Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir mitinginde yaptığı konuşmada, “Biz bu ülkede 21 yıldır sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık. Kimsenin hakkının çiğnenmesine, özgürlüğünün sınırlanmasına, hayat biçimine müdahale edilmesine izin vermedik” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gündoğdu Meydanı’nda düzenlenen İzmir mitingine katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, efeleriyle, efsaneleriyle, Çaka Bey’den Gazi Mustafa Kemal’e gazileri, yiğitleri, şehitleriyle maruf İzmir’in tüm hanelerindeki vatandaşlara selamlarını iletti.
Son birkaç gündür doktorlarının tavsiyesiyle şehir programlarına katılmadığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara’dan canlı bağlantıyla iştirak ettiği programlarının olduğunu söyledi.
“VESAYETİN TEHDİTLERİNDEN KORKMADIK”
Öğle üzeri İstanbul’da TEKNOFEST’te gençlerle buluşarak yeniden milletle ruberu programlara döndüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul Yeşilköy’de bugün 360 bin kişiyle bir aradaydık. Muhteşem bir katılım vardı. Gençlik kiminle, nerede, nasıl yürüyeceğini iyi biliyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ardından da soluğu İzmir’de aldık. Ne diyor Dadaloğlu? ‘Yürü yiğit yürü yolundan kalma, her yüze güleni dost olur sanma, ölümden korkup da sen geri durma, yiğidin alnına yazılan gelir.’ Öyle mi? 21 yıldır ülkemizi Dadaloğlu’ndan aldığımız ilhamla, alnımıza ne yazılmışsa onun geleceği inancıyla yürüyerek bugünlere geldik. Vesayetin tehditlerinden korkmadık, terör örgütlerinin saldırılarından ürkmedik. Terör örgütleriyle, parlamento içinde bay bay Kemal gibi onların uzantılarıyla gidip görüşmeler yapmadık. Kardeşlerim, Kandil’in parlamentodaki temsilcileriyle parlamento içinde, kapalı kapılar ardında acaba bay bay Kemal ne görüştü? Şunu bir açıklasana. İzmir’e böyle birisi yakışıyor mu ya? Öyleyse bu seçim, 14 Mayıs, bay bay Kemal’i uğurlama seçimi olmalı. Öyleyse kalan şu iki haftada durmak yok, yola devam.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mitinge katılımın muhteşem olduğunu, İzmir’in kararını verdiğini, gereğini yapacağına da inandığını ifade etti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “İzmir daha iyisine layık” dediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İzmir Büyükşehir Belediyesi sende. Öyle mi? Her yağmurda İzmir ne hâle geliyor? Öyle değil mi? Peki İzmir’e AK Parti iktidarının getirdikleri ortadayken böyle nankörlük olur mu ya? Biz İstanbul’dan İzmir’e kaç saatte geliyorduk? 7,5 saatte. Şimdi 3 saat 15 dakika. Öyle mi? Hatta şurada Manisa ile İzmir arası o geçitler neydi? Açtık yolları. Oradan rahatlıkla artık Manisa ile İzmir arasını açtık mı? Niye? İzmir’e bu güzellikler yakışırdı da onun için. Bunları yapan biziz, bütün bu yolları açan biziz. Göreve geldik, ilk işimiz neydi? Dedik ki ‘İzmir’e bu havalimanı olmaz.’ Menderes Havalimanı’nı İzmir’e kim yaptı? Bay bay Kemal sen neredeydin ya? Bunu biz yaptık. Çünkü İzmir’e bu yakışırdı. İzmir’de stadyumlar noktasında sıkıntılar vardı. Stadyumları yaptık mı? Gençliği bu stadyumlarla hareketlendirdik mi? ‘Daha iyisine layık diyorsun’ ya. Ne varsa yaptık, hâlâ yapıyoruz, yapacağız. Sağlıkta da yaptık mı, yapıyor muyuz? Biz ne gerekirse yaptık bay bay Kemal. Sen İzmir’i çöpten, çamurdan, çukurdan kurtaramadın.”
“KURTULUŞUN VE KURULUŞUN ŞEHRİ İZMİR ŞİMDİ DE TÜRKİYE YÜZYILI’NA HAZIRLANIYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Allah’ın yardımına, aziz milletin desteğine güvenerek hep mücadele ettiklerini, çalıştıklarını söyledi.
Kaderin üstündeki kadere teslim olarak daima yollarına devam ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 20 yılda ülkenin hanesine asırlara bedel demokrasi ve kalkınma kazanımlarını bu sayede yazdırdıklarını vurguladı.
Dün Hasan Tahsin’in tabancayla yürüttüğü mücadelenin bugün Akıncı, Kızılelma, TCG Anadolu, Altay ve Atak ile devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son hafta TCG Anadolu Alsancak Limanı’na geliyor. Gezmeyi ihmal etmeyin, her zaman bu fırsatı yakalayamazsınız. Son haftayı buraya ayırdık. Dedik ki ‘finali burada yapalım'” ifadesini kullandı.
İzmir İktisat Kongresi ile dile getirilen ekonomik bağımsızlık hayalinin yatırım, istihdam, üretim ve ihracatla her yıl Cumhuriyet tarihinin rekoru kırılarak ete kemiğe büründüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kurtuluşun ve kuruluşun şehri İzmir şimdi de Türkiye Yüzyılı’na hazırlanıyor. Türkiye Yüzyılı’nı kimler kuracak? Siz. Gençler, ona göre Türkiye Yüzyılı’nı kurmaya hazırlanın” ifadesini kullandı.
Karşısındaki katılımı görünce Türkiye Yüzyılı’na büyük bir güvenle baktığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye Yüzyılı’nın şafağının sökmek üzere olduğu bir dönemde, bir kez daha kendimizi milletimizin teftişine ve takdirine teslim ediyoruz. Tabii her dönem olduğu gibi bugün de karşımıza birileri çıktı. Her dönemde bir maskeyle ayağımıza dolanan eski Türkiye hayaleti bu defa da bakın dokuzlu masa olarak arzıendam eyledi. Belediye başkanları var mı dokuzlu masada? PKK’nın parlamentodaki uzantısı bu masada var mı? Daha önce de altı vardı zaten. Düşünün, bu masadan ne çıkar? Bay bay Kemal bulduğu herkese bir cumhurbaşkanlığı yardımcılığı hediye etti. Böyle devlet yönetilir mi? Niye? Onları yanına almak suretiyle zannediyor ki işi bitireceğim.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bu millet, bu muhteşem katılım sana ‘Yürü Kemal’ demeyecek. Ben size inanıyorum. Çünkü bu masa öyle bir masa ki görünürdeki yedi ayağının hepsi de birbirine dolaşmış durumda. Birinin dediğini öteki yalanlıyor. Birinin vadettiğine öteki kahroluyor. Birinin yücelttiğin öteki yerin dibine sokuyor. Birinin ‘Elif’ dediğine öteki ‘mertek’ diyor. Böyle masa olur mu? Hangi masada böyle eğri büğrü ayaklar olur? Biri HDP’ye ve onun üzerinden PKK’ya sözler verildiğini söylüyor öteki inkâr ediyor. Kandil’den ‘Oyumuz Kılıçdaroğlu’na’ deniliyor. Kandil nedir? Terör örgütünün elebaşları orada. Benim İzmirli kardeşlerim, bu Kandil’e ‘evet’ der mi? Ama bunun en güzel cevabını 14 Mayıs’ta sandıkta verecek.”
“BU MİLLETİN AİLE KURUMU SAĞLAMDIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “300 milyar dolar vaadi”ne ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Biri, ‘Tefecilerden 300 milyar dolar buldum, hemen getireceğim.’ diyor. Bay bay Kemal, Allah aşkına artık bıktık senin şu yalanlarından. Bulduysan bu parayı al getir, neyi bekliyorsun? Al gel. Sen getirdin de biz, ‘Niye getirdin mi?’ dedik. Getir. Eğer Merkez Bankası’na vereceksen Merkez Bankası’na ver. Diğer bankalara vereceksen diğer bankalara ver. Nereye diyorsan ona ver ama yalan söyleme. Çünkü bunlar esrar, eroin kaçakçısı, onlardan aldıkları parayı güya buraya getirecekmiş. Yok böyle bir şey. Hayatı yalan ve burada yine aynı yalanları söylüyor. Öteki, ‘Bu para ancak 10 yılda gelir.’ diyor. Beriki başka şey söylüyor. Biri, ‘Tüm teröristleri cezaevinden çıkartacağım, kamudan atılanları yeniden göreve getireceğim.’ diyor, öteki havaya bakıp, ıslık çalıyor. Biri, ‘Savunma sanayii projelerini askıya alacağım, sınır ötesindeki askerleri çekeceğim.’ diyor. Öteki başka terane mırıldanıyor. Biri, ‘LGBT’nin başımızın üstünde yeri var.’ diyor. Öteki, ‘Ben bunlarla nasıl bir araya gelirim.’ diyor.”
Türk milletin aile kurumunun sağlam olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu milletten LGBT’ci çıkmaz. Biz, aile kurumumuzu lekeletmeyiz. Dimdik, adam gibi adam, ailelerimiz bizim böyle. Velhasıl her biri ayrı telden çalıyor, ayrı yöne çekiyor. Bizzat kendilerinin ‘Kumar masası’ dedikleri masa, rulet masası çıktı, ha bire dönüyor, nerede duracağı belli değil. Böylesine çarpık çurpuk ayaklı bir masa olur mu? Buradan, İzmir’den tam da onların anlayacağı dilden soruyorum, siz ne ayaksınız? Ama milletimiz 14 Mayıs’ta bunlara ne ayak olduklarını hatırlatacak” ifadesini kullandı.
Aklına Millet İttifakı’nın durumuna uyan bir fıkra geldiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bir grup arkadaş, ayakkabı ustasına gidip topluca sipariş vermişler. Usta bunlara aynı renkte ayakkabılar yapmış. Siparişlerini teslim aldıktan sonra kahvehaneye gidip bir masanın etrafına oturmuşlar. Bakmışlar masa altındaki tüm ayaklar aynı gözüküyor. ‘Eyvah ayaklarımız karışmış.’ diye telaşlanmışlar. Yan masadan birini çağırıp, yardım istemiş. Adam eline sopayı almış, başlamış masanın altındaki ayaklara teker teker vurmaya. Ayağına sopayı yiyen ‘of’ diye sıçrayıp kenara çekilmiş. Böylece hepsi de ‘ayaklarımızı bulduk’ diye sevinmişler. Yedili masanın durumu da aynen buna benziyor. Kimse kendi ayağına, ayakkabısına sahip çıkmıyor. Herkesin ayakkabısı ortaya düşmüş durumda ama merak etmesinler milletimiz, 15 gün sonra sandıkta bunların her birine mesajını oyuyla verecek.”
“Şimdi İzmir’den öyle bir ses verin ki Ege’nin öteki ucuna kadar duymayan kalmasın” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İzmir, 14 Mayıs’ta masanın her gün biraz daha karışan ayaklarına kimin kim olduğunu gösteriyor muyuz? İzmir, 14 Mayıs’ta çocuklarımızın geleceğine sahip çıkıyor muyuz? İzmir, 14 Mayıs’ta, 21 yıllık kazanımlarımızı daha da ileriye taşıyor muyuz? İzmir, 14 Mayıs’ta Türkiye Yüzyılı’nın inşası için ‘Bismillah’ diyor muyuz? İzmir, 14 Mayıs’ta Türkiye Yüzyılı için doğru adımlarla yola devam diyor muyuz?” sorularını yönelttiği alandakilerden “Evet” cevabı üzerine “Rabb’im hepinizden razı olsun” dedi.
“ARTIK O ESKİ TÜRKİYE GERİDE KALDI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de 21 yıldır sadece eser ve hizmet siyaseti yaptıklarını vurgulayarak, Ziya Paşa’nın “Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri” sözlerini anımsattı.
Kimsenin hakkının çiğnenmesine, özgürlüğünün sınırlanmasına, hayat biçimine müdahale edilmesine izin vermediklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, tam tersine ülkede köken ve mezhep siyaseti yüzünden yaşanan acıların bir daha tekerrür etmemesi için nice sessiz devrimi hayata geçirdiklerine dikkati çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siz bakmayın bugün birilerinin yine köken ve mezhep istismarıyla ülkeyi yeniden o eski günlerine geri döndürme sevdasına. Artık o eski Türkiye geride kaldı. Böyle bir teşebbüse en başta gençlerimiz izin vermez. Bunlar, ömürleri boyunca bu ülkeye yaptıkları tek bir hayırlı hizmetleri, kazandırdıkları tek bir eserleri olmayan çapsızların son çırpınışlarıdır” değerlendirmesinde bulundu.
“İZMİR’İN KENTSEL DÖNÜŞÜMÜNÜ TAMAMLAYACAK OLAN BİZİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin son seçimlerde belediyeleri kazandığı yerlerde ulaşımı, sütü, suyu yani kısaca hayatı bedava yapacağını hatta çiftçilere bedava traktör dağıtacaklarını söylediğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Verdikleri sözlerden yerine getirdikleri var mı? İzmir, her yağmurda sele teslim oluyor mu? İzmir’de bunlar tarafından başlatılıp da bitirilen kentsel dönüşüm projesi var mı? Karabağlar ve Gaziemir’de temellerini attıkları kentsel dönüşüm projeleri vardı, ne oldu bunlar? Olduğu gibi kaldı değil mi? Buna karşılık biz, deprem konutlarını söz verdiğimiz sürede yapıp teslim ettik mi? Aynı şekilde şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz 58 bin 722 bağımsız bölümün kentsel dönüşümünü gerçekleştirdik mi? Ülkemizin deprem tehdidi altındaki şehirlerinden biri olan İzmir’in kentsel dönüşümünü tamamlayacak olan da yine biziz. Bunlardan bir şey olmaz. Hem de bunlara rağmen yapacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’de ulaşım başta olmak üzere, şehirde hayatı kolaylaştıran yatırımları yaptıklarına dikkati çekerek, şehrin diğer altyapı sorunlarını çözmenin de kendilerine nasip olacağını söyledi.
“BUGÜNE KADAR SÖYLEDİĞİMİZ HER ŞEYİ YAPTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Peki, bu arada asıl sorumlular ne yapar? Sadece gelirler, konuşurlar, gülüşürler ve sonra şehri sıkıntılarıyla baş başa bırakıp giderler. Niye biliyor musunuz? Çünkü bunlar yapmak için değil, sadece yıkmak ve kandırmak için söz veriyor. Eskilerin ‘abdestsiz sofuya namaz mı dayanır’ diye bir sözleri var, bunlarınki de o hesap işte. Nasıl olsa yapmayacaksın, söyle söyleyebildiğin kadar. Hâlbuki biz bugüne kadar söylediğimiz her şeyi yaptık, yapmayacağımız hiçbir şeyi de söylemedik. Eksiklerimiz, kusurlarımız doğrudur vardır, olabilir insanız ama hiçbir zaman söyleyip de yapmadığımız yoktur. Ama samimi gayretimizin, canhıraş mücadelemizin, elde ettiğimiz neticelerin şahidi sizlersiniz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi nereden nereye getirdiklerini elini vicdanına koyan herkesin kabul edeceğini vurgulayarak, şunları kaydetti: “Biz İzmir için gece gündüz çalışırken, yedili masa bu şehrin insanlarına, ‘Tıpış tıpış oy vereceksiniz’ dediler. Aralarında FETÖ’nün, PKK’nın adayı, kahraman ordumuza hakaret edenler var. İzmir’in ilçelerini ezbere sayamayacak tipler var. Bir tek İzmirlinin, yani sizlerin adayı yok. Benim tanıdığım İzmir, kendini hiçe sayan bu kibir masasını sandıkta darmadağın eder. Benim tanıdığım İzmir, Cumhuriyetin ilk asrını heba eden, Türkiye Yüzyılı’nın da önünü tıkamak isteyen bu masayı sandığa gömer. İzmir’in dağlarında açan çiçekleri babalarının malı sanarak sağa sola peşkeş çekenlere verilebilecek en güzel cevap, İzmirlinin sandıkta kendi iradesine ve geleceğine sahip çıktığını göstermesidir. Bu cevap, İzmir’in, ‘Tıpış tıpış oy vereceksiniz’ zorbalığını reddederek tercihini özgürce kullanmasıdır.”
“SİZİN DESTEĞİNİZE TALİBİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs, her türlü farklılığın, her türlü kabulün ötesinde ülkesinin ve milletinin geleceğini düşünenlerin Türkiye Yüzyılı etrafında toplandığı bir seçim olacaktır” dedi.
14 Mayıs’ın Cumhuriyetin ilk asrında, özellikle de son 20 yılında çok büyük emekler ve fedakârlıklarla elde edilen kazanımların yarıda kalmasını istemeyenlerin iradesini sandığa yansıttığı bir seçim olacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “14 Mayıs, Gazi Mustafa Kemal’in bir asır önce İzmir’den işaret ettiği vatan toprakları gibi ülke iktisadını da esaretten kurtaracak, kalkınma atılımını hedefine ulaştıran bir seçim olacaktır. 14 Mayıs, Türkiye’nin ekonomisini Londra tefecilerine, güvenliğini terör örgütlerine, dış siyasetini emperyalistlere teslim etmek isteyenlere karşı yerli ve millî duruşun zaferinin seçimi olacaktır. 14 Mayıs, Cumhuriyetimizin yeni asrında ülkemizi ve milletimizi her alanda dünyada hak ettiği yere çıkarma azminin seçimi olacaktır. Biz işte bu azmin, duruşun, iradenin temsilcisi olarak 14 Mayıs’ta sizin desteğinize talibiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandaki vatandaşlara hitaben şöyle konuştu: “Gelin sizlerle bir ahit tazeleyelim. İzmir, Türkiye’nin güvenliğini sınırlarının ötesinden başlatan terörle mücadele harekâtlarımızın yarım kalmaması için 14 Mayıs’ta bizimle beraber misin? İzmir, ülkemizin bölgesinde ve dünyada yükselen yıldızının yönünün tekrar aşağıya dönmemesi için 14 Mayıs’ta bizimle beraber misin? İzmir, üretimi ve istihdamıyla potansiyeli her geçen gün artan büyümemizin tökezlememesi için 14 Mayıs’ta bizimle misin?”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca terörle mücadelede Cudi’de, Gabar’da, Tendürek’te, Bestler Dereler bölgesinde teröristleri gömdüklerine işaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, teröristleri ülkeden temizlediklerini, temizlemeye devam edeceklerini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı cezaevinden çıkartmak istediğini söyleyen Erdoğan, “51 tane benim Kürt kardeşimi Diyarbakır’da oradaki vatandaşları sokağa döküp bu 51 kardeşimizin ölümüne neden oldu mu? Şimdi nerede? Edirne Cezaevi’nde. Gidip ziyaret ediyor mu altılı masa? Şimdi ‘geliyoruz’ diyorlar, ‘gelince bunları çıkaracağız.’ Bebek katili Apo’yu da çıkaracakmış. Kardeşlerim öyleyse 14 Mayıs’ta bunlara gereken dersi vermemiz lazım” diye konuştu.
İzmirlilere, “Demokrasinin ve özgürlüklerin herkes için bir hak hâline geldiği Türkiye’nin yeniden ayrımcılık batağına saplanmaması için 14 Mayıs’ta bizimle misin?” diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalabalıktan aldığı “evet” cevabının ardından Türkiye’nin tüm renklerini, tüm güzelliklerini bağrında buluşturan İzmir’e de bunun yakıştığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece eser ve hizmet siyaseti yaptıklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “İşte bu anlayışla ülkemizin 81 vilayetinin tamamını geçmişte eşi benzeri görülmemiş yatırımlarla buluşturduk. İzmir’e de son 21 yılda ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz? 223 milyar liralık kamu yatırımı yaptık. Eğitimde, 11 bin 415 yeni derslik inşa ettik, 3’ü devlet olmak üzere toplam 4 yeni üniversite kurduk. Gençlik ve sporda 18 bin 215 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. 2’si stadyum olmak üzere toplam 115 spor tesisi inşa ettik. Sosyal yardımlarda, İzmirli ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza toplam 12,5 milyar lira tutarında kaynak sağladık. Sağlıkta toplamda 2 bin 610 yataklı, 46 hastane dâhil 127 sağlık tesisi kazandırdık. Bayraklı şehir hastanemizin inşaatı bitti. Bir ay içinde hasta kabulüne başlıyoruz. Toplamda 629 bin metrekare olan böyle bir alan üzerine kurulu 333 polikliniğe, 2 bin 60 yatağa sahip bu şehir hastanemizde İzmir her alanda olduğu gibi sağlıkta da inşallah çağ atlayacak.”
İzmir’deki depremin ardından 2021 yılında inşasına başlanan Buca Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni bir yıl geçmeden bitirip geçen kasım ayında hizmete açtıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOKİ kanalıyla 19 bin 430 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettiklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4 bin 789 konutun yapımının devam ettiğini dile getirerek, “Depremde evi yıkılan vatandaşlarımızın hepsini de yeni yuvalarına kavuşturduk. Şimdi de İzmir’de İlk Evim’le 12 bin 400 konut inşa edecek, İlk İşyerim’le 700 iş yeri yapacak, İlk Arsam’la 25 bin konutluk arsa vereceğiz. Ulaştırmada İzmir’in bölünmüş yol uzunluğunu 959 kilometreye çıkardık. İstanbul, İzmir ve Menemen Aliağa Çandarlı otoyollarını, Sabuncubeli Tüneli’ni, Konak Tüneli’ni, çevre yolunu tamamlayarak trafiğe açtık” ifadelerini kullandı.
“İZMİRLİ ÇİFTÇİLERİMİZE BUGÜNE KADAR YAKLAŞIK 7,5 MİLYAR LİRA TUTARINDA TARIMSAL DESTEK VERDİK”
Yapımı süren İzmir-Ankara yüksek hızlı tren hattının 2025 yılında tamamlanacağını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Halkapınar, otogar raylı sistem hattını yatırım programına aldık, yakında ihalesine çıkıyoruz. İzmir Limanı’nın modernizasyonunu etap etap sürdürüyoruz. Tarım ve ormanda şehrimize 37 baraj, 7 içme suyu tesisi, 44 sulama tesisi, 109 taşkın koruma tesisi, 8 gölet, 6 yeraltı depolama tesisi yaptık. İnşa ettiğimiz sulama tesisleriyle 500 bin dekar araziyi sulamaya açtık. Çiftçilerimize yıllık 3 milyar lira zirai gelir artışı sağladık. İzmirli çiftçilerimize bugüne kadar yaklaşık 7,5 milyar lira tutarında tarımsal destek verdik” dedi.
İzmir’e 4 yeni organize sanayi bölgesi, 2 endüstri bölgesi, 4 teknopark kurduklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerji alanında ise 910 bin abonesi bulunan İzmir’de nüfusun yüzde 90’ını doğal gaza kavuşturduklarını belirtti.
Çeşme ve Karaburun’a da doğal gaz getireceklerinin müjdesini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Kültür ve turizmde şehrimizin cazibesini artıracak nice esere bugün İzmir Kültür Sanat Fabrikası’nın açılışıyla bir yenisini ekledik. Görüldüğü gibi ne kadar özetlersek özetleyelim İzmir’e hizmetlerimiz anlatmakla bitmiyor. Bu yatırımların yarım kalmaması, kendinizin ve evlatlarınızın geleceğinin tehlikeye girmemesi için sizlerden 14 Mayıs’ta kararınızı çok iyi düşünerek vermenizi istiyorum. Cumhuriyetimizin ilk asrının kurtuluşunun ve kuruluşunun şehri İzmir’in Türkiye Yüzyılı’nın da lokomotif şehri olacağına yürekten inanıyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile miting alanına gelişinde, cadde üzerinde kırmızı ve beyaz gül atan vatandaşlar tarafından karşılandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile vatandaşları selamladı.
BİR ADA DEVLETİ OLAN MALTA,BAĞIMSIZLIĞININ 59’uncu YILDÖNÜMÜNÜ KUTLADI.
Malta’nın Ankara Büyükelçisi Theresa CUAJAR’ın ’ın ev sahipliğinde, Ankara Divan Otel de bir resepsiyon verildi.
Resepsiyonda, Türkiye’yi temsilen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri ERSOY hazır bulundu.
Malta Milli Günü resepsiyonuna, Ankara’da Büyükelçilikleri bulunan ülkelerin, Büyükelçileri, Askeri Ataşeleri ve çok sayıda seçkin bir davetli topluluğu da katıldı.
Malta Bağımzsızlık günü resepsiyonunda Eski Dışişleri bakanlarından Yaşar YAKIŞ da davetliler arasındaydı.
Malta Büyükelçisi Therasa CUTAJAR, resepsiyondaki konuşmasına, ülkesinin bağımsızlığını kazanmasının 59’uncu yıldönümünde davetlileri aralarında görmekten büyük bir memnuniyet duyduğunu belirterek başladı.
Bu yılın Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü kuruluş yılı olduğuna değinen Büyükelçi CUTAJAR, Türk halkına refah ve başarı diledi.
Malta Büyükelçisi Theresa CUTAJAR, Malta ile Türkiye arasında ilişkinin karşılıklı saygı, güven ve anlayışa dayalı olduğunu dile getirdi.
Büyükelçi Theresa CUTAJAR, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100’üncü yılında Türkiye ile Malta arasında ikili ilişkileri genişletme çalışmalarının devam ettiğini kaydetti.
CUTAJAR, Dayanışma’nın Malta Dış politikasının önemli bir göstergesi olduğunu hatırlattı.
Büyükelçi CUTAJAR, Malta’nın Kahramanmaraşlı merkezli depremlerde Malatya ve Hatay’a teknik yardım ve destek göndererek arama ve kurtarma çalışmalarına yardımcı olduğunu belirtti.
CUTAJAR, Malta’nın Libya’daki sel felaketi için de yardım sağladığına ve Fas’taki deprem için yardım sağlayacağına da dikkat çekti.
Büyükelçi CUTAJAR, Malta’nın Türkiye’nin stratejik ortağı olarak Avrupa Birliği ilişkilerine de verdiğini bildirdi.
Malta Büyükelçisi Theresa CUTAJAR, Küresel Barış ve güvenliği de geliştirmeyim hedeflediklerini dile getirdi.
Büyükelçi Theresa CUTAJAR’dan sonra kürsüye Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri ERSOY geldi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri ERSOY, konuşmasına öncelikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Malta’nın 59’uncu yıldönümü kutlama mesajını ileterek başladı.
Bakan Mehmet Nuri Ersoy, Malta’nın güçlü iradesi ve kararlı duruşuyla Avrupa’nın ve Akdeniz’in yükselen değeri olduğunu tüm dünyaya göstereceğine inandığını söyledi.
Bakan ERSOY, Malta Cumhuriyeti ile Türkiye’nin ilişkilerini her alanda güçlendireceklerini de vurguladı.
Konuşmaların hemen akabinde Malta’nın 59’uncu bağımsızlık yıldönümü için hazırlanmış pastanın kesimi yapıldı.
Pasta kesiminden sonra davetliler, bir yandan Malta’nın Bağımsızlık yıldönümü için hazırlanmış yiyeceklerin tadını çıkarırken bir yandan da Malta Milli Günü atmosferinde aralarında sohbet etme fırsatı buldular
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Manhattan’daki Rockefeller Center’da Türkiye İş Kadınları Derneğinin (TİKAD) düzenlediği “Dünyaya Yön Veren Kadınlar” etkinliğine katılarak iş dünyası temsilcilerine ve kadın girişimcilerden oluşan davetli gurubuna hitap etti.
Emine Erdoğan, “Bizim medeniyetimizde, kadınlar ve erkekler beraberce, tarihin öznesi konumunda yer almışlardır. Fakat ne yazık ki üstlendikleri görevler, tarih yazımında ön plana çıkarılmadığından, yeterince bilinmez” dedi.
“Bizim topraklarımız, dünyanın bütün kadınlarına umut olacak destansı mücadelelerle doludur” diyen Emine Erdoğan, çevresine yön veren kadınların dünyaya duyurulmasını “çok önemsediğini” ifade etti.
Girişimci kadınların çoğunlukta olduğu topluluğa hitap eden Emine Erdoğan, “Rehber niteliğindeki kadınlarımızın her platformda, şehirlerimizde, okullarımızda anlatılması, gençlerimizin değerli rol modellerle tanışması açısından anlamlıdır” değerlendirmesini yaptı.
Emine Erdoğan, bu doğrultuda tarihte yer etmiş Tomris Hatun, Hindistan’da babası tarafından veliaht ilan edilerek Türk Devleti’nin başına geçen Raziye Sultan ve Hz. Ömer’in Medine Pazarını denetlemekle görevlendirdiği, dürüstlük abidesi Eş-Şifa gibi kadın yönetici ve girişimcilerden örnekler verdi.
Emine Erdoğan ayrıca, Osmanlı Devletinin kuruluşuna büyük katkıları olan Hayme Ana, İstiklal Savaşı’nda düşmana ve 15 Temmuz darbe girişiminde tanklara karşı direnen cesur kadınlara da değindi.
“KADINLAR, DAİMA, MEDENİYETİN VE KALKINMANIN ANA AKTÖRLERİDİR”
Kadınları haklarından mahrum bırakmanın, toplumsal gelişiminin önüne, “aşılmaz bariyerler örmek ile eşdeğer” olacağını ifade eden Emine Erdoğan, “Kadınlar, daima, medeniyetin ve kalkınmanın ana aktörleridir” diye konuştu.
Emine Erdoğan bu kapsamda, “Kadının; hukukta, eğitimde, üretimde, ticarette, sanatta ve sporda, ailede, kısacası her alanda eşit şartlarda var olabildiği toplumlar, güçlü ve dinamik toplumlardır” ifadelerini kullandı.
Osmanlı’da kadınların vakıf kurabilecek servete sahip olmasının ve yatırımlarının, tarihteki kadın girişimciliğinin boyutlarına örnek oluşturduğunu belirten Emine Erdoğan, “Gurur duyarak söylüyorum; günümüzün kadınları da tarihimizdeki kutlu örnekler kadar yürekli ve çalışkan insanlardır” dedi.
Emine Erdoğan, Türkiye’de son 21 yılda, “Haydi Kızlar Okula”, “Ana-Kız Okuldayız”, “7 Çok Geç”, “Okuma Yazma Seferberliği”, “Nerede Kalmıştık” gibi kampanyalarla, kız çocuklarının eğitim hakkından mahrum bırakılmalarının engellendiğini anımsattı.
Emine Erdoğan, Türkiye’de Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi (KOSGEB) aracılığıyla kadınların üretime teşvik edildiğini belirterek, KOBİ kredilerinde kadın girişimcilere pozitif ayrımcılık yapıldığını vurguladı.
Emine Erdoğan, “Sürdürülebilir kalkınma hedeflerimize doğru yol alırken, kadınlarımızın ekonomik gelişimin yardımcısı değil, öznesi olduğunun tüm toplum kesimlerinde anlaşılmasını, gönülden diliyoruz” dedi.
Türkiye’deki yasal düzenlemelerin sanatta ve sporda “meyvelerini vermeye başladığına” değinen Emine Erdoğan, “Ülkemize getirilen ödüller, yayınlanan edebi eserlerimiz, yumuşak gücümüz sinema filmleri ve dizilerimiz, spordaki başarılarımız, hepimizi gururlandırıyor” diye konuştu.
Emine Erdoğan, söz konusu başarıların tüm kadınlara ilham olmasını dilerken, ülkenin kadim bir millet ve devlet geleneğinden aldığı güçle Türkiye Yüzyılı vizyonuna emin ve kararlı adımlarla yürüdüğüne işaret etti.
Emine Erdoğan, konuşmasını, “İlk olma niteliği taşıyan seçme ve seçilme hakkımızdan, kadın başbakanımıza ve bakanlarımıza dek, bütün başarı hikâyelerimizi, hatırlamalı ve hatırlatmalıyız” diye tamamladı.
AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANI GÖKTAŞ: “KADİM TÜRK KÜLTÜRÜ KADINA VERDİĞİ DEĞERLE BİLİNMEKTEDİR”
New York’taki TİKAD etkinliğinde konuşan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş da “Ülkemiz kurulduğu günden bu yana güçlü kadınların ülkesi olmuştur. Kadim Türk kültürü kadına verdiği değer ile bilinmektedir” dedi.
“2002’de iktidara geldiğimizde Meclis’te kadınların temsil oranı yüzde 14 civarındayken bugün yüzde 18’in üzerine çıkmış durumda” diyen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, AK Parti’nin, TBMM’de kadın milletvekili sayısının artmasında en büyük paya sahip olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden’nın eşi Jill Biden’ın ev sahipliğinde lider eşleri ile bir araya geldi.
Emine Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurul toplantıları kapsamında bulunduğu New York’ta, Jill Biden’ın ev sahipliğindeki davette lider eşleriyle buluştu.
Smithsonian Tasarım Müzesi’nde gerçekleşen davette Biden, lider eşlerine müzeyi gezdirerek tanıttı. Lider eşleri davette çevre, kültür, eğitim gibi konularda bilgi paylaşımında bulundu. Davet sonunda lider eşleri ev sahipliği için Biden’a teşekkür etti.
Emine Erdoğan, davetin ardından sosyal medya hesabından paylaştığı mesajda, şu ifadeleri kullandı:
“Birleşmiş Milletler 78. Genel Kurulu kapsamında ziyaret ettiğimiz New York’ta, Amerika Devlet Başkanı’nın eşi Jill Biden’ın ev sahipliğinde lider eşleri ile bir araya geldik. Çevre, kültür, eğitim başta olmak üzere pek çok konu hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Samimi ve içten ev sahiplikleri için Bayan Biden’a teşekkür ediyorum.”
Emine Erdoğan, New York Türkevi’nde düzenlenen programda yaptığı konuşmada, “Varisi olduğu köklü miras çerçevesinde devletimiz, bugün de dünyanın vicdanı olmayı sürdürmektedir” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, New York Türkevi’nde, devlet başkanı eşleri, uluslararası kuruluş temsilcileri ve seçkin bir davetli grubunun katıldığı programda sosyal refahın adil dağılımı hakkında konuşma yaptı.
Tarihte, Anadolu’da ayrım yapılmaksızın insanların hizmetine sunulan ve refahın paylaşılmasına aracılık eden kervansaray, han, aşevi ve hamamların varlığına değinen Emine Erdoğan, şunları söyledi: “Varisi olduğu köklü miras çerçevesinde devletimiz, bugün de dünyanın vicdanı olmayı sürdürmektedir. Halkımızın hayırseverliği de sosyal denge ve barışın korunmasında büyük rol oynamıştır. Hakkaniyet ilkesi, daima bu uygulamaların merkezinde yer almıştır.”
Emine Erdoğan, Türkiye’nin, Osmanlı’dan Darüleytam, Darülaceze, Darüşşafaka, Kızılay gibi güçlü dayanışma kurumlarını miras aldığını ve “sosyal devlet geleneğini, daha ileri düzeylere taşımayı başardığını” belirtti.
“ÜLKEMİZ, MİLLÎ GELİRİNE ORANLA EN FAZLA YARDIM YAPAN ÜLKE DURUMUNDADIR”
Emine Erdoğan, “Yeryüzündeki hiçbir acıya bigâne kalamayan Türk insanı sayesinde, ülkemiz, millî gelirine oranla, en fazla yardım yapan ülke durumundadır. TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Maarif Vakfı, AFAD, Kızılay gibi kurumlarımız, kardeşlik köprüleri kurmaya devam etmektedirler” dedi.
Türkiye’nin insanlığı “tek bir aile” olarak gördüğünü söyleyen Emine Erdoğan, “Ülkemiz, kendi vatandaşı gibi, sığınmacılara, mültecilere ve bütün mazlumlara şefkat elini uzatmaya devam edecektir” diye konuştu.
Emine Erdoğan, Türkiye’nin sosyal devlet anlayışını önceleyen konuşmasında, “Sosyal güvenlik ve sosyal adalet kavramı dünya genelinde, en fazla sanayi dönemine kadar geri giderken, Türk devletlerinde, kadim zamanlara uzanır. Kıtaların, toplumların sömürgeleştirildiği çağda, gönüller fetheden atalarımız, engin coğrafyalarda, hâlen saygıyla yâd edilmelerine vesile olan şaheserler bırakmışlardır” ifadelerini kullandı.
6 Şubat depremlerinde gösterilen dayanışmaya değinen Emine Erdoğan, “Kalbinizle yaptığınız her şey size geri dönecektir sözünün anlamını, 6 Şubat depremlerinde bir kez daha idrak ettiğimizi söyleyebilirim. Dünyanın dört bir yanındaki dostlarımız, şehirlerimiz harabeye dönerken, gönül mabetlerimiz yıkılmasın diye, seferber oldular” şeklinde konuştu.
“Türkiye, hep birlikte daha iyiye yürüyen sosyal bir devlettir” diyen Emine Erdoğan, ayrıca, yaşlılar, engelli vatandaşlar ve çocukları korumak için çıkarılan kanunlardan bahsetti ve bu tür yardımlara bütçeden ayrılan payın 2002’den bu yana 4 kat arttığına değindi.
Emine Erdoğan, salgın sürecinde Türkiye’nin, ihtiyacı olan bütün ülkelere maske, hijyen kiti ve Turkovac aşısını, patentsiz ve bedelsiz olarak gelir düzeyine bakmaksızın ulaştırdığını hatırlatarak, “Dayanışma geleneğimiz sayesinde bugün pek çok ülke ‘bizler yardım yapmayı Türklerden öğrendik’ diyebilmektedir” ifadelerini kullandı.
Emine Erdoğan, katıldığı etkinliği gerçekleştiren Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına teşekkür ederek, Bakanlığın kurulduğu 2011 yılından bu yana, sosyal adalet adına, çok büyük adımlar atıldığını kaydetti.
Arnavutluk, Ekvador, Seyşeller devlet liderlerinin eşlerinin katıldığı programda ayrıca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, BM Ekonomik ve Sosyal İşler Departmanı Genel Sekreter Yardımcısı Navid Hanif, BAE Toplumsal Kalkınma Bakanı Shamma bint Suhail Faris Al Mazrui ve Sırbistan Aile Refahı ve Demografi Bakanı Darjia Kisic Tepavcevic de birer konuşma yaptı.
Öte yandan, Emine Erdoğan ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, program çerçevesinde hazırlanan fotoğraf sergisi ve tanıtım videosu aracılığıyla, Türkiye’nin ülke içi ve dışında yaşanan doğal afetlere yaptığı yardımlarla ilgili bilgileri davetlilere anlattı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu için bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York kentinde, Malezya Başbakanı Enver İbrahim ile Türkevi’nde görüştü.
Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu kapsamında Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York şehrinde bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Amerikan Yahudi Toplumu Çatı Kuruluşları Temsilcilerini Türkevi’nde kabul etti.
Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York şehrinde temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa ile Türkevi’nde bir araya geldi.
Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York şehrinde bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ikili temasları kapsamında Yunanistan Başbakanı Kyriakos Miçotakis ile Türkevi’nde bir araya geldi.
Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurul toplantıları kapsamında New York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Anadolu’nun en eski dokuma ürünlerini misafir ettiği devlet başkanları eşlerine tanıttı.
Emine Erdoğan, New York Türkevi’nde, Millî Eğitim Bakanlığı Olgunlaşma Enstitülerinde üretilen el emeği tekstil ürünlerinin sergilendiği programda, diğer ülkelerin lider eşlerine ve seçkin yabancı davetlilere hitap etti.
“Türkiye’nin Dokuma Atlası” etkinliğinin, “Anadolu’nun eşsiz kültür hazinelerini, insanlığın evrensel mirasına katmak amacıyla” düzenlendiğini belirten Emine Erdoğan, dünyada ulaşılan en eski dokumanın Anadolu’da bulunduğu ve günümüzden 9 bin yıl öncesine tarihlendiği bilgisini paylaştı.
En eski dokuma örneğinin Çatalhöyük’teki kazılarda bulunduğunu kaydeden Emine Erdoğan, “Bir zamanlar evlerdeki tezgâhlarda dokunan sanat, bugün dünya müzelerinde, Rönesans tablolarında görsel bir şölen sunmaya devam ediyor” dedi.
Anadolu’nun çeşitli yörelerine özel “paha biçilemeyen” Türk kumaşlarının beğeniye sunulduğu sergide el yapımı tekstil ürünlerini misafirlerine tek tek tanıtan Emine Erdoğan, Batılıların brokar dedikleri, kemha dokumanın “en nadide örneklerinin” çok daha erken tarihlerde Bursa ve Amasra’da dokunmaya başlandığını ifade etti.
Emine Erdoğan, Osmanlı döneminde, kaliteli kumaşların renk ve desenlerinin peşine düşen ajanların olduğunu, dünyanın ilk tüketici kanunlarının İstanbul’da çıkarıldığını söyleyerek “Keten, ipek, yün, pamuklu ipliklerden, doğal boyalarla renklendirilerek dokunan kumaşlarımız, yalnız dayanıklılığıyla değil, sağlığı korumasıyla da değer kazanmıştır” dedi.
“Endüstriyel kumaşlar, kullan at toplumuna hitap ettikleri için kalıcı olmak gibi bir kaygıları bulunmuyor” diyen Emine Erdoğan, Türklerin tarihte, “nanoteknolojinin icadından binlerce yıl önce”, hiçbir sentetik içerik kullanmadan, su geçirmeyen kıl çadırlar dokuyabildiğini belirtti.
Emine Erdoğan, “Türkistan’dan Akdeniz’e kadar, farklı iklimlere uyumlu dokumalarımız, muhteşem bir çeşitlilik gösterirken, zaman içinde, maalesef, bu güzelliklerden de mahrum kaldık. Günümüzde kullanılan kimyasal boyalarla birlikte; bitki köklerinden, denizlerden, minerallerden elde edilen renklerin ölümsüzlüğünü de kaybettik” diye konuştu.
Emine Erdoğan, geleneksel malzeme ve üretim yöntemleriyle kadim boyama tekniklerini günümüze uyarlamanın, çevre kirliliğini azaltmak anlamına geleceğini vurguladı.
“TEKSTİL SEKTÖRÜMÜZ DÜNYA PAZARLARINDA ÖNEMLİ BİR AKTÖR DURUMUNDADIR”
Türk tekstil sektörünün başarılarına işaret eden Emine Erdoğan, “Tekstil sektörümüz hâlihazırda dünya pazarlarında önemli bir aktör durumundadır. Türkiye Yüzyılı’nda, küresel pazarlara sunduğumuz geleneksel dokumalarımızın, tekstil sektörümüzü daha da güçlendirmesini hedefliyoruz” dedi.
Emine Erdoğan, Türk tekstil ustalarının, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi kapsamında, Yaşayan İnsan Hazineleri Envanterine kayıtlı olduğunu söyledi.
Emine Erdoğan, davetlilerin hayranlıkla incelediği Türkiye Dokuma Atlası Projesi için, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı Olgunlaşma Enstitülerine, proje paydaşı İstanbul Tekstil Hammaddeleri İhracatçılar Birliğine, destekleri dolayısıyla Ticaret Bakanlığına ve Türk Hava Yolları’na teşekkür etti.
ABD moda dünyasının seçkin isimlerinin katıldığı etkinlikte, Kenya, Sırbistan, Arnavutluk, Hırvatistan, Kuzey Makedonya liderlerinin eşleri de hazır bulundu.
Sergilenen ürünlerden etkilenen lider eşleri, Türk tekstil sektörüne övgülerini dile getirirken Emine Erdoğan’a Türkiye Dokuma Atlası Projesi’ne katkılarından dolayı teşekkürlerini sundu.
Programa ayrıca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat katıldı.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.