Diplomat -Dünya

DÜNYA

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi ve milletimizi Türkiye Yüzyılı’na hazırlayacak adımlar atıyoruz”

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya Akyazı Recep Tayyip Erdoğan Spor Kompleksi açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Afete hazırlık yanında diğer alanlarda da ülkemizi ve milletimizi Türkiye Yüzyılı’na hazırlayacak adımlar atıyoruz” dedi.

Sakarya Akyazı Recep Tayyip Erdoğan Spor Kompleksi açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün 2 bayramı bir arada kutlayan çocukları selamlayarak, açılış töreni için geldiği Akyazı’da, yolların etrafının insanlarla dolu olmasının kendilerine duygulu anlar yaşattığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Akyazı’da caddenin sağında ve solunda muhteşem bir katılım olmasının kendilerine bir şey gösterdiğini vurgulayarak, “Akyazı ne diyor biliyor musunuz? ‘Biz 14 Mayıs’a hazırız’ diyor. Sakarya ne diyor? ‘Biz gümbür gümbür akıyoruz, 14 Mayıs’a hazırız’ diyor” ifadelerini kullandı.

Açılışa katılan vatandaşlara, “İnşallah 14 Mayıs’ta bay bay Kemal’i gönderiyor musunuz? Onun buradaki uzantılarına gereğini yapıyor musunuz? Cumhur ittifakına Sakarya’da iş başında güvenle yola devam diyor musunuz?” sorularını soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlardan “evet” yanıtını aldı.

Bunun üzerine teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların Ramazan Bayramı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı tebrik etti.

“14 MAYIS’TA BUNLARA GEREKEN DERSİ VERMEMİZ LAZIM”

Necip Fazıl Kısakürek’in Sakarya Türküsü şiirinden “Sakarya saf çocuğu masum Anadolu’nun/Divanesi ikimiz kaldık, Allah yolunun” dizelerini okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öyleyse 14 Mayıs’ta bunlara gereken dersi vermemiz lazım. Ben Sakarya’nın bu dersi vereceğine inanıyorum. Gazi Mustafa Kemal’in çocuklarımıza adadığı bu önemli günün temsil ettiği Millî Mücadele ruhunu hiçbir zaman kaybetmedik, kaybetmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların “Dik dur eğilme, Sakarya seninle” şeklinde tezahüratta bulunması üzerine, “Bundan şüpheniz var mı? 21 sene değil, 40 yıl dik durduk, dikleşmedik ve bu millete efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik” dedi.

Kendi hikâyelerine, milleti sevmekle ülkeyi sevmekle vatanı sevmekle başladıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her günümüze, her haftamıza, her ayımıza her yılımıza bu aşkla, bu sevdayla başladık ve devam ettik” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, imanın gereği olarak umutlarını asla yitirmediklerini söyledi. Mehmet Akif Ersoy’un “İmandır o cevher ki ilahi ne büyüktür/ İmansız olan paslı yürek, sinede yüktür” dizelerini okuduktan sonra “Ne demek istediğimi anladınız değil mi?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan’a vatandaşlar “Evet” yanıtını verdi.

“DEPREM BÖLGESİNDEKİ VATANDAŞLARIMIZI ASLA YALNIZ BIRAKMADIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesindeki vatandaşları asla yalnız bırakmadıklarını belirterek dün de Kahramanmaraş’ta, Nurdağı’nda olduğunu hatırlatıp orada konutların teslimini yaptıklarını anımsattı.

Bugüne kadar Cumhur İttifakı olarak 4-5 kez bölgeye gittiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ancak birilerinin de “turist” olarak gittiklerini, kendilerinin ise turist olarak değil, iş yapmaya gittiklerini ifade etti.

“Asrın felaketi”nde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya’nın bu acıyı iyi bildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan 24 sene önce, 17 Ağustos 1999’da Sakarya ile Marmara Bölgesini hemen hemen tamamında meydana gelen depremin acı hatıralarının yüreklerinde hâlâ taze olduğunu dile getirerek “Türkiye bugün 1999’a göre her bakımdan fersah fersah ileride bir ülke olarak 6 Şubat depremlerinin yaralarını daha hızlı sarıyor. Depremin 75’inci gününde ilk köy evlerini teslim etmeyi başaracak bir süratle çalıştık. İnşallah 650 bin yeni konut inşa ederek deprem şehirlerimizi tamamen ayağa kaldıracağız” diye konuştu.

“BU 7’Lİ MASA İYİCE DAĞITTI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin tamamını depreme hazırlamak için kapsamlı kentsel dönüşüm projeleri yürüttüklerini anlatarak şöyle devam etti: “Muhtemel bir depremde, en büyük tehditle karşı karşıya olan İstanbul’dan başlayarak tarihî bir dönüşüm kampanyası başlatıyoruz. İstanbul’da riskli konutunu dönüştürmek isteyen vatandaşlarımıza, dönüşüm bedelinin yarısını hibe olarak veriyor, kalan yarısına da çok uygun şartlarda borçlanma imkânı getiriyoruz. İnşallah her yıl 300 bin konutu bu şekilde dönüştürerek, 5 yıl içinde İstanbul’daki riskli yapıların tümünü yenilemeyi hedefliyoruz. Ülkemizin tamamındaki riskli yapıları dönüştürecek çalışmaları da elbette ihmal etmiyoruz. Huzur olmadan, emniyet olmadan, istikrar olmadan, yatırım olmadan, üretim olmadan, kalkınma olmadan geleceğimize nasıl güvenle bakabiliriz? Bizim milletimize en büyük vaadimiz işte budur.”

“Bay bay Kemal’in bu tür vaatleri var mı? Hak getire. Bol bol yalan” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Londra’daki tefecilerden 300 milyar dolar getirecekmiş veya getirmiş. Eroin, esrar kaçakçılarının paralarını buraya getirecekmiş. Düşünebiliyor musunuz? Bay bay Kemal’in işi ya Kandil’deki teröristlerle, bu teröristlerin parlamentodaki uzantılarıyla. Sormak lazım bu CHP’li kardeşlerime, yahu bu adamın parlamento odasında niçin PKK’nın uzantılarıyla görüşüyor? Niçin genel merkezinde görüşemiyor? Acaba o kapalı kapılar arkasında ne görüştü, ne yaptı? Açıkla. Açıklayamaz. Ne diyorlar? Diyarbakır’da 51 vatandaşımızın ölümüne neden olan Selo’yu çıkaracakmış. Ne diyor? Teröristbaşı Öcalan’ı çıkaracakmış. Bu ülke, terör devleti değildir. Türkiye asla bu terör örgütlerinin oyuncağı değildir. Peki, bay bay Kemal bunları söylerken bayan Meral ne söylüyor? Aykırı bir ifadesi var mı? ‘Ya ne diyorsun sen ortak?’ diyor mu? Bu 7’li masa iyice dağıttı. Şimdi, bu 7’li masayı benim Sakaryalı kardeşlerim Akyazılı kardeşlerim inanıyorum 14 Mayıs’ta da siz dağıtacaksınız.”

“BUGÜN ALTAY TANKIMIZI SİLAHLI KUVVETLERİMİZE TESLİM EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması esnasında alandaki vatandaşların ellerinde tuttukları “Yedi düvelli masa, sana vız gelir büyük usta”, “Çok az kaldı geliyor Millî Muharip Uçağı”, “Kazanan Türkiye, Togg’un varsa bas gaza” yazılı pankartları okudu.

Ardından sözlerine devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mavi Vatan’ın bekçisi TCG Anadolu’yu bugün Sarayburnu’ndan Karadeniz’e uğurladıklarını hatırlatarak şunları kaydetti: “Son 1 hafta, 10 günde TCG Anadolu uçak gemimizi nereye uğurlayacağız, biliyor musunuz? İzmir’e. Şöyle 1 hafta-10 gün de İzmir’de kalmasında fayda var. Ne anlama geliyor, herhâlde anladınız değil mi? Fazla teferruatına girmeyeyim. İnşallah oradan farklı mesajlar vereceğiz TCG Anadolu’yla. TCG Anadolu’ya ‘maket gemi’ diyen bu 7’li masanın mensuplarına en güzel cevabı şu ana kadar bu gemimizi ziyaret eden 70 bin-80 bin kişi verdi. Bu insanlar durup dururken oraya gelmedi. Saatlerce kuyrukta beklediler. Neden? Bu muhteşem eseri görmek için.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ülkede bir toplu iğneyi yapamayan dönemlerden geldiklerini, şimdi İHA’ları, SİHA’ları, AKINCI’yı, Kızılelma’yı yaptıklarını anlatarak “Bu tabii bunları rahatsız edecek. Şimdi bugün, burayı bir tarih özdeşi hâline getirdik. Ne yapacağız? Arifiye’de bugün Altay tankımızı Silahlı Kuvvetlerimize teslim edeceğiz. Allah’a hamdolsun sonunda onu da yaptık. Bugüne kadar ülkemize kazandırdığımız demokrasi ve kalkınma altyapısı üzerinde Türkiye Yüzyılı’nı inşa etme sözüyle bir kez daha karşınızdayız” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, afete hazırlığın yanında diğer alanlarda da ülkeyi ve milleti Türkiye Yüzyılı’na hazırlayacak adımlar attıklarını belirtti.

TCG Anadolu’yu Karadeniz’e uğurladıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs’ta kendilerine görev verilmesi hâlinde bunun iki katı büyüklüğünde bir gemi daha yapacaklarını ve bunun görüşmelerini de belli ülkelerle yaptığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece mavi denizlerde uçak gemilerinin çok daha farklı bulunacağını vurgulayarak, “Aynı şekilde denizaltılarımız öyle bulunacak” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya’ya gelmeden önce 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesiyle çocuklarla kabineyi topladıklarını anlattı.

“SAVUNMA SANAYİMİZİN ÖNEMLİ BİR PROJESİNİN YENİ BİR AŞAMAYA GEÇİŞİNE ŞAHİTLİK EDECEĞİZ”

Sakarya’nın ülkenin önde gelen sanayi, ticaret ve tarım şehirlerinden biri olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehrimize bugüne kadar kazandırdığımız yatırım ne biliyor musunuz? 89 milyar liralık eser ve hizmeti bu anlayışla Sakarya’da hayata geçirdik. Bu buluşmamızda aynı zamanda Akyazı Spor Kompleksimizin resmî açılışını da yapıyoruz. Biraz sonra, az önce söyledim Arifiye’ye gidiyoruz. Savunma sanayimizin önemli bir projesinin yeni bir aşamaya geçişine şahitlik edeceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin ilk yerli ve millî otomobili Togg’un geçen hafta piyasaya çıkışının sevincini hep birlikte yaşadıklarını vurgulayarak, Türk savunma sanayinin sembol eserlerinden TCG Anadolu gemisinin hizmete alınma gururunu milletle birlikte yaşadıklarını dile getirdi.

Zonguldak Filyos’taki Karadeniz gazının devreye alınması törenini “Sakarya” adıyla gerçekleştirdiklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu vesileyle bir ay boyunca konutlardaki tüm doğal gaz tüketiminin, bir yıl boyunca da mutfak ve su ısıtma amaçlı tüketimin ücretsiz olacağı müjdesinin bir kez daha millete hayırlı olmasını diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz doğal gazını milletin emrine verdiklerini vurgulayarak şöyle devam etti: “Çalış senin de olsun ama bunların böyle bir derdi yok. Bunlar teröristlerle el ele, kol kola yürüyorlar. Onun için biz ne yaptık? Cudi’de bunları gömdük mü? Gabar’da bunları gömdük mü? Tendürek’te bunları gömdük mü? Bestler Deresi’nde bunları gömdük mü? Bilin ki biz olursak bu teröristleri bu mağaralarda gömmeye devam edeceğiz. Onun için işte devamlı birbirlerine söz veriyorlar, ‘Erdoğan gitmesi lazım.’ diyorlar. Çünkü Erdoğan giderse meydan boş kalacak. O zaman at oynatmaya başlayacaklar.”

Sosyal yardım programları kapsamında ihtiyaç sahibi ailelerin doğal gaz ve elektrik giderlerinin bir bölümünü zaten karşıladıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz gazının sevincini tüm milletle paylaşmak için vatandaşların tamamına bir ay ve bir yıl süreyle bu imkânı sağladıklarını söyledi.

“EV KADINLARIMIZIN EMEKLİLİĞİNE, PRİMİNİN ÜÇTE BİRİNİ ÖDEYEREK DESTEK VERECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin zenginliklerini, milletimizin her bir ferdinin günlük hayatına yansıtma kararlılığımızın bir diğer önemli işareti olarak şimdi ne kuruyoruz biliyor musunuz? Anneler, gençler; Aile ve Gençlik Bankasını kuruyoruz. Bu ne demek? ‘Kaynağını nereden bulacaksınız?’ diyenlere cevap. Bay bay Kemal tefecilerden buluyor, eroinmanlardan buluyor, esrarkeşlerden buluyor. Biz kaynağını Karadeniz gazı gibi ülkemizin doğal zenginliklerinden alacak bu bankayla ne mi yapacağız? Aile kurumunu güçlendirecek pek çok çalışmanın finansmanını buradan temin edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“Norveç kendi doğal gazının, petrolünün belli bir oranını yüzde 25 gibi rezerv olarak kullanır ve gençliğine onu tahsis eder. Aynı benzerini de inşallah biz ülkemizde yapacağız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ev kadınlarımızın emekliliğine, priminin üçte birini ödeyerek destek vereceğiz. Böylece isteyen her ev hanımımız oldukça kolay şartlarda emekli olarak kendi gelirine sahip olma imkânına kavuşacak. Gençlerimizin eğitiminden istihdamına, iş kurmasından evlenmesine, hayata başlarken attığı her adımda yanında olacağız” değerlendirmesinde bulundu.

Alandaki vatandaşların açtığı, “İmam Şafi’ye sorulur: Fitne zamanı hak ehlini nasıl bulabiliriz? Cevap verir: Düşman oklarını takip edin, sizi hak ehline götürecektir” yazılı ve bazı terör örgütleriyle ülkelerin isimlerinin bulunduğu pankartı gören Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Onu bir broşür hâline getirirseniz çok isabetli olur” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitimin her seviyesinde burs imkânlarını genişleteceklerini anlatarak, “Üniversiteye yeni başlayan gençlerimize bir kez vergisiz cep telefonu ve bilgisayar alma hakkı tanıyacağız. Meslek öğrenerek hemen hayata atılmak isteyen gençlerimizin eğitimine ve işe başlamasına öncülük edeceğiz. Her haneden en az bir kişinin işe girmesini temin ederek gençlerimizin istihdamını kolaylaştıracağız. Kendi işini kurmak isteyen gençlerimize hibe ve kredi desteği sağlayacağız. Evlenecek gençlerimizin gönül huzuruyla yuvalarını kurabilmeleri için 2 yılı ödemesiz 48 ay vadeli 150 bin lira faizsiz kredi vereceğiz” diye konuştu.

IMF İLE İLİŞKİLER

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Parayı yönetmek, finansmanı yönetmek böyle olur bay bay Kemal. Tefecilerden para alarak değil. Eğer tefecilerden para alma yolunu biz deneseydik 2013’te bu bebecan var ya Davos’taydık. Davos’ta o zamanki IMF başkanıyla görüşme yapıyoruz. IMF başkanına dedim ki, ‘Sen bizden alacağını, taksitlerini alıyor musun?’ ‘Alıyorum’ dedi. Sene 2013. ‘Bak dedim, Türkiye’yi sen yönetemezsin. Türkiye’yi ben yönetirim. Bu ülkenin başbakanı benim. Sen de taksitlerini alırsın’ ve o zaman da Merkez Bankamızın döviz rezervi değerli kardeşlerim, 27,5 milyar dolar. Hamdolsun şimdi 122 milyar dolara çıktı. “

Başbakanlığı döneminde bir ara bu rakamın 135 milyar dolara kadar çıktığını Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bu ne demektir? 2013. IMF Türkiye’ye bir daha gelmedi. Kapıyı kapattık. Peki bu CHP’nin sözcüsü, İYİ Parti’nin aynı şekilde bir tane Merkez Bankası’ndan gelme adamı var. Bunların ikisi ne dediler? İlla IMF’den hükûmet borçlanma yapmalı. Nerede yaptılar görüşmeleri? Otellerin gizli kapaklı arka kapılarında yaptılar. Peki, biz bunları dinledik mi? O günden bugüne biz IMF’den bir kuruş aldık mı? Onlar bize faizi arttırmayı hep telkin ettiler. Ben ise hep ‘Hayır biz faizi düşürmeye devam edeceğiz’ dedim.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu anda enflasyonda bir sıkıntı olduğunu ama faizi 8,5’e düşürdüklerini, daha da düşüreceklerini söyledi.

“Geçmişte bunu yaptık. Geçmişte yaptığımıza göre bugün de yaparız, yarın da yapacağız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha binlerce başlıkla Türkiye Yüzyılı’nın inşasını milletle birlikte başaracaklarını dile getirdi.

Bunları söylerken günlük hayatı olumsuz yönde etkileyen ekonomideki sıkıntıları da unutmadıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Enflasyonu kalıcı olarak tek haneli rakamlara düşürecek adımları kararlılıkla atmayı sürdürüyoruz. Bazı ürünlerde sıkıntılar yaşadık. Fahiş artışlar da oldu ama biz bunlara karşı da gereken tedbirleri alıyoruz, alacağız. Ve şunu çok açık, net söylüyorum: 14 Mayıs’tan sonra özellikle gıdada, bu çeşitli gıdalar olabilir, her türlü yanlış yola gidenlere yapacağımız yasal düzenlemelerle onlara da gereken dersi vereceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg’u, TCG Anadolu’yu, Kızılelma’yı, İmece uydusunu önemsedikleri kadar manavdaki soğanı, domatesi, salatalığı, kasaptaki eti ve marketteki sütü de önemsediklerinin altını çizerek, şöyle devam etti: “Ama diğerlerinden farklı olarak biz bunları birbirinden ayrı görmüyoruz. Her kim ben bunları yapmadan ‘Size ekmek vereceğim, para vereceğim.’ diyorsa emin olun bunlar yalan söylüyorlar. İşte bunlardan bir tanesi bay bay Kemal’dir. Hayatı yalan. Ülkemizi sanayisiyle, teknolojisiyle, tarımıyla, enerjisiyle büyütmeden, milletimizin sofrasına koyduğu ekmeği büyütemeyiz. Savunma sanayi başta olmak üzere her alanda yüksek teknolojiye dayalı tasarım ve üretim çalışmalarına bu derece önem vermemizin sebebi, ekmeğimizi büyütebilmemizin yolunun oradan geçmesidir. 21 yıl boyunca biz bunun için çalıştık, çabaladık, mücadele ettik, engel aştık, eser ve hizmet siyaseti yaptık.”

“TÜRKİYE YÜZYILI’NIN İNŞASINI TÜM BU SIKINTILARI BİRER BİRER ÇÖZEREK BERABERCE GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”

Göreve geldiklerinde Türkiye’de 25 olan havaalanlarının sayısını 58’e çıkardıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hastanelerimiz… Şu şehir hastaneleri, geçmişte bu tür şeyler var mıydı? Bay bay Kemal, SSK hastanelerinde genel müdürlük yaptı. Onun genel müdür olduğu dönemlerde Savaş Ay’ın hani o bir meşhur videosu vardı. Ah ah… O hastanelerin hâli neydi?” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehir hastanelerine işaret ederek, şunları söyledi: “Dünyada Türkiye’ye akın akın gelenler var. Niye geliyorlar? Kaşımıza gözümüze değil, bu hastanelerimizin evet, hijyen ve gerçekten onları mutlu ediyor. Çam Sakurası’ndan tutun, Murat Dilmener, Feriha Öz, bütün bu hastaneler. Bütün bunların yanında işte daha yeni Kocaeli Şehir Hastanesinin açılışını da geçen hafta yaptık. O da muhteşem oldu. Ankara’da Bilkent var, öbür tarafta yine muhteşem aynı oda sayısında bir hastaneyi de yaptık. Şimdi önümüzde İzmir var, İzmir’i açacağız. Yani 20 vilayette bu hastaneler devam ediyor.”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun SSK genel müdürü olduğu dönemde hastanelerin durumuna ilişkin gazeteci Savaş Ay’ın programından bir kesitin gösterilmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Olay bu. Hâli görüyorsunuz. Sefalet, sefalet. Bay bay Kemal sen bu sefaletin temsilcisisin. Sen, işte bu hastaneleri bu hâle getiren kişisin. Buna 5 tane koyun verin, inan kaybeder gelir. Yok ya, yapamaz. Ülkenin ve milletin bu kutlu yürüyüşünü, günübirlik kazançları veya hırsları uğruna engellemeye çalışan fırsatçılara eyvallah etmeyeceğiz. İnşallah Türkiye Yüzyılı’nın inşasını tüm bu sıkıntıları birer birer çözerek beraberce gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı.

“BUGÜN YİNE BİR SEÇİM ARİFESİNDEYİZ, YİNE BİR TERCİHLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandaki vatandaşlara, “Şimdi sizlerle burada bir ahit yenileyelim mi?” diye seslenerek, “Sakarya, 14 Mayıs’ta çocuklarımızın geleceğine sahip çıkıyor muyuz? Sakarya, 14 Mayıs’ta 21 yıllık kazanımlarımızı daha ileri taşımaya hazır mıyız? Sakarya, 14 Mayıs’ta Türkiye Yüzyılı’nın inşası için ‘Bismillah’ diyor muyuz? Sakarya, 14 Mayıs’ta Türkiye Yüzyılı için doğru adımlarla yola devam diyor muyuz? İşte benim gönlümün sultanı Sakarya bu. İşte benim gençliğimden beri sevdam olan Sakarya bu. Rabb’im hepinizden razı olsun” diye konuştu.

Türkiye’nin 14 Mayıs’ta sandık başına gideceğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Aslında her seçim bir yol ayrımıdır. Hükûmete geldiğimiz 2002’den beri her seçimde milletimizle birlikte bu yol ayrımını yaşadık. Hatırlarsanız, milletimiz 2007 seçimlerinde vesayet ile millî irade arasında tercih yaptı. Milletimiz 2011 seçimlerinde 2023 hedeflerimiz ile eski Türkiye arasında bir tercihte bulundu. Milletimiz 2015 seçimlerinde PKK’nın vatanımızı bölme, FETÖ’nün ülkemizi ele geçirme saldırıları ile istiklalimiz ve istikbalimiz arasında bir tercihe yöneldi. Milletimiz 2018 seçimlerinde 15 Temmuz darbe girişimine cevabını yeni yönetim sistemimize sahip çıkarak verdi. Bugün yine bir seçim arifesindeyiz, yine bir tercihle karşı karşıyayız. Bir yanda depreminden Millî Teknoloji Hamlesi’ne, bölgesindeki egemenlik haklarından küresel, siyasi ve ekonomik güç olma hedefine tüm başlıklarıyla ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu var. Diğer yanda 7’li masanın ve onların en hararetli savunucuları hâline gelen PKK ve FETÖ elebaşılarının hayali olan emperyalistlerin boyunduruğundaki Türkiye özlemi var.”

“14 MAYIS’TA TERCİHİMİZİ DOĞRUDAN YANA YAPMALIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’ye ve onunla birlikte hareket eden diğer partilere gönül verenlere, “Kendinizin ve evladınızın geleceğini bu 7’li kavga masasına emanet eder misiniz? Ülkenizin güvenliğini, huzurunu, akıbetini, kendi deyimleriyle bu kumar masasına emanet eder misiniz?” diyerek seslendi.

Milletin tüm fertlerine de seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Hanımlar, bakkala ekmek almak için göndermeye bile güvenemeyeceğiniz birine ülkeyi emanet eder misiniz? Beyler, dükkânınızı, atölyenizi, tezgahınızı 5 dakikalığına bırakamayacağınız birine ülkeyi emanet edebilir misiniz? Gençler, dersinize yardım etse verdiği bilgilerin doğruluğuna şüpheyle bakacağınız birine kendi geleceğinizi teslim edebilir misiniz? Ah benim çiftçi kardeşim, önüne 3 keçi katsanız akşama hepsini de kaybedip geleceğini bildiğiniz birine ülkenizin geleceğini teslim edebilir misiniz? İşveren kardeşim, kendi müessesenizde vasıfsız eleman olarak dahi çalıştırmayacağınız birine ülkenin geleceğini emanet edebilir misiniz? Emekli kardeşim, oturduğun apartmana yönetici olarak seçmeyeceğin birine ülkenin geleceğini emanet edebilir misin? İşte bunun için 14 Mayıs’ta tercihimizi doğrudan yana yapmalıyız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz milletimizi deprem yıkıntılarının altından kurtarmakla uğraşırken, anlaşılan o ki kendi kendine gaza gelen bay bay Kemal bir ara ciddi ciddi ülkenin başına gelebileceğine inanmış. Sonra milletimizin ferasetinin farkına varınca, sandıkta bir kez daha hüsrana uğrayacağını anladı. Bu hırsla da milletimizi birbirine düşürmek için her gün yeni bir fitne ateşi yakmaya başladı” diye konuştu.

AK Parti’nin küresel güçlerin en yıkıcı silahı hâline gelen sapkın akımların karşısında olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bunlar LGBT’ci, İYİ Parti LGBT’ci, HDP LGBT’ci, CHP, o da öyle. Fakat AK Parti bu işlerin tam karşısında. MHP tam karşısında. Bunun yanında Yeniden Refah öyle, Büyük Birlik öyle, HÜDA PAR öyle. Bizler Cumhur İttifakı olarak LGBT’nin tam manasıyla karşısındayız. Çünkü bizim için aile kutsaldır. Aileye toz konduramayız ama bunların öyle bir derdi yok. Onun için biz aile kurumumuza evelallah dokundurmayacağız.”

Muhalefeti eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunlar ne diyor utanmadan, sıkılmadan? Gelince Diyanet İşleri Başkanlığımızı kaldıracaklarmış. Benim milletim size ‘Yürü’ demez. Siz, Diyanet İşleri Başkanlığını nasıl kaldıracaksınız? Siz ne hayasızsınız?” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yahya Kemal Beyatlı’nın “26 Ağustos 1922” adlı şiirinin dizelerini okudu.

“Bay bay Kemal, bu milletin mayası sağlam ve 14 Mayıs’ta da sana gereken dersi Allah’ın izniyle verecek” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Milletimizin değerlerine sahip çıktığını ve bu yolda ilerleyemeyeceğini görünce kendini neye adadı? Cami, türbe gezmeye verdi. Bugüne kadar neredeydin ya? Şimdi cami, türbe dolaşıp duruyor. Neler söylüyor neler. Ardından kendini PKK’nın güdümünden kurtaramayan 7. ortağı HDP’den duyduğu utancı gizlemek için benim Kürt kardeşlerimi tahrik etmeye başladı. Benim Kürt kardeşlerim, Rabbimizin hükmü gereği ayrıma tabi tutulmadan bizim kardeşimizdir. Çünkü biz ancak ‘inananlar kardeştir’ hükmü gereğince birbirimizin kardeşiyiz. Avrupa ve Amerika’daki kimi hain çevrelerin yıllardır dillendirdiği sinsi iddiaları tekrarlayarak, bölücülerin ekmeğine yağ sürdü. Kürt kardeşlerimiz sicilini de çapını da okkasını da bildikleri bu zata itibar etmedikleri için bu hamlesinde karşılık bulamadı. Bunun üzerine daha tehlikeli, daha yakıcı bir başka fitne ateşiyle ortaya çıkarak mezhebi kimliğine vurgu yaptı. Hâlbuki kimse bu zata bugüne kadar inancını, mezhebini, meşrebini sormadı. Bu zatı kimse, bu kimlikleri üzerinden herhangi bir ithama da maruz bırakmadı. Tam tersine bu ülkede bürokrat oldu, genel müdür oldu, milletvekili oldu, parti genel başkanı oldu. Peki, öyleyse niçin yaşın 74’e geldikten sonra birdenbire mezhebi kimliğinle kamuoyunun huzuruna çıkma ihtiyacı duydun?”

“ŞİİLİK, ALEVİLİK, NE KARIŞTIRIYORSUN BUNLARI?”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz bugüne kadar hep ne dedik? Bizim Sünnilik diye bir dinimiz yok. Alevilik diye bir dinimiz yok. Şiilik diye bir dinimiz yok. Bizim dinimizin tek bir adı var, o da İslam’dır. Dini kimliğimizin tek bir adı var, o da Müslümanlık’tır. Bay bay Kemal sen buradan hareket et. Şiilik, Alevilik, ne karıştırıyorsun bunları? Kim sana bugüne kadar böyle bir şeyi sordu ki ama dert başka. Şimdi oradan bir istismarda. Ülkemizdeki her bir insanımızı bu anlayışla kucakladık. Hizmet ettik. Hatta bununla kalmadık. Ülkemizdeki gayrimüslim vatandaşlarımıza da biz sahip çıktık. Bu vatandaşlarımızın yıllarca ihmal edilen hak ve hukuklarını da en geniş şekilde kullanabilmelerine biz imkân sağladık” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, AK Parti döneminde geldiği demokrasi, hak, özgürlük sayesinde artık bu tartışmaların yeri ve gereğinin kalmadığını dile getirdi.

Buna karşılık bir başka ilkeli tavır ortaya koyduklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İslam’ı terörle özdeşleştirmek, Müslümanlar’ı tezyif etmek, özellikle de Alevi kardeşlerimizi ‘Alisiz Alevilik’ gibi akımlarla bu büyük aileden kopartmak isteyenlere asla boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Batının dün Bektaşiler üzerinde oynadığı oyunu, bugün Alevi kardeşlerimiz üzerinde tekrarlama niyetini biliyoruz ve bu sinsi planı reddediyoruz” dedi.

“Hak” diyen, “Muhammed” diyen, “Ehlibeyt” diyen herkesin kardeşleri olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Geçtiğimiz aylarda kuruluşunu gerçekleştirdiğim Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı ile ülkemizdeki Alevi-Bektaşi kardeşlerimizin her meselelerine devlet nezdinde çözüm bulacağımızı söyledim. Kimsenin bu özbeöz kardeşlerimizi istismar ederek, millî birliğimize, bütünlüğümüze, ortak geleceğimize göz dikmesine izin vermeyeceğiz. Alevi kardeşlerimizi İslam’dan, ülkemizden ve milletimizden koparmayı amaçlayan fitne tüccarlarının kirli oyunlarına başta bay bay Kemal olmak üzere kimseyi alet ettirmeyeceğiz.”

“14 MAYIS’TA MİLLETİMİZLE BİRLİKTE BU HAKİKATİ BİR KEZ DAHA İSPATLAYACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütleriyle, darbeyle, sosyal kaosla, siyasi ve ekonomik tuzaklarla dize getiremedikleri Türkiye’yi, Suriyelileştirerek çökertme hesaplarını hep beraber bozacaklarını söyledi.

Milletin tarihten beri gelen zenginliğinin birer rengi olarak kabul edilen etnik ve mezhebi farklılıkları istismara yeltenen her beyanı, her tutumu böyle gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “İnşallah böyle de görmeye devam edeceğiz. Bunun için gelin, yıllardır dilimizden düşürmediğimiz millî ahdimizi hep beraber en yüksek sesle tekrarlayalım. Hazır mıyız? Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Kimse milletimizin birliğine, bayrağımızın sembolü olduğu istiklalimize, vatanımızın bütünlüğüne, devletimizin tekliğine göz dikemez. İnşallah 14 Mayıs’ta milletimizle birlikte, bu hakikati 7’li masaya da yedi düvele de bir kez daha ispatlayacağız. Rabbim hepinizden razı olsun. Açılışını yaptığımız Akyazı Spor Kompleksimizin şehrimize hayırlı olmasını diliyorum.”

Törende, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da birer konuşma yaptı.

AK Parti Sakarya İl Başkanı Yunus Tever, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sahneye çıktığı sırada Sakaryaspor atkısı taktı.

Akyazı Belediye Başkanı Bilal Soykan da Cumhurbaşkanı Erdoğan’a konuşmasının ardından hediye takdim etti.

Büyük Birlik Partisi Akyazı İlçe Başkanı Naim Yolcu’nun oğlu Batuhan Yolcu ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kendi çizdiği Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karakalem portresini hediye etti. Batuhan Yolcu, 14 Mayıs’ta ilk oyunu kullanacağını belirterek, “İlk oyum Cumhur İttifakı’na, ilk oyum Cumhurbaşkanı Erdoğan’a” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklar için de makas isteyerek, Akyazı Spor Kompleksi’nin kurdele kesimini çocuklarla ve protokol üyeleriyle yaptı. Kurdele kesiminin ardından Sakarya milletvekili adayları tanıtıldı.

DİPLOMAT

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi

Genç Gazeteciler Ankara

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Japonya-Türkiye ilişkilerinin 100. yılı dolayısıyla resmî ziyaret için Türkiye’de bulunan Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito’nun eşi Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi.

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ni ziyaret etti.

Lider eşleri önce İstanbul’un fethedilişinin 571. yıl dönümünde Fatih Sultan Mehmet’i anmak için açılan “Fatih Sultan Mehmet” sergisini gezdi.

Burada Fatih Sultan Mehmet’in Çocukluk Dönemi, Padişahlık Dönemleri, İlim Hayatı ve O Dönemde Yaşayan Âlimler, İstanbul’un Fethi ve Askerî Hayatı, Siyasi Hayatı ile Fatih Döneminde Mutfak, Şair Fatih: Avni, Vakıf Eserleri ve Ölümü bölümleri hakkında bilgi alan Akishino sergide sunulan Fatih Sultan Mehmet’in kaftan, kılıç, zırh gömlek gibi kişisel eşyaları ve o dönemin tarihine ışık tutacak çok sayıda esere hayranlığını dile getirdi.

Emine Erdoğan ve Akishino, sergi ziyaretinin ardından, Cihannüma Salonu’na geçerek hatıra fotoğrafı çektirdi. Lider eşleri, daha sonra, 600 Japonca eserin bulunduğu Japon Kitaplığı bölümüne geçtiler.

Emine Erdoğan, burada bulunan kitapları inceleyen konuğuna, Mevlana’nın “Mesnevi” eserinin Japonca baskısını ve serginin içeriğini de anlatan “Fatih Sultan Mehmet” kataloğu ile İletişim Başkanlığı tarafından yayınlanan “Türkiye” kitabını hediye etti.

ÇOCUKLARDAN KÜRESEL ISINMA SUNUMU

Daha sonra Nasreddin Hoca Kütüphanesi’ne geçen Emine Erdoğan ve Akishino’yu çocuklar sevgiyle karşıladı. Burada çocukların yaptığı resimleri inceleyen lider eşlerine, bir anaokulu çocuğu kendi yaptığı üzerinde lale motifi olan tabağı hediye etti.

Anaokulu çağındaki bir başka çocuk ise Emine Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensesi Akishino’ya küresel ısınma ile ilgili bir sunum yaptı.

“TEMENNİMİZ İŞ BİRLİĞİNİN DAHA DA İLERİYE TAŞINMASI”

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile gerçekleştirdikleri programa ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Türkiye-Japonya diplomatik ilişkilerinin tesisinin 100. yıl dönümü kapsamında ülkemizi ziyaret eden Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya gelmekten memnuniyet duydum.

Ülkemizin kültür hazinesine ev sahipliği yapan Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’ni ve Japonya kitaplığı bölümünü ziyaret ettik. Farklı medeniyetlerin birikimlerini aynı çatı altında buluşturan kütüphanemizde muhafaza edilen özel ve nadir eserleri tanıtma fırsatı bulduk.

Fatih Sultan Mehmet Sergisi’ni gezerek tarihimizin büyük liderlerinden birinin vizyonunu, sanata ve bilgiye olan bağlılığını yakından inceledik. Japonya Kitaplığı, iki ülkenin ortak mirasına ışık tutan ve dostluk bağlarını güçlendiren bir sembol niteliğinde. Temennimiz bu anlamlı ziyaretin ülkelerimiz arasındaki iş birliğini daha da ileriye taşımasıdır.”

Genç Gazeteciler Ankara

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile görüştü

Türkiye’ye Hoş Geldiniz

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino’yu Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gelişinde giriş kapısında karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensi Akishino, Türkiye ve Japonya bayrakları önünde tokalaşarak poz verdi.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Japonya Veliaht Prensi Akishino heyetleri eşliğinde görüşmeye geçti.

Görüşmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Japonya Veliaht Prensi Akishino’ya, Osmanlı Generali Pertev Paşa’nın İmparator Mutsuhito tarafından ödüllendirildiğini gösteren belge hediye edildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, resmî ziyarette bulunmak üzere Türkiye’ye gelen Japonya Veliaht Prensi Akishino ve Prenses Kiko ile aile fotoğrafı da çektirdi.

Genç Gazeteciler Ankara

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Hande Dengim Bağcıoğulları

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe

Avatar

Published

on

“İyi ki Varsın” yazı dizimizde başarıdan başarıya koşan, her başarısının altında “Hayalleri olan hayatımda, umutları olan kadınlarla birlikte” … her şeye, herkese rağmen içindeki kadını kaybetmeden güçlü durabilmek adına felsefesi olan, ayrıca ;
Ankara Kocatepe Mimar Kemal Lisesi ardı sıra, Ankara Hacettepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Bölümü’nde okuyup, İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nü yüksek onur derecesiyle ve birincilikle bitirmiş, 1972 yılında Anadolu’nun en köklü yerleşim merkezi Osmanlı’nın Başkenti İstanbul’da, Üsküdar’da dünyaya gelen, Hande Dengim Bağcıoğulları’ na yer verdim.

Hakkında sayısız yazılar yazıldı… O zaman, üzerinde durmamız gereken temel soru şu: Dün hakkında değişmekte olan dünya ve yeni kuşak insanlar mı yoksa belli bir yaşa gelen muhafazakar eğilimli insanların dünya algısı mı?
“Bir bugün iki yarına bedeldir. İki günü eşit olanın bir günü kayıptır” deyişi, yalın bir gerçeği yansıtır. ‘Bugün’ halen elimizde mevcut zaman dilimidir. ‘Yarın’ ise hayal edilerek tasarlanan bir şimdidir. Zihnimizin geleceğe ait projeksiyonudur. Bugün dünden iyisini yapmak ve yarın daha da iyisini yapmak en önemli insani sorumluluğumuzdur.”

Hande Dengim Bağcıoğulları
“Yapmamız gereken şeyler arasında en başta olması gereken; ‘özsevgi ve özdeğer’ tam olarak nedir bunu anlamak ve içsellestirebilmek. Kendinizi sevmeniz, kendinize her şeyden ve herkesten çok DEĞER vermeniz, bunu dengeli ve sağlıklı bir şekilde hayata geçirebilmeniz çok önemli,” diyerek; “Dün, Bugün, Yarın, hata yapacağım bir gün değil. Zaten, hata yok, öğrenmek, ders almak ve ilerlemek var.” diyerek işe başlamanın önemine vurgu yapıyor.
Enerji Petrol Medya Grup olarak şu parantezi açarak yazı dizimize devam ediyorum:
Kendisinin profesyonel çalışma hayatına ‘Merhaba’ demesi 1996 yılında İstanbul’da, bilişim sektöründe başlamasıdır. Sektörde sıfırdan başlayarak üst düzey yöneticiliğe kadar ivmelenen bir kariyer çizgisinde kamu ihale, proje satış pazarlama, kurumsal iş geliştirme, teknik koordinasyon ve altyapı konularında uzmanlaşmıştır. 2006 yılından itibaren, uluslararası bilişim ve yazılım firmalarının İngilizce-Türkçe çeviri projelerini yürütmüştür.

2013 yılından bu yana, toplumların ve bireylerin sağlıklı, kaliteli ve dengeli yaşamına katkı sunan ruhsal, bedensel ve zihinsel bütüncül terapiler konusunda çalışmaktadır. Alana yönelik yenilikçi yöntemleri, metodolojik yaklaşımla geliştirmekte ve kullanmaktadır.
Bioenerji Uzmanı, Aile Danışmanı, Profesyonel Eğitmen Koç, NLP Uzmanı, Hipnotist ve Flash EMDR / Mindfulness / Kabul ve Kararlılık / Bilişsel Davranışçı / Şema / Duygu Odaklı Terapist olmasının yanı sıra, farklı psikoloji ekolleri, sufi şifacılığı, kadim sırlar ve nefes teknikleri gibi konularında değerli birçok üstattan ve hocadan eğitimler almış olup, İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye’de, uzaktan/yüz yüze bireysel/grup/çift/aile danışmanlığı ve terapi seanslarına devam etmektedir. Mesleki eğitim, duyuru, seminer, atölye ve kamp çalışmaları düzenlemektedir.

“Zaman, kıymetini bilmeden harcadığımız, fazlasını hayal edip elimizdekini kaybettiğimiz ‘zaman’. Her şeyin ilacı sandığımız, her şeye kadir zaman. Mucizeleri barındıran, üzüntüleri unutturan. Ömrümüz, geçmişimiz ve geleceğimiz. Yaşadıklarımız ve yaşayacaklarımız. Kayıplarımız ve umutlarımız. Önümüz ve arkamız.” diyen, tüm mesleki unvanlarının da ötesinde, insanın derin içselliğini çok iyi kavramış ve bunu hayatına mesleki çalışmaları ile yansıtan zamansız ve gerçek bir “Halkla İlişkiler Uzmanı” Hande Dengim Bağcıoğulları ‘nın sözleri ile yazı dizimizin ana temasına katkı sağlıyor.

Hande Dengim Bağcıoğulları
“Sevgi ve samimiyet, hem meslek yaşamımda hem de yaşamımın tümünde en güçlü değerlerim oldu.” diyerek adeta İnsanoğlunun Dünü Bugünü ve Yarını hakkında anekdot veriyor:
“Zira, samimi insanlar her zaman çok korkutucudur, gölgeleri yok, silah kullanmıyorlar. İşte tam olarak da bu yüzden durdurulamazlar. Samimiyet, insanın en saf ve güçlü yanıdır çünkü maskesizdir, gölgesizdir. Kendine dürüst olanlar, korkularıyla yüzleşir, karanlıklarını kucaklar ve içlerindeki gerçek ışığı ortaya çıkarırlar. Samimi insanlar silaha ihtiyaç duymazlar; onların savunması, başkalarının zayıflık dediği şeyleri birer mücevher gibi taşımaktır; nihayetinde de onları faydaya ve başarıya dönüştürebilmektir. Samimiyet, gölgeleri olmayan bir dünyaya açılan kapıdır ve bu kapı, yalnızca kendine sadık olanlara aralanır.” dedikten sonra ekliyor:
“Ve sevgi…’Herşeyin bir güzelliği vardır ama herkes bunu göremez.’ derken Konfüçyüs neler gördü kim bilir? Bakmadan görebilmek, işitmeden duyabilmek, hareket etmeden koşabilmek… Sevgi, bazen görünmeyeni görüp, kalbin derinliklerinde yankılanan o sessiz izlerde eminlikle yürüyebilme cesaret ve kararlılığını gerektiriyor. Çünkü gerçek görmede, göz kapaklarının ardındaki sonsuz evrenler görünür olma potansiyeli ile her an keşfedilmeyi bekliyor. Ve duyulan, kulaktan değil ruhun yankılarından geliyor. Ve koşmak bazen, hiçbir yere gitmeden kendini bulmak anlamına geliyor. Sevgi, insanın sadece dış dünyayı değil, kendi içindeki evreni de fethetmesini kolaylaştıran en güzel yol arkadaşı… Ve bazen çıkış yolu aradığım, kolay olmadığını ya da yorulduğumu hisettiğim her durakta o anımsatıcı soruyla bana ‘Ben’i ve yolumu hep hatırlattı, hatırlatmaya devam ediyor:

Eğer koluma alıp bir başlangıcı çıkıp gitsem senden, dökülür müsün yollara ‘Biz’i bulmaya?”
İyi ki varsın yazı dizimde de yer verdiğim Hande Dengim Bağcıoğulları’nı “Dünden Bugüne Yarından Geleceğe” isimli yukarıda yazı dizimin tamamında başarılı çalışmalarını saymakla bitiremiyoruz.

Hande Dengim Bağcıoğulları, Hz Mevlana’nın ‘ Dert yol gösterir.’ sözüne atıfta bulunarak şu ifadelere yer veriyor. “Aslında sağlık sorunlarıyla gelen danışanlarım terapilerinde neler farkettiklerini ve neler anladıklarını bana şu şekilde söylüyorlar. ‘Enerji olduklarını ve bizleri negatif düşüncelerin hasta ettiğini’ ifade ediyorlar.

Enerjimiz yükseldiğinde bireysel ilişkilerimiz düzelir, kendine güven artar, yüksek enerjimizi çevremize de yayarız. Kariyerde başarılı olacak motivasyonu ve gücü içinde buluyor danışanlar. En güzeli de içsel huzur ve mutluluğa kavuşmuş oluyorlar.”

Hz. Mevlana’nın , Dünü, Bugünü ve Yarını anlatırken güzel bir sözünü hatırlatarak .
“Yarın yaparım, yarın yaparım deme! Bugün de dünün yarınıydı, ne yapabildin?” sözü ile adeta yazı dizimizin ana temasına vurgu yapıyor.
Bu engin deneyim, derin bilgi, özgün beceri ve başarılarının devam etmesinin, ülkemiz adına sosyal yaşam ve dayanışma alanında katacağı yüksek değerlerin bilinci ile saygılarımızı sunuyoruz.

  • Levent KANDEMİR

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Türkiye’ye hoş geldiniz

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye ziyarette bulunan Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatoviç’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç, tören kıtasını selamladı.

Türkiye ve Karadağ bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren iki lider, daha sonra baş başa görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.

Genç Gazeteciler ANKARA

Bu görselin Alt özniteliği boş. Dosya adı: setencioglu-tiny-house-Ankara-Istanbul-Izmir-Antalya-4.gif

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Engelsiz Türkiye Programı”nda konuştu

Genç Gazeteciler Ankara

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Engelsiz Türkiye Programı’nda yaptığı konuşmada, “Milletimizin farklı kesimlerine yönelik ayrımcı uygulamalara son vermeyi nasıl görev biliyorsak, engelli vatandaşlarımıza yönelik adaletsizliklerin ortadan kaldırılmasını da devletimizin asli vazifesi olarak görüyoruz. Bir yandan toplumun temeli olan, aile kurumunu güçlendirmeye çalıştık; diğer yandan yaşlılarımızın, bakıma muhtaç ve engelli kardeşlerimizin geniş bir sosyal hizmet havuzundan yararlanmalarını sağladık” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde düzenlenen Engelsiz Türkiye Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Ülkenin ve dünyanın dört bir yanındaki tüm engellilerin 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler öncülüğünde tüm dünyada kabul görmüş bu günün engellilerin sorunlarıyla ilgili farkındalığın artmasına, engelli insanların hayatlarını kolaylaştıracak yeni adımların atılmasına vesile teşkil ettiğini belirtti.

“ENGELLİ KARDEŞLERİMİZİN GÜNDEMİNE SAHİP ÇIKMAMIZ, BU YÖNDE ATILAN ADIMLARA İŞTİRAK ETMEMİZ GEREKİYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, engellilerin sorunlarının çözümü noktasında en önemli hususun bu konuyu her fırsatta gündeme taşımak suretiyle toplumsal hassasiyetin gerilemesine izin vermemek olduğunu ifade etti.

Engellilerle ilgili ne kadar farkındalık oluşturabilir, mesuliyet duygusu ne kadar yaygınlaştırabilirse bu süreçte o kadar fazla yol alınabileceğine, o derece başarılı olunabileceğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu bakımdan siyaset, sivil toplum ve hükûmet olarak sosyal aktivitelerle, kültürel projelerle, toplumsal bilinci artıran kampanyalarla hep beraber engelli kardeşlerimizin gündemine sahip çıkmamız, bu yönde atılan adımlara iştirak etmemiz, samimi destek vermemiz gerekiyor. 22 yıldır Türkiye’de değişimin ve dönüşümün öncülüğünü yapan AK Parti, toplumun her kesimini bu mücadeleye dahil etmek için öncü, örnek ve sürdürülebilir politikalar oluşturmaya devam ediyor. Partimizin düzenlediği bu programın da engelli kardeşlerimizin hayatlarını daha da kolaylaştırma ve toplumla bütünleşmelerini sağlama çabalarımıza katkı sunacağına inanıyorum. Bu anlamlı programı tertipleyen AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığımıza teşekkür ediyor, Rabbimden üstün başarılar temenni ediyorum.”

“UZAK COĞRAFYALARA İYİLİĞİ, MERHAMETİ VE ŞEFKATİ TAŞIDIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gölgesinde yaşamaktan bahtiyarlık duyulan medeniyet çınarının köklerinin yüzlerce yıl ötesine uzandığını ifade etti.

Merkezine insanı ve insanlık değerlerini alan medeniyet çınarıyla farklı coğrafyalara iyiliği, adaleti, şefkat ve merhameti taşıdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: ‘İnsan insanın kurdudur’ yerine, ‘İnsan insanın yurdudur’ dedik ve ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ anlayışıyla hareket ettik. Bugün gönül coğrafyamızda hangi evi ziyaret etseniz orada mutlaka Türkiye’ye dua eden, bu millete selam gönderen, bizleri ve ecdadı hayırla yad eden insanlarla karşılaşırsınız. Türk beklenendir, Türk yolu gözlenendir tespitinin kuru bir hamaset değil tam aksine güçlü bir hakikat olduğuna pek çok yerde şahitlik edersiniz. Biz de buna yurt dışı ziyaretlerimizde defalarca şahitlik ettik. Bu elbette ki parayla, güçle, zorla elde edilebilecek bir paye değildir. Kalplerin kilidini açmak iyiliğe giden yolu bulmak ve tertemiz bir mazinin taşıyıcısı olmak, inanın ki her millete nasip olacak bir onur değildir. Türkiye adına, Türkiye’nin istiklal ve istikbal mücadelesi adına, Türkiye Yüzyılı’nın inşası adına çok büyük bir kazanımdır, önemli bir referanstır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ecdadın engelli konusuna yaklaşımını hatırlatarak, Selçuklu döneminde sultanların Darüşşifa kurumlarıyla, Ahi Teşkilatı’nın orta sandıklarıyla, vakıfların Hankah ve şifahanelerle engellilerin ve hastaların daima yanında olduğunu dile getirdi.

Engellilerin askerî ve idari görevlere getirildiklerine, titizlikle himaye edildiklerine, sosyal hayata katılımlarının teşvik edildiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bir vakıf medeniyeti olan Osmanlı’da, engellilere dönük hizmet ve faaliyetler devletin siyasetinde önemli bir yer tutmuştur. Padişah müşavirliği dahil engellilerin Osmanlı Devleti’nin farklı kademelerinde büyük vazifeler üstlendiği çoğu zaman göz ardı edilen bir gerçektir. Hırka-i Saadet Dairesi’nde görev alan Darul-Huffaz gibi kurumlarda yetişip hafızlık yapan, farklı din hizmetlerinde bulunan nice engellinin hayatın her alanında güçlü bir şekilde var olduğunu biliyoruz. Ecdat, vakıflar, eğitim ve sağlık kurumları, bimarhaneleriyle engellilerin topluma kazandırılmasına müthiş bir hassasiyet göstermiştir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de kimi marjinal çevrelerin bitmeyen bir kinle özellikle hedef aldığı Sultan 2. Abdülhamit Han’ın, 1889’da açtırdığı bir mekteple işitme ve konuşma engelli kişilerin çağın üzerinde bir eğitim almalarını sağladığını söyledi.

Bu okulun öğrencilerinin, at arabalarının ve diğer araçların kendilerini fark etmeleri için kırmızı renkli bir kıyafet giydiklerini, Sultan Abdülhamit Han’ın bu öğrencilere özel bir ihtimam gösterdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bir gün dönemin Maarif Vekaleti bu talebeler için bir talimatname hazırlamış ve mahallî idarelere göndermiştir. Bu talimatnamede kırmızı renkli elbise giyen öğrencilere dikkat etmeyen tüm arabacıların amirleri tarafından uyarılmaları, gerekirse cezai işleme tabi tutulmaları emredilmiştir. Yine o günlerde işitme ve görme engelliler okulu talebeleri Abdülhamid Han’a bir mektup yazarak kendilerine yönelik hizmetlerinden ötürü Sultan’a şükranlarını ifade etmişlerdir. İşte biz böyle bir geçmişten, böyle bir devlet geleneğinden, hamdolsun böyle erdemli ve kapsamlı bir sosyal politika tecrübesinden geliyoruz. Bundan da iftihar etmemiz, gururlanmamız gerekiyor. Başkaları gibi devletimizin ve milletimizin tarihini bir asır öncesinden başlatıp, geçmişi reddetmek yerine, tarihimizi bir bütün olarak kucaklıyor, maziden bugüne ve geleceğe güçlü köprüler kurmaya gayret ediyoruz.”

Ecdattan miras kalan ne kadar değer ve ne kadar uygulama varsa hepsini muhafaza etmenin, daha ileri seviyelere taşımanın çabasında olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal adaleti güçlendirmeyi, eşitsizliği gidermeyi hedefleyen, kuşatıcı insan odaklı yaklaşımların gerisinde işte bu tasavvurun bulunduğunu söyledi.

“TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDE HANGİ SEBEPLE OLURSA OLSUN KİMSE DIŞLANAMAZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Biz her zaman şunu savunduk. Bugün de aynı hassasiyeti taşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sahibi millettir. 85 milyonun tamamıdır. İnanç, mezhep, meşrep ayırmaksızın milletimizin tüm fertleri, devletimizin nazarında aynı derecede hizmete ve hürmete layıktır. Tek parti faşizmi ve darbe dönemlerindeki gibi makbul olan ve olmayan vatandaş ayrımını asla tasvip etmiyoruz. Sırf inancından, başörtüsünden, sakalından dolayı insanların kamusal hayatın dışına atıldığı o kara günler artık geride kalmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nde hangi sebeple olursa olsun kimse dışlanamaz, ikinci sınıf vatandaş olarak görülemez, sosyal, siyasal ve iktisadi noktada kesinlikle geri görülemez. Bunların en başında da engelli vatandaşlarımız yer almaktadır. Biz engelli vatandaşlarımızla güçlüyüz ve 21. yüzyılı Türkiye Yüzyılı yapma hedefine giden yolda engellilerimizle kol kolayız, omuz omuzayız. Milletimizin farklı kesimlerine yönelik ayrımcı uygulamalara son vermeyi nasıl görev biliyorsak, engelli vatandaşlarımıza yönelik adaletsizliklerin ortadan kaldırılmasını da devletimizin asli vazifesi olarak görüyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002’den beri aile ve sosyal hizmetler sahasının bu konuda titizlikle eğildikleri alanların başında geldiğini, bir yandan toplumun temeli olan aile kurumunu güçlendirmeye çalıştıklarını, diğer yandan yaşlıların bakıma muhtaç ve engellilerin geniş bir sosyal hizmet havuzundan yararlanmalarını sağladıklarını anlattı.

Engellilere dönük hizmetleri, lütfeden, bahşeden, üstenci bir tarzda değil, geç kalmış hakların teslimi yaklaşımıyla hayata geçirdiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2005’te çıkardıkları ve temel politikayı ortaya koydukları Engelliler Hakkında Kanun’un, bunun en açık göstergelerinden biri olduğunu ifade etti.

“WEB SİTELERİ VE MOBİL UYGULAMALARIN ERİŞİLEBİLİRLİĞİ GENELGESİNİ YAKINDA YAYINLAYACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 2008’de Birleşmiş Milletler Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşmeyi (EHS) imzalayan ilk ülkelerden biri olduğunu anımsatarak, engellilerin hak ve hizmetlere doğrudan ulaşabilmeleri adına erişilebilirlik ilkesini kendilerine rehber edindiklerini vurguladı.

Bu kapsamda kamu kullanımına açık binaların, kaldırım, yaya geçidi ve park gibi açık alanların, toplu ulaşım araçları ile bilgi ve iletişim sistemlerinin erişilebilir olmasını zorunlu hâle getirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, engellilerin yoğun şekilde kullandıkları 3 bin 500’ün üzerinde bina, açık alan ve toplu taşıma aracına, erişilebilirlik belgesi verdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2020 yılını “Erişilebilirlik Yılı” ilan ederek bu alandaki çalışmalara daha da hız kazandırdıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Erişilebilirlik yalnızca fiziki yapılarla sınırlı değil, teknolojinin tüm unsurlarıyla hayatımızı hem de doğrudan etkilediği bugünlerde çoğu ürün ve hizmete erişim dijital yollarla sağlanıyor. Buradan bir müjdeyi tüm engellilerimizle paylaşmak istiyorum. Engelli kardeşlerimizin dijital temelli hizmetlere daha kolay ulaşabilmeleri amacıyla web siteleri ve mobil uygulamaların erişilebilirliği genelgesini inşallah yakın zamanda yayınlayacağız. Genelgemiz tüm engelli kardeşlerimiz için şimdiden hayırlı, uğurlu olsun.”

“ENGELLİ ÖĞRENCİLERİMİZ, EV, OKUL ARASI ULAŞIMLARINI HİÇBİR ÜCRET ÖDEMEDEN YAPABİLİYORLAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İşitme engelli kardeşlerimizin, tüm işaret dili tercümesinden yararlanabilecekleri engelsiz iletişim merkezimizi 2022 yılında kurduk. 2013 yılında hayata geçirdiğimiz ücretsiz seyahat uygulamasına devam ediyoruz. Bu çerçevede engelli bireyler ve refakatçileri için belediyeciler aracılığı ile yaptığımız gelir desteği ödemelerimizi sürdürüyoruz. Bugüne kadar yaklaşık 1,5 milyar liralık ücretsiz seyahat gelir desteği ödemesi gerçekleştirdik. Engelli öğrencilerimiz, ev, okul arası ulaşımlarını hiçbir ücret ödemeden yapabiliyorlar.”

Erişilebilirlik bilincinin toplumun tüm kesimlerinde yaygınlaşması adına 2011’den beri bilgilendirme ve farkındalık çalışmaları yürüttüklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar 28 bini aşkın kamu personelinin erişilebilirlik eğitimlerine katıldığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, engellilerin çalışmak ve üretmek için istekli ve azimli olduğuna yıllardır bizzat şahitlik ettiğini vurgulayarak, “İş yerlerine engelli personel çalıştırma zorunluluğu getiren kota sistemini devreye aldık. Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı ile kamuda engelli memur atamalarının önünü yine biz açtık. Böylece son yıllarda kamudaki engelli memur sayısında önemli artış sağladık. 2002 yılında 5 bin 772 olan engelli memur sayımız şu an 71 bine yaklaşmış durumda” diye konuştu.

Kamuda çalışan engelli memurların verimliliğinin artırılmasına büyük önem verdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, engellilerin özel sektörde istihdam edilmelerini de güçlü şekilde desteklediklerini vurguladı.

Bu kişilerin becerilerinin dikkate alınarak istihdam edilmeleri için iş koçluğu uygulamasını 2014’te başlattıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bu uygulamayı iş ve meslek danışmanlığı sistemi olarak yaygınlaştırmaya ve güçlendirmeye devam ediyoruz. İş bulmakta zorlanan zihinsel engelli vatandaşlarımızı ücret desteği, vergi indirimleri ve çeşitli muafiyetler sağladığımız korumalı iş yerlerinde istihdam ediyoruz. Hâlihazırda bu yardımdan 17 korumalı iş yerinde 333 engelli kardeşimiz çalışmaya, üretmeye devam ediyor” dedi.

“2002’DE 21 OLAN ENGELLİ BAKIM MERKEZLERİMİZİN SAYISINI 106’YA ÇIKARDIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, erken teşhis ve müdahalenin birçok alanda olduğu gibi engellilikle mücadelede de önemli bir yer tuttuğunu belirterek, “0-8 yaş aralığındaki özel gereksinimli evlatlarımızın ihtiyaç duydukları hizmetleri etkili bir şekilde alabilmeleri için aile temelli, ulusal erken müdahale sistemimizi yıl bitmeden pilot olarak hayata geçireceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu anda 2 ilde uygulanan otizmli bireylerin ailelerine yönelik Bireysel Sosyal Hizmet Danışmanlığı’nı da yakın zamanda 16 ile daha taşıyacaklarını bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üzerinde önemle durduğumuz bir diğer konu ise engelli vatandaşlarımızın ailelerinin yanında sosyal çevrelerinden kopmadan bağımsız bir biçimde yaşamlarını sürdürebilmeleridir. Bunun için Evde Bakım Yardımı, Gündüzlü Bakım Hizmetleri ve Umut Evleri gibi toplum temelli bakım hizmetlerini önceliyor ve yaygınlaştırıyoruz. 2007 yılında yaklaşık 29 bin vatandaşımız evde bakım yardımı alıyordu. Hâlihazırda bu yardımdan yaklaşık 547 bin vatandaşımız yararlanıyor. Engellilerimizin kültürel ve sportif faaliyetlere katılabildiği gündüz bakım evlerimizin sayısını 137’ye yükselttik. Ülkemizin dört bir yanındaki 145 Umut Evi’nde engelli vatandaşlarımıza ev ortamında hizmet sunmaya devam ediyoruz. 2002 yılında 21 olan engelli bakım merkezlerimizin sayısını 106’ya çıkardık. Bu merkezlerdeki 6 bin 832 vatandaşımızın her türlü ihtiyacı ücretsiz karşılanıyor. 2024 yılı Ekim ayı itibarıyla farklı şehirlerdeki 317 özel bakım merkezinde hizmet alan 30 bin 165 engelli vatandaşımızın yüzde 94’ünün bakım maliyetlerini devlet olarak biz karşılıyoruz.”

“ENGELSİZ BİR TÜRKİYE İSTİYORSAK TÜM KURUMLARIMIZIN UYUM VE İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE BUNA KATKI SAĞLAMASI ŞARTTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, otizm alanında ihtisaslaşmış, gündüzlü ve yatılı bakım merkezlerinin de yaygınlaştırılmasının önceliklerinin arasında yer aldığını belirtti.

Otizm spektrum bozukluğu olan bireylere İkinci Ulusal Eylem Planı’nın uygulanmaya başladığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Engelli kardeşlerimizin hiçbir zorlukla karşılaşmadan hayatın her alanında güçlü şekilde var olabildiği bir ülke Türkiye Yüzyılı’nda ulaşmak istediğimiz hedeflerden biridir. Türkiye Yüzyılı sadece barışın, huzurun, kardeşliğin değil, engellilerin de yüzyılı olacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi’ni 3 yıl önce yine Dünya Engelliler Günü’nde ilan ettiklerini, vizyon belgesinin 3 yıllık uygulama aracı olan Engelli Hakları Ulusal Eylem Planı’nın ilk 2 yılının geride kaldığını söyledi.

Eylem planının hedeflerine tam anlamıyla ulaşabilmesi için herkesin daha gayretli, hevesli ve özverili çalışması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Engelsiz bir Türkiye istiyorsak tüm kurumlarımızın uyum ve iş birliği içinde buna katkı sağlaması şarttır. Bu noktada sorumluluk üstlenen tüm birimlerimizin gereken özeni, titizliği, hassasiyeti göstereceğine yürekten inanıyorum. Burada şu gerçeği tekrar hatırlatmak durumundayım. Gerçek manada engellilik hâli, azmini ve idealini kaybetmişler içindir. Azmini ve idealini kaybetmemiş olanlar için engel yoktur. Azim varsa, hedef varsa, inanç varsa, ülkü varsa başarı vardır, zafer vardır, galibiyet vardır, hedeflere ulaşmak vardır. Bir başka engellilik hâli de zihinlerde ve yüreklerde olandır. Yani asıl engellilik kendine engel olmaktır. Kendini sınırlamak, hayatın içerisinden geri çekmektir. Davası, hedefi, gayesi ve azmi olan parmağıyla mermeri deler, tırnağıyla kale surlarında gedik açar.”

“ENGELLİ KARDEŞLERİMİZLE EL ELE, GÖNÜL GÖNLE VERDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Spordan siyasete, iş dünyasından hayatın diğer alanlarına kadar engelli kardeşlerimizin hepimizi gururlandıran, hepimize umut ve ilham veren başarılarının gerisinde zihinlerdeki engelleri yıkmaları vardır. Engelli kardeşlerimizle el ele, gönül gönle verdik. Hamdolsun bugün 22 sene önce hayal dahi edilemeyen seviyelere geldik ama önümüzde daha gitmemiz gereken çok ciddi mesafe olduğunun da farkındayız. Engelli kardeşlerimizin hayatın her safhasında daha fazla görünür olmaları, daha fazla yer almaları için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Başta mahallî idareler olmak üzere kamu yahut özel her kurum ve kuruluşun engellilerin hayatına olumlu manada dokunmak noktasında elini taşın altına koymasını özellikle beklediğimizi burada vurgulamak istiyorum” diye ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm engellilerin 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü tebrik ederek, erişilebilirlik ödüllerine layık görülen kurumları ve temsilcileri kutladı.

Genç Gazeteciler Ankara

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 155.000 Konut Anahtar Teslimi ve Kura Çekimi Töreni’ne katıldı.

Genç Gazeteciler Kahramanmaraş

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 155.000 Konut Anahtar Teslimi ve Kura Çekimi Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Hedefimiz deprem bölgesinde evine girmeyen, iş yerine kavuşmayan tek bir kardeşimizi dahi bırakmamaktır. Kahraman şehrimizin asli hüviyetine sadık kalarak, çok daha modern, çok daha güzel bir Maraş’ı el birliği ile yine biz inşa edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş’ta Merkez Spor Kompleksi yanında düzenlenen “Yeniden Güçlü Anadolu” 155 Bininci Konut Kura Çekimi ve Anahtar Teslim Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.

Konuşmasına Kahramanmaraşlıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yiğitlik ve asaletin ruh bulduğu bereketli topraklarıyla, medeniyetlere beşiklik eden destanlar şehri Kahramanmaraş’ımızdayız. Siz edelerle beraber olmanın bahtiyarlığını yaşıyorum. Kahramanmaraş’a geldiğimiz andan itibaren bizleri yine samimiyetle bağrınıza bastığınız için her birinize teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“KARDEŞLİĞİN, DAYANIŞMANIN EN GÜZEL ÖRNEKLERİNİ SERGİLEDİNİZ”

Törenin ardından AK Parti Kahramanmaraş İl Kongresi’ne katılacağını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Kongremizden önce hem sizlere bir teşekkür edelim dedim hem de yapımı tamamlanan deprem konutlarının açılışını yapalım istedik. Coşkunuzdan, heyecanınızdan, sevdanızdan dolayı sizlere şükranlarımı sunuyorum. Aynı şekilde 31 Mart seçimlerinde Cumhur İttifakı’na güvendiğiniz, inandığınız, bize sahip çıktığınız için siz edelere teşekkür ediyorum. 31 Mart’ta Maraşlı kardeşlerim bir kez daha AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın belediyecilik vizyonuyla ‘yola devam’ dedi. İlk günden beri bizi yalnız bırakmayan Kahramanmaraş 31 Mart’ta yine bize olan desteğini esirgemedi. Rabb’im sizlerden razı olsun. Rabb’im Kahramanmaraş’ta aramızdaki dayanışmayı daim eylesin.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Siz bize nasıl destek olduysanız biz de sizin için aşkla çalışmaya devam edeceğiz. Allah’ın izniyle Maraş’a ve Maraşlı kardeşlerimize mahcup olmayacağız. Bu kadim şehir, sadece toprağının bereketiyle değil milletimizin sarsılmaz iradesiyle her dönemde koca bir kale Anadolu’nun sağlam direği oldu. Deprem sonrası karşılaştığı büyük zorluklarda dahi başını yere eğmedi. Edelerimiz ‘Asrın felaketi’ni yaşamalarına rağmen asla vazgeçmedi, asla pes etmedi, umutsuzluğa kapılmadı. El ele vererek hayata yeniden sarıldınız. Kardeşliğin, dayanışmanın en güzel örneklerini sergilediniz.”

“ŞEHRİMİZİ ESKİSİNDEN DAHA GÜZEL, DAHA DAYANIKLI VE MODERN HÂLE GETİRMENİN GAYRETİNDEYİZ”

Türk edebiyatının usta isimlerinden şair ve yazar Erdem Beyazıt’ın Diriliş Saati şiirinden, “Ey her depremden sonra biraz daha doğrulan, herkesin veba girmiş bir şehrin hem halkı hem seyircisi olduğu bir günde ey düştüğü yerden kalkmaya hazırlanan ülke. Her damlası bir zafer müjdecisi, bir posta eri gibi yağmur yüzümüze değince çıkacağız yola” mısrasını okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte Kahramanmaraş, merhum şairimizin dediği gibi 6 Şubat depremlerinden sonra doğruluyor, devletimizin de desteğiyle düştüğü yerden ayağa kalkıyor” dedi.

“Asrın felaketi” olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’deki depremlerinin yaralarını hızla sarmak için gece gündüz demeden çalıştıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dağlar ne kadar yüksek ise yol onun üstünden geçer’ inancıyla şehrimizi eskisinden daha güzel, daha dayanıklı ve modern hâle getirmenin gayretindeyiz. Yıkımın büyüklüğü karşısında asla yılgınlığa kapılmadan asrın inşasını başlattık. O günden bugüne dek bir an olsun elimizi deprem bölgesinden çekmedik” diye konuştu.

“155 BİNİNCİ YUVAMIZIN ANAHTARLARINI TESLİM ETMENİN HEYECANINI VE SEVİNCİNİ YAŞIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremzedeleri bir an önce kalıcı konutlarına kavuşturmak istediklerini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: “Bugün bu büyük seferberlikte yeni bir adım daha atıyoruz. Biliyorsunuz geçtiğimiz ay Hatay’daki törenimizde 130 bininci yuvamızın anahtarını hak sahiplerimize teslim etmiştik. Şimdi de Kahramanmaraş’ımızda 155 bininci yuvamızın anahtarlarını teslim etmenin heyecanını ve sevincini yaşıyoruz. İnşallah birazdan canlı bağlantıyla Hatay’ımızda 5 bin 900, Malatya’mızda 2 bin 313, Adıyaman’ımızda 6 bin 912, Gaziantep’imizde 257, Diyarbakır’ımızda 674, Adana’mızda 668, Şanlıurfa’mızda 2 bin 929, Elazığ’ımızda bin 407 ve Kahramanmaraş’ımızda 3 bin 499 olmak üzere toplamda 24 bin 559 yuvamızı daha hak sahibi kardeşlerimize teslim edeceğiz.”

Bugünkülerle birlikte Kahramanmaraş’ta il ve ilçelerde 22 bin 228 konut ile 5 bin 170 köy evinin kurasını çekmiş olacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2024 sonuna kadar 39 bin 136’sı Maraş’ta olmak üzere 11 ilimizde toplam 201 bin 688 bağımsız bölüm afetzede kardeşlerimize teslim edilecek” dedi.

Gelecek yıl Kahramanmaraş’ta 63 bin 300 konut ve 5 bin 846 iş yeri olmak üzere 68 bin 876 konut ve iş yerinin teslimatının yapılacağını da bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem bölgemizin tamamında ise 452 bin 983 bağımsız bölümü inşa etmiş olacağız. Rabb’im bu hanelerimizi oturacak tüm ailelerimize huzur, güven ve ihsan eylesin diyorum. Bu konutların yapımında emeği, alın teri olan herkese tüm bakanlıklarımıza işçisinden mühendisine, bütün kardeşlerime bilhassa da yüklenici firmalara teşekkür ediyorum” ifadesini kullandı.

“GELDİĞİMİZ HER MAKAMI TÜRKİYE’YE ESER VE PROJE KAZANDIRMAK İÇİN BİR FIRSAT OLARAK GÖRDÜK”

Yaklaşık yarım asırdır siyasetin içerisinde olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Rabb’im bizlere çok farklı görevlerde ülkemize ve milletimize hizmet etmeyi nasip etti. Geldiğimiz her makamı bir zıplama tahtası olarak değil, Türkiye’ye eser ve proje kazandırmak için bir fırsat olarak gördük. Bakın 6 Şubat’ta Türkiye hem kendi tarihinin hem de insanlığın başına gelmiş en büyük doğal afetlerden birini yaşadı. Sadece Maraş’ta 7 bin 492 bina yıkıldı. Enkaz altında kalan 2 bin 788 Maraşlı kardeşimiz depremde vefat etti. Rabb’im hepsine rahmet etsin. Onları cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin. Depremden Maraş, Hatay, Adıyaman başta olmak üzere 11 ilimiz etkilendi. Tam 671 bin 826 konut ya yıkıldı ya da ağır hasar gördü. Dikkatinizi çekerim, bu sadece konut sayısı. İçinde iş yerleri yok. Bu ne demek biliyor musunuz? Değerli kardeşlerim neredeyse 2,5 milyonluk bir nüfusu barındıran tek bir şehrin tamamen yok olması demek.”

“TOPRAĞA VERDİĞİMİZ 53 BİN 735 KARDEŞİMİZİN KALBİMİZDE BIRAKTIĞI YARALAR HİÇ İYİLEŞMEYECEK”

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ekonomide yol açtığı tahribatın 104 milyar dolardan fazla olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Toprağa verdiğimiz 53 bin 735 kardeşimizin kalbimizde bıraktığı yaralar belki de hiç iyileşmeyecek, hiç kapanmayacak” diye konuştu.

“Tüm bunlar ortadayken ana muhalefet genel başkanının bize sataşmasına ne demeli?” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Az çok bu işleri bilen herkesin takdir ettiği bir inşa ve ihya seferberliğinde, hükûmetimizi insafsızca eleştirmenin kime ne faydası var? Sayın Özel çıkmış, ‘deprem konutları 10 yılda bitmez’ diyor. Daha bunun gibi nereden tutsan elinde kalacak bir sürü tezviratı, iddiayı ve iftirayı grup kürsüsünden ortalığa boca ediyor. Ben buradan kendisine soruyorum; Sayın Özel, siyaset boş atıp dolu tutmasını beklemek midir? Güneşe, yağmura, fırtınaya aldırmadan afet konutlarını bitirmek için çalışan kurumlarımızın emeğini, gayretini hiçe saymak sana ne kazandıracak? Allah aşkına, 6 Şubat’tan beri deprem turistliği dışında ne yaptınız? Hangi işi bitirdiniz? Taahhüt ettiğiniz hangi projeyi teslim ettiniz, hangi yaraya merhem oldunuz? Bölücü terör örgütüne iltisakı sebebiyle görevden el çektirilen bir şahsın kapısında 24 saat nöbet tutmak dışında hangi icraatınız oldu?”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta bugün, millete söz verdikleri üzere 155 bininci konutun kurasını çekip, anahtarını teslim edeceklerine dikkati çekti.

Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde vatandaşlara “bedava konut” sözü verdiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Madem bedava konut verebiliyorsunuz belediyeler aracılığıyla yapsanız ya? Elinizi tutan mı var? Halep oradaysa arşın burada, hadi buyurun yapın. Bunlar yapamazlar, bunlar millete hizmet edemezler. Bunlar para balyalarını yığma dışında, taş üstüne taş koyamazlar” dedi.

“SÖZ VERİNCE UNUTAN DEĞİL, GECESİNİ GÜNDÜZÜNE KATIP GERÇEKLEŞTİRMEYE ÇALIŞAN BİR HÜKÛMETİZ”

Muhalefetin iş yapmak, hizmet üretmek gibi bir derdi olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bunların tek bildikleri algı ve reklam yapmak. Bir de fahiş fiyatlarla, şişirilmiş faturalarla konser düzenlemek. Çok açık söylüyorum, iş yolsuzluğa, hırsızlığa, milletin malını yandaşlara yağmalatmaya gelince CHP’den hünerlisini kimse bulamaz. Ama söz konusu hizmet, vatandaşın dertlerine çare üretmek olunca ara ki bulasın. Bunların devrik genel başkanı, ‘hükûmet bu enkazın altında kalır’ diyordu. Kaderin cilvesine bakın ki bu zat, önce seçim sandığının daha sonra da kurultay sandığının altında kaldı. ‘Oğlum’ diye bağrına bastığı kim varsa, ellerine geçen ilk fırsatta bunun böğrüne hançeri sapladı. Bunlardan ülkeye de millete de hayır gelmez.”

CHP ve CHP’li siyasetçilerin ne ülkeyi ne de milleti tanımadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehirlerimizde ne yapıldığından, hangi hizmetlerin olduğundan bile haberdar değiller. Depremden etkilenen il sayısını sorsan, inanın bilmezler. Nurhak’ta ‘yok’ dedikleri hastanenin 56 yataklı olduğunu ve hasta kabul ettiğini bilmezler” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkoğlu ilçesindeki 120 yataklı Acil Durum Hastanesini aralık ayı içinde tamamlayacaklarını, 400 yataklı Acil Durum Hastanesi Projesi kapsamında yapılan Kahramanmaraş Devlet Hastanesini de ocak ayı içinde hizmete açmayı hedeflediklerini söyledi.

Necip Fazıl Şehir Hastanesinin yanında yapımı süren 600 yataklı yeni hastaneyi de 2025’in ikinci yarısında bitireceklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti: “Yeni bir müjdeyi şehir hastanemizde veriyoruz. Kahramanmaraş’ımıza kazandıracağımız bin yataklı, 250 bin metrekare kapalı alana sahip şehir hastanemizin proje çalışmalarını tamamladık, 2025 Ocak ayı itibarıyla yapım ihalesi sürecini başlatacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan CHP Genel Başkanı Sayın Özel’e diyorum ki Ankara’da siyasetçilik oynamak yerine gel, eser ve hizmet siyaseti nasıl yapılırmış Kahramanmaraş’ta gör. Bizi kendinizle de karıştırmayın. Çünkü biz, söz verince unutan değil, gecesini gündüzüne katıp gerçekleştirmeye çalışan bir hükûmetiz. Seçim meydanlarında ne söylediysek hepsinin de arkasındayız. Hedefimiz, deprem bölgesinde evine girmeyen, iş yerine kavuşmayan tek bir kardeşimizi dahi bırakmamaktır” diye ekledi.

“DEPREMZEDE İLLERİMİZ ARTIK AFETİN DEĞİL, HUZURUN, UMUDUN VE GÜVENİN ADRESİ OLACAK”

Şair ve yazar Erdem Beyazıt’ın sözlerini anımsatarak, yaraları hızlıca sarıp yola yeniden, yepyeni bir heyecanla çıkacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her damlası bir zafer müjdecisi olan yarınları, Maraşlı kardeşlerimizle birlikte yine biz karşılayacağız. Kahraman şehrimizin asli hüviyetine sadık kalarak, çok daha modern, çok daha güzel bir Maraş’ı el birliğiyle yine biz inşa edeceğiz. Gayret bizden tevfik Allah’tandır diyoruz” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 21 aylık sürede afetlere dirençli, çevre dostu, sıfır atıkla uyumlu, akıllı ve modern şehirleri inşa ve ihya ettiklerini dile getirerek şu değerlendirmede bulundu: “Dünya ölçeğinde böylesine büyük ve geniş bir projenin bu kadar kısa sürede hayata geçirilmesi çok nadir rastlanan bir başarıdır. İnanıyorum ki bugün teslim ettiğimiz her yuva, ayağa kaldırdığımız her eser, geçmişe saygımız ile geleceğe olan inancımızın bir ifadesidir. 2025 yılının sonunda, sadece yeni yuvalarımız bitmeyecek aynı zamanda tüm evlerimizin pencereleri de huzura açılacak. Depremzede illerimiz artık afetin değil, huzurun, umudun ve güvenin adresi olacak. Kahramanmaraş gibi eşsiz gayretin, emsalsiz şehirleri, Türkiye Yüzyılı’nın mührünü taşıyacak.”

“KAHRAMANMARAŞ’IMIZA BİR SPOR KOMPLEKSİ İNŞA EDECEĞİZ”

Bir müjde daha vermek istediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gençlik ve Spor Bakanlığı’mız, Çevre Bakanlığı’mız ve Büyükşehir Belediyemizin ortaklığıyla muhteşem bir yatırımı şehrimize kazandırıyoruz. Kahramanmaraş’ımıza 17 bin 500 seyirci kapasiteli stadyumumuzun merkezinde olduğu bir spor kompleksi inşa edeceğiz. TOKİ’mizle, 121 bin 500 metrekarelik arazi üzerindeki projemizde, olimpik yüzme havuzundan kafeteryalara, kamp merkezinden uluslararası spor salonlarına kadar her şey olacak. Spor kompleksimizle şehrimizde hem uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapacağız hem de nice yıldızları yetiştireceğiz. Spor tesisimiz, gençlerimiz başta olmak üzere Maraş halkına şimdiden hayırlı, uğurlu olsun.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem konutlarının yapımında emeği geçen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, TOKİ ve AFAD, hayırseverler, işçiler ve mühendisleri tebrik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından dua edildi. AFAD Başkanı Okay Memiş’in TOKİ ve Emlak Konut yetkililerinin başlattığı kura çekimiyle hak sahipleri belirlendi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremden etkilenen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa’daki törenlere canlı bağlantıyla katılarak, bazı hak sahipleriyle sohbet etti. Daha sonra hak sahiplerine konutlarının anahtarları teslim edildi.

Genç Gazeteciler Kahramanmaraş

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT World Forum’da konuştu

Genç Gazeteciler İstanbul

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde “Kırılma Noktasında Bir Dünya: Krizleri ve Dönüşümü Yönetmek” temasıyla düzenlenen TRT World Forum’a katılarak bir konuşma yaptı.

“BM’nin reforme edilmesi gerekmektedir, dünya 5 daimî üyenin eline bırakılamaz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT World Forum’da yaptığı konuşmada, “Birleşmiş Milletlerin reforme edilmesi gerekmektedir, dünya beş daimî üyenin eline, diline bırakılamaz. Süratle bu değişim gerekiyor; beş daimî üye, 15 geçici üye olmaz. Bu şekilde bu dünya yönetilemez” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Gazze’den Ukrayna’ya, Batı Afrika’dan Güney Asya’ya kadar pek çok coğrafyada süre gelen insani krizler, her seferinde çok daha keskin bir şekilde mevcut dünya düzeninin kırılganlığını gözler önüne sermektedir. Ancak bu krizlerin insanlığın ortak istikbali için daha güçlü bir dayanışma çağrısı olduğu da inkâr edilemez bir gerçektir. Hep söylediğim gibi, her kriz aynı zamanda bir imkandır. Adalete, barışa, huzura, güvenlik ve istikrara açılan bir fırsat penceresidir. Layıkıyla değerlendirebilenler için her kriz, yeni bir dönemin muştusu, yeni bir başlangıcın öncüsü olma potansiyeline ziyadesiyle sahiptir. İnsanlık tarihine baktığımızda bunun sayısız örneği ile karşılaşıyoruz. Milyonlarca insanın hayatını kaybettiği 2. Dünya Savaşı’nın en önemli çıktılarından biri, irili-ufaklı tüm ülkelerin bir araya gelebildiği en geniş zemin olan Birleşmiş Milletler sisteminin tesisi olmuştur. Peki şu anda, bu Birleşmiş Milletlerle devam edebilir miyiz? Hayır… Tamamıyla bu Birleşmiş Milletlerin reforme edilmesi gerekmektedir, dünya 5 daimî üyenin eline, diline bırakılamaz. Süratle bu değişim gerekiyor; beş daimî üye, 15 geçici üye olmaz… Bu şekilde bu dünya yönetilemez” ifadelerini kullandı.

Genç Gazeteciler İstanbul

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

“Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor”

Genç Gazeteciler Ankara

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Umman Sultanı Heysem bin Tarık ile gerçekleştirdikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Bu ziyaret Umman’dan ülkemize devlet başkanı düzeyinde yapılan ilk resmî ziyareti teşkil ediyor. Köklü tarihî ve kardeşlik bağlarına sahip olduğumuz Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Umman Sultanı Heysem bin Tarık bin Teymur Al Said, baş başa ve heyetler arası görüşmeleri ile anlaşmaların imza töreninin ardından, ortak basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.

Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ı Türkiye’de misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretin Umman’dan Türkiye’ye devlet başkanı düzeyinde yapılan ilk resmî ziyaret niteliğinde olduğunu söyledi.

“UMMAN İLE İLİŞKİLERİMİZİ ÇOK DAHA İLERİ NOKTALARA TAŞIMAK İSTİYORUZ”

Gelecek dönemde Umman’a iade-i ziyarette bulunmayı öngördüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Köklü tarihî ve kardeşlik bağlarına sahip olduğumuz Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor. Değerli kardeşimle birlikte münasebetlerimizi her alanda çok daha ileri noktalara taşımak istiyoruz. Geçtiğimiz yıl ülkemizde yaşanan deprem felaketinin ardından sergilediği güçlü dayanışma için kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum. Burada şunu da büyük bir memnuniyetle ifade etmem lazım. Kıymetli dostumun Yemen ihtilafı başta olmak üzere, bölgemizi ilgilendiren birçok meselede elini taşın altına koymak suretiyle barışın tesisi için sarf ettiği çabalar takdire şayandır. Gerek Türkiye-Umman ilişkilerine, gerek bölgemizin barış ve istikrarına katkılarından ötürü Sultan Heysem bin Tarık’a Türkiye Cumhuriyeti Devlet Nişanı’nı biraz önce takdim ettim. Şahsımıza tevcih etmiş oldukları El Said Nişanı için de kendisine şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Rabb’im iki ülke kardeşliğini daim eylesin.”

“UMMAN İLE TİCARET HACMİMİZİ 5 MİLYAR DOLARA ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ”

Görüşmelerinde, çeşitli alanlara yayılan ilişkilerin daha da güçlendirilmesi için atılabilecek adımları değerlendirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu bilgileri paylaştı: “İlişkilerimize kurumsal çerçeve kazandırmak arzusundayız. Bu amaçla yüksek düzeyli stratejik iş birliği mekanizması dahil istifade edebileceğimiz seçenekleri ele aldık. Dış ilişkiler, ekonomi, sanayi, yatırım, sağlık, kültür, tarım ve hayvancılık gibi başlıklarda iş birliğimizi ilerletmeye yönelik 10 belge imzalandı. Ortak bildiri kabul edildi. Ekonomi ve ticari ilişkilerimizi mevcut potansiyelimizi yansıtacak şekilde ilk aşamada 5 milyar dolara çıkartmayı hedefliyoruz. Müteahhitlik firmalarımız, Umman’da bugüne kadar 7 milyar dolar değerindeki projeyi başarıyla tamamladı. Aziz kardeşimle, şirketlerimizin Umman 2040 vizyonuna yapabilecekleri katkılara da değindik. Bu vesileyle Umman heyetinin yarın Türk iş dünyasının temsilcileriyle yapacağı toplantıdan somut neticeler alınmasını temenni ediyorum. BOTAŞ ile Umman’lı muhatabı arasındaki anlaşma uyarınca 2025 yılından itibaren Umman’dan sıvılaştırılmış gaz tedarikine başlanacak olmasıyla enerji alanında iş birliğimizde yeni bir döneme girmiş olacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede savunma sanayi alanındaki iş birliğinin de gündeme geldiğini belirterek, Umman’ın Türk ürünlerini tercih etmesinden iftihar ettiklerini söyledi.

Umman Sultanı Heysem bin Tarık ve heyetiyle bölgedeki gelişmeleri de etraflıca gözden geçirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ummanlı kardeşlerimizin uluslararası ve bölgesel sorunların diyalog yoluyla aşılmasına yönelik çabalara verdiği desteği takdirle karşılıyoruz. Bu konularda Umman ile istişare ve iş birliğine önem veriyor, benzer görüşleri paylaşıyoruz. Bilhassa İsrail’in Filistin’deki katliamlarına ve bölge güvenliğini tehdit eden saldırılarına karşı İslam dünyasının daha somut ve kapsamlı iş birliği yapması gerektiğine vurgu yaptık” diye konuştu.

“GAZZE’DE KALICI ATEŞKES SAĞLANMADIKÇA BÖLGESEL VE KÜRESEL HUZURA ULAŞAMAYACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lübnan’da ateşkesin teminine yönelik müzakerelerin olumlu sonuçlanmasını memnuniyetle karşıladıklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti: “Ülkemizin, Lübnan’da barışın ve istikrarın sağlanmasında her türlü desteği vermeye hazır olduğunu bir kez daha vurguluyorum. Ancak Gazze’de acil, adil ve kalıcı ateşkes sağlanmadıkça bölgesel ve küresel huzura ulaşamayacağımızın da altını çizmek istiyorum. Amerikan Başkanı Biden’ın, Gazze’de ateşkes için yeni bir girişim başlatacaklarını duyurması, çok geç kalmış ama önemli bir adımdır. Bu çatışmaların en başından bu yana kalıcı ateşkes sağlanması için gerek arabuluculuk olsun gerek garantörlük olsun, üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazır olduğumuzu defaatle ifade ettik. Bugün de aynı yerdeyiz. Gazze’de sükunetin ve barışın tesisi için üzerimize düşen ne varsa, elbette yapmaktan çekinmeyiz.”

UMMAN SULTANI HAYSEM BİN TARIK: “BÖLGEMİZİ İLGİLENDİREN ULUSLARARASI MESELELERDE TÜRKİYE’NİN POZİSYONUNU DESTEKLİYORUZ”

Umman Sultanı Heysem bin Tarık, herkesin ortak arzusunun bölgede güvenlik ve istikrarın tesisi olduğunu ifade ederek, “Bölgesel iş birliğini güçlendirmek için el ele vererek çalışmalı, bu bağlamda bizler Umman olarak bölgemizi ilgilendiren uluslararası meselelerde Türkiye’nin pozisyonunu ve duruşunu desteklediğimizi ifade etmek isteriz” diye konuştu.

Filistin konusunda da iki devlet temelli çözümün hayat bulması için iş birliğine devam edilmesi gerektiğini dile getiren Umman Sultanı Heysem bin Tarık “Herkes için adalet ve barışın tesisi için bu amaç gerçekleştirilmelidir” ifadesini kullandı.

TÜRKİYE İLE UMMAN ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın huzurunda, iki ülke arasında 10 anlaşma imzalandı. İmza altına alınan anlaşmalar şöyle:

“Ordu Yardımlaşma Kurumu ve Umman Yatırım Otoritesi Arasında Ortak Girişim Kurulması Anlaşması”

“Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ile Umman Sultanlığı Ticaret, Sanayi ve Yatırım Teşvik Bakanlığı Arasında Yatırım İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı”

“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Umman Sultanlığı Hükümeti Arasında Tarım, Hayvancılık, Balıkçılık ve Su Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı”

“Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Umman Sultanlığı Küçük ve Ortak Ölçekli İşletmeleri Geliştirme Otoritesi Arasında Mutabakat Zaptı”

“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Umman Sultanlığı Hükümeti Arasında Sağlık ve Tıp Bilimleri Alanlarında İşbirliği Anlaşması”

“Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile Umman Sultanlığı Merkez Bankası Arasında Mutabakat Zaptı”

“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Umman Sultanlığı Hükümeti Arasında Çalışma ve İstihdam Alanlarında İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptı”

“Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Umman Sultanlığı Kültür, Spor ve Gençlik Bakanlığı Arasında Kültür Alanında Mutabakat Zaptı”

“Diplomasi Akademisi tarafından temsil edilen Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Diplomasi Akademisi tarafından temsil edilen Umman Sultanlığı Dışişleri Bakanlığı Arasında Diplomatik Çalışmalar ve Eğitim Alanında Mutabakat Zaptı”

“Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Umman Sultanlığı Dışişleri Bakanlığı Arasında Siyasi İstişarelere İlişkin Mutabakat Zaptı”

Genç Gazeteciler Ankara

Okumaya Devam edin

DİPLOMAT

Umman Sultanı Heysem bin Tarık Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Türkiye’ye Hoş Geldiniz

Avatar

Published

on

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye ziyarette bulunan Umman Sultanı Heysem bin Tarık bin Teymur Al Said’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.

Umman Sultanı Heysem bin Tarık, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Umman Sultanı Heysem bin Tarık, tören kıtasını selamladı.

Türkiye ve Umman bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren iki lider, daha sonra baş başa ve heyetler arası görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.

Genç Gazeteciler Ankara

Okumaya Devam edin

REKLAMLAR
Nisan 2023
P S Ç P C C P
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930

Genç Diplomat

REKLAMLAR
DİPLOMAT3 gün önce

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi

DİPLOMAT4 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile görüştü

DİPLOMAT5 gün önce

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Hande Dengim Bağcıoğulları

DİPLOMAT6 gün önce

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Engelsiz Türkiye Programı”nda konuştu

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 155.000 Konut Anahtar Teslimi ve Kura Çekimi Töreni’ne katıldı.

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT World Forum’da konuştu

DİPLOMAT1 hafta önce

“Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor”

DİPLOMAT1 hafta önce

Umman Sultanı Heysem bin Tarık Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ı karşıladı

GÜNDEM2 hafta önce

“Kadına şiddete geçit vermeyen bir Türkiye Yüzyılı hedefine ulaşana kadar sabırla yürüyeceğiz”

DİPLOMAT2 hafta önce

Gabar Dağı’nda “Çok Özel” Bir Kutlama

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Kasım Öğretmenler Günü ve Öğretmen Atama Programı’nda konuştu

DİPLOMAT2 hafta önce

11.Altın Palmiye Ödüllerinde yıldızlar geçidi.

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi’nde basın toplantısı düzenledi

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MIKTA üyesi ülkelerin liderleriyle bir araya geldi

DİPLOMAT3 hafta önce

“Gazze’de derhal ve kalıcı ateşkesin sağlanması çağrısında bulunuyorum”

DİPLOMAT3 hafta önce

G20 Liderler Zirvesi Brezilya’da başladı

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva ile görüştü

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Brezilya’da

DİPLOMAT3 hafta önce

Katar Emiri Şeyh Temim Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT4 hafta önce

Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 86. yıl dönümü

DİPLOMAT1 ay önce

“Türkiye’nin AB katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur”

GÜNDEM1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi’ne katıldı

DİPLOMAT1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile görüştü

DİPLOMAT1 ay önce

İyi ki Varsın Cem YAYLA

DİPLOMAT1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Kırgızistan’da

DİPLOMAT1 ay önce

“İslam dünyası, Filistin ve Lübnan halkına haklı mücadelelerinde destek olmalı”

DİPLOMAT1 ay önce

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Ekim Ayı İhracat Verilerini Açıkladı

DİPLOMAT1 ay önce

Senegal Cumhurbaşkanı Faye Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT1 ay önce

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Tarkan Oğuz Yaşaroğlu

DİPLOMAT1 ay önce

“Bu millet maruz kaldığı tüm saldırıların üstesinden gelerek, küllerinden yeniden doğmayı başarmış asil bir millettir”

DİPLOMAT1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde tebrikleri kabul etti

DİPLOMAT1 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anıtkabir’de düzenlenen törene katıldı

DİPLOMAT1 ay önce

“Savunma sanayimiz, Türkiye ekonomisine en yüksek katkıyı veren sektörler arasında yer alıyor”

DİPLOMAT4 hafta önce

Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 86. yıl dönümü

DİPLOMAT5 gün önce

Dünden Bugüne Yarından Geleceğe Hande Dengim Bağcıoğulları

DİPLOMAT2 hafta önce

11.Altın Palmiye Ödüllerinde yıldızlar geçidi.

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Brezilya’da

DİPLOMAT3 hafta önce

Katar Emiri Şeyh Temim Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

GÜNDEM2 hafta önce

“Kadına şiddete geçit vermeyen bir Türkiye Yüzyılı hedefine ulaşana kadar sabırla yürüyeceğiz”

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, MIKTA üyesi ülkelerin liderleriyle bir araya geldi

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva ile görüştü

DİPLOMAT3 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi’nde basın toplantısı düzenledi

DİPLOMAT3 hafta önce

G20 Liderler Zirvesi Brezilya’da başladı

DİPLOMAT2 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24 Kasım Öğretmenler Günü ve Öğretmen Atama Programı’nda konuştu

DİPLOMAT3 hafta önce

“Gazze’de derhal ve kalıcı ateşkesin sağlanması çağrısında bulunuyorum”

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 155.000 Konut Anahtar Teslimi ve Kura Çekimi Töreni’ne katıldı.

DİPLOMAT1 hafta önce

“Umman ile ilişkilerimiz her alanda gelişmeye devam ediyor”

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT World Forum’da konuştu

DİPLOMAT2 hafta önce

Gabar Dağı’nda “Çok Özel” Bir Kutlama

DİPLOMAT1 hafta önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ı karşıladı

DİPLOMAT1 hafta önce

Umman Sultanı Heysem bin Tarık Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT4 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Japonya Veliaht Prensi Akishino Fumihito ile görüştü

DİPLOMAT6 gün önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Engelsiz Türkiye Programı”nda konuştu

DİPLOMAT6 gün önce

Karadağ Cumhurbaşkanı Milatoviç Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

DİPLOMAT3 gün önce

Emine Erdoğan, Japonya Veliaht Prensesi Akishino ile bir araya geldi

REKLAMLAR
REKLAMLAR

Genç Diplomat

seers cmp badge