Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Anma Programı’nda yaptığı konuşmada, “FETÖ ile mücadelemiz hız kesmeden, aynı kararlılıkla devam edecek. Burada toprağa düşen kahramanların kanını asla yerde bırakmayacağız. Devletine ihanet edenler, milletine kurşun sıkanlar, ruhunu 1 dolara satan alçaklar bunun bedelini mutlaka ödeyecekler” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gölbaşı Özel Harekât Başkanlığı’nda düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü Anma Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında hain kalkışmanın 9. yılında 51 vatan evladının şehit edildiği Özel Harekât Başkanlığı’nda bulunduklarını hatırlatarak, “FETÖ’cü hainler 15 Temmuz gecesi bu noktaya F-16 uçaklarıyla iki ayrı saldırı düzenlediler. İlk saldırıda Havacılık Daire Başkanlığımızda görevli yedi kardeşimiz, ikinci saldırıda ise Özel Harekât Daire Başkanlığımızda vazifeli 44 kardeşimiz burada şehit düştü. Çoğu hayatının baharında gözlerini kırpmadan şehadete yürüyen bu kardeşlerimiz hem şahsiyetleri hem de kabiliyetleriyle temayüz eden vatan müdafileriydi” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehitlerin hepsinin ay yıldızlı al bayrağa sevdalı, memleketin her bir karışına aşkla bağlı olduğunu söyledi.
Şehit edilen her bir polisin vakar, merhamet ve cesaret abidesi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Onlar Türkiye’nin akıncı beyleriydi. Selam olsun bu milletin akıncı beylerine, can feda olsun kahraman polisin özel harekât erlerine. Kahraman şehitlerimizin kabirleri pürnur olsun. Rabb’im onları Peygamber Efendimize inşallah komşu eylesin. Malumunuz şehit, ‘şahit olan, hazır bulunan’ demektir. Onlar şu anda bizleri görüyor, bizleri duyuyor. Rabb’imizin lütuf ve keremine de inşallah mazhar oluyorlar. Peygamberlikten sonraki en yüce makamda gönül huzuruyla oturuyorlar” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz 2016’da bu topraklardaki bin yıllık tarihin en ağır ihanetlerinden birine uğradıklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gazi Meclisimiz, Cumhurbaşkanlığı Külliyemiz, Genelkurmay Başkanlığımız, Ankara Emniyetimiz, TRT ve TÜRKSAT’ın yanı sıra Gölbaşı’ndaki Özel Harekât Başkanlığımız da saldırıya maruz kaldı. 21. asrın haşhaşileri olan FETÖ’cü alçaklar ülkemize, millî iradeye ve geleceğimize yönelik büyük bir pusu kurdu. Demokrasimizi hedef alan FETÖ’cü hain sürüsünün o geceki saldırılarında tam 253 vatandaşımız şehitlik mertebesine ulaştı. Bıyıkları daha yeni terleyen delikanlılardan, Nene Hatun misali namlulara meydan okuyan hanım kardeşlerimize, bir yıllık hasadını feda etmekten çekinmeyen çiftçilerimizden, ‘Gün vatana sahip çıkma günüdür’ diyerek öne atılan akademisyenlerimize kadar nice kardeşimizi, dostumuzu, yakın mesai arkadaşımızı o gece şehit verdik. 2 bin 740 vatandaşımız ise yaralandı ve gazilikle müşerref oldu. Yurdu yaşatmak için can veren, ama canından aziz bildiği vatanını işgalcilere teslim etmeyen kahramanların haklarını asla ödeyemeyiz.”
“FETÖ’CÜ ALÇAKLAR SONSUZA KADAR NEFRETLE HATIRLANACAK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hain darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz 2016 gecesinde al kanıyla toprağı sulayan şehit polislerden birinin de Komiser Yardımcısı Cennet Yiğit olduğunu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Adı Cennet, inşallah cennetlik. Komiserimizin aklında, yüreğinde, duasında hep şehadet vardı. Akademideki eğitiminin sonlarına doğru, özel harekâta niçin geçmek istediğini anne ve babasına telefonda şu sözlerle ifade etmişti. ‘Babacığım benim şehit olmamı istemiyor musun? Anneciğim bizler şehit olacağız, sizler evlerinizde rahat edeceksiniz’ Şehit Cennet Yiğit, hepimizin yüreğine dokunan işte bu sözleri söylemişti. Şehadet arzusunu dillendiren Özel Harekât Dairemizin bir diğer şehidi ise Emniyet Müdürü Önder Güzel’di. Merhum şehidimiz, darbe girişiminden bir gün önce yaptığı bir konuşmada yol arkadaşlarına, ‘Özel harekâtı bırakmayın, ölüm Allah’ın emridir’ diyordu. Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda görevli şehit Akif Altay eşine, ‘Rabb’im seni çocuklarım için, beni de vatan için yaratmış’ diyen bir memleket aşığıydı. Şüphesiz buradaki her şehidimizin ayrı bir hikâyesi var. Kendilerini vatan uğruna, istiklal ve istikbalimiz uğruna feda eden her kardeşimin bambaşka hayalleri, bambaşka umutları vardı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şunu herkesin, özellikle de şehit yakınlarımızın bilmesini isterim. Milletin kendilerine emanet ettiği silahlarla, bu kardeşlerimizi ailelerinden ve bizden koparan FETÖ’cü alçaklar ne yaparlarsa yapsınlar, sonsuza kadar lanetle, nefretle hatırlanacaklar. Şehitlerimiz ise daima hayırla yâd edilecek. Bu milletin gönlünde ayrı bir yer tutacak. Duayla, minnetle, rahmetle anılacaklar. Şehit ve gazilerimize olan vefa borcumuzu hiçbir zaman unutmayacak genç nesillerin de daima hatırlamasını sağlayacağız” diye konuştu.
“TEDBİRİ VE TEYAKKUZU ASLA ELDEN BIRAKMAMAMIZ GEREKTİĞİNİN ALTINI TEKRAR ÇİZİYORUM”
“Örgütten gelen en büyük tehditleri, en büyük taarruzları başarıyla atlattık. Önce 17/25 Aralık’ta, ardından 15 Temmuz’da hainleri bozguna uğrattık. Ancak hâlen FETÖ virüsünü bünyeden tamamen söküp atamadık” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “FETÖ ile mücadelemiz hız kesmeden, aynı kararlılıkla devam edecek. Burada toprağa düşen kahramanların kanını asla yerde bırakmayacağız. Devletine ihanet edenler, milletine kurşun sıkanlar, ruhunu 1 dolara satan alçaklar bunun bedelini mutlaka ödeyecekler. Gevşemeden, rehavete kapılmadan, hata yapmadan, sulandırmadan, masumla mücrimin tefrikini çok iyi yaparak, bu hain örgütü ülkemiz için bir tehdit unsuru olmaktan inşallah çıkartacağız. Bunun için tedbiri ve teyakkuzu asla elden bırakmamamız gerektiğinin altını tekrar çiziyor, Rabb’im hepimizin yar ve yardımcısı olsun diyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özel Harekât Başkanlığı’ndaki 51 şehitle birlikte 15 Temmuz’da ebediyete uğurlanan 253 şehidin tamamına Allah’tan rahmet dileyerek, Mehmet Akif Ersoy’un “Birlik” şiirinden “Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz/ Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz/ Düşer mi tek taşı sandın harim-i namusun/ Meğerki harbe giden son nefer şehit olsun” dizelerini okudu.
Şehit ailelerine ve millete bir kez daha başsağlığı ve sabr-ı cemil dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zaferin Adı Türkiye” temasıyla düzenlenen anma programına katılan tüm misafirlere şükranlarını sundu, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nü tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Polis Akademisi Başkanlığı’nda düzenlenen Polis Akademisi Mezuniyet Töreni’ne katıldı.
Akademideki eğitimlerini başarıyla tamamlayan tüm öğrencileri tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, genç polisleri titizlikle eğiten, bilgi ve tecrübeleriyle hem mesleğe hem de hayata hazırlayan tüm eğitimcilere, amirlere ve yöneticilere teşekkür etti.
Türkiye’de ve yurt dışında fedakârca görev yapan emniyet teşkilatının tüm mensuplarına da selamlarını gönderen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçtiğimiz hafta, 15 Temmuz’da, FETÖ’cü hainler tarafından şehit edilen özel harekât kahramanlarını anmak üzere yine burada, Gölbaşı’ndaydık. O gece, istiklal ve istikbalimiz uğrunda canlarını feda eden vatan evlatlarını yine rahmetle andık, gururla hatırladık. Her biri için dualar ettik, aziz ruhlarına Fatiha’larımızı gönderdik. Bu vesileyle 1071’den bugüne kanlarını al bayrağımızın rengi yaparak bu toprakları bize vatan kılan her bir şehidimizi rahmetle yâd ediyoruz” ifadesini kullandı.
Vatan için canlarını ortaya koyarak, mücadele eden tüm gazilere de şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Her birine hayırlı, sağlıklı, bereketli ömürler diliyorum. Şehit ve gazilerimizi yetiştiren anne ve babaların o mübarek ellerinden öpüyorum, her birine hürmetlerimi sunuyorum. Her karışında bir yiğidin yattığı bu topraklar, dünyanın en büyük şehitliğidir. Burası şüheda yurdudur, gaziler otağıdır, erenler diyarıdır. Millet olarak asırlardır şehitlerimizle yaşıyor, şehitlerimizle yürüyoruz. Şehit ve gazilerimizin emanetine, canımız pahasına sahip çıkacağız. Devletimizi, milletimizi, birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirmek için elimizle birlikte gövdemizi de gerektiğinde taşın altına koyacağız. Rabb’im yar ve yardımcımız olsun. Şehitlerimizin asil ruhlarını şahit kılsın. Bugün, Polis Akademimizin farklı birimlerindeki eğitimlerini tamamlayan toplam 8 bin 238 öğrencimizi mezun ediyor, sevinçlerine ortak oluyoruz. Polis Akademisi Eğitim Merkezinden 162, Polis Meslek Yüksek Okulumuzdan 2 bin 441, Polis Meslek Eğitim Merkezimizden de 5 bin 604 kardeşimiz, yeni görevlerine başlamak üzere emniyet teşkilatımızın kadrolarına katılıyor. Milletimizin huzur ve emniyeti için yüksek bir vazife şuuruyla çalışacak siz kardeşlerimi ayrı ayrı tebrik ediyorum. Her birinize şimdiden üstün başarılar diliyorum. Aynı şekilde Azerbaycan, Endonezya, Filistin, Kırgızistan, Kongo, Maldivler, Moğolistan, Ruanda ve Somali’den gelerek burada öğrenim gören 32 öğrencimizi de tek tek kutluyorum. Akademide edindikleri bilgi ve tecrübeleri ülkelerinin polis teşkilatında en iyi şekilde değerlendireceklerine inanıyorum. Bu kardeşlerimizden ailelerine, arkadaşlarına, dostlarına bizden kucak dolusu selam götürmelerini de hassaten rica ediyorum.”
Türkiye’nin emniyet hizmetleri alanında çok köklü ve kurumsal bir geçmişe sahip olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biliyorsunuz bu sene polis teşkilatımızın 180. kuruluş yıl dönümünü kutladık. Polis Akademimiz ise 146. yılını idrak ediyor. Bünyesindeki fakültelerle, enstitülerle, meslek eğitim merkezleri ve yüksekokullarla Polis Akademimiz, emniyet teşkilatımızın adeta bel kemiğini oluşturuyor” diye konuştu.
Buradan yetişen vatan evlatlarının, ülkenin ve dünyanın dört bir yanında Türk polisine yakışır şekilde özveriyle çalıştığını, devletine ve milletine başarıyla hizmet ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Polis Akademimiz, emniyet teşkilatımıza nitelikli ve şuurlu personel kazandırmanın yanında eğitim ve araştırma faaliyetleriyle ulusal ve uluslararası iş birlikleriyle çok kıymetli işler yapıyor. Görevlerine başlayacak polislerimizden şu hakikati asla unutmamalarını istiyorum; üzerinizdeki üniforma hiç tereddüt etmeden şehadete yürüyen yiğitlerin kıyafetidir. Taşıdığınız kimlikler bu ülkenin huzur ve emniyetinin tapu senetleridir. İstisnasız hepiniz, güvenlik güçlerimizin her bir mensubu, bu milletin göz bebeğidir, geleceğimizin güvencesidir. Ülke genelinde asayişi temin eden, terörle etkin şekilde mücadele eden, çetelere, mafyalara, katillere, zehir tacirlerine, trafik magandalarına ve siber zorbalara göz açtırmayan, toplumsal huzurumuza kastedenlerin yakasına yapışan her bir polisimizle iftihar ediyoruz. Ülkemizin selameti için mesai mefhumu gözetmeden 7/24 görev başında olan tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum. Rabb’im sizleri korusun, her türlü tehlikeden Müberra eylesin.”
Mezunlara görevlerinin hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Sizler kimi zaman en çetin arazilerde, en çetin koşullarda görev yapacaksınız. Bazen en kritik operasyonlar, en hayati misyonları icra edeceksiniz. Ne olursa olsun, milletimizin duasının, devletimizin desteğinin sizlerle olacağını bir an olsun aklınızdan çıkarmayacaksınız. Unutmayın adaleti yaşatırsanız millet size sahip çıkar, hakkı gözetirseniz devlet size omuz verir. Vicdanla davranırsanız bu aziz millet sizi hep başının üstünde taşır. Bakınız, Polis Akademimizin logosundaki çift başlı kartal, bizim sınırları aşan cihanşümul anlayışımızı, koçboynuzu gücümüzü, cesaretimizi, kahramanlığımızı, sekiz köşeli yıldız da liyakat ve ehliyetimizi temsil ediyor. Meslek hayatınız boyunca sizlerden bu değerleri kendinize daima rehber edinmenizi bekliyorum.”
Bugüne kadar emniyet teşkilatının her türlü ihtiyacını giderme noktasında azami hassasiyet gösterdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalışma şartlarının düzenlenmesinden özlük haklarının iyileştirilmesine, teçhizat ve lojistik temininden insan kaynaklarının geliştirilmesine polislere daima destek olduklarını söyledi.
Yakın zamanda Emniyet Hizmetleri Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde yapılan değişiklikle polislerin atamalarını görev puanlarına göre yapmaya başladıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, polislerin emeğini ön planda tutan, şeffaf, adil ve aile huzurunu gözeten bu düzenleme için İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve ekibini tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 Mart yolsuzluk operasyonu sonrasında sokakları karıştırmaya yönelik provokasyonlarda maruz kaldıkları onca harekete, kışkırtmaya, asitli, baltalı saldırılara rağmen soğukkanlılıklarını muhafaza eden emniyet güçlerini kutladı.
Polisin, geceyi nöbetle karşılamak, bayramı karakolda geçirmek, kendi çocuğunun en özel gününde başka çocukların güvenliğini sağlamak, her an hukukun emrinde, adaletin izinde, milletin ve devletin hizmetinde olmak anlamına geldiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, polislerin nasıl bir fedakârlıkla çalıştığını çok iyi bilen bir siyasetçi olduğunu belirtti.
“Bu vatan, bu millet için, toplumun esenliği, emniyeti için nasıl yüksek bir vazife bilinciyle mücadele ettiğinizin en yakın şahidiyim” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, hâl böyleyken hırsı aklını esir almış kimi siyasilerin polisi mesnetsiz iddialarla rencide ettiklerini kaydetti.
“86 MİLYON HEP BİRLİKTE GÜVEN İÇİNDE KARDEŞÇE YAŞAYACAĞIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Çıkmışlar, polisin suçüstü yaptığı bir rüşvet rezaletini aklamak için kumpas yalanına sarılıyorlar. Elimizde şu kadar saatlik video kaydı var diyorlar. Sadece polislerimizi değil rüşvetin peşine düşen hâkim, savcılarımızı da töhmet altında bırakıyorlar. Bünyelerini sarmış yolsuzluk virüsünü temizlemek, rüşvetçilerle mücadele etmek yerine bu milletin tertemiz evlatlarının şerefiyle oynuyorlar. Bakın bunun adı siyaset değildir. ‘Çamur at izi kalsın’ pişkinliğidir. Madem elinde 32 saatlik video kaydı var, sağda solda konuşacağına versene mahkemeye. Öyle ya, ortada size karşı kurulmuş bir kumpas varsa toplarsın delillerini, gidersin mahkemeye, kumpasçılardan bunun hesabını sorarsın ama bunu yapmıyorsan, söylediklerini ispat edemiyorsan müfteri olarak anılmaktan kurtulamazsın. Rüşvetçileri adaletten kaçırmak için hiç kimse polise, yargı mensuplarına iftira atamaz, bühtan edemez. Onları meydanlarda hedef gösteremez. Biz buna izin vermeyiz. Biz bu kirli siyaset tarzını, bu sorumsuz siyaset anlayışını reddediyoruz. Herkesi özellikle de ana muhalefeti, emniyet ve yargı camiamıza karşı daha vicdanlı, daha özenli bir dil kullanmaya davet ediyorum.”
Bir yandan yolsuzluk çarklarını teker teker parçalarken, diğer yandan da ülkeyi terör belasından kurtaracak adımlar attıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Terörsüz Türkiye sürecimizle acı ve gözyaşıyla dolu bir dönemi inşallah kapatacak, merkezinde kardeşliğin, huzurun, refahın, kalkınmanın olduğu yeni bir dönemin kapılarını ardına kadar açacağız. Unutmayın, nazlı hilalin gölgesinde, ezanı Muhammedilerin huzurunu veren ikliminde 86 milyon hep birlikte güven içinde kardeşçe yaşayacağız. Hiçbir sabotaj, hiçbir tahrik, hiçbir tuzak, Türkiye’yi girdiği bu tarihî yoldan geri döndüremeyecek” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mezuniyet sevinci yaşayan 8 bin 238 polisi tebrik etti, gönül coğrafyasının farklı köşelerinde ülkelerine ve teşkilatlarına hizmet edecek 32 kişiyi de kutladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 51. yıl dönümünde, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenleri için gittiği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne ulaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Ercan Havalimanı’nda resmî törenle karşıladı. Karşılamada, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri de yer aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ da KKTC’ye ulaştı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Zaferin Adı Türkiye” temalı “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” Treni’nin 68 gün boyunca 90 bin kilometre yol kat edeceğini ve 100 binden fazla yolcuyu taşıyacağını bildirdi. Bakan Uraloğlu, “Bu tren, sadece yolcu taşımayacak; aynı zamanda birliği, dirliği, vatan sevgisini ve millet iradesini taşıyacak. Trenlerimizde gösterilecek videolar ve asılacak afişler, bu büyük zaferi ve alınacak dersleri nesilden nesle aktaracak.” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Zaferin Adı Türkiye” temalı “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” Treni’nin uğurlama töreninde konuştu. Bakan Uraloğlu, milletin tarihine altın harflerle kazınmış bir destanı, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü anmak ve bu şuuru gelecek nesillere taşımak için bir araya geldiklerini kaydetti.
15 Temmuz 2016 gecesinin, bu toprakların gördüğü en karanlık gecelerden biri olduğunu ifade eden Bakan Uraloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Hain FETÖ mensupları, bu aziz milletin iradesine, bağımsızlığına ve geleceğine kastettiler. Tanklarla, uçaklarla, helikopterlerle, milletin silahını millete doğrulttular. Millet Meclisi’mizi bombaladılar, sokaklarda masum canlara kıydılar. Ama unuttukları bir şey vardı: Bu millet, söz konusu vatan olduğunda, canını bir an bile düşünmeden feda eder! O gece, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Milletimizi meydanlara davet ediyorum!’ çağrısıyla, milyonlar sokağa döküldü. Kadın, erkek, genç, yaşlı demeden, ellerinde bayrakları, yüreklerinde imanları, tek bir ses oldular: Ya istiklal ya ölüm!”
“Bu Millet, Tankların Gücüne Değil, İmanının Gücüne İnandı”
TÜRKSAT’ta Ahmet Özsoy ve Ali Karslı gibi kahramanların, hainlerin yayınları kesme girişimini canları pahasına engellediğini dile getiren Bakan Uraloğlu, “Cumhurbaşkanımızın sesi milletimize ulaştı, milletimiz iradesine sahip çıktı. Sayın Cumhurbaşkanımızın o tarihi gecede söylediği gibi: ‘Bu millet, tankların gücüne değil, imanının gücüne inandı!’ İşte o iman, o kararlılık, 40 yıllık hain planları bir gecede yerle bir etti. 15 Temmuz, milletimizin yeniden diriliş destanıdır. Bu destan, ‘Zaferin adı Türkiye’ diye yazılmıştır!” dedi.
68 Gün Boyunca 90 Bin Kilometre Yol Kat Edecek
Bu destanı yaşatmak, o geceki ruhu yeniden hissettirmek için, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve TCDD Taşımacılık Genel Müdürlüğü eliyle giydirilen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Treni’ni uğurladıklarını belirten Bakan Uraloğlu, trenin 68 gün boyunca, Ankara-İstanbul, Ankara-Konya, Ankara-Eskişehir, Konya-İstanbul, Eskişehir-İstanbul ve Ankara-Karaman hatlarında, tam 90 bin kilometre yol kat edeceğini söyledi. Uraloğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“100 binden fazla yolcuyu taşıyarak, geçtiği her istasyonda, her şehirde, her yürekte 15 Temmuz’un ruhunu yeniden canlandıracak. Bu tren, sadece yolcu taşımayacak; aynı zamanda birliği, dirliği, vatan sevgisini ve millet iradesini taşıyacak.”
Güzergâhında; Ankara, Eskişehir, Konya, Karaman, Bilecik, İzmit ve İstanbul’da milyonlarca vatandaşın, trenin üzerindeki mesajlarla o kahramanlık destanını bir kez daha yâd edeceğini dile getiren Bakan Uraloğlu, “Trenlerimizde gösterilecek videolar ve asılacak afişler, bu büyük zaferi ve alınacak dersleri nesilden nesle aktaracak.” açıklamasında bulundu.
“Milletimizin Yolunu Açmanın Gururunu Yaşıyoruz”
15 Temmuz’un, ikinci Kurtuluş Savaşı olduğunu söyleyen Bakan Uraloğlu, o gece, milletin bir kahramanlık destanı yazarak; 251 vatan evladının şehadet şerbeti içtiğini 2 bin 740 gazinin ise bu büyük zaferin simgesi olduğunu kaydett. Bakan Uraloğlu, “Onlar, bu vatanın istiklalini, çocuklarımızın geleceğini, milletimizin onurunu korudu. Bizler de demiryollarımızın 168 yıllık köklü mirasıyla bu aziz vatanın her karışına hizmet etmenin, milletimizin yolunu açmanın gururunu yaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.
15 Temmuz’un adsız kahramanlarını, vatan için can veren tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anan ve gazilere şükranlarını sunan Uraloğlu, “Cenab-ı Allah bu millete bir daha böyle acılar yaşatmasın. Birliğimiz, dirliğimiz, kardeşliğimiz daim olsun. ‘Zaferin Adı Türkiye!’ diyerek, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Trenimizin yolunun açık olmasını diliyor, tüm yolcularımıza hayırlı yolculuklar diliyorum. Yolumuz ve bahtımız açık olsun.” dedi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.