Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gençlik Buluşması” programında yaptığı konuşmada, “Hayatın her alanında gençlerimize alan açmanın, destek olmanın, onların dinamizmini ve heyecanını ülkenin ve milletin hayrına yönlendirmenin gayreti içinde olduk” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda düzenlenen “Gençlik Buluşması” programına katılarak bir konuşma yaptı.
Konuşmasında, kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına ülkenin her köşesini temsil eden gençlerle bir arada olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karşımdaki bu gençliği, maziden atiye kurduğumuz köprünün kilit taşı olarak görüyorum” ifadesini kullandı.
Burada Türkiye’nin her ilinde, her ilçesinde, her üniversitesinde temsilciliği olan bir gençlik hareketinden söz ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bir başka ifadeyle sizler, teşkilatlanma yaygınlığı ve üye sayısıyla sadece ülkemizin değil, dünyanın en güçlü gençlik teşkilatının mensuplarısınız. Rabb’ime bana sizler gibi yol arkadaşları, dava arkadaşları, mücadele arkadaşları verdiği için hamdediyorum. Sizin gençliğinizin enerjisi, üretkenliği ve coşkusu, siyasi hayatımızın her döneminde olduğu gibi bugün de bizim en büyük motivasyon kaynağımızdır.”
“GENÇLERİ HER ZAMAN EMANETİ TESLİM EDECEĞİMİZ YOL ARKADAŞLARIMIZ OLARAK GÖRDÜK”
Bunun için Ankara ve İstanbul’un yanı sıra ziyaret ettikleri tüm illerde, hatta yurt dışı seyahatlerinde gençlerle bir araya gelmeye özel önem verdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz, gençlere asla arka bahçemiz olarak bakmadık. Tam tersine, biz gençleri her zaman emaneti teslim edeceğimiz yol arkadaşlarımız olarak gördük. Biz kuşaklar arasındaki anlayış farklılıklarını tehdit olarak kabul etmedik, tam tersine zenginlik vesilesine dönüştürmeye çalıştık. Böylece, kültürümüze yabancı kavramlarla gençlerimizi kuşatmayı ve küresel bir bataklığın içine çekmeyi planlayanların oyunlarını bozduk. Nice farklı yer ve platformda gençlerimizle yüzlerce kez bir araya gelip saatlerce karşılıklı sohbet ettiğimiz, şiir ve şarkı söylediğimiz, dertleştiğimiz programların hiçbirinde kendimizi o ortama yabancı hissetmedik. Hatta 1-1,5 saat diye planlanan programlardan 3 saatte zor ayrılabildiğimizi hatırlıyorum. Bizi orada tutan mecburiyet değildi, gençlerimizle olan muhabbetimizin koyuluğu, içtenliği, hasbiliğiydi.”
Milletin her bir ferdi gibi gençlere tepeden bakarak faşist dayatmalarıyla onları yönlendirebileceklerini sanan siyasetçilere, genel başkanlara, adaylara şahit olduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Biz gençlerimize karşı hiçbir zaman böyle bir yaklaşım sergilemedik. Hiçbir zaman gençlerimize ‘tıpış tıpış gidip şunu yapacaksınız, böyle davranacaksınız’ demedik. İçinde debelendiği dipsiz karanlığa gençleri de çekmeye çalışan kifayetsiz muhterisler gibi de olmadık. Hayatın her alanında gençlerimize alan açmanın, destek olmanın, onların dinamizmini ve heyecanını ülkenin ve milletin hayrına yönlendirmenin gayreti içinde olduk. Bunun için eğitimi önceliklerimizin en başına aldık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için istihdamdan spora, teknolojiden girişimciliğe her alanda gençler için güçlü bir altyapı kurduklarını, AK Parti’nin tabelasını astıkları günden beri gençlik kollarında yetişen kadrolara, teşkilat yönetiminden milletvekilliğine ve belediye başkanlığına kadar siyasetteki tüm kariyer kapılarını sonuna kadar açtıklarını anlattı.
“BİZ ARTIK SİZİN ZAMANINIZIN MİSAFİRİYİZ”
Parti genel merkezindeki ve Cumhurbaşkanlığındaki çalışma ekibinin çoğunun ya gençlik yıllarından beri kendileriyle birlikte olduğunu ya da son yıllarda genç yaşta aralarına katılanlardan oluştuğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu: “Partimizin gençlik kollarında yetişen evlatlarımızın, hayatın her alanında gösterdikleri başarılarla hep gurur duyduk. Yarın sizlerin arasından da siyasetteki, iş ve çalışma hayatındaki, akademideki, spordaki, sanattaki başarılarıyla gurur duyacağımız nice evlatlarımız çıkacak. Hep söylediğim gibi biz artık sizin zamanınızın misafirleriyiz. Vakti geldiğinde siyasette de yönetimde de ülkeye ve millete hizmet etme sorumluluğunu tümüyle sizlere bırakıp kendi köşemize çekilecek, torunlarımızı seveceğiz. Sizlerden istediğim, kendinizi, siyaset dâhil, iş hayatı dâhil, spor ve kültür dâhil her alanda en iyi şekilde yetiştirerek, bu kutlu emaneti teslim alıp daha ileriye taşıyacak yetkinliğe erişmenizdir. Hâlihazırda üstlendiğiniz sorumluluklar, bunun için çok iyi birer fırsattır. Gerisi sizin sırat-ı müstakimden ayrılmadan çalışmanıza, azminize, gayretinize, mücadelenize bağlıdır.”
“VATANIMIZIN, MENSUBU OLDUĞUMUZ MİLLETİN KIYMETİNİ ÇOK İYİ BİLMELİYİZ”
“Ülkemizin, vatanımızın, mensubu olduğumuz milletin kıymetini çok iyi bilmeliyiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu değerlerle bağları kalmayan bir ferdin, tıpkı ağaçtan kopan bir yaprak gibi esen rüzgârın önünde savrulmaya ve nihayetinde yok olup gitmeye mahkûm olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizi başka türlü alt edemeyeceğini görenlerin, uzunca bir süredir değerlerimize saldırması bu yüzdendir” dedi.
Cumhuriyetin ilk asrını geride bırakmaya hazırlandıkları şu dönemde, bu kirli senaryonun yine sahnelenmeye çalışıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Açık konuşmak gerekirse Türkiye’nin son iki asrı, bu doğrultuda sürekli bir kavgayla kayıpla arayışla ve bedel ödemeyle geçmiştir. Çanakkale’den Millî Mücadele’ye kadar her cephede vatanını ve namusunu kurtarmak için canını dişine takarak mücadele eden milletimiz, bedellerin en büyüğünü ödemiştir. Bir yandan her biri ciğerimizden bir parça olan vatan topraklarının bir kısmının elimizden kayıp gitmesinin, diğer yandan işgal ve zulümden kaçan milyonların Anadolu’ya yığılmasının sancılarını yaşadık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tabii, bugün olduğu gibi o devrin mandacıları da boş durmuyordu. Kendi aralarında ülkeyi emperyalist güçlerden hangisine peşkeş çekeceklerinin kavgasını yapan mandacılara rağmen Millî Mücadele zafere ulaşmıştır. Cumhuriyet tarihi boyunca da Millî Mücadele’mizi, farklı görünüm ve söylemlerle milletimizin birliğine, vatanımızın bütünlüğüne, istiklalimizin sembolü bayrağımıza, şehadetleri dinin temeli ezanımıza saldıran alçaklara karşı hep sürdürdük ve sürdüreceğiz. Terör örgütü mensuplarından aydın, akademisyen, gazeteci, siyasetçi, sivil toplum kuruluşu üyesi kisvesine bürünmüş nice beşinci kol elemanlarının tuzaklarıyla boğuştuk.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece AK Parti’nin iktidarda olduğu son 21 yılda yaşananların bile başlı başına bir Millî Mücadele örneği olduğunu ifade etti.
“TÜRKİYE’Yİ YAŞANMAZ HÂLE GETİRMEYE NİYETLENENLERİN FOYALARINI ORTAYA DÖKECEĞİZ”
Mehmet Akif Ersoy’un, Millî Mücadele’nin henüz yeni yeni filizlenmeye başladığı bir dönemde yazdığı mısraların, milletin ve devletin üzerinde iki asırdır oynanan bir oyunu ifşa ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şairin şiirinden mısralar okudu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de bu sese kulak vermek suretiyle Allah’a dayanarak, saye sarılarak, hikmete ram olarak, milletimizle birlikte şanlı bir mücadele verdik. Vesayetin sinsi oyunlarından PKK, FETÖ ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin kanlı saldırılarına kadar sayısız oyunu bozduk. Son yıllarda ekonomi ve sosyal yapımızı tahrip üzerinden yürütülen kampanyaları da inşallah aynı şekilde akamete uğratacağız” değerlendirmesinde bulundu.
Tüm bu mücadele boyunca milletin kendilerini hiç yalnız bırakmadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Yeri geldiğinde meydanlarda verdiği destekle, yeri geldiğinde sandığa yansıttığı iradesiyle, yeri geldiğinde 15 Temmuz’da olduğu gibi gövdesiyle bizim yanımızda yer aldı, bizimle birlikte yol yürüdü, hatta bize siper oldu. Yarın sizler de aynı yola girdiğinizde, sadece Allah’a dayanacağınızı, sadece millete güveneceğinizi asla unutmayın. Her ne kadar birileri milletimizin umudunu, şevkini, azmini kırmaya çalışmak için gece gündüz yalan, iftira, çarpıtma çarkını çevirmeyi sürdürüyor olsa da bu asla sizi yeise sürüklemesin.”
Cemil Meriç’in, her fırsatta ülkelerine ve onun üzerinde yaşayan insanlara dudak bükerek kendilerini ayrı bir sınıf olarak görenleri tarif ettiği “Türkiye’yi yaşanmaz bulanlar, Türkiye’yi yaşanmaz kılanlardır” sözlerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizi karamsarlık bataklığına sürükleyerek bu ülkeye bühtan edenler, bizatihi bu tablonun müsebbipleridir” ifadesini kullandı.
Bugüne kadar Türkiye üzerinde oynanan nice oyunları bozdukları gibi, bu oyunu da bozacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin her bir ferdinin, bilhassa da siz gençlerimizin dirayeti ve kararlılığıyla Türkiye’yi yaşanmaz hâle getirmeye niyetlenenlerin foyalarını ortaya dökeceğiz” diye konuştu.
“SAHİP OLDUĞUMUZ TÜM DEĞERLERE SIKI SIKIYA SAHİP ÇIKACAĞIZ”
“İnancımız, ezanımız, bin yıllık vatanımız ve onun üzerinde kurduğumuz son devletimiz Cumhuriyetimiz başta olmak üzere, sahip olduğumuz tüm değerlere sıkı sıkıya sahip çıkacağız” sözlerini sarf eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, her zamanki gibi bu konuda da en büyük güçlerinin milletten aldıkları destek olduğunu dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bugüne kadar girdiğimiz her seçimde açık ara birinci olmasaydık, inanın bizi bir kaşık suda boğmak için sabırsızlananlar çoktu. Güçleri yeter miydi, ayrı mesele. Ama suratlarından dökülen ve gizlemeye dahi gerek duymadıkları kin ve nefret izleri, niyetlerini ele veriyordu. Son seçim öncesinde, sosyal medyasından sokağına, mandacı zihniyetin aynı heveslerine bir kez daha şahit olduk. Hamdolsun başaramadılar.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerçi, yüzde 52’lik tartışmasız zaferi bile gölgelemeye çalışmaktan geri durmuyorlar. Her fırsatta bize ve Cumhur İttifakı’na saldırarak, kendi içlerindeki büyük kavgayı gizlemeye çalışıyorlar. Utanmadan, sıkılmadan, yüzde 52’lik oranı bile, ‘Yüzde 52 ile kazanmak, kazanmak değildir…’ Bunu söyleyecek kadar da bunlar arsız. Bu çapsızların sadece varlıklarının değil, sözlerinin de bir hükmü kalmadığı için, biz kendi işimize bakıyoruz. Bakın bugün burada, bu salonda biriz, beraberiz, altılı masanın veya on altılı masanın altından tekme oyunları yapmıyoruz. Tam aksine, biriz, beraberiz, iriyiz, kardeşiz, Türkiye’yiz ve geleceğe yürüyoruz ve biz Cumhur İttifakı’yız” diye ekledi.
Şimdi önlerinde yeni bir seçim, yeni bir imtihan ve yeni bir mücadelenin bulunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kimin ne söylediğine aldırmayın” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’de her kesim gibi, gençlerin de ezici çoğunlukla bir numaralı partisi olduklarını vurguladı.
Sadece kendilerine oy veren değil, tercihini diğer partilerden yana kullanan gençlere de iradelerine sahip çıktıkları ve ülkelerinin geleceği için harekete geçtikleri için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şayet gençlerin, bilhassa da ilk defa oy kullanan milyonlarca evladımızın teveccühü olmasaydı, Cumhur İttifakı ve şahsımız olarak mayıs seçimlerinde o muhteşem zaferi kazanabilir miydik? Demek ki gençlerimizin çoğunluğunun kararı belli” görüşünü paylaştı.
Gençlerin bu muhabbetini karşılıksız bırakmadıklarına, bunun en somut ifadesinin de Meclis’teki 30 yaş altı beş milletvekilinden dördünün AK Parti sıralarında oturması olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece gençleri, siyasetin “nesnesi değil öznesi yapma” sözünü yerine getirdiklerini söyledi.
31 Mart 2024 seçimlerinde de aynı doğrultuda hareket etmeyi sürdüreceklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerden şimdiden mahalli seçimler için hazırlanmaya başlamalarını istedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Akranlarınızdan başlayarak milletimizin her bir ferdine ulaşmalı, bugüne kadar yaptıklarımızı, Türkiye Yüzyılı programımızı ve AK Parti’nin gerçek belediyecilik vizyonunu anlatmalısınız. Bunu gerçekleştirdiğimizde büyükşehirleri, illeri, ilçeleri ve beldeleriyle ülkemizin tamamını hizmet ve eser belediyeciliğiyle buluşturacağımızdan en küçük bir şüphe duymuyorum.”
İstikbalin teminatı gençlerle bir araya gelmeyi sürdüreceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yüzüncü yılı kutladığımız bu sene, 100 bin gencimizle, inşallah, yüzyılın buluşmasını gerçekleştirmek istiyoruz. Buradaki kardeşlerimin her birinden, şimdiden bunun hazırlıklarını yapmalarını bekliyorum” ifadesini kullandı.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 12-13 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirilmesi planlanan Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu’na ilişkin hazırlıkları değerlendirmek amacıyla Afrika ülkelerinin Ankara’daki büyükelçileriyle görüştü.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifiyle gerçekleştirilmesi planlanan Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu’na ilişkin hazırlıkları gözden geçirdiklerini belirten Bolat, şunları kaydetti:
“Derin ortaklık ilişkilerimiz, köklü bağlarımızla Afrika ülkeleriyle her düzeyde mükemmel seyreden ilişkilerimiz çerçevesinde, Afrika’nın her bölgesiyle ekonomik ve ticari ilişkilerimizi karşılıklı olarak daha da geliştirmek için önümüzdeki dönemde çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız. Bu vesileyle Afrika ülkelerinin bakanlarının ve 3 binden fazla iş adamının katılacağı, 12-13 Ekim 2023 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilecek Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu da Afrika kıtasıyla ilişkilerimizi daha ileri seviyelere taşımak için tarihi bir fırsat olacaktır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’de TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali’nde yaptığı konuşmada, “Türkiye’yi savunma sanayii başta olmak üzere, her alanda başarıdan başarıya koşturduk. Savunma sanayii hamlelerimizle birlikte ihracatımız da katlanarak artıyor. Bu yılki ihracat hedefimiz ise 6 milyar doları aşmaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir Çiğli Havalimanı’nda düzenlenen Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST 2023’ü ziyaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının başında, Neşet Ertaş’ın ‘İzmir’ şiirinden mısralar okudu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de Hindistan’dan Amerika’ya dünyanın dört bir yanında ülkemizi temsil ettikten sonra İzmir’e geldik. İzmirli gençlerimizle kucaklaşmaya geldik. Millî teknolojimizin hamlesi, sembolü TEKNOFEST 2023 vesilesiyle sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Her birinize sevginiz, aşkınız ve dayanışmanız için teşekkür ediyorum. Dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivaline hepiniz hoş geldiniz” ifadelerini kullandı.
Aydınlık yarınların teminatı gençlerle kendilerini buluşturan tüm kurumlara şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Teknoloji Takımı Vakfını, sponsorları ve iştirakçileri, güvenlik görevlisinden gönüllülere, programın icrasına katkı veren herkesi tebrik etti.
“CUMHURİYETİMİZİN BİR ASIRLIK SERENCAMINI GENÇLERİMİZLE BULUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Cumhuriyet’in 100. yılına ulaşmanın heyecanı içinde olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarihimizin bu dönüm noktasını, anlamına ve önemine uygun bir şekilde kutlamanın gayretindeyiz. Geniş bir alana yayılan, çeşitli etkinliklerle Cumhuriyetimizin bir asırlık serencamını gençlerimizle buluşturmaya çalışıyoruz” dedi.
TEKNOFEST’in de bunlardan biri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “TEKNOFEST coşkusundan, TEKNOFEST’in şu muhteşem atmosferinden mümkün olduğu kadar fazla sayıda gencimizi istifade ettirelim istiyoruz. Bu amaçla tek bir il yerine TEKNOFEST’i üç ilimizde tertipleyelim dedik. 27 Nisan-1 Mayıs tarihleri arasında Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nde düzenlenen TEKNOFEST İstanbul 2 milyon 247 bin ziyaretçiyle kendi rekorunu kırdı. Türkiye’nin savunma sanayi hamlelerinin siyasi sebeplerle hedef alındığı bir dönemde 2 milyonu aşkın gencimiz TEKNOFEST’e sahip çıktı. Festivalimiz 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda Ankara’nın misafiri oldu. TEKNOFEST Ankara’da çoğu genç, 943 bin ziyaretçiyi ağırladık. Tam dört gün boyunca Ankaralı gençlerimiz gerçek manada bir teknoloji şöleni yaşadı. Bugün de TEKNOFEST 2023’ün son durağı olan güzel İzmir’deyiz.”
TEKNOFEST’in şehre, ülkeye, millete bilhassa gençlere hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmirlilere festivale ev sahipliği yaptıkları için teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diğer tüm illerimiz gibi maşallah İzmirli gençlerimiz de TEKNOFEST’e çok yoğun ilgi gösteriyor. Her yaş grubundan, her kesimden insanımızın Çiğli Hava Üssü’ne gelerek şu gurur tablosuna şahitlik ettiğini memnuniyetle görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“CUMHURİYETİMİZİN 100. YILINA LAYIK BİR ETKİNLİK OLACAĞINA İNANIYORUM”
Teknolojiye meraklı gençlerin mutluluğunu, sevincini, coşkusunu gördükçe ülke adına umutlarının da katlandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu ana kadar 330 bin ziyaretçiyi ağırlayan festivalin her açıdan İzmir’e ve Cumhuriyetimizin 100. yılına layık bir etkinlik olacağına inanıyorum” diye konuştu.
İzmirli gençlerle birlikte çevre şehirlerde yaşayan gençleri de TEKNOFEST İzmir’e davet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gelin dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivalini tecrübe etme fırsatını kaçırmayın. Arkadaşlarınızla organize olun. Çocuklarınızın, torunlarınızın elinden tutun. Teknolojiye ilgi duyan tanıdıklarınızı teşvik edin. İmkânı olmayana gerekirse yardım edin, destek olun ama bir yolunu bulup bir fırsat oluşturup Çiğli Hava Üssü’ne gelerek buradaki vizyonu, ufku, gayreti ve başarıyı mutlaka yerinde görün” çağrısı yaptı.
İzmirlileri davet ederken şehrin yeni veya eski milletvekillerini de unutmadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İleri teknolojiyi ülkemiz yerine 10 bin kilometre uzakta arayanları da buraya davet ediyoruz. Bitip tükenmeyen koltuk kavgalarına yalnızca bir günlük TEKNOFEST molası vermeleri kendileri adına büyük kazanç olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Bugün burada sadece millî teknoloji hamlesinin hepsi gurur kaynağı olan ürünlerinin görülmediğini, aynı zamanda büyüyen, güçlenen sınırları aşan, özgüven ve iddia sahibi Türkiye’nin yükselişine de şahit olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Çiğli Hava Üssü’nde Kızılelma, Akıncı, ANKA, Hürjet, TB2, TB3, Gökbey, Atak’la birlikte mücadele var, gayret var, sabır, azim, cesaret var. Burada zorluklar karşısında yıkılmayan güçlü bir irade var. Burada her türlü engele rağmen başarmaya sevdalı yürekler var. Burada hayallerine giden yolda hiçbir engel tanımayan, işte karşımda görüyorum gençler var. Burada ayağına vurulan asırlık zincirleri parçalayan Türk Milleti var. Burada Türkiye Yüzyılı’nın mahzun ve mazlum gönülleri aydınlatan ışığı var. Merhum Abdurrahim Karakoç ne güzel söylemiş, ‘İzmir’in sağından Van’ın solundan; Erzurum, Edirne, Hatay yolundan; Kapı kapı tekmil, Anadolu’mdan; Bir sabah gelecek kardan aydınlık’ Evet, burada on yıllardır hasretle beklediğimiz kardan aydınlığın muştusu var. Rabb’ime bizlere bu günleri görmeyi nasip ettiği için hamdediyorum.”
“TEKNOFEST GENÇLERİ TÜRKİYE’NİN MÜREFFEH VE PARLAK GELECEĞİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “yapamazsınız” diyenlere inat “biz yaparız” diyen, imkânsız görülen nice hayali kısa sürede gerçeğe dönüştüren, bu milletin inandığında ve çalıştığında neleri başarabileceğini gösteren, fikir, yürek ve alın teriyle büyük bir başarı hikâyesi yazan TEKNOFEST gençliğine teşekkür etti.
TEKNOFEST gençlerinin Türkiye’nin müreffeh ve parlak geleceği olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Sizler, canları pahasına bu toprakları bizlere vatan olarak bırakan aziz şehitlerimizin kabul olmuş duasısınız. Sizler asrımızın Cezeri’si, Harezmî’si, İbni Sina’sı, Mimar Sinan’ı, Ali Kuşçu’su, Hezarfen Çelebi’si, Kâtip Çelebi’sisiniz. Sizler Nuri Demirağ’ların, Vecihi Hürkuş’ların, Şakir Zümre’lerin, Nuri Killigiller’in ideallerini gerçekleştirecek nesilsiniz. Millete sevdalı bu vizyonerlerin engellere rağmen başlattıkları hamleyi inşallah sizler omuzlayacak, hak ettiği yere siz taşıyacaksınız. Kendi öz yurdunda parya muamelesi gören milletimizi elinden tutup ayağa kaldıracak kuşak, yine sizlersiniz. Ömrünü ülkesi ve milletine hizmete adamış bir siyasetçi olarak sizin parıldayan gözlerinizde, yarının güçlü Türkiye’sini görüyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Necip Fazıl Kısakürek’in “Şurada bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes / Ey kahpe rüzgâr, artık ne yandan esersen es” dizelerini okuyarak, “Açtığımız gedikten gümbür gümbür gelen TEKNOFEST gençliğinin ayak seslerini içimizdeki gafiller duymasa da tüm dünya duyuyor, biliyor. Sizlerin başarıları, milletimizle birlikte Asya’dan Afrika’ya, Balkanlardan Türkistan’a gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimize de cesaret aşılıyor. Yaklaşık 30 yıllık işgalin ardından özgürlüğüne kavuşan Karabağ’da, 30 sene sonra evlerine dönen muhacirler, sizin için dua ediyor. Rabb’im hiç birinizin ayağına taş değdirmesin, diyorum” ifadelerini kullandı.
“BU ÜLKENİN GENÇLERİYLE HER ZAMAN İFTİHAR ETTİM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40 yılı aşkın süredir siyasetin içinde olduklarını, hayatı boyunca Türkiye’ye hizmet etmenin, eser kazandırmanın Türkiye’nin önündeki taşları, mayınları temizlemenin mücadelesini verdiklerini anlattı.
Siyaset yolculuğunun tüm safhalarında gençlerle beraber yürüdüklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Gençlerin yoldaşı, yol arkadaşı olmaktan daima bahtiyarlık duydum. Hangi görüşe, kökene, hayat tarzına sahip olursa olsun bu ülkenin gençleriyle her zaman iftihar ettim. Hiç kimseyi yaşam biçimi, kılık kıyafeti, inancı, kimliği dolayısıyla ötekileştirmedik. Sizi harf oyunlarıyla, ideolojik at gözlükleriyle tanımlamaya çalışanlara asla prim vermedik. Dayatmacı, baskıcı, yasakçı değil tüm vatandaşlarımızla birlikte gençlerimizin özgürlükçü alanlarını genişletenlerden olduk. Bugün de aynı bakış açısıyla hareket ediyoruz. Ne yapıyorsak sizin için, sizin istikbaliniz için yapıyoruz. İçerde ve dışarıda bitirdiğimiz ve verdiğimiz bütün mücadelelerin amacı size daha güçlü, daha itibarlı, daha yaşanabilir bir Türkiye teslim etmektir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin bu zamanın misafirleri olduğunu belirterek, “Bizden öncekilerin bedel ödeyerek bizlere bıraktığı emaneti Allah’a hamdolsun 40 yıldır onurla, vakarla taşıdık ve bugünlere getirdik” dedi.
“81 İLİMİZDE TOPLAM 100 DENEYAP TEKNOLOJİ ATÖLYESİ KURDUK”
Türkiye’yi savunma sanayi başta olmak üzere her alanda başarıdan başarıya koşturduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, derslik sayısını 343 binden 620 bine, üniversite sayısını 76’dan 208’e, yurt kapasitesini 182 binden 950 bine, gençlik merkezi sayısını 9’dan 464’e, araştırma geliştirme merkezi sayısını sıfırdan 1.289’a, tasarım merkezi sayısını sıfırdan 324’e teknopark sayısını da 2’den 98’e çıkardıklarını aktardı.
Sadece İzmir’de inşa edilen derslik sayısının 11 bin 687 olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehrimizde 26 bin kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. İlimizde üçü devlet olmak üzere toplam dört yeni üniversite kurduk. İzmir’e dört teknopark kazandırdık” bilgisini verdi.
Güncel rakamlarla İzmir’e yaptıkları kamu yatırımlarının tutarının 225 milyar lira olduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemiz genelinde teknolojiye yönelik farkındalığı artırmak için 81 ilimizde toplam 100 Deneyap Teknoloji Atölyesi kurduk. Uzmanlaşmayı teşvik etmek gayesiyle 12 bin öğrencimizi lisansüstü eğitim yapmaları için burslu olarak yurt dışına gönderdik” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sayması saatler sürecek nice işe, yatırıma, reforma ve projeye imza attıklarının altını çizerek, bunlarla yetinmediklerini, hizmet çıtasını sürekli yukarı taşıdıklarını anlattı.
Bir taraftan asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını sararken diğer taraftan gençlere verdikleri sözleri tek tek yerine getirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Depremin ekonomimize yüklediği 105 milyar dolarlık faturaya rağmen size mahcup olmamak adına gereken fedakârlığı sergiledik” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son kabine toplantısında gençlere yeni müjdeler verdiklerini anımsattı.
Örgün eğitimdeki üniversiteli gençlere seçim döneminde vadedilen cep telefonu ve bilgisayar ile ücretsiz 10 GB internet sözünü tutacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aile ve Gençlik Bankası ile ilgili kanun teklifini de Cumhur İttifakı olarak yakında Meclise sunuyoruz. Teklifin yasalaşmasıyla birlikte ilk etapta deprem bölgesinde pilot projeleri hayata geçireceğiz. Deprem mağduru gençlerimizin yuva kurmalarına yardımcı olacağız” diye konuştu.
“Seçim döneminde gençlerin demokrat dedesi maskesi takanların, söz konusu koltukları olunca nasıl faşizan hâle geldiklerini hepimiz görüyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha düne kadar dürüstlükten, şeffaflıktan bahsedenlerin iktidar uğruna birbirlerine nasıl yalan söylediklerini de hep beraber takip ediyoruz. Gençlerimizde hayal kırıklığına yol açan bu utanç sahnelerine rağmen biz siyasette güvenin zedelenmemesi için duruşumuzu asla bozmayacağız. Özellikle siz gençlerimize karşı daima harbi ve hasbi davranacak, aramızdaki gönül bağının sarsılmasına müsaade etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“DİJİTAL TEKNOLOJİ ARAÇLARINI YAYGINLAŞTIRIYORUZ”
Dünyanın merkezinde inovasyon, yapay zekâ ve robotik teknolojilerin bulunduğu çok farklı bir yere doğru gidildiğini, Türkiye’nin bu yarışta geri kalmamaya çalıştığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Ulusal yapay zekâ stratejimizi 2021 yılında yayınladık. Dijital Türkiye vizyonumuz doğrultusunda kamu hizmetlerinde dijital teknoloji araçlarını yaygınlaştırıyoruz. Elektronik Devlet uygulamamızda 7 bin 300 hizmet sunuluyor. Şu an yaklaşık 64 milyon insanımız e-Devlet kapısını kullanıyor. Gerek etkinliği ve yaygınlığı gerekse sunulan hizmetler bakımından Avrupa’da örnek gösterilen bir sistem kurduk. Şu an dünyanın gelişmiş denilen ülkelerinde bile sıraya girerek yapılabilen işlerin çoğunu bizim insanımız telefonu veya bilgisayarından Elektronik Devlet kapısını kullanarak saniyeler içinde hâlledebiliyor.”
İlk yerli elektrikli araç olan Togg’un üretiminin artarak devam ettiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Geçen haftaki Amerika Birleşik Devletleri ziyaretimizde ‘rekabet iyidir’ diyerek Tesla’yı da ülkemizde yatırım yapmaya davet ettik. Hava gücümüzde çarpan etkisi oluşturacak Kızılelma ile ilgili testleri hızla tamamlıyoruz. Kızılelma’nın da envantere girmesiyle bu alanda yeni bir çığır açıyoruz. KAAN ismini verdiğimiz beşinci nesil millî muharip uçağımızın tanıtımını yaptık. Üretim süreçlerini adım adım gerçekleştiriyoruz. Akıncı TİHA, Aksungur SİHA’larla silahlı insansız hava araçlarındaki hâkimiyetimizi pekiştirdik. Bunların haricinde savunma sanayii alanında hepsi birbirinden kritik 850 farklı projeyi titizlikle hayata geçiriyoruz.”
Dünyadaki ilk SİHA gemisi olan TCG Anadolu’nun denizlerde Türk bayrağını gururla dalgalandırdığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayii hamlelerimizle birlikte ihracatımız da katlanarak artıyor. Savunma ihracatında bu yılki hedefimiz altı milyar doları aşmaktır. Nasıl bu alandaki ihracatımızı 248 milyon dolardan geçen sene 4,5 milyar dolara çıkardıysak inşallah bu rakamların üstünü de yakalayacağız. Diğer alanlarda olduğu gibi savunmada da tam bağımsız Türkiye hedefimize ulaşana kadar gece gündüz demeden çalışacağız” değerlendirmesinde bulundu.
“ÜLKEMİZİN ÖNÜNDE YEPYENİ PENCERELER AÇTIK”
Son seçimlerde güven tazelemesiyle Türkiye’nin savunma atılımlarına dokunmak isteyenlerin heveslerini kursaklarında bıraktıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İktidara giden yolu milletin iradesi yerine FETÖ’den PKK’ya terör örgütleriyle iş birliğinde arayanlara asla unutamayacakları bir ders verdik. Tavrımızı özellikte daima doğrudan, hizmetten, eser siyasetinden yana kullanarak ülkemizin önünde yepyeni pencereler açtık. 31 Mart 2024 mahalli idareler seçimlerinde bu kazanımları daha da ileri taşıyacağız. İzmir başta olmak üzere fetret devri yaşayan şehirlerimizin tekrar hak ettikleri hizmetlerle buluşmasını sağlayacağız. İzmirlinin iradesini çantada keklik görenlerin işi bundan sonra daha zor. İstismar siyasetiyle gemisini yürütenlere hep birlikte ‘Yeter’ diyeceğiz. İzmir’i gerçek belediyecilikle tanıştırmakta kararlıyız. Bu şehrin yatırım ve eser hizmet siyasetine ihtiyacı var. Bunu ancak biz yaparız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, TEKNOFEST Girişim Yarışması’nda dereceye giren gençlere ödüllerini verdi.
TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hediye takdim etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır ve T3 Vakfı Yönetim Kurulu ile simge hâline gelmiş TEKNOFEST pozunu vererek fotoğraf çektirdi.
Programa, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu de katıldı.
Suudi Arabistan Büyükelçiliği’nden Milli Gün kutlaması.
Suudi Arabistan’ın Milli Günü’nün 93’üncü yıl dönümü dolayısıyla Ankara’da Sheraton Otelinde bir resepsiyon düzenlendi.
Suudi Arabistan’ın yeni Ankara Büyükelçisi Ekselansları Fahad Bin Assaad Abualnasr’ın ev sahipliğinde düzenlenen resepsiyonda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hazır bulundu.
Resepsiyona, Ankara’da Büyükelçilikleri bulunan elçiliklerden Büyükelçiler, Askeri Ataşeler ve seçkin bir davetli topluluğu katıldı.
Bilkent Üniversitesi Kurucusu Prof. Dr. Mehmet HABERAL ve eski rektörlerinden Ali HABERAL da resepsiyona katılanlar arasındaydı.
Resepsiyonun başlangıcında Suudi Arabistan ve Türkiye’nin Milli Marşları seslendirildi.
Resepsiyonda, daha sonra Suudi Arabistan’ın yeni Ankara Büyükelçisi Ekselansları Fahad bin Assaad Abualnasr’ın resepsiyon için hazırladığı konuşma metni okundu.
Ankara’ya Suudi Arabistan’ın yeni atanan Büyükelçisi Ekselansları Fahad Bin Assaad Abualnasr’ın resepsiyon için hazırladığı konuşma metni Büyükelçi Müsteşarı Muhammed Alharbi tarafından okundu.
Suudi Arabistan Krallığı’nın yeni Ankara Büyükelçisi Ekselansları Abualnasr, konuşma metnindeki mesajının başında ülkesinin 93’üncü yıldönümü kutlamalarına katılımlarından dolayı davetlilere en içten minnet ve şükranlarını sundu.
Büyükelçi Ekselansları Fahad bin Abualnasr’ın medajında öncelikle Suudi Arabistan’ın kuruluşu olan tarihi günde Kurucu Kral Abdülaziz bin Abdurrahman’ın TEVHİD SANCAĞI altındaki büyük oluşumu bütünleştirici rolüne vurgu yapıldı; “Ardından O’nun evlatları, ülkenin dış siyasetinde İslam’a ve Müslümanlara hizmeti, Harameyn’i Şerif’e yönelik ilgi ve önemi, uluslararası barış ve güvenliğin güçlendirilmesi ve Dünya dayanışmasının sağlamlaştırımasnı ana amaç edinen bu kıymetli yaklaşımı devam ettirmişlerdir. Bu yaklaşımda hoşgörü, barışın yaygınlaşması ve şiddetten arındırılması. Suudi Arabistan bir İslam Krallığıdır. Her gün yaklaşık 2 milyar Müslüman Mekke’ye yönelmektedir. Ayrıca dünyanın dört bir yanından Müslümanlar Hac ve Umre ibadetlerini yerine getirmek ve Mescid-ş Nebevi’yi ziyaret etmek için Suudi Arabistan’a gelmektedir. Krallık aynı zamanda “HAYAL EDİP GERÇEKLEŞTİRİYORUZ” sloganıyla iddialı bir ümmetin vizyonu olan “2030” vizyonu” ışığında seçkin bir stratejik konum, öncü bir yatırım gücü ve Arap ve İslami derinlik gibi Allah’ın kendisine bahşettiği güç ve imkanları değerlendirerek programlar hazırlamak ve girişimler başlatmak için çalışmalar yürütmüştür. Bu programlardan belki de en öne çıkanları; Altes Prens Muhammed bin SELMAN’ın büyük yatırım fırsatları sağlayacak bölge ve dünyada olumlu etki bırakacak “YEŞİL SUUDİ ARABİSTAN” ve “ YEŞİL ORTADOĞU” girişimleridir. Yenilenebilir enerjinin doğuşuyla birlikte Türkiye’nin de memnuniyetle karşıladığı bu iki girişim, Krallığın küresel ölçekte sürdürülebilirlik alanında lider olma arzusunu destekleyecektir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan 100 yıl sonra önümüzdeki Ekim ayında Türkiye’nin yeni yüzüncü yılına başlarken, Krallık ortak vizyonları gerçekleştirmek, iki ülke arasında daha fazla işbirliği sağlamak için birlikte çalışmayı beklemektedir.
Büyükelçi Ekselansları Fahad Bin Abualnasır, Konuşma metnindeki mesajında şunları dile getirdi; Buradan Suudi Arabistan Krallığı’nın 2030 Uluslararası Expo Fuarına ev sahipliği yapması için adaylığı hususunda verdiği destekten dolayı Türkiye Cumhuriyeti’ne şükranlarımı sunuyorum. Gençliğinin enerjisi ve arzusunu arkasına alan dünya şehirlerinden biri olmak ve bu uluslararası fuara ev sahipliği yapmak için en iyi seviyeyi yakalamak üzere Suudi Arabistan Krallığı’nın başkenti Riyad şehrinden başlayan bu yolculuğu takdir ediyorum. Ayrıca Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki tarihi ilişkileri övgüyle anıyorum. Bu İlişkiler Veliaht Prens, Bakanlar Kurulu Başkanı Muhammed Bin SALMAN’ın arzusunu arkasına alan dünya şehirlerinden biri olmak ve bu uluslararası fuara ev sahipliği yapmak için en iyi seviyeyi yakalamak üzere Suudi Arabistan Krallığı’nın başkenti Riyad’ta anlaşmanın imzalanmasına tanıklık edilmiştir. İki ülke arasında gerçekleştirilen tarihi üst düzey ziyaretler, Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti arasında çeşitli alanlardaki iş birliğinin kapsamının genişletilmesine katkı sağlayan yakın ikili ilişkileri güçlendiren olumlu sonuçlar ortaya koymuştur ve yine Suudi Türk koordinasyon konseyi çerçevesinde ortak proje ve girişimler geliştirerek bunları uygulamanın önemini teyit etmiştir. Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgede ve dünyadaki ağırlığı süregelen bölgesel krizlerin çözülmesindeki yapıcı sonuçlar ortaya koymuştur ve yine Suudi Türk koordinasyon Konseyi çerçevesinde ortak proje ve girişimler geliştirerek bunları uygulamanın önemini teyit etmiştir.
Büyükelçi Abualnasr, mesajında, daha sonra şu konulardan bahsetti; Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgede ve dünyadaki ağırlığı süregelen bölgesel krizlerin çözülmesindeki yapıcı rolleri, G-20 grubunun üyeleri olarak kardeş iki ülkenin büyük ekonomik potansiyellere sahip oldukları herkes tarafından bilinmektedir. Dolayısıyla iki ülkenin işbirliği kesinlikle halklarımızın ve tüm dünyanın çıkarınadır.
Daha sonra konuşma metnindeki Büyükelçi’nin mesajında, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100’üncü yılı olduğuna vurgu yapılarak Suudi Arabistan’ın da ortak vizyonlar gerçekleştirmek iki ülke arasında daha fazla işbirliği yapmak için Ankara’yla birlikte çalışmanın beklendiği kaydedildi.
Büyükelçi Ekselansları Abualnasr, bu cümleden hareketle mesajına şu şekilde devam ett. Gençliğinin enerji ve arzusunu arkasına alan dünya şehirlerinden biri olmak ve bu uluslararası fuara ev sahipliği yapmak için en iyi seviyeyi yakalamak üzere Suudi Arabistan Krallığı’nın başkenti Riyad şehrinden başlayan bu yolculuğa ev sahipliği yapması için adaylığı hususunda verdiği destekten dolayı Türkiye Cumhuriyeti’ne şükranlarımı sunuyorum.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş da konuşmasında Türkiye ve Suudi Arabistan’ın tarihi ve kültürel olarak güçlü bağlara sahip iki dost ve kardeş ülke olduğunu dile getirdi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı GÖKTAŞ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens bin Selman arasındaki görüşmelerin etkisiyle ilişkilerde ivme kazanıldığını memnuniyetle gördüklerini vurguladı.
Bakan Göktaş, Türkiye’nin stratejik konumunun Suudi Arabistan’ın Körfez bölgesi ve Arap coğrafyası için önemi bölgesel huzur ve istikrar için belirleyici rol oynadığını kaydetti.
İki ülke arasında Stratejik ortaklık temelinde yürütülen ilişkilerin hem iki ülkenin geleceği hem de bölge istikrarı için çok önemli olduğunu söyleyen Bakan GÖKTAŞ, İçinde bulunulan dönemde dünyanın karşı karşıya kaldığı krizler karşısında ülkeler arasındaki stratejik işbirliğinin giderek daha fazla önem arzettiğini vurguladı.
Göktaş, iki ülkenin ekonomik ve ticari olarak güçlü ilişkilere sahip bulunduğuna dikkati çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen temmuzda Cidde’ye ziyarette bulunduğuna işaret eden Bakan GÖKTAŞ, ziyaret dolayısıyla başarıyla düzenlenen Türkiye-Suudi Arabistan İş Forumu ile ticari açıdan birçok işbirliğine zemin oluşmasının sağlandığını belirtti.
Suudi Arabistan’ın Kahramanmaraş merkezli iki deprem felaketi sonrasında gösterdiği dayanışma ve yardım için teşekkür eden Bakan GÖKTAŞ, Suudi Arabistan’ın zor günlerde sergilediği dayanışmanın kendileri için son derece anlamlı olduğunun altını çizdi.
GÖKTAŞ, konuşmasını Suudi Arabistan Milli Günü’nü kutlayarak ve Suudi Arabistan halkına tebriklerini ve iyi niyet dileklerini sunarak sonlandırdı.
Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanvekili Binali Yıldırım da konuşmasını. başlangıcında Suudi Arabistan’ın Türkiye’nin kardeş ülkesi olduğunu ve iki ülke arasında derin tarihi ve kültürel bağlar olduğunu dile getirdi.
Günümüzde, Türk ve Suudi Arabistan halkı arasındaki etkileşimin her zamankinden daha yoğun olduğunu ifadelendiren Binali Yıldırım, “Türk vatandaşları Suudi Arabistan’ı, Suudi vatandaşları da Türkiye’yi daha çok ziyaret ettikçe birbirimizi daha iyi tanıyor ve daha iyi anlıyoruz. Bu iki ülkeyi birbirine daha da yakınlaştırıyor.” şeklinde konuştu.
Yıldırım, Suudi Arabistan ve Türkiye’nin liderlerinin iki ülke arasındaki ilişkilerde her zaman öncü rol oynadığını ve iki ülke başkentleri Ankara ile Riyad ilişkilerini daha da güçlendirdiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2 ay önce Cidde’ye başarılı bir ziyaret gerçekleştirdiğini hatırlatan Yıldırım, bu ay Hindistan’da gerçekleştirilen G20 zirvesinde de Suudi Arabistan Veliaht Prensi bin Selman ile Yeni Delhi’de bir araya geldiğini bildirdi.
Türk şirketlerinin Suudi Arabistan’daki yatırım araçlarına ilgisinin olduğunu ifade eden Binali YILDIRIM, Suudi Arabistan’ın özellikle müteahhitlik firmaları için bir çekim merkezi haline geldiğine vurgu yaptı.
Yıldırım, Suudi Arabistan’ın gelecek için büyük bir vizyonu olduğunu ve Türk şirketlerin bu zorlu mücadeleye hazır olduğunu ve Türkiye ile Suudi Arabistan arasında lokomotif görevi görebilecek, daha güçlü sinerjiler yaratılarak bölgeyi daha iyi ve daha güvenli hale getirebileceklerini sözlerine ekledi.
Konuşmalardan sonra, davetlilere Suudi Arabistan ve Türk mutfağından lezzetli yiyecekler ikram edildi.
Suudi Arabistan Milli Gün resepsiyonu Arap müziğinin ezgilerinden seçme eserlerin yer aldığı mini konserle sona erdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suudi Arabistan Büyükelçisi Fahad Bin Assaad Bin A. Abualnasr’ı Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi Abualnasr, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubunu sundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır Büyükelçisi Amr Soliman Abdelmeguid el-Hamamy’yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi el-Hamamy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubunu sundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Norveç Büyükelçisi Andreas Gaarder’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi Gaarder, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubunu sundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fransa Büyükelçisi Isabelle Dumont’u Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi Dumont, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubunu sundu.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.