında bulunduğu yüzlerce belediyemiz deprem bölgesinde çok güzel hizmetler verdi. Kardeş belediyeler oluşturduk. Türkiye’nin değişik yerlerinden partimizin belediyeleri burada kardeş belediyelerle bir arada çalışmalarını yürüttüler, hâlâ yürütüyorlar, sonuna kadar yürütecekler. Bu vesileyle tüm belediye başkanlarımıza ve ekiplerine bir kez daha şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum.
Yaklaşık 1,5 ayın ardından yoğun çalışmaların tamamında önemli bir safhaya geldik. Enkazın neredeyse yarısını kaldırdık. ‘Durmak yok, yola devam’ dedik. Geçici barınma alanlarını, konteynerleriyle, prefabrikleriyle, çadırıyla eldeki tüm imkânları kullanarak yaygınlaştırıyoruz. Bu alanları altyapısıyla, sosyal ihtiyaçları karşılayacak birimleriyle, parkıyla, yeşil alanıyla adeta bir mahalle kurma anlayışıyla yapıyoruz. İlk haftalarda ülkemizin diğer şehirlerine giden vatandaşlarımız da yavaş yuvalarına dönüyorlar. Hasarsız ve az hasarlı evlerde oturulmaya, iş yerleri açılmaya, fabrikalarda çarklar dönmeye başladı.”
Yaklaşık 2,5 milyon kişinin hâlen deprem bölgesi dışındaki şehirlerde, 2,5 milyon kişinin de geçici barınma alanlarında misafir edildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Evini kaybetmiş insanları bir an önce yeni yuvalarına kavuşturmak istiyoruz. Bunun için kalıcı konutların inşaat sürecini depremin hemen ardından başlattık. Yürüttüğümüz hasar tespit çalışmaları sonunda tüm deprem bölgesinde 313 bin binadaki 894 bin bağımsız bölümün yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olduğunu gördük” dedi.
“Amacımız, 319 bini bir yıl içinde olmak üzere toplam 650 bin yeni konut yaparak depremzede vatandaşlarımıza teslim etmektir” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni konutları zemin artı 3 ve zemin artı 4 katı geçmeyecek binalarda 3 oda 1 salon olarak güvenli ve kullanışlı bir tasarımla yapacaklarını, köy evlerini de tek katlı, ahırı ve bahçesiyle her türlü talebe cevap verecek şekilde hazırladıklarını söyledi.
“MİLLETİMİZE VERDİĞİMİZ SÖZÜ TUTMAK İÇİN GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIYORUZ”
Gaziantep’te de 29 bin 741 deprem konutu ve 12 bin 607 köy evi inşa edeceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu konutlardan 7 bin 87’sinin temelini bugün buradan atıyoruz. Kilis’te inşa edeceğimiz 649 konutun temelini de yine bugün atıyoruz. Deprem konutlarımızın, hak sahiplerimize şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Projelerimizi, bilim insanlarımızın ve mühendislerimizin yanı sıra şehrin yöneticilerinin, iş dünyasının, kanaat önderlerinin, vatandaşlarımızın görüşlerini de alarak şekillendiriyoruz.
Attığımız her adımda şehirlerimizin tarihini, kültürünü, sanatını, sanayisini, ticaretini, tarımını velhasıl birikimini ve hedeflerini mutlaka gözetiyoruz. Yeni yerleşim yerlerinin tespitini, mevcut merkezlerin dönüşümünü hep bu anlayışla tasarlıyoruz. Bugüne kadar bölge genelinde 67 binin üzerinde konutun ve köy evinin yapım sürecini başlattık. Biraz sonra atacağımız temellerle beraber 30 bin konutun inşası da fiilen yürüyor. Neredeyse her gün yeni konut ihaleleri yapılıyor, yeni inşaatlara girişiliyor. Daha önce başlattığımız 500 bin konut, 1 milyon altyapı, arsa ve 50 bin iş yeri projesini de kuralarını çekerek hak sahiplerini belirleyerek sürdürüyoruz. Milletimize verdiğimiz sözü tutmak için gece gündüz çalışıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Van, Elazığ, Malatya, İzmir depremlerinde, Kastamonu, Bartın, Giresun sellerinde, Antalya ve Muğla yangınlarında nasıl kimseyi mağdur etmeden herkese evlerini teslim ettilerse, Gaziantep’te de aynısını gerçekleştireceklerini belirterek, “Depremzede her kardeşimin hakkını, hukukunu bizzat takip edecek, çalışmaların aksaksız yürümesini sağlayacağız” diye konuştu.
Türkiye genelinde riskli binaların dönüşümüyle ilgili de kapsamlı bir hazırlık yaptıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Ulusal Risk Kalkanı” modeliyle şehirleri en kısa sürede depremlere, sellere, heyelanlara, yangınlara ve diğer tüm risklere karşı dayanıklı, güvenli, huzurlu hâle getirmekte kararlı olduklarını belirtti.
“ARTIK ASIL BÜYÜK ŞAHLANIŞIN EŞİĞİNDEYİZ”
Neredeyse 30 yıldır belediye başkanı, başbakan, cumhurbaşkanı olarak milletin hizmetkârı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar millete verdikleri her sözü tuttuklarının altını çizdi.
Tarihin en kapsamlı, en güçlü, en hakkaniyetli demokrasi ve kalkınma atılımlarının altında imzalarının olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Milletimiz de sağ olsun bugüne kadar bizi hiçbir zaman yalnız koymadı, hep destek oldu, hep yanımızda oldu. Özellikle Gazianteplilerin teveccühünün bizim gönlümüzde ayrı bir yeri var. Bir kez daha Cumhuriyet İttifakı olarak desteğinize talibiz. Cumhuriyetimizin ilk asrı, acısıyla, tatlısıyla bizleri bu noktaya kadar getirdi. Son 20 yılda ülkemize kazandırdığımız güçlü demokrasi ve kalkınma altyapısıyla önceki dönemlerin eksiğini, önemli ölçüde telafi ettik. Artık asıl büyük şahlanışın eşiğindeyiz. Allah’ın izniyle, önümüzde 14 Mayıs seçimleri var. Kazasız belasız bir şekilde bu seçimi de atlattıktan sonra tüm vaktimizi ve enerjimizi Türkiye Yüzyılı’nın inşasına vereceğiz.”
“Yedili koalisyonlarla, masaüstü-masa altı koalisyonlarla bu ülke geçmişte nasıl bir yere gidemediyse bilin ki şimdi de bir yere gidemez” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın ve Türkiye’nin kritik bir yol ayrımında olduğu bugünde “Doğru adımlarla yola devam” diyerek, Türkiye’yi daha büyük bir vizyona kavuşturmak istediklerini belirtti.
“BİZ, SİZE EFENDİ OLMAYA DEĞİL, HİZMETKÂR OLMAYA GELDİK”
Türkiye’nin sahip olduğu mevcut kazanımlar gibi bundan sonra elde edeceği tüm imkânları da milletin her bir ferdinin hizmetine sunacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, size efendi olmaya değil, hizmetkâr olmaya geldik” dedi.
Türkiye’nin eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, ulaşımda, haberleşmede, enerjide, tarımda, sanayide, şehirleşmede, sporda, sosyal desteklerde nereden nereye geldiğini görenlerin bu sözle neyi murat ettiklerini iyi bildiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçime 40 günün kaldığını, bunun için yoğun çalışma yürütülmesi gerektiğini söyledi.
Artık “cumhurbaşkanı” seçmenin, yürütmenin başını, yani devleti ve hükûmeti idare edecek kişiyi seçmek demek olduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Derdi millet olmayanlar, derdi ülke olmayanlar, derdi evlatlarımızın geleceği olmayanlar, işportacı mantığıyla bu makamı ulufe dağıtma yeri hâline getirmeye çalışıyor. ‘Al sana iki tane, sana üç tane, sana beş tane’ der gibi ulufe dağıtıyorlar. Biz hizmetin peşindeyiz, 20 yıl bunu yaptık. Milletimiz bu göreve aday olanlardan kime ne dağıtacağının sözünü değil, kendisine hangi hizmetleri getireceğinin, hangi eserleri kazandıracağının programını, projesini bekliyor.
İşte Gaziantep’te üniversiteler, Gaziantep’te havalimanı ve şimdi ikinci pist. Bütün bunları bizler yaptık. 20 yıllık tecrübemizden aldığımız güç ve birikimle Türkiye Yüzyılı’nın inşası sürecinde hayata geçireceğimiz programları hazırlamaya başladık. Bunların bir kısmını seçim beyannamemizde yakında kamuoyuna açıklayacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kentsel dönüşüm, raylı sistemlerin ülke geneline yaygınlaştırılmasının önemine dikkati çekerek, bu raylı sistemlerin Gaziantep’te de yapıldığını, bundan sonra da kendilerinin yapacaklarını söyledi.
Dış politikada ülkenin etki alanını, itibarını, kazançlarını güçlendirecek duruşlarını yeni adımlarla tahkim edeceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yönetim sistemini daha da geliştirmek için kapsamlı analiz çalışmaları yaptık” dedi.
Yeni anayasa konusundaki taslağı da belli bir seviyeye getirdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Çıkmışlar, ‘Erdoğan aday olamaz.’ Ne oldu? Yüksek Seçim Kurulu suratlarına vurdu mu? Şimdi ne diyorlar? Anayasa Mahkemesine gidiyoruz. Yolunuz açık olsun. Anayasa Mahkemesinin bundan önce bu konularda ne karar verdiklerinden de bunların haberleri yok.
Bunlar ne anayasa bilir ne kanun. Bunların demokrasiyle filan zaten yakından uzaktan alakası yok. Bunlar teröristlerle el ele, kol kola yol yürürler. 14 Mayıs’ta bunları Cudi’ye, Gabar’a, Bestler Dereler’e gömmeye var mıyız? Geçmişte gömdük mü? Gene gömeceğiz. Hiç endişeniz olmasın. Terörle ülkemize bunlar neler çektirdi biliyorsunuzdur. Diyarbakır’da 251 kardeşimizi bunlar sokağa dökerek maalesef şehit etmediler mi? Şu anda içeride değil mi? İçeride. Şimdi söz veriyorlar kapalı kapılar arkasında, yok şunu da kurtaracağız bunu da kurtaracağız… Bay bay Kemal, bu millet sana bu yolu açmayacak.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın döneminde adeta kurtarıcı olan şehir hastanelerini yaygınlaştıracaklarını belirterek, sağlık hizmetlerinin niteliğini artıracaklarını söyledi.
Savunma sanayi projelerinin her birinin başlı başına birer efsane olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İHA’yı yaptık mı? SİHA’yı yaptık mı? Akıncı’yı yaptık mı? Hepsinden öte Kızıl Elma’yı yaptık mı? Türkiye nereden nereye geldi? Şimdi çıkmışlar diyorlar ki, e bunların hepsini gözden geçireceğiz, yol vermeyiz. Ya sen zaten hayatında bu millete en ufak bir hizmet veremedin ki” diye konuştu.
Enerjide müjde üstüne müjde açıkladıklarını da dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, yenilerinin de sırada olduğuna işaret etti. Yapılanları tek tek saymaya kalktıklarında saatler süreceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Çünkü her alanda benzer hazırlıklar içindeyiz. Türkiye öylesine dinamik bir ülke ki burada durmak demek, mevcutla yetinmek demek, gerilemeye, kaybetmeye başlamak demektir. Bunun için bizim vizyonumuzu da programlarımızı da projelerimizi de sürekli daha ileriye taşımamız gerekiyor. Muhalefetin tek vaadiyse ülkeyi eski günlerine geri döndürmektir. Aslında vadettikleri, koalisyonların, kaos ve kargaşa dönemlerinin yokluk ve yoksulluk dönemlerinin Türkiye’si. Bu ülkenin o dönemde neler kaybettiğini, bu CHP iktidarlarının bu ülkede gaz yağı kuyruklarını nasıl gerçekleştirdiğini, burada benim emsalim olanlar gayet iyi bilir. Yağ kuyruklarını biliyoruz değil mi? Ekmek kuyruklarını biliyorsunuz değil mi? Bunlar hep CHP’nin dönemidir. Hiç kimsenin gücü Türkiye’yi çeyrek asır, yarım asır öncesine götürmeye yetmeyecektir. Milletimiz buna izin vermeyecektir. Gaziantep, Nurdağı, İslahiye buna izin vermeyecektir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan deprem konutlarının hayırlı olmasını dileyerek, Ramazanı ve bu ayın içinde idrak edilecek Kadir Gecesi’ni de tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından Gaziantep’in Nizip, İslahiye, Şehitkâmil ve Şahinbey ilçeleri ile Kilis’e canlı bağlantı yapılarak temel atma törenleri gerçekleştirildi.













HABER


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye bu büyük afetin de üstesinden gelerek, hedeflerine doğru ilerlemeye devam edecektir”
Kilis’te depremzedelerle iftar sofrasında bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftar yemeği sonrası yaptığı konuşmada, “Ümidimiz ve beklentimiz odur ki; Türkiye...


İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, New York’ta TASC’ın geleneksel iftarına katıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Birleşmiş Milletler’in (BM) Uluslararası Sıfır Atık Günü Özel Oturumu’na katılmak için bulunduğu New...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Depremin yıktığı şehirlerimizin tamamını ayağa kaldırmadan durup dinlenmeyeceğiz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gaziantep-Kilis Afet Konutları Temel Atma Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Allah’ın izniyle, köyleri ve ilçeleriyle depremin yıktığı şehirlerimizin tamamını ayağa...


Emine Erdoğan: “Çevre sorunlarında çözümün bir parçası olma kararlığımızı sürdürüyoruz”
Emine Erdoğan, BM Genel Kurulundaki Sıfır Atık Özel Oturumu’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye olarak küresel hiçbir meseleye kayıtsız kalmadığımız gibi çevre...
Haber


Ali Bülent Daloğlu : Bilirkişi | Bu kişinin ve yakınlarının Mal varlıkları araştırılması “Türk Milleti” adına çok önemli
TÜRK MİLLETİNİ VE DEVLETİNİ NASIL SOYUYORLAR YAZI DİZİSİ ÇOK YAKINDA Marka Patent çeteleri vatandaşı soymak için her türlü kumpası kuruyor...


İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, BM Genel Sekreteri Guterres ile görüştü
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, BM Uluslararası Sıfır Atık Günü özel oturumuna katılmak için bulunduğu New York’ta, Birleşmiş...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATV-AHaber-APara-ANews özel yayınına katıldı
ATV-AHaber-APara-ANews özel yayınına konuk olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen canlı yayında, Türkiye ve dünya gündemine dair gelişmeleri...


“Macaristan’ın Türkiye-AB ilişkilerindeki olumlu gündeme desteğini sürdürmesini bekliyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan Cumhurbaşkanı Novak ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Macaristan’ın, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerindeki olumlu gündemin ilerletilmesine matuf desteğini artırarak...


Macaristan Cumhurbaşkanı Novak Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Macaristan Cumhurbaşkanı Katalin Novak’ı Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve...


Cumhurbaşkanı Erdoğan, BBP Genel Başkanı Destici ile görüştü
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici ile BBP Genel Merkezi’nde bir araya geldi.


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiçbir kesimi enflasyona ezdirmeme, kayıplarını telafi etme sözümüzü adım adım yerine getiriyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Çalışanlar ve emekliler başta olmak üzere, hiçbir kesimi enflasyona ezdirmeme, kayıplarını...


İyi ki varsınız | Emine Erdoğan ,New York’ta Türk ailenin evinde iftar yaptı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreterliği’nin özel davetlisi olarak bulunduğu New York’ta Hoşcan ailesinin...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Askerlerimizin deprem bölgesinde fedakârca yürüttüğü çalışmaları çok iyi biliyoruz”
Türk Silahlı Kuvvetleri İnsani Yardım Tugay Komutanlığı’nda askerlerle iftarda bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftar sonrası yaptığı konuşmada, “Her ne...


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan ile bir araya geldi
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile Yeniden Refah Partisi’nin...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devlet-millet omuz omuza vererek bu zor günlerin üstesinden hep beraber geleceğiz”
Adıyaman’da depremzedelerle iftarda bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada, “Devlet-millet omuz omuza vererek, tam bir seferberlik ruhuyla, bu zor...


İyi ki varsınız |Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman Yeni Afet Konutları Temel Atma Töreni’ne katıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman Yeni Afet Konutları Temel Atma Töreni’nde yaptığı konuşmada, “İlk günlerdeki önceliğimiz olan arama kurtarma çalışmalarının yerini zamanla...


İyi ki varsın Mehmet Ali Çeçen
Millattan Önce 4000 li yıllardan başlayarak geçmiş tarihinde, onlarca kez farklı kavimler tarafından kuşatılmış ancak sayısız medeniyetlere kucak açmış, gerek...


İyi ki varsın Mehmet Duran
Geçmiş tarihinde sayısız medeniyetlere kucak açmış, kendine özgü mimarisi ile etnografik, arkeolojik, tarihi ve görsel değerleri ile zamanın durduğu izlenimini...


TASARIMDA 2030 YOL HARİTASI
ürkiye’de tasarıma ilişkin politika ve stratejilerin ortaya konulması amacıyla 30-31 Mart’ta Türkiye Tasarım Vizyonu 2030 Çalıştayı düzenlenecek. Türk Patent ve...


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Her geçen gün bir önceki günden çok daha iyi durumdayız.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, deprem bölgesinde her geçen gün bir önceki günden çok daha iyi durumda olduklarını belirterek,...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devletimiz gerekli tüm personelini deprem bölgesinde görevlendirmiştir”
İstanbul Büyükçekmece Öğrenci Yurdu’nda misafir edilen depremzedelerle iftar yemeğinde bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devletimiz tüm kurumlarını, imkânlarını, gerekli tüm...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özdemir Bayraktar Millî Teknoloji Merkezi’ni ziyaret etti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özdemir Bayraktar Millî Teknoloji Merkezi’ni ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaret ettiği Özdemir Bayraktar Millî Teknoloji Merkezi’nde...


İyi ki varsın Haşim İzol
Anadolu coğrafyasında, en eski antik çağlardan daha eski bir tarihe tanıklık eden Mezopotamya’nın en önemli merkezlerin den, adeta dünya tarihine...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, İlim Yayma Vakfı 52. Genel Kurulu’na katıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İlim Yayma Vakfı 52. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Hem asrın felaketiyle mücadele ediyor hem de asrın projelerini tek...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın meseleleri bizim en öncelikli gündem maddemizdir”
Hatay’da depremzedelerle iftarda bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Seçimler elbette önemlidir ama deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın meseleleri bizim en öncelikli gündem...


İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, Hatay’da depremzedelerle bir araya geldi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Hatay’da ziyaretlerde bulundu. Emine Erdoğan, Katar-Türkiye Kardeşlik Konteyner Kenti’nde...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıkılan her şeyi yeniden, daha iyisiyle, daha güzeliyle, daha güvenlisiyle yeniden yapacağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay’da Deprem Konutları ve Yeni Devlet Hastaneleri Temel Atma Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Tarih boyunca nice badireleri atlatmış, pek...


İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmadan bize durmak, dinlenmek yok”
Kahramanmaraş’ta şehit, gazi ve depremzede ailelerle iftarda bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kahramanmaraş’ımızın çeşitli ilçelerinde inşasına başladığımız konutların temel atma...


İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, depremzede Gönen ailesi ile iftar yaptı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Ramazan ayının ilk iftarını, Kahramanmaraş merkezli depremlerde evleri yıkıldığı için Malatya’dan gelip Ankara’ya...


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta Deprem Konutları Temel Atma Töreni’ne katıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş’ta depremzedeler için inşa edilecek afet ve köy konutlarının ilk temel atma törenine katılarak bir konuşma...


Cumhurbaşkanı Erdoğan, NTV-Star TV özel yayınına katıldı
NTV-Star TV özel yayınına konuk olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirilen canlı yayında, Türkiye ve dünya gündemine dair...


Gambiya Büyükelçisi Alkali Fanka Conteh :Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde
Gambiya büyükelçisinden güven mektubu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gambiya Büyükelçisi Alkali Fanka Conteh’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi Conteh,...


Birleşik Krallık Büyükelçisi Jill Morris : Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde
Birleşik Krallık büyükelçisinden güven mektubu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşik Krallık Büyükelçisi Jill Morris’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi...


Kuzey Makedonya Büyükelçisi Jovan Manasijevski :Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde
Kuzey Makedonya büyükelçisinden güven mektubu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kuzey Makedonya Büyükelçisi Jovan Manasijevski’yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi...


İyi ki varsın Abdullah Aksak
Anadolu coğrafyasında, en eski antik çağlardan daha eski bir tarihe tanıklık eden Mezopotamya’nın en önemli merkezlerinden, adeta dünya tarihine meydan...


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bandırma Bor Karbür Üretim Tesisi’nin açılışını gerçekleştirdi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir’de Bandırma Bor Karbür Üretim Tesisi açılışına katılarak bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin stratejik ürünleri...
DİPLOMAT TV

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye bu büyük afetin de üstesinden gelerek, hedeflerine doğru ilerlemeye devam edecektir”

İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, New York’ta TASC’ın geleneksel iftarına katıldı

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Depremin yıktığı şehirlerimizin tamamını ayağa kaldırmadan durup dinlenmeyeceğiz”

Emine Erdoğan: “Çevre sorunlarında çözümün bir parçası olma kararlığımızı sürdürüyoruz”

Ali Bülent Daloğlu : Bilirkişi | Bu kişinin ve yakınlarının Mal varlıkları araştırılması “Türk Milleti” adına çok önemli

İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, BM Genel Sekreteri Guterres ile görüştü

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATV-AHaber-APara-ANews özel yayınına katıldı

“Macaristan’ın Türkiye-AB ilişkilerindeki olumlu gündeme desteğini sürdürmesini bekliyoruz”

Macaristan Cumhurbaşkanı Novak Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Cumhurbaşkanı Erdoğan, BBP Genel Başkanı Destici ile görüştü

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiçbir kesimi enflasyona ezdirmeme, kayıplarını telafi etme sözümüzü adım adım yerine getiriyoruz”

İyi ki varsınız | Emine Erdoğan ,New York’ta Türk ailenin evinde iftar yaptı

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Askerlerimizin deprem bölgesinde fedakârca yürüttüğü çalışmaları çok iyi biliyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan ile bir araya geldi

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devlet-millet omuz omuza vererek bu zor günlerin üstesinden hep beraber geleceğiz”

İyi ki varsınız |Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman Yeni Afet Konutları Temel Atma Töreni’ne katıldı

İyi ki varsın Mehmet Ali Çeçen

İyi ki varsın Mehmet Duran

TASARIMDA 2030 YOL HARİTASI

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Her geçen gün bir önceki günden çok daha iyi durumdayız.

İyi ki varsın Süleyman YAĞCIOĞLU

İyi ki varsın Aslı Bal

İyi ki varsın Nazlıhan ALKAN

İyi ki varsın Sadık KUTANOĞLU

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, “ATLAS Projemiz ulaştırma mevzuatını bütün yönleriyle kapsayacak”

Ahmet Erdem Kimdir?

İyi ki varsın Emel USLU ATİK ;

İyi ki varsın Nalan ÖZKAN

HAK-İŞ 10. ULUSLARARASI KADIN EMEĞİ BULUŞMASI BAKAN SELÇUK’UN KATILIMIYLA GERÇEKLEŞTİRİLDİ

SEKTÖRE YÖN VERENLER ; Derya MİRELİ

İyi ki varsın Demet PEKER;

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göztepe Prof. Dr. Süleyman Yalçın Şehir Hastanesi’ni hizmete açtı

Kazdağlarından Anadolu Tıbbına Uzanan El “AMBROSİALİFE”

İyi ki varsın NURTEN ERGÜN

Karayolları Genel Müdürlüğü zorlu kış şartlarıyla mücadeleye hazır

İyi ki varsın Ayfer Akgül İĞDEBELİ;

İyi ki varsın Hüseyin ÇALIŞKAN

İyi ki varsın Alaattin Çoban

İlk Parti Genel Başkanı Dr. Süleyman YAĞCIOĞLU ‘nun 30 Ağustos Zafer Bayramı mesajı

İyi ki varsın Açelya ELMAS

“Türkiye, son 19 yılda, diğer pek çok alan gibi savunma sanayiinde de âdeta bir devrim gerçekleştirmiştir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kurban Bayramı mesajı

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye Genç İş Adamları heyetini kabulünde açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OECD İstanbul Merkezi Açılış Töreni”ne Video Mesaj Gönderdi

Dev Yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sarıkamış-Karakurt-Horasan yolu açılış töreninde konuştu

Dev Yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan milli helikopter motoru teslim töreninde önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsana hizmet etmeyen, adaleti ve güvenliği temin etmeyen bir sistemin başarı şansı yoktur”

#FikrinBursaBedel

İkinci uluslararası Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Konferansı Ankara’da yapılıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TürkAkım Projesi Açılış Töreni

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Trump ile ortak basın toplantısında konuşuyor

Genç Diplomat
-
DÜNYA5 gün önce
İyi ki varsın Mehmet Duran
-
DÜNYA5 gün önce
İyi ki varsın Mehmet Ali Çeçen
-
DİPLOMAT2 hafta önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bandırma Bor Karbür Üretim Tesisi’nin açılışını gerçekleştirdi
-
DÜNYA2 hafta önce
İyi ki varsın Abdullah Aksak
-
DİPLOMAT1 hafta önce
Kuzey Makedonya Büyükelçisi Jovan Manasijevski :Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde
-
DİPLOMAT1 hafta önce
Birleşik Krallık Büyükelçisi Jill Morris : Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde
-
DÜNYA7 gün önce
İyi ki varsın Haşim İzol
-
DÜNYA1 hafta önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan, NTV-Star TV özel yayınına katıldı