Diplomat -Dünya

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kadınlarımızın, son 20 yılda hayata geçirdiğimiz reformların tamamında katkısı vardır”

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadın Emeği Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Kadınlarımızın, ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarının hepsinde olduğu gibi, son 20 yılda hayata geçirdiğimiz reformların tamamında da emeği ve katkısı vardır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte İstanbul’da Kadın Emeği Zirvesi’ne katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvede yaptığı konuşmada “Fikri olan, çalışan, üreten, yaşamak için olduğu kadar yaşatmak için de emek veren her kadının yanındayız” diyerek başlatılan “Kadın Emeği Türkiye’nin İstikbali Programı”nın bir kez daha ülkeye hayırlı olmasını diledi.

Program kapsamında ülkenin dört bir yanında iş kurmak, işini geliştirmek ve meslek edinmek isteyen 45 binden fazla kadınla bir araya gelindiğini ve onlara destek verildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kadınlarımızın ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarının hepsinde olduğu gibi son 20 yılda hayata geçirdiğimiz reformların tamamında emeği ve katkısı vardır. İnşallah, Türkiye Yüzyılı’nı da sizlerle birlikte kuracağız” diye konuştu.

“KADINLARIMIZA DAHA FAZLA DESTEK VERMEKTE KARARLIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme olmak üzere beş temel ilkesi olduğunu kaydetti.

Bunların programda başarı hikâyelerini anlatan altı kadının eserleri olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bunun için kadınlarımıza daha fazla destek vermekte kararlıyız. Girişimcilik destekleri ve kırsal kalkınma hibeleri gibi programların önemli bir bölümünü kadınlarımızın kullandığını görmekten memnuniyet duyuyoruz. Bu vesileyle kadınlarımız başta olmak üzere reel sektörümüze bir de müjde vermek istiyorum. Hazine destekli kefalet sistemiyle firmalarımıza tahsis edilen kredilerin 200 milyar liralık kaynakla daha etkin kullanımını sağlayacak yeni bir adım attık. Özellikle fatura iptallerinden kaynaklanan sorunları çözecek yöntemleri de devreye alarak sistemin etkinliğini arttırıyoruz. Yeterli teminata sahip olmayan ama kredibilitesi yüksek firmalarımıza en az yüzde 75 oranında Hazine destekli kefalet sağlıyoruz. Elbette kadınlarımızı da unutmadık. Bu kapsamda kadın girişimcilerimize ve kadın kooperatiflerimize de 2 milyar liralık kefalet paketi tahsis ettik. İşletmeden projeye, enerjiden teknolojiye, dijital dönüşümden konuta kadar geniş bir yelpazeye yayılan yeni destek paketimizin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.”

Hazine ve Maliye Bakanlığı öncülüğünde uygulanan “Türkiye Ekonomi Modeli”ni sürekli yeni adımlar ve açılımlarla güçlendirmeyi sürdürdüklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Görüldüğü gibi kadınlarımıza her alanda pozitif ayrımcılık yaparak onların enerjilerini ve emeklerini hayalleriyle buluşturmaya özel önem veriyoruz. Ailesine kol kanat geren kadınlarımızın üretimdeki başarılarıyla ülkelerinin kalkınmasına da daha çok omuz vereceklerinden şüphe duymuyorum. Kadını yaradılışından gelen zenginliklerinden soyutlayıp sadece bir meta hâline getirmek isteyenlere verilecek en güzel cevabın da bu olacağına inanıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadın Emeği Programı’nı hayata geçiren AK Parti Kadın Kolları Başkanı ile ekibiyle destek veren tüm kurumlara teşekkür etti.

İnsanoğlunun yarısını oluşturan kadınları dışlayan, yok sayan bir toplumun, potansiyelinin ve gücünün yarısından vazgeçmiş demek olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün defaatle dinlediklerini, Türkiye olarak böyle bir lükslerinin ve kısır düşüncelerinin de olamayacağının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, erkeğiyle kadınıyla genciyle yaşlısıyla engellisiyle her bir vatandaşın enerjisine, üretkenliğine, katkısına ve birikimine ihtiyaçları olduğunu ifade etti.

“KADININ YER ALMADIĞI BİR SİYASİ HAREKET YOK OLMAYA MAHKÛMDUR”

Bu inançla AK Parti’yi kurarken toplumun istisnasız tüm kesimlerine ulaşacak bir teşkilatlanma yapısı oluşturduklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bugün, Türkiye’nin siyasi hareketleri içerisinde kadın kolları bizim gibi güçlü olan bir parti yok. Gerek ana kademesiyle gerek kadın kollarıyla gerek gençlik kollarıyla en güçlü parti biziz. Nasıl oldu bu? Yüzde 17,4’e AK Parti iktidarlarıyla geldik. Konuşuyorlar. Peki, sorun şimdi bu muhalefete, ‘Sizin kadın milletvekili sayınız kaç? Kadın üyeniz ne kadar?’ Göreceksiniz ki hepsi patır patır dökülüyor. Böyle bir dertleri de yok zaten. Ama bizim derdimiz var çünkü biliyoruz ki kadının yer almadığı bir siyasi hareket yok olmaya mahkûmdur. Gençlik Kollarımızın aynı şekilde yer almadığı bir siyasi hareket, yok olmaya mahkûmdur. İşte, bizim siyasetimize kadın ve gençlik kollarımızın getirdiği zenginliğe şahit oldukça ne kadar doğru bir iş yaptığımızı tekrar tekrar görüyorum. Nitekim artık son günlerine yaklaştığımız 2022’deki siyasi faaliyetlerimizin neredeyse yarısı kadın ve gençlik kollarımızın programlarıdır. AK Parti’nin bugüne kadar girdiği 15 seçimin tamamından açık ara birinci çıkmasında teşkilatlarımızın evlere girerek gönüllerini kazandığı hanımlarımızın çok önemli payı bulunuyor.”

Geçmişte Türkiye’de sözde modernlik, ilericilik ve çağdaşlık iddiasıyla kadınları inançlarından, kıyafetlerinden, esasen de doğrudan doğruya cinsiyetlerinden dolayı dışlayan bir zihniyetin bu ülkede nobranlıklarına şahit olduklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Okullara, iş yerlerine, kamu binalarına sokulmayan kadınların gözyaşları bile bu tek parti artığı faşistlerin yüreğini yumuşatmaya yetmemişti” dedi.

“ÇOCUK YAŞTA CİNSEL İSTİSMAR NE İSLAMİ NE İNSANİ OLARAK ASLA KABUL EDİLEBİLECEK BİR DAVRANIŞ DEĞİLDİR”

Türkiye’nin artık hatırlamak bile istemediği bu karanlık günleri, AK Parti’nin demokrasi reformları sayesinde geride bıraktıklarına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Bununla beraber geçtiğimiz aylarda bir gece yarısı videosuyla yeniden gündeme getirilen başörtüsüyle ilgili yasal düzenleme teklifi hepimize yeniden o meşum günleri hatırlattı. Üstelik bu tartışma vesilesiyle gördük ki birileri hâlâ o karanlık dönemin özlemiyle yanıp tutuşuyor. Biz de madem öyle dedik, temel hak ve özgürlüklerin bu tür düzenlemelere konu edilemeyeceği inancımıza rağmen meseleyi yüreğiniz sıkıyorsa gelin, anayasal düzeyde kalıcı olarak çözecek bir teklifte bulunduk. Tabii Anayasa değişikliği Genel Kurul’da üçte iki çoğunluk gerektirdiği için tabii olarak teklifimizi önce Meclis’te grubu bulunan partilere götürdük. Onlardan kayda değer bir geri dönüş alamadığımız teklifimizi, Cumhur İttifakı milletvekillerinin imzalarıyla Meclis’e sunduk. Şimdi Meclis’teki komisyon ve genel kurul süreçlerini bekliyoruz. Kimlerin kadın haklarının istismarcısı olduğu, kimlerin de kadınların haklarına samimiyetle sahip çıktığı bu süreçte bir kez daha belli olacaktır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tam da bu süreçte yeni bir istismar konusunun ortaya atıldığını, daha doğrusu uzunca bir süredir idari ve hukuki takibi yapılan bir hususun bir anda ülkenin gündeminde öne çıkartıldığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz hiç bir zaman kız evladımızın fiziki ve ruhi olgunluğa erişmeden, hukuki olarak reşit hâle gelmeden evlendirilmesini tasvip etmedik, tasvip etmiyoruz. Zaten kendi aile hayatımızda da hamdolsun bunun bir örneği yok. Öyle davrandık. Hele hele çocuk yaşta cinsel istismar ne İslami ne insani olarak asla kabul edilebilecek bir davranış değildir. Gündeme gelen hadise konusunda da en başından itibaren tüm kurumlarımız gerekli takipleri yapmış, gereken süreçleri hassasiyetle işletmiştir” değerlendirmesini yaptı.

Aslına bakılırsa Türkiye’de küçük yaşta evlilikle ilgili sıkıntıların eskiden beri yaşandığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, ancak son dönemde her alanda olduğu gibi bu hususta da çok istisnai örnekler dışında sorunun önemli ölçüde çözüldüğünü bildirdi.

“ÇOCUK YAŞTAKİ EVLATLARIMIZIN HER ALANDA CİDDİ SAVRULMALAR YAŞADIKLARINA ŞAHİT OLUYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu arada başka sorunlar yaşamaya başladıklarını ifade ederek, “Mesela sosyal medya başta olmak üzere internet mecralarının, televizyonlardaki kimi programların etkisiyle çocuk yaştaki evlatlarımızın görünüşlerinden diğer insanlarla ilişkilerine kadar her alanda ciddi savrulmalar yaşadıklarına şahit oluyoruz. Üstelik bu sancılı durum sadece İstanbul gibi büyükşehirlerimizle sınırlı kalmayıp, ülkemizin her köşesine yayılıyor. Çocuk gelin sorununu çözen Türkiye, çocukların daha büyük felaketlerin kucağına itildiği bir başka tehditle karşı karşıyadır” diye konuştu.

“Şimdi buradan ben tekrar muhalefetin geneline sesleniyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Ana muhalefeti, yavru muhalefeti… Hepsine sesleniyorum. Kandil’in hesabını bugüne kadar sordunuz mu? Diyarbakır Anneleri acaba hangi partinin kapısında gözü yaşlı olarak bunca süredir ağlıyor ve gözü yaşlı olarak oradan birilerine lanetler okuyorlar. Kandil’de 10,11,12,13,14,15 yaşındaki o kız çocuklarımızı kaçıranlar kimler? Yahu sizin dirsek dirseğe yürüdüğünüz, seçimlere beraber girmeyi düşündüğünüz partinin mensupları değil mi? PKK’nın parlamentodaki uzantıları değil mi? Bay Kemal, senin bunlara söyleyecek bugüne kadar bir sözün oldu mu? En ufak bir şey söyledin mi? Bir kere, ya bir vicdansızlık yapma ya. Git de şu Diyarbakır Annelerine geçmiş olsun de. Diyemez, dediği anda seçim ortağını ne yapar, kaybeder. Bunu biliyor. Hatta Meclis kürsüsünden devamlı bir malum partiden milletvekili ‘Biz olmasaydık siz şu anda parlamentoda olmayacaktınız’ diye onlara meydan okuyor. Niye? Çünkü Kandil’den sinyali alıyor. Kandil’dekiler ne diyor? Sayın Kılıçdaroğlu’na methiyeler diziyor. Onların methiyesiyle yürüyorsun. Ankara’dan İstanbul’a onlarla beraber yürüdün. Önce sen oradaki bütün hasarı bir gider, ondan sonra konuş.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Münferit bir hadise üzerinden milletimizin inancına ve değerlerine saldıranlar, Meclis kürsüsünden gönüllü kuruluşlarımızı alenen tehdit edenler, vakıf ve derneklerimize alçakça iftira atanlar, esasen çıkardıkları gürültüyle gerideki bu vahim tabloyu gizlemeye çalışmaktadır” ifadesini kullandı.

Bu kesimlerin terör örgütlerinin istismar ettiği çocuklarla ilgili tek kelime ettiklerini duymadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Yine bunların taciz ve tecavüz iddialarının ayyuka çıktığı parti teşkilatlarının Türkiye’nin değişik yerlerindeki illerinde, yönetimlerinde olan ilçe başkanından belde başkanına kadar bunların hesabını verdiniz mi? Bakıyorsunuz ilçe başkanı taciz yapmış. Belde başkanı tecavüzde bulunmuş. Bunları Aile Bakanım benim, hepsini belgeleriyle anlattı. Hepsi şu anda sizin sicil dosyanızda var. Bunları gayet iyi biliyoruz, yakından da takip ediyoruz. Sicil dosyalarınız elimizde. Seçime kadar da bunları meydanlarda anlatacağız. Sosyal medya mecralarındaki rezaletleri, bunların dile getirdikleri vaki mi? Değil. Bunca rezalete sırtını dönenlerin, hep birlikte kınadığımız bir hadise üzerinden yürüttükleri kirli kampanyanın gerisindeki gayenin farkındayız. Ne kız çocuklarımızın istismarına izin vereceğiz ne de kin ve nefret kokan hezeyanlarla milletimizin rencide edilmesine göz yumacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkede kadınların, gençlerin ve çocukların sorunlarıyla ilgilenenlerin asıl üzerinde durmaları ve çözüm aramaları gereken meselenin evlatları topyekûn tehdit eden sapkın akımlar olduğunu bildirdi.

Açık konuşacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “LGBT denilen olay, bizim kitabımızda yok. Fakat CHP’nin kitabında var mı? Var. Diğer yavru muhalefetin kitabında var mı? Var. Onlarla beraber yürüyorlar mı? Yürüyorlar. Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek dönem bakanlıklarla tüm ilgili kurumlarla sivil toplum kuruluşlarıyla bu büyük tehlikelere karşı daha müteyakkız şekilde mücadele edeceklerini vurguladı.

“GÜÇLÜ AİLE OLMADAN, GÜÇLÜ BİR MİLLET OLMAZ”

Birilerinin gündemi farklı da olsa aile kurumunun temel direği olan kadınların üretim yanında siyasetteki varlık ve etkinliklerinin arttığının gerçek olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Güçlü aile olmadan, güçlü bir millet olmaz. Kadın olmadan siyasetin, üretimin, büyümenin olamayacağı anlayışımızın en somut örneklerinden biri de Meclis’teki temsil düzeyidir. Az önce arkadaşlarımız söyledi. Et-tekraru ahsen velev kane yüz seksen. Şimdi ben de söyleyeceğim. Nedir o? Meclis’te ilk defa 1935’te milletvekili olarak görev almaya başlayan kadınlarımızın temsil düzeyi genellikle çok düşük oranda seyretmiş hatta yüzde birler seviyesine kadar inmiştir. Hatta 1999 seçimlerinde milletin oyuyla meclise gelen bir kadın milletvekilimize, bu ana muhalefetin geçmişteki temsilcisi durumunda olanlar ne demişti? ‘Bu kadına haddini bildirin’ demişti. Ne demek bu ya? Yani bir kadına, parlamentoya milletin oylarıyla seçilerek gelen bir başörtülü kadına, ‘Bu kadına haddini bildirin’ demek ne demek ya? Ey CHP, siz onların devamısınız, hiç bir farkınız yok. Hadi sıkıyorsa şimdi de had bildirin bakalım.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, buralara kolay gelmediklerini, bütün hanım kardeşlerinin çektiği çok eza cefaların olduğunu belirtti.

“Diyarbakır Annelerinin gözleri nasıl yaşlıysa evet bizim de ailelerimizin gözleri çok yaşlıydı” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Okullarından maalesef kovulan ve bu ana muhalefetin şu anda başındaki zatın genel başkan yardımcısı olan bir kadın, ikna odalarında o bizim kızlarımızın başlarındaki örtüleri çıkartarak, onları odaya alıp, orada onlara manevi işkenceyi yapıyorlardı. Hâlâ utanmadan, sıkılmadan konuşuyorlar. Biz sizin cemaziyülevvelinizi gayet iyi biliriz. Çünkü aynı acıyı ben de yaşadım. Birçok yakınlarım yaşadı ve adeta sanki farklı bir ülkede yaşıyormuş gibi kızımı İstanbul’daki okuldan alıp ondan sonra Türkiye’nin farklı bir iline adeta kaçırmak zorunda kaldım. O okulun müdürü de benim sınıf arkadaşım olduğu için ‘Ya gönder bana.’ Ve oraya gönderdim arkadaşıyla beraber. Bu çileleri biz yaşadık. Bay Kemal, sen bunları yaşamadın. Zaten senin böyle bir derdin de yok.”

“MECLİS’TEKİ KADIN TEMSİL ORANI YÜZDE 17,4’E YÜKSELDİ”

Verdikleri mücadeleyle 2002’den itibaren Meclis’teki kadın temsil oranının düzenli olarak yükselerek bugün yüzde 17,4 seviyesine kadar ulaştığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadınların temsil düzeyindeki olumlu gelişmeleri öğretmenlerden akademisyenlere, iş hayatından spora kadar her alanda görmenin mümkün olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek seçimlerde kadınların hem AK Parti’nin kendilerine sağladığı kazanımlara hem de Türkiye Yüzyılı’na sahip çıkacaklarına inandıklarını ifade ederek, “Diğer alanlardaki sorunları çözülen, önlerindeki engeller kalkan kadınlarımızdan, artık daha büyük adımlar bekliyoruz. İşte az önce gördünüz. Neleri ispat ettiler, neleri ispat ediyorlar? Kadını ismiyle ve varlığıyla istismar etmek dışında bir müktesepleri olmayanlara aileden iş hayatına kadar her alanda beraberce sergileyeceğimiz birlik, beraberlik, kardeşlik ve dayanışma ile en güzel cevabı vereceğimize inanıyorum” diye konuştu.

AK Parti Kadın Kolları Başkanlığı’nı, başarıyla yürüttükleri “Kadın Emeği Türkiye’nin İstikbali” programı için tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Yüzyılı’nı birlikte kalkınmanın, üretimin, huzurun, şefkatin, merhametin, insanı insan yapan tüm değerlerin yüzyılı yapacaklarına olan güvenini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hafta Mardin’e gittiğini hatırlatarak, “Mardin’de açılışları yaptık. Meydanı gördük. Gümbür gümbür maşallah 2023’e hazırlanıyor. Ondan önce Şanlıurfa’daydık, aynı şekilde gümbür gümbür. Gaziantep’teydik aynı şekilde. Cumhur İttifakı’nın diğer kanadı, o da dün Mersin’deydi. Orada da yine Cumhur İttifakı gümbür gümbür geliyor. Bu dayanışmamız, bu birlikteliğimiz altılı masanın birlikteliğine benzemez. O çöktü, çöküyor. Yürümeye mecalleri yok. Yeter ki biz, birbirimizi ‘Yaratılanı severiz, Yaradan’dan ötürü’ anlayışıyla sevelim” dedi.

Dün akşam Katar’da düzenlenen Dünya Kupası Finali’nde kendisine rehberlik eden Katarlı Bakan’ın annesine olan hayranlığını, ilgi ve alakasını anlattığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben de kendisine kısaca dedim ki: Sayın Bakan, malum siz bunları bilirsiniz. Cennet annelerin ayakları altındadır. Bak, babaların ayakları altında değil. Onun için de ben anacığıma zaman zaman, anacağım derdim, ayağının altını öpeyim. Annem gülerek ayağını çekerdi. ‘Anacım cennetin kokusunu almak istiyorum, müsaade et’ derdim. O çekerdi. Bizde anne, bizde kadın bu kadar muhteremdir. Ey muhalefet bunu bilin. Onun için inancımıza saldırmayın, haddinizi bilin” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a konuşmasının ardından AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir tarafından, el oyması tekniğiyle maun ve kayın ağacına yazılan “Ahilik Duası” hediye edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a ise Maarif Nişanı takdim edildi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ve başarı hikâyeleriyle ilham veren yüzlerce kadın ile iş insanının katıldığı program, aile fotoğrafı çektirilmesiyle sona erdi.

DİPLOMAT

“Hollanda ile ticari ve ekonomik ilişkilerimiz derinleşerek güçleniyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte ile düzenlediği ortak basın toplantısı

Avatar

Published

on


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte ile düzenlediği ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada, “Görüşmelerimizde ülkelerimiz arasındaki çok boyutlu iş birliğini gözden geçirdik. İkili münasebetlerimizi daha ileri seviyelere taşıma kararlılığımızı teyit ettik. Ticari ve ekonomik ilişkilerimiz derinleşerek güçlenmeye devam ediyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Hollanda Başbakanı Mark Rutte Vahdettin Köşkü’nde baş başa görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin başında, Hollanda Başbakanı Rutte’yi, heyet üyelerini ve basın mensuplarını selamladı.

Hollanda Başbakanı Rutte’yi ve heyetini İstanbul’da misafir etmekten büyük memnuniyet duyduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye-Hollanda Dostluk Anlaşması’nın 100’üncü, İş Gücü Anlaşması’nın ise 60’ıncı yılını idrak ediyoruz. Böyle bir dönemde gerçekleşen ziyaret ikili ilişkilerimiz açısından ayrı bir anlam taşıyor” diye konuştu.

“İKİLİ TİCARETİMİZ GEÇTİĞİMİZ SENE 13 MİLYAR DOLARI BULDU”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasındaki münasebetlerin geçmişinin 400. yılı aştığını anımsatarak, şöyle devam etti: “Görüşmelerimizde ülkelerimiz arasındaki çok boyutlu iş birliğini gözden geçirdik. İkili münasebetlerimizi daha ileri seviyelere taşıma kararlılığımızı teyit ettik. Ticari ve ekonomik ilişkilerimiz derinleşerek güçlenmeye devam ediyor. Hollanda, Türkiye’deki en büyük yabancı yatırımcı ülke konumundadır. Girişimcilerimiz ise Hollanda’da 6 milyar avro değerindeki yatırımlarıyla yaklaşık 80 bin kişiye istihdam sağlıyor. İkili ticaretimiz geçtiğimiz sene 13 milyar doları buldu. Bu rakamı ilk aşamada 15 milyar dolara, ardından da 20 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Savunma sanayi, yeşil ve dijital dönüşüm ile enerji sektörlerinde tesis edeceğimiz yeni ortaklıklar bu hedefe ulaşmamıza yardımcı olacaktır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesine yönelik çalışmaların bir an önce başlatılmasının önemli olduğunu belirterek Türkiye olarak bu duruma atfettikleri ehemmiyete görüşmede bir kez daha dikkati çektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Birliği’nin Türkiye’yle ilişkilerini, hakkaniyet ve stratejik perspektifle ele alması noktasında Hollanda’nın desteğini beklediklerini dile getirdi.

“GAZZE’DE DEVAM EDEN KATLİAMLARIN DURDURULMASI VE KALICI ATEŞKESİN TEMİNİ BÜYÜK ÖNEM ARZ EDİYOR”

Hollanda Başbakanı Rutte ile başta Gazze ve Ukrayna özelinde ortak güvenliği ilgilendiren gelişmeler hakkında da fikir alışverişinde bulunduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Gazze’de devam eden katliamların durdurulması ve kalıcı ateşkesin temini büyük önem arz ediyor. Ateşkes ve insani yardımların Gazze’ye kesintisiz ulaştırılması hususunda İsrail yönetimine daha fazla baskı yapılması gerekiyor. Bölgeyle temaslarında ateşkes, barış ve istikrar için gereken adımların atılması yönündeki beklentilerimizi vurguladık. Terörle mücadele konusu da istişarelerimizin en öncelikli başlıklarından biriydi. Türkiye’nin bölücü terörle mücadele noktasında ödediği ağır bedeller ortadadır. Aralarında çocukların, kadınların, sivillerin ve güvenlik güçlerimizin olduğu binlerce vatandaşımızı PKK’nın saldırılarında kurban verdik. Müttefiklik hukukuna uygun biçimde PKK ve uzantıları başta olmak üzere hiçbir terör örgütüne müsamaha gösterilmemesi gerektiğini ifade ettim.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, temmuz ayında Washington’da gerçekleştirilecek NATO Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi ile hazırlıklarının da gündemlerinde yer aldığını belirterek, ittifak içerisindeki dayanışmayı ve müttefikler arasındaki insicamı sağlamanın öncelikle NATO Genel Sekreteri’nin görevi olduğunu ve bu kapsamda bu göreve aday olan Hollanda Başbakanı Rutte ile yeni NATO Genel Sekreteri’nde ne tür hasletleri görmek istediklerini paylaştıklarını ifade etti.

Müstakbel genel sekreterin, NATO’nun Avrupa Atlantik Güvenliği’nin sağlanmasındaki asli konumunun korunmasına öncelik vermesi gerektiğini beklediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Ayrıca müttefikler arasındaki savunma sanayi alanındaki yaptırım, kısıtlama ve engellemelerin ortadan kaldırılmasında, tıpkı Sayın Stoltenberg gibi yoğun ve güçlü çaba sarf edilmesi şarttır. Bu hususları genel sekreterlik için adaylığını açıklayan Romanya Cumhurbaşkanı Sayın Iohannis’le ayrıca geçtiğimiz hafta talebi üzerine yaptığım telefon görüşmesinde paylaştım. Bu sürece, kararımızı stratejik akıl ve hakkaniyet çerçevesinde vereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte’ye ziyaretleri için bir kez daha teşekkür ettiğini sözlerine ekledi.

HOLLANDA BAŞBAKANI RUTTE: “NATO’NUN GÜNEY KANADININ TÜRKİYE’NİN LİDERLİĞİNE İHTİYACI VAR”

Hollanda Başbakanı Rutte de konuşmasında görüşmede, gündemde yer alan konuların ele alındığını söyleyerek ikili nitelikte konular olduğunu ancak jeopolitik önem taşıyan meselelerin de konuşulduğunu kaydetti ve “Türkiye belirleyici bir rol oynuyor. Bunu yaparken de Gazze’deki durumu çözmeye yönelik çabalar sarf ediyor. Aynı zamanda Ukrayna’daki bu korkunç savaşla ilgili de çabaları var. O bakımdan siz önemli bir rol oynamaktasınız” diye konuştu.

Türkiye’nin bu ihtilafları çözüme kavuşturma gayreti içerisinde olduğunu vurgulayan Hollanda Başbakanı Rutte, “Türkiye jeopolitik bir aktör. Türkiye’nin (bölgede) çok etkisi var” dedi.

Hollanda Başbakanı Rutte, Türkiye ve Hollanda ilişkilerinin uzun yıllara dayandığını dile getirerek, görüşmede Gazze ve Ukrayna dahil olmak üzere birçok meselenin konuşulduğunu aktardı.

NATO Genel Sekreterliğine adaylığının söz konusu olduğunu söyleyen Hollanda Başbakanı Rutte, şunları kaydetti: “Türkiye NATO’da çok önemli bir müttefik. ABD’nin ardından Türkiye NATO bünyesindeki en büyük ikinci askerî gücü temsil ediyor. Türkiye zorlu bir bölgede, zor komşuları olan bir coğrafyada yer alan bir ülke. Maalesef gündeminde terörizm var.”

Görüşmede terörle mücadelenin de ele alındığını kaydeden Hollanda Başbakanı Rutte, “Bütün bu bölgede ve genel transatlantik ilişkilerinin istikrarı bakımından NATO’nun güney kanadının Türkiye’ye ihtiyacı var, Türkiye’nin liderliğine ihtiyacı var” ifadesini kullandı.

Hollanda Başbakanı Rutte’nin konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni yolculuğunda kendisine başarılar diledi.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte ile görüştü

“Türkiye’ye Hoş Geldiniz”

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hollanda Başbakanı Mark Rutte’yi Vahdettin Köşkü’nde kabul etti.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

“Elimizdeki tüm imkânlarla Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz”

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu 5. Konferansı’nda yaptığı konuşmada, “Gazzeli kardeşlerimizin yaşadığı dramların gündemden düşürülmemesi noktasında hepimiz çaba harcamalıyız. Türkiye olarak elimizdeki tüm imkânlarla Gazze’nin ve Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son bir asırdır toprakları aşama aşama işgal edilen Filistin halkının bugün tarihin en vahşi zulümlerinden birine maruz bırakıldığını vurgulayarak şöyle devam etti: “Buradan, mücadeleleriyle Kudüs’le beraber tüm insanlığın onuruna da sahip çıkan Filistinli kahramanlara bir kez daha selamlarımı gönderiyorum. İşgalci zalimler karşısında dik duran Filistin’in yiğit evlatlarını ülkem ve milletim adına saygıyla selamlıyorum. Dünyanın dört bir yanında Filistin ve Gazzeli kardeşlerimizle dayanışma sergileyen, vicdan sahibi tüm insanlara teşekkür ediyorum. 7 Ekim’den (2023) bu yana yaşananları anlatmaya artık kelimeler yetersiz kalıyor. Modern dönem firavunlarını görmek isteyen hiç uzağa gitmesin, son 203 gündür 35 bin Filistinliyi acımasızca katledenlere baksın. Günümüzün Hitler’i ve Nazileri Gazze’de 15 binden fazla çocuğu öldüren katillerdir. Netanyahu kendisinden önceki caniler gibi adını ‘Gazze Kasabı’ olarak tarihe utançla yazdırmıştır. Alnına yapışan bu kara leke ne yaparsa yapsın çıkmayacaktır.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu 5. Konferansı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıları selamlarken, kalbi Kudüs ve Filistin için atan parlamenterleri ülkede ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.

Katılımcılara, “Medeniyet, tarih ve kültür şehri güzel İstanbul’umuza hepiniz hoş geldiniz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konferansın hayırlara vesile olmasını diledi.

Afrika’dan Asya’ya, Amerika’dan Avrupa’ya kadar dünyanın dört bir yanındaki bütün Kudüs sevdalılarına selamlarını ve sevgilerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizlerin şahsında Filistin davasını kendi meselesi görüp destek veren, Kudüs’e ve Filistin’e sahip çıkan tüm parlamenterlere teşekkür ediyorum” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, üç gün sürecek konferansta gerçekleştirilecek istişarelerin, temas ve ziyaretlerin başarılı geçmesini temenni ederek, şöyle konuştu: “Parlamenterler Arası Kudüs Platformu’nun kuruluşundan bu yana geçen sürede önemli bir boşluğu doldurduğunu memnuniyetle müşahede ettik. Türkiye-Filistin Dostluk Grubu himayelerinde 34 ülkeden 157 üye ile dokuz yıl evvel başlayan girişim bugün 2 bin üyeye ulaştı. Platform faaliyetleriyle, toplantı ve konferanslarıyla, farklı alanlardaki çalışmalarıyla Filistin davasının küresel ölçekte sesi ve nefesi oldu. Birleşmiş Milletler kararlarına, prensiplerine, uluslararası normlara uygun olarak Kudüs ve Filistin’e hizmet eden siz kardeşlerimi tebrik ediyorum.”

“HİÇBİR GÜÇ KALBİMİZDEN KUDÜS SEVGİSİNİ SÖKEMEZ”

Müslüman olmanın, Müslümanca yaşamanın, hakkı, hukuku ve adaleti cesaretle savunmanın zor olduğu günlerden geçildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilhassa ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın mahremiyetine, tarihi statüsüne ve kutsiyetine yönelik tacizler giderek artıyor. İşgalci İsrail tarafından Kudüs’ün kadim kimliği adım adım yok ediliyor. Kandan ve gözyaşından beslenen haçlı zihniyetinin tekrar hortlatılmak istendiğini görüyoruz. Haçlı seferleriyle yakılıp yıkılan Kudüs’ü tekrar ayağa kaldıran ve dört asır boyunca bir esenlik diyarı hâline dönüştüren ecdadın torunları olarak Filistin’de yaşanan menfi, müspet her gelişmeyi yakından takip ediyoruz. Resulü Ekrem Efendimizin aleyhissalatu vesselam, şu tavsiyesi Kudüs davasında ecdadımız gibi bizim de rehberimizdir; ‘Beytü’l-Makdis’e gidin ve orada namaz kılın. Şayet oraya gidemez ve orada namaz kılamazsanız oranın kandillerini aydınlatacak yağ gönderin.’ Evet, Mescid-i Aksa bizim sadece ilk kıblemiz değildir. Aynı zamanda Hazreti Nebi’nin ve ondan önce gelen peygamberlerin de bize emanetidir. Kudüs-ü Şerif’in her köşesinde bu kutlu beldeye 400 yıl boyunca büyük sevda ile hizmet etmiş kahraman ecdadımın izi, eseri ve mührü vardır. Kimse bu izleri silemez, hiçbir güç kalbimizden Kudüs sevgisini sökemez.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gerçeği yeniden ifade etmek istediğini ve Türkiye olarak “La ilahe illallah, İbrahim halilullah” lafzında sembolleşen kuşatıcı anlayışla Kudüs’e sahip çıkmayı görev bildiklerini söyledi.

Son bir asırdır Haçlı heveslileriyle siyonist yayılmacılık arasında sıkışan Kudüs-ü Şerif’i tüm insanlık için tekrar bir darüsselam hâline getirmek için tüm güçleriyle çalıştıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kudüs’ü savunmanın insanlığı savunmak, barışı savunmak, farklı inançlara saygıyı savunmak olduğu inancıyla mücadelemizi azimle sürdürüyoruz. İnsanlık ve barış adına yürüttüğümüz bu kutlu mücadeleye destek veren Parlamenterler Arası Kudüs Platformu’na şükranlarımı sunuyorum. Rabbim emeklerinizi zayi eylemesin diyorum” diye konuştu.

“GÜNÜMÜZÜN HİTLER’İ VE NAZİLERİ GAZZE’DE 15 BİNDEN FAZLA ÇOCUĞU ÖLDÜREN KATİLLERDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu şekilde konuşunca birilerinin rahatsız olduğunu belirterek “Cürmü yüzüne söylenen her suçlu gibi İsrail yönetimi de antisemitizmle itham ederek bizi susturabileceğini zannediyor” ifadesini kullandı.

İsrail’in elindeki basın ve lobi gücüyle Gazze’de işlediği cinayetlerin üstünü örtebileceğini düşündüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan onlara şu hakikati tekrar hatırlatmakta fayda görüyorum; ne yaparsanız boş ne kadar uğraşsanız da beyhude. Tayyip Erdoğan’ın kalbine de kavline de zincir vuramazsınız. Sizin tehditlerinize ve baskılarınıza asla boyun eğmeyiz” dedi.

“HİÇ KİMSE BİZDEN SOYKIRIMA SESSİZ KALMAMIZI BEKLEYEMEZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ey Netanyahu, duam şu; Ya Rab, Kahhar ismi şerifinle tecelli ederek başta Netanyahu olmak üzere bu siyonistleri kahru perişan eyle. Birileri dönse de biz yolumuzdan dönmeyiz, dönmeyeceğiz. Çünkü biz Allah’a ve hesap gününe inanıyoruz. Biz şartlara göre, esen rüzgâra göre, konjonktüre göre sözünü, duruşunu, tavrını belirleyen tatlı su siyasetçilerinden değiliz. Biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık. Bu kutlu yola ömrümüzü adadık. Yarım asırlık siyasi hayatımız boyunca bedel ödemekten asla çekinmedik. Biz birilerine şirin gözükmeksizin değil ‘Filistin bir sınav kâğıdı, her mümin kulun önünde’ diyen merhum Cahit Zarifoğlu’nun ifadesinde anlamını bulan o ağır imtihanı hakkıyla vermenin derdindeyiz.

Kimse kusura bakmasın, tüm imkânsızlıklara rağmen Filistinli kardeşlerimiz tam 203 gündür tek başlarına direnirken, yalnız başlarına tüm insanlığın onurunu savunurken hiç kimse bizden soykırıma sessiz kalmamızı bekleyemez. Sırf İsrail ve Batılı destekçileri öyle istedi diye Hamas’a terör örgütü iftirası atanlardan olamayız. İsrail’e gönüllü veya ücreti mukabili uşaklık yapan lejyonerlerin ve kiralık kalemlerin kavramlarıyla Filistinli direnişçilere terörist yaftası vuramayız. Varsın birileri rahatsız olsun, varsın birilerinin ezberleri bozulsun, biz işgalcilere karşı vatanlarını savunan Hamaslı kardeşlerimizi Filistin’in Kuvayımilliyesi olarak görmeye devam edeceğiz. Bu hakikati de dilimizin döndüğü, gücümüzün yettiği kadar her platformda cesaretle dillendirmekten geri durmayacağız. Sesimizle sözümüzle dualarımızla insani yardımlarımızla elimizdeki tüm imkânlarla Filistin davasına, Gazzeli kardeşlerimizin ortaya koyduğu asil ve onurlu direnişe destek vermeye devam edeceğiz.”

Bu konudaki dirayetli tavırlarını geçen hafta görüştüğü Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’ye açıkça ifade ettiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail’in saldırılarında evlatlarını, torunlarını, akrabalarını şehit veren Gazzelilerin acılarını paylaştığını çok net bir şekilde söylediğini kaydetti.

“BAĞIMSIZ FİLİSTİN DEVLETİ’NİN KURULMASI İÇİN ÇABA HARCAMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bundan bir asır önce topraklarını işgal eden emperyalist güçlere karşı bağımsızlık mücadelesi yürüten kahraman bir milletin evlatları olarak haklı davalarında yanlarında olduğumuzu dile getirdik. İnşallah bundan geri adım atmayacak, 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen, toprak bütünlüğü haiz bir Filistin Devleti’nin kurulması için samimiyetle çaba harcamayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Gazze’de 203 gündür aralıksız devam eden soykırımı hiçbir sebebin mazur gösteremeyeceğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “7 Ekim’de yaşananları tasvip edersiniz veya etmezsiniz bu tamamen sizin bakış açınızla ilgili bir konudur ama bunu öne sürerek kuvözdeki yeni doğmuş bebekleri öldürmeyi, sivillerin üzerine tonlarca bomba yağdırmayı, şehit naaşlarına dahi eziyet etmeyi, bir adet ekmek almak için sıra bekleyen insanları katletmeyi, camileri, kiliseleri, okulları, hastaneleri bilerek hedef almayı, Gazze’yi toplu mezarların olduğu büyük bir kabristana dönüştürmeyi velhasıl savaş hukukunun asgari şartlarına bile riayet etmemeyi haklı çıkaramazsınız. Çok açık söylüyorum. Çocuğunun doğum gününü Gazzeli sabileri öldürerek kutlayan bir zihniyetin insanlıkla en temel insani değerlerle bağı kalmamış demektir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İsrail yönetimi bize laf söylemeden önce bu vahşetle yüzleşmeli, terör örgütü gibi değil, hukukla mukayyet bir devlet mantığıyla hareket etmeyi öğrenmelidir. Bunu yapmadıkları müddetçe bizim de İsrailli yöneticilere karşı tavrımız değişmeyecektir” ifadelerini kullandı.

“Son olarak, daha yeni açıkladım. İsrail’le artık ilişkilerimizi ticari anlamda başta olmak üzere, bunu Dışişleri Bakanım da açıkladı; kestik, kesiyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Şunun da özellikle altını çiziyorum. Türkiye, 2000 yılı aşan tarihinin hiçbir döneminde asla soykırım yapmamış, sömürgeci olmamış, savaşta bile olsa masumlara dokunmamış bir ülkedir. Bugüne kadar kimsenin inancına, kökenine, kimliğine bakmadan, başı dara düşen herkese biz kapımızı açtık. Engizisyondan kaçan Musevilere de Nazi zulmünden kaçan Yahudi bilim adamlarına da biz sahip çıktık, ey Netanyahu.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kafkaslar’dan Balkanlar’a, Afrikada’dan Asya’ya kadar kim zulme uğramışsa, hiç düşünmeden imdadına koştuklarını vurgulayarak “13 yıl önce çatışmalar başlayınca Suriyeli komşularımızı nasıl bağrımıza bastıysak Ukrayna’dan kaçan mültecilere de biz güvenli liman olduk” dedi.

“GAZZE’YE GÖNDERDİĞİMİZ İNSANİ YARDIMLARIN TOPLAMI 50 BİN TONA YAKLAŞTI”

Türkiye’nin, millî gelire oranla en fazla insani yardım yapan ülkelerden biri olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nerede bir istikrarsızlık ve çatışma varsa, menfaat hesabı gütmeden ateşi söndürmeye çalışıyoruz. Bölgemizde barışın, huzurun, refahın ve güvenliğin hâkim olması için samimiyetle gayret gösteriyoruz. Gazze’ye yardımlarda ilk sırada Türkiye yer alıyor. 7 Ekim’den (2023) bu yana 13 uçak ve dokuz gemiyle Gazze’ye gönderdiğimiz insani yardımların toplamı 50 bin tona yaklaştı. Refakatçileriyle birlikte 900 Gazzeli hastayı tedavilerini yaptırmak üzere, ülkemize getirdik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, insani yardımların yanı sıra Refah’taki Kızılay Aşevi aracılığıyla günlük 10 bin kişilik sıcak yemek dağıtımı yaptıklarını, temiz içme suyu ihtiyacının karşılanması amacıyla günlük 7 ton içme suyunun Gazze’ye geçişini sağladıklarını belirterek “Ticari açıdan 54 ürün grubunda, İsrail’e ihracat kısıtlaması uygulayan tek ülke yine Türkiye’dir. Gazze katliamlarının çok öncesinde askeri amaçla kullanılabilecek malzemelerin sevkini zaten tamamen durdurmuştuk. 9 Nisan’da aldığımız ihracat kısıtlaması kararıyla bu tavrımızı pekiştirmiş olduk” diye konuştu.

Burada samimi bir üzüntüsünü paylaşmak istediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçen ay ülkemizde Mahallî İdareler Seçimleri yapıldı. Seçim sürecinde bu konuda büyük bir haksızlığa ve iftiraya maruz kaldık. Şahsımızın Filistin davasını savunurken, ödediği bedeller ortadayken, Türkiye düşmanlarının da sağladığı lojistik destekle birileri ülkemizin ve milletimizin Filistin direnişine verdiği güçlü desteği gölgelemeye çalıştı. Bu kirli kampanyayı meselenin aslını bilmediklerinden değil, hırsları, akıl ve vicdanlarının önüne geçtiği için yürüttüler. Hatta ‘İsrail’e jet satışı yapıldı’ iftirası atacak kadar gözlerini kararttılar. Daha ileri gidiyorum. ‘Jet yakıtı gönderdiler’ diyecek kadar ne yazık ki akıl, vicdan ve ahlak dışı bir sürü iddia gündeme taşındı. Sizin vicdanınız var mı ya? Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının böyle bir adım atması mümkün mü? Akıl, vicdan, ahlak dışı bir sürü iddia bu seçimlerde gündeme taşındı. Daha vahimi bu asılsız ithamların İsrail dâhil Türkiye’nin dik duruşundan rahatsız olan yabancı odaklar tarafından uluslararası basında ve sosyal medya mecralarında köpürtülerek, ülkemiz aleyhine kullanılması çok yaralayıcıydı. Yaralandık.”

“GAZZE’DE KALICI ATEŞKESİN SAĞLANMASI AMACIYLA DİPLOMATİK ÇABALARIMIZI DEVAM ETTİRİYORUZ”

Türkiye’nin çabalarını bilen kardeşlerinin arasında bile istifham oluşturan bu propagandanın içinin boş olduğunun, 1 Nisan sabahı itibarıyla görüldüğünü kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Fakat sel gitse de izi kalmış. 3 kuruşluk siyasi çıkar uğruna Filistin’in Türkiye ile ilişkilerini bilen veya bilmeyen, gayet iyi biliyor… Türkiye, bizim iktidarımız döneminde böyle bir şey yapar mı? Yapmaz mı? Bunu çok iyi biliyorlar. Onlar bu iftiraları atsalar da biz yolumuza aynı kararlılıkla devam ediyoruz. Gazzelilerin haklarını savunma maskesi altında Filistin’e en büyük desteği veren ülkemiz yıpratılmak, yıldırılmak istenmiştir. Şimdi aynı çevrelerin, şu utanmazlığa bakın, Kürecik’teki radar üssüyle ilgili benzer yalanlara sarıldığını görüyoruz. Daha önce defalarca açıkladığımız tüm yönleriyle pek çok kez açıklığa kavuşturduğumuz bu meseleyi istismar etmeye çalışıyorlar. Kürecik’teki radar merkezinin ülkemizin ve ittifakımızın güvenliği dışında hiçbir devletle herhangi bir ilişkisi, bağı, irtibatı yoktur ve olamaz. Türkiye Cumhuriyeti böyle bir şeye zaten izin vermez, vermemiştir ama bir Müslüman olarak her şeyden önce yalan, Allah’ın ve Resulünün en çok nefret ettiği şeydir. Böyle yalan söylemeyin. Kurtulamazsınız. Bunun hesabını da ebedi âlemde vereceksiniz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yalan, çarpıtma ve manipülasyon üzerinden siyaset yapılmayacağını, kendi devletine ve milletine iftira atarak da siyasetçilik oynanmayacağını söyledi.

Hukukun da siyasetin de temel kuralının belli olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müddei, iddiasını ispatla mükelleftir. Aksi hâlde müfteridir. Varsa elinizde bir belgeniz, deliliniz çıkarsınız iddialarınızı ispat edersiniz. Bunu yapmıyorsanız kusura bakmayın ama müfteri damgası yemekten ilanihaye kurtulamazsınız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sivil toplum, basın ve siyaset fark etmeksizin Türkiye’deki tüm aktörleri özellikle Filistin konusunda daha özenli bir dil kullanmaya davet ettiğini ifade ederek şunları kaydetti: “Gündeme gelmek uğruna hiç kimsenin Türkiye’nin Filistin davasındaki örnek duruşuna gölge düşürme lüksü yoktur. Bu tür kampanyalara aldırmadan Gazze’de kalıcı ateşkesin sağlanması amacıyla ilk günden beri diplomatik çabalarımızı devam ettiriyoruz. Vahdet olmadan, rahmet olmayacağı inancıyla Filistin hükümetiyle, Filistinli gruplar arasındaki tefrikanın giderilmesi için temaslarımızı artırdık. Hâlihazırda 140 ülkenin tanıdığı Filistin Devleti’nin tanınırlığının artırılması noktasında da çabalarımızı yoğunlaştırdık. İspanya hükümetinin ve Başbakan Sayın Pedro Sanchez’in Filistin’in tanınmasıyla ilgili duruşunu takdir ettiğimizi burada vurgulamak istiyorum. Filistin Devleti’nin tanımaya hazırlanan diğer ülkeleri de baskılar karşısında kararlı tutumlarını sürdürmeye çağırıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin halkının Birleşmiş Milletlere (BM) tam üye bir devletlerinin olmamasının hem büyük bir ayıp hem de çok ciddi bir haksızlık olduğunu belirtti.

Bu adaletsizliğin süratle giderilmesi gerektiğine inandıkları kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçen hafta Güvenlik Konseyi’nde bu yönde atılan adım, ABD’nin vetosuyla karşılaşmış ve engellenmiştir. Amerika bu kararıyla sadece Filistin halkının değil, Güvenlik Konseyi üyesi diğer devletlerin iradesini de yok saymıştır. İsrail’in daha fazla şımartılmasına sebep olan bu kararı kabul etmiyoruz. Amerikan yönetimi, İsrail’e verdiği koşulsuz askeri ve diplomatik destekle çözüme katkı sunmuyor, sorunun daha da büyümesine vesile oluyor. Gazze’de 35 bin insan acımasızca katledilmişken Amerikan Senatosunun İsrail’e 25 milyar dolarlık askerî yardım paketini onaylaması bunun en net göstergesidir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, adil bir hakemlik yerine İsrail’e hamilik yapmanın, bölgedeki krizlerin derinleşmesi ve yayılmasından başka hiçbir işe yaramayacağını ifade ederek, “1915 olayları üzerinden Türkiye’ye yönelik asılsız ithamları tekrarlamak yerine Amerikan yönetimi, Gazze’ye bakmalı, İsrail’in Gazze’deki soykırım girişimlerini görmeli, bunun engellenmesi için gayret etmelidir. Filistin meselesini, Batılı ülkelerin artık sabır taşımızı çatlatan ikiyüzlü politikalarını reddediyoruz. Amerikan vetosu bizim ‘dünya beşten büyüktür’ tespitimizin ne kadar haklı olduğunu bir kez daha göstermiştir” şeklinde konuştu.

“SİYONİZM’İN NASIL KORKUNÇ BİR TEDHİŞ OLUŞTURDUĞU ÇOK NET ANLAŞILMIŞTIR”

Gazze krizinde Siyonizm’in Amerika ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere küresel ölçekteki tahakkümünü bizzat görmüş olduklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Bu süreç, Siyonist şebekenin ekonomiyi, ticareti, medyayı, sanatı, sinemayı, düşünceyi, akademi dünyasını nasıl esir aldığını ortaya çıkardı. Yıllarca bize demokrasiden bahsedenlerin, fikir ve toplanma hürriyetinden dem vuranların söz konusu İsrail olunca, İsrail’in çıkarları olunca nasıl faşizan hale geldiklerine hep birlikte şahit olduk. Batı’nın demokrasi, özgürlük, hukuk, ifade, düşünce, basın hürriyeti gibi değerleri, işin ucu İsrail’e dokununca unutuldu, hemen rafa kaldırıldı.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son bir haftadır Amerikan üniversitelerinde yaşananları tüm dünya gibi kendilerinin de ibretle takip ettiğini belirterek, “Gezi olaylarında İstanbul’a kamp kuranlar, Filistin protestolarını görmüyor. Gazze’deki zulme tepki gösteren aydınlar, gazeteciler, yazarlar, sanatçılar ve siyasetçiler adeta linç ediliyor. Uluslararası basın kuruluşları Gazze’de öldürülen 140’tan fazla gazeteci meslektaşları hakkında çıkıp tek bir cümle dahi kuramıyor. Siyonizm’in hemen her alanda nasıl korkunç bir tedhiş oluşturduğu, siyasetçilere korku saldığı, şantaj yaptığı, devletleri baskı altında tuttuğu, geride bıraktığımız 7 ay içerisinde çok net anlaşılmıştır. BM Güvenlik Konseyi, İsrail’e söz geçirememiş, Gazze’deki katliamların önüne geçememiştir” ifadelerini kullandı.

“İSRAİL’İN DURDURULMASI İÇİN GAYRETLERİMİZİ ARTIRMALIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplam 2 milyarlık nüfusuyla İslam dünyasının Gazze imtihanını başarıyla veremediğini dile getirerek, “Bütün insanlığın kaderini beş ülkenin keyfine bırakan mevcut yapının devam ettirilmesi mümkün değildir. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna biz inanıyoruz. Ama bunun için hep birlikte daha fazla mücadele etmemiz gerekiyor” dedi.

Yüreğinde Kudüs sevgisi taşıyan parlamenterlerin de desteğiyle daha adil bir dünya hedefine yaklaşacaklarına inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gazzeli kardeşlerimizin yaşadığı dramların gündemden düşürülmemesi noktasında da hepimiz çok daha fazla çaba harcayacağız. İsrail’in durdurulması, Netanyahu denilen bu kasabın başta olmak üzere sorumluların hukuk önünde hesap vermesi için de gayretlerimizi artırmalıyız. Şu anda arkadaşlarımız, Güney Afrika’yla müşterek bir çalışmanın içerisinde evet, Lahey Adalet Divanı’yla münasebetlerini sürdürüyorlar. Biz de takipçisiyiz. Türkiye olarak elimizdeki tüm imkânlarla Gazze’nin ve Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz.”

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

“Almanya ile ticaret hacmimizi 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile ortak basın toplantısı

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Steinmeier ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime, her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. 50 milyar doları bulan ikili ticaret hacmimizi dengeli biçimde, 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ve heyetini Ankara’da misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretin, Steinmeier’in Cumhurbaşkanı olarak Türkiye’ye yaptığı ilk ziyaret olması ve Türkiye-Almanya Dostluk Anlaşması’nın 100’üncü yılına tekabül etmesi bakımından değerli olduğunu söyledi.

Beşeri bağlarla bugüne kadar hep güçlenen Türk-Alman dostluğunun, kuvvetlenerek gelişmeye devam edeceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kıymetli dostum Steinmeier’in ilişkilerimizi ilerletme konusunda bizimle hemfikir olduğunu görmekten ayrıca memnuniyet duyuyorum. Bu vesileyle Almanya’ya ve Alman halkına 6 Şubat depremlerinde milletimizle sergiledikleri dayanışma için tekrar teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“ALMANYA İLE İKİLİ İLİŞKİLERİMİZİN EN MÜSTESNA ORTAK PAYDASI VE TAŞIYICI SÜTUNU GÜÇLÜ, BEŞERİ BAĞLARIMIZDIR”

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in Gaziantep’e giderek, Almanya’nın katkısıyla inşa edilen ilkokulu ve Nurdağı konteyner kentini ziyaretinin kendilerini duygulandırdığı ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde, ülkelerimiz arasındaki çok boyutlu ilişkileri ikili olarak ele alma fırsatını bulduk. NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime, her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. 50 milyar doları bulan ikili ticaret hacmimizi dengeli biçimde, 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz. Karşılıklı yatırımların arttırılmasına bu bakımdan özel önem veriyorum. Savunma sanayii alanındaki iş birliğimizi de ikili ilişkilerimize ve müttefiklik ruhuna uygun şekilde ilerletmek arzusundayız. Savunma sanayinde karşılaştığımız kısıtlamayı artık gündemimizden tamamen çıkartalım istiyorum.

Türkiye ve Almanya’nın bilhassa savunma alanında engelleri değil bundan sonra ortak üretim projelerini konuşacağını ümit ediyoruz. Turizm alanındaki iş birliğimiz de her geçen gün gelişmektedir. 2023’te Almanya’dan 6 milyonu aşkın turisti ülkemizde ağırladık. Bu rakamı daha da yukarılara taşıyacağımıza inanıyorum. Almanya ile ikili ilişkilerimizin en müstesna ortak paydası ve taşıyıcı sütunu güçlü, beşeri bağlarımızdır. Bundan 63 yıl önce Sirkeci Garı’ndan uğurladığımız insanlarımızın sayısı 3,5 milyona ulaştı. 63 yıllık süre zarfında Türk toplumu, gurbetçilikten çıkarak Almanya’nın sosyal, ekonomik, kültürel ve akademik hayatında kritik rolleri üstlenmeye başladı.”

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in heyetinde yer alan temsilcilerin de bunun örneği olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaşlarımızın kültürden sanata, siyasetten bilim ve ticarete kadar her alanda önemli başarılarına şahit oluyoruz. Alışılagelmiş kalıpları yıkan, ön yargıları kıran, önlerine çıkan engelleri tek tek aşarak Türkiye-Almanya arasında beşeri bir köprü vazifesi gören tüm vatandaşlarımızla gurur duyuyoruz” dedi.

Görüşmelerde Almanya’daki Türk toplumunu ilgilendiren konuları ele aldıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk toplumunun eşit katılım temelli entegrasyonuna önem verdiklerini ve teşvik ettiklerini dile getirdi.

Çifte vatandaşlığı mümkün kılan yeni Alman vatandaşlık esasını, bu bağlamda atılmış kıymetli bir adım olarak gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak Avrupa’yla birlikte Almanya’da yükselen yabancı karşıtı, İslam düşmanı, aşırı sağcı ve ırkçı örgütlere ilişkin endişelerimiz giderek artıyor. Solingen Faciası’ndan 31 yıl sonra benzer bir saldırıda maalesef ikisi çocuk, dört kardeşimizi kurban verdik. 25 Mart’ta yaşanan menfur hadisenin tamamen aydınlatılması ve sorumlularının cezalandırılması noktasında beklentilerimizi paylaştım” değerlendirmesinde bulundu.

“TERÖRLE MÜCADELE HUSUSUNDA ALMAN MAKAMLARINDAN DAHA FAZLA DAYANIŞMA BEKLEDİĞİMİZİ İFADE ETTİK”

Terör örgütleri PKK/PYD ve FETÖ başta olmak üzere Türklerin huzurunu kaçıran ve temsilciliklere saldıran terör örgütleriyle mücadeleye de değindiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müttefiklik hukukumuza zarar veren bu örgütlerle mücadelede daha etkin iş birliğine ihtiyacımız bulunuyor. Terörle mücadele hususunda Alman makamlarından daha fazla destek ve dayanışma beklediğimizi ifade ettik” dedi.

Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin de gündemlerinde yer aldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gümrük Birliği ve vize serbestisi başta olmak üzere atılması gereken adımları ele aldık. Sayın Cumhurbaşkanı’yla bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında görüş alışverişinde de bulunduk. Bu vesileyle Gazze’de 200 gündür yaşanan benzeri görülmemiş zulmün son bulması çağrımızı tekrarladım. Netanyahu, sırf siyasi ömrünü uzatmak adına kendi vatandaşları dâhil tüm bölgemizin güvenliğini tehlikeye atıyor. İsrail yönetiminin, Gazze’de işledikleri insanlık suçlarını ve katliamlarını gündemden düşürme çabalarına prim verilmemesi gerekiyor.

İsrail’in saldırıları devam ettiği müddetçe hem bölgesel hem de küresel barışa yönelik tehditlerin arttığının herkes bilincindedir. İran ile İsrail arasında geçtiğimiz hafta tırmanan gerilim, bunun en son ve en çarpıcı örneğidir. Masumların ölüm, açlık ve sefalete mahkûm edilmesinin ızdırabının, nesiller geçse de unutulmayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye olarak bu konuda ilk günden itibaren kararlı, vicdanlı ve cesur bir duruş sergiledik. İnşallah bundan sonra da ateşkesin sağlanması, kesintisiz ve yeterli insani yardımın Filistin halkına ulaştırılmasına yönelik çabalarımızı arttırarak sürdüreceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın Haziran ayında Almanya’da düzenleneceğini hatırlatarak, “Millî Takımımız da bu turnuvada mücadele edecek. Turnuvada yer alacak tüm milli takımlara ve organizasyonda yer alacak ekiplere şimdiden başarılar ve kolaylıklar diliyorum” dedi.

“İSRAİL İLE YOĞUN TİCARİ İLİŞKİLERİ ARTIK AYAKTA TUTMUYORUZ”

Bir basın mensubunun, “İsrail’e karşı sık sık sesinizi yükseltiyorsunuz, Netanyahu’yu Nazi yöntemleri uygulamakla suçluyorsunuz fakat aynı zamanda yoğun ticari ilişkileri ayakta tutuyorsunuz. Bunu nasıl açıklarsınız?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Yoğun ticari ilişkileri artık ayakta tutmuyoruz. O iş bitti. Bunu da kısa zaman önce Dışişleri Bakanım açıkladı. Fakat şunu bilmenizi istiyorum; şu anda İsrail’in Gazze’ye yaptığı saldırılardaki ölüm sayısı ne yazık ki 45 bini buldu. Bu rakamı bir kenara koymamız söz konusu olamaz. Yaralılar 75 bini buldu ve bu yaralılar içerisinde durumu ağır olanların bir kısmını biz ülkemize aldık. Burada tedavileri devam ediyor. Çocuk, kadın, yaşlı… Burada maalesef ağır manzara var. Bu manzarayı Alman dostlarımızın görmesi lazım. Gazze, Filistin tamamıyla yerle yeksan olmuş, her taraf yıkılmış. Böyle bir durumda. Kaldı ki İsrail’le Gazze’nin silah, mühimmat, araç, gereç bunlar zaten mukayese edilmez. Bunları görerek değerlendirmeyi yapmak lazım. Bütün bunların yanında tüm Batı kimin yanında yer alıyor? İsrail’in yanında yer alıyor. İsrail’in acımasız saldırıları karşısında Gazze’nin böyle bir imkânı var mı? Yok. İmkânsızlıklar içerisinde bütün bunlara rağmen biz şu anda rehinelerin takası noktasında bir gayret ve mücadelenin içerisindeyiz. Temenni ederiz ki bu takasta başarılı oluruz.”

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

“Türkiye’ye Hoş Geldiniz”

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in tören alanındaki yerlerini almalarının ardından iki ülkenin millî marşları çalındı. Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in tören kıtasını selamlamasından sonra iki lider heyetlerini birbirlerine takdim etti.

Türkiye ve Almanya bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, daha sonra baş başa ve heyetler arası görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Eğitim Bakanı Tekin ve beraberindeki çocukları kabul etti

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve beraberindeki çocukları kabul etti.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Dünyası Çocukları ve TRT Çocuk Şenliği Konuk Çocukları ile bir araya geldi

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde Türk Dünyası Çocukları ve TRT Çocuk Şenliği Konuk Çocukları ile bir araya geldi.

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

TÜSİAV ENERJİ ZİRVESİ

TÜSİAV Enerji Zirvesi 14 Mayıs 2024 Ankara Ticaret odası Meclis Salonu

Avatar

Published

on

Türkiye’ de ,Enerji yönetimi ve verimliliği etkinlikleri kapsamında TÜSİAV “Türk Sanayici ve İş Adamları Vakfı” ve ATO “Ankara Ticaret Odası” tarafından desteklenen Enerji Zirvesi ile sektörün birbirinden değerli isimlerini bir araya getirecek olan , 14 Mayıs 2024 Salı günü “Enerjimizi Enerjinizden Alıyoruz” temasıyla gerçekleştirilecek ,Türkiye Enerji Zirvesi;
Enerji Verimliliği ,Elektrik Piyasası ve Ticareti ana temalı işlenerek , süreçteki beklenti ve gereksinimleri, dijitalleşmenin sektörde yarattığı değişimler, enerji finansman koşullarındaki değişim, enerji dönüşümü ile enerji piyasalarını etkileyen konular tüm boyutları ile ele alınıyor. Türkiye Enerji Zirvesi katılımcıların ve karar alıcıların gelecek öngörülerine katkı sağlarken bölgede yeni iş birliklerinin kurulmasına imkan sağlamayı amaçlıyor.

TÜSİAV Başkanı Sayın Veli Sarıtoprak ; Organizasyonlarını üstlendikleri Zirve hakkında şu ifadelere yer verdi.
ATO “Ankara Ticaret Odası “ tarafından desteklenecek olan Zirve; Ulusal ve uluslararası katılımcıyı bir araya getirecek TÜSİAV Enerji Zirvesi, sektör paydaşlarının fikir alışverişinde bulunmalarına ve yeni iş birliği olanakları yaratmalarına imkân sunması yanında,
Enerji piyasalarındaki son gelişmeler ile, gelecek trendlerin, başta sektör bileşenleri olmak üzere sonrasında, tüm sanayici ve iş adamları tarafından tüm yönleriyle ele alınacağı zirvede, gelişmeleri çok daha yakından ve derinlemesine takip edebilecek, sektördeki yenilikleri ilk duyan siz olacaksınız.

TÜSİAV Enerji Zirvesi’ne katılarak, üst düzey sektör temsilcileri ile paylaşma imkânı yanında, sektörün yeni iş birlikteliklerine de kapı aralayabilirsiniz.
Enerji Zirvesinin Organizasyonunda, Bu önemli hedefi gerçekleştirmek adına, TÜSİAV olarak her zaman elimizi taşın altına koymak konusunda irade gösteriyoruz. Bizi bu konuda yalnız bırakmayarak, destek noktasında ATO “Ankara Ticaret Odası Başkanımız Sayın Gürsel BARAN ’ a , şükranlarımızı sunmak istiyorum.

Enerji Zirvemize şimdiden ,çabalarıyla, emekleriyle ve alın teriyle TÜSİAV’ ailesine katkıda bulunan; başta ülkemizin ve Ankara’ mızın ekonomisine katma değer sağlayan tüm iş insanlarını saygı ve hürmetle selamlıyorum…
TÜSİAV ENERJİ ZİRVESİ

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Başbakanı es-Sudani ile görüştü

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak’taki resmî temasları kapsamında, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile görüştü.


Okumaya Devam edin

REKLAMLAR
Aralık 2022
P S Ç P C C P
 1234
567891011
12131415161718
19202122232425
262728293031  

Genç Diplomat

REKLAMLAR
DİPLOMAT3 gün önce

“Hollanda ile ticari ve ekonomik ilişkilerimiz derinleşerek güçleniyor”

DİPLOMAT3 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte ile görüştü

DİPLOMAT3 gün önce

“Elimizdeki tüm imkânlarla Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz”

DİPLOMAT5 gün önce

“Almanya ile ticaret hacmimizi 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz”

DİPLOMAT5 gün önce

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

GÜNDEM5 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM’de 23 Nisan resepsiyonuna katıldı

DİPLOMAT6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Eğitim Bakanı Tekin ve beraberindeki çocukları kabul etti

DİPLOMAT6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Dünyası Çocukları ve TRT Çocuk Şenliği Konuk Çocukları ile bir araya geldi

DİPLOMAT6 gün önce

TÜSİAV ENERJİ ZİRVESİ

DİPLOMAT7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Başbakanı es-Sudani ile görüştü

DİPLOMAT7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Cumhurbaşkanı Reşid ile görüştü

DİPLOMAT7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Irak’ta

DİPLOMAT1 hafta önce

Emine Erdoğan, Nijerya Devlet Başkanı’nın eşi Oluremi Tinubu ile görüştü

DÜNYA1 hafta önce

“Tanzanya, ülkemizin Doğu Afrika’daki en önemli ortaklarından biridir”

DİPLOMAT2 hafta önce

Tanzanya Cumhurbaşkanı Hassan Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DÜNYA2 hafta önce

Nikaragua Büyükelçisi Tatiana Daniela Garcia Silva ,Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DÜNYA2 hafta önce

Ruanda Büyükelçisi Charles Kayonga’yı Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DÜNYA2 hafta önce

“Türkiye’nin güvenliğini ilgilendiren meselelerde, geri adım atmadan haklarımızın peşinde koşacağız”

DİPLOMAT2 hafta önce

“Günü kurtarmak yerine, enflasyonu düşürerek kalıcı refah artışını sağlayacağız”

DİPLOMAT2 hafta önce

İyi ki Varsın Gürsel Demirok

DÜNYA2 hafta önce

Yürüyen Evler | Setencioğlu Tiny House

GÜNDEM2 hafta önce

Endonezya Büyükelçiliği’nden Ramazan Bayramı kutlaması.

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazan Bayramı dolayısıyla mesaj yayımladı

DİPLOMAT3 hafta önce

Dostluk Kapısının Anahtarı, Bülent Türker

DİPLOMAT3 hafta önce

“Kimsenin bizim öz güvenimizi örselemesine, hayallerimizle aramıza set çekmesine müsaade etmeyeceğiz”

DİPLOMAT4 hafta önce

Enerjide Dışa Bağımlılığı Bitirdiğimizde Türkiye Daha Güçlü Olacak

DİPLOMAT4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu seçimin galibi demokrasimizdir, millî iradedir”

DÜNYA1 ay önce

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Nedim Delibaş

DÜNYA1 ay önce

İyi ki Varsın Bülent Türker

DİPLOMAT1 ay önce

“Tüm renkleriyle, tüm farklılıklarıyla Türkiye’yi kucaklayan bir anlayışla 85 milyona aşkla hizmet ediyoruz”

DİPLOMAT1 ay önce

“Ankara, sanayisiyle, ticaretiyle, tarımıyla, kültür ve sanatıyla ülkemizin parlayan yıldızıdır”

GÜNDEM1 ay önce

“Savunma sanayinde her gün yeni bir başarıya imza atıyoruz”

DİPLOMAT1 ay önce

“Türkiye’yi, Cumhuriyet tarihinin en güçlü siyasi, ekonomik, askerî, sosyal seviyesine çıkardık”

DÜNYA1 ay önce

“Çalışanımızı, memurumuzu, emeklimizi enflasyona ezdirmeme ilkemize her şart altında bağlıyız”

DİPLOMAT1 ay önce

“Güçlü bir orduya sahip olmak, bizim için tercihten öte mecburiyettir”

DİPLOMAT2 hafta önce

İyi ki Varsın Gürsel Demirok

DİPLOMAT6 gün önce

TÜSİAV ENERJİ ZİRVESİ

DİPLOMAT3 hafta önce

Dostluk Kapısının Anahtarı, Bülent Türker

DİPLOMAT3 hafta önce

“Kimsenin bizim öz güvenimizi örselemesine, hayallerimizle aramıza set çekmesine müsaade etmeyeceğiz”

DÜNYA2 hafta önce

Nikaragua Büyükelçisi Tatiana Daniela Garcia Silva ,Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT2 hafta önce

Tanzanya Cumhurbaşkanı Hassan Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT4 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu seçimin galibi demokrasimizdir, millî iradedir”

DİPLOMAT2 hafta önce

“Günü kurtarmak yerine, enflasyonu düşürerek kalıcı refah artışını sağlayacağız”

DÜNYA2 hafta önce

Ruanda Büyükelçisi Charles Kayonga’yı Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT4 hafta önce

Enerjide Dışa Bağımlılığı Bitirdiğimizde Türkiye Daha Güçlü Olacak

DÜNYA2 hafta önce

Yürüyen Evler | Setencioğlu Tiny House

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazan Bayramı dolayısıyla mesaj yayımladı

GÜNDEM2 hafta önce

Endonezya Büyükelçiliği’nden Ramazan Bayramı kutlaması.

DİPLOMAT6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Eğitim Bakanı Tekin ve beraberindeki çocukları kabul etti

DÜNYA1 hafta önce

“Tanzanya, ülkemizin Doğu Afrika’daki en önemli ortaklarından biridir”

DÜNYA2 hafta önce

“Türkiye’nin güvenliğini ilgilendiren meselelerde, geri adım atmadan haklarımızın peşinde koşacağız”

DİPLOMAT1 hafta önce

Emine Erdoğan, Nijerya Devlet Başkanı’nın eşi Oluremi Tinubu ile görüştü

DİPLOMAT6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Dünyası Çocukları ve TRT Çocuk Şenliği Konuk Çocukları ile bir araya geldi

DİPLOMAT7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Cumhurbaşkanı Reşid ile görüştü

DİPLOMAT5 gün önce

“Almanya ile ticaret hacmimizi 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz”

DİPLOMAT3 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte ile görüştü

DİPLOMAT5 gün önce

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Irak’ta

DİPLOMAT7 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Başbakanı es-Sudani ile görüştü

GÜNDEM5 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM’de 23 Nisan resepsiyonuna katıldı

DİPLOMAT3 gün önce

“Elimizdeki tüm imkânlarla Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz”

DİPLOMAT3 gün önce

“Hollanda ile ticari ve ekonomik ilişkilerimiz derinleşerek güçleniyor”

REKLAMLAR
REKLAMLAR

Genç Diplomat

seers cmp badge